Milli Düşünce Merkezi sordu: Kumpas davaları devam mı ediyor?

featured

VERYANSIN TV

Milli Düşünce Merkezi, Balyoz kumpas davasının yeniden görülmesi sonrası verilen mahkumiyet kararlarına ilişkin açıklama yayımladı.

“Kumpas davaları devam mı ediyor?” başlığıyla yayımlanan açıklamada, “On yıldan fazla bir süre Türk devletinin temellerini yıkmak amacıyla birlikte yol yürüyenler, ortakları kendisine silah doğrultunca iktidarlarını kaybetme tehdidi ile karşı karşıya kaldı.” ifadeleri yer aldı.

‘TÜRK ORDUSUNA KUMPAS DEVAM EDİYOR’

Genel Başkanlığını Veryansın Tv yazarı Hakan Paksoy’un yürüttüğü Milli Düşünce Merkezi tarafından yayımlanan açıklamada şu sözlere yer verildi:

Türk Milletini ordusundan ayırma ve bu yolla Türk devletini zayıflatma girişimlerinin işaret fişeği olan Kumpas davalarında yine bir cezalandırma kararı çıktı.

Ergenekon, Balyoz, 28 Şubat etiketli kumpas davalarında Türk ordusunun itibarı yok edilmek istenmişti. Dönemin iktidarının, daha sonra bizzat kendisinin FETÖ olarak adlandıracağı yapıyla açık işbirliği içerisinde başlattığı bu kumpas davaları, Türk Milletinin egemenliğinin ve güvenliğinin teminatı olan şanlı Türk askerine yöneltilmişti. Sahte deliller ve asılsız iftiralarla devam ettirilen süreç, hukuk ilkelerinin yok sayılmasıyla Türk ordusunun, dolayısıyla Türkiye Cumhuriyeti’nin yapısını değiştirmeye yönelik yargılamalarla devam etti. Bu kumpaslarla orduda önemli ölçüde yapılanan yabancı destekli FETÖ, en sonunda silahını dönemin iktidarına çevirdi.

On yıldan fazla bir süre Türk devletinin temellerini yıkmak amacıyla birlikte yol yürüyenler, ortakları kendisine silah doğrultunca iktidarlarını kaybetme tehdidi ile karşı karşıya kaldı. O zaman bu davaların birer kumpas ürünü olduğunu kendileri de ikrar ettiler. Ancak zaman içinde bu ikrarlarının samimi olmadığı görüldü. Son gelen ceza kararı bu samimiyetsizliği, yargının üstünde siyasi baskının hâlâ devam ettiğini ve eski ortakları FETÖ ile mücadelenin göstermelik olduğunu ortaya koydu.

Aradan yıllar geçmesine rağmen iktidar, kumpas davalarını şerefli Türk askerleri, kurum olarak Türk Silahlı Kuvvetleri ve Türk Milleti üzerinde bir baskı unsuru amacıyla kullanmayı sürdürmektedir. Fakat unutulmasın ki Türk Milleti, tarihten gelen ordu-millet özelliğine sahiptir. Ordusunu büyük ölçüde kaybettiği bir zamanda bile Millî Mücadele ile dönemin süper güçlerine boyun eğdirmesini bilmiştir.

Adalet ve ordu, Türk devletinin taşıyıcı kolonlarıdır. Bunları siyasî emellerinize alet etmeye çalışmayınız. MDM olarak ellerinde güç olanları yargının üstünden siyasi baskıyı kaldırmaya ve hukukun üstünlüğünü tanımaya çağırıyoruz. Bağımsız ve adil yargı hava ve su gibi herkesin ihtiyacıdır.

NE OLMUŞTU?

Yargıtay’ın 7 sanık için verilen beraat kararını bozmasının ardından yeniden görülen Balyoz davasında bugün karar açıklanmıştı. 28 Şubat Davası kapsamında cezaevinde bulunan Emekli Orgeneral Çetin Doğan’a 6 yıl 8 ay, emekli Tümgeneral Behzat Balta’ya 5 yıl 10 ay, emekli Tuğgeneral Mehmet Kaya Varol’a 5 yıl 5 ay, emekli Tümgeneral İhsan Balabanlı’ya 5 yıl 5 ay, emekli Kurmay Albay Erdal Akyazan’a 5 yıl, emekli Kurmay Albay Emin Küçükkılıç’a 5 yıl hapis cezası verilmişti. Mahkeme ayrıca emekli Korgeneral Metin Yavuz Yalçın’ın vefat etmesi nedeniyle hakkında açılan kamu davasının düşmesine karar vermişti.

Oy çokluğuyla alınan karara bir üye hakim muhalefet şerhi düştü. Üye hakimin şerh gerekçesinde şu ifadeler yer almıştı:

“Suç için anlaşmak suçunun unsurlarının oluşmadığı, suçta ve cezada kanunilik evrensel ilkesi uyarınca, olay tarihi itibariyle yürürlükte olan mevzuat hükümlerine göre suçun unsurlarının her iki kanundaki düzenlemeler nazarında oluşmadığı, sanıkların olay tarihi itibariyle yürürlükte olan iç hizmet kanunu, sıkıyönetim kanunu, sıkıyönetim yönergesi, emasya protokolü ve diğer mevzuat gereğince söz konusu semineri düzenleyerek ve de seminer kapsamında sıkıyönetim planı dahil yargılamaya konu sunumları yaparak görevlerinin gereğini yerine getirmiş oldukları kanaatinde olduğumdan ve de dava zaman aşımı süresinin sanıkları lehine olduğu değerlendirilmesi bulunulmakla birlikte her iki kanun bakımından da dava zaman aşımı süreleri dolmadığı kanaatinde olduğumdan sayın çoğunluğun mahkumiyet kararına katılmadığıma, Yargıtay bozma ilamına direnilerek, sanıkların üzerlerine atılı suçlar bakımında yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olması nedeniyle beraatlerine karar verilmesi gerektiğine dair, gerekeli karar ile birlikte ayrıltılandırılmak üzere muhalefet şerhimdir.”

Milli Düşünce Merkezi sordu: Kumpas davaları devam mı ediyor?

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!