Çekya’nın başkenti Prag’da düzenlenen Avrupa Konseyi Gayriresmi toplantısı çıkışında gazetecilerin sorularını yanıtlayan Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis, Avrupa Siyasi Topluluğu Zirvesi sonrasında Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın basın toplantısında söyledikleri ile ilgili sorulan soruya “Çeviriden duyduklarım muğlak. Ben iyi olanı tercih edeceğim. Türkiye’nin başka hiçbir ülkenin ulusal egemenliğine dair bir düşüncesi olmadığı kısmını seçiyorum. Ülkemizin doğu Ege’deki adalara ilişkin ulusal egemenliğini sorgulamaya yönelik bu kabul edilemez söylemin son bulmasını temenni ediyorum” ifadelerini kullandı.
Miçotakis, Türkiye’nin müttefik bulamayacağını savunarak, “Bazen bunları herkesin içinde söylemek iyidir. Hükümetim ve ben, hiçbir sorunun yanıtsız kalmasına izin vermeyeceğiz. Avrupa ailesinde biz böyle çalışıyoruz. Muhtemelen bu görüş alışverişinin bir yatıştırıcı olarak hareket edebileceğine ve nihayet güven artırıcı önlemleri konuşmak için tartışma masasına dönebileceğimize inanmak istiyorum. Katılan liderlerin tümünde kimin kışkırttığı, kimin bugünün jeopolitik bağlamına uymayan bir argümanı benimsediği konusunda bir fikirleri oluştu. Türkiye, iddia ettiği gibi AB ile verimli bir ilişkiye sahip olmak istiyorsa, rotasını değiştirmesi gerektiğini anlamalıdır. Bu yolda devam ettiği sürece Avrupa ailesi içinde hiçbir müttefik bulamayacaktır” dedi.
Türkiye’ye yönelik yaptırımların masada olup olmadığı sorusuna ise Miçotakis, Türkiye’nin bazı kırmızı çizgileri aşması durumunda Avrupa Konseyi’nin bir karar çerçevesinin olduğunu belirterek, “Yani çerçeve var ve umarım yaptırımları uygulamak zorunda kalmayız” şeklinde konuştu.
Lale!Bu söz söyleyenin ağzından ve niyetinden bağımsız olarak kullanılır bizde.Hayra alamet bir söz değildir.Söyleten olay olgu insan tarihin pratiğidir.Sen istedin diye son bulmaz söyleyen de şuymuş buymuş diye ilgilenmez.Türk diyor onu Türk!Zaman mekan ve kuvvet tam olduğunda bağırta bağırta bir gece ansızın gelir!
Rumlar Lefkoşa radyosundan bir zamanlar Türkçe olarak “bekledim de gelmedin” şarkısını çalıp alay ediyorlardı. 20 Temmuz 1974’de geliverdik. O gün bu gündür sesleri kısıldı. Şimdi yine kaşıntıları tuttu. Kaşıyacağız, kırmayız komşularımızı :)
Kimsenin gelmeyeceğini biliyor bu yüzden bukadar küstahlık yapıyor