Milli Mücadelenin ilk işaret fişeği: Amasya Tamimi

featured

Osman Selim Kocahanoğlu yazdı…

  • Mustafa Kemal Paşa  19 Mayısta Samsun’a çıkınca  Refet Paşa’yı oraya bırakıp 24 Mayısta Havza’ya geçti.  13 Haziranda da  Amasya’ya gelerek  Kafkas Fırkasının Saraydüzü Kışlasına yerleşti. İlk işi kışladan postaneye  telgraf hattı çektirmek oldu. Beklenen misafirler Ali Fuat Paşa ile Rauf Bey de Amasya’ya gelmişlerdi (18 Haziran 1919). Geceleri ramazan davulları çalıyordu. Mustafa Kemal, Müfettişlik talimatındaki “asayişi düzeltme” işini rafa kaldırmış, kafasındaki planı hayata geçirecekti. İstanbul’dan ayrılalı 32 gün olmuştu. Kafasından geçenleri kağıda geçirmişi. Ali Fuat Paşa ve Rauf Bey’in önüne koydu, son şekli verilecekti…  Refet Bey de davet edilmişti. Erzurum’da bulunan Karabekir Paşa’nın mutabakatı telgrafla alındı.
  • Esaslarını  Mustafa Kemal’in hazırladığı, beş kişinin mutabakat ve imzasını taşıyan bu metin  literatüre Amasya Genelgesi (tamimi) diye geçecektir. 22 Haziran 1919’da  bütün Anadolu’daki askeri ve mülki makamlara gönderilen  bu metine biz, Milli Mücadelenin ilk işaret fişeği  diyebiliriz. İlk maddesi  şöyle:           “… Vatanın tamamiyeti ve milletin istiklâli tehlikededir. Merkez-i Hükûmet, İtilâf Devletlerinin tesiri  altında olup üstüne aldığı sorumluluğun gereklerini yapamamaktadır. Bu durum, milletimizi küçük düşürüyor. Milletin istiklâlini, yine milletin azim ve kararı kurtaracaktır. Milletin  haklı sesini cihana işittirmek için her türlü tesirden  uzak bir millî heyetin vücudu elzemdir. Bunun için, her taraftan gelen  teklif ve istek üzerine,  Sivas’ta millî bir kongrenin sür’atle toplanması kararlaştırılmıştır…”
  • Vatanın ve milletin tehlikeye düştüğü hükümetin üstüne aldığı sorumluluğu yerine getirmeyerek milleti küçük düşürdüğü, bu tehlikeden ancak  milletin kendi azim ve kararıyla kurtulunacağı belirtiliyordu. Sivas’ta bir kongre toplanacak, millet kendi  kaderine  kendisi el koyacaktı.  Müfettişlik  talimatında  böyle bir  yetkisi  olmadığına göre, Mustafa Kemal ne yapmak istiyordu? Evet bu bildiri düpedüz merkezi hükumete  isyan bildirisiydi. Harbiye Nazırı Şevket Turgut Paşa  8 Haziranda  geri dön telgrafı çekmiş, Mustafa Kemal buna da uymayarak, zaten daha önce “isyankar” bir duruma düşmüştü.

  • Evet. Mustafa Kemal Samsun’a çıkınca gemileri yakmış, sonu belirsiz bir ihtilal yolculuğuna çıkmıştı. Önlerine hangi engeller çıkacak, vatan nasıl kurtarılacaktı? Bunların cevabı şimdilik belirsiz, önlerinde bir yol haritası  da yoktu. Göğsünde Yaver-i  Şehriyâri kordonu, omuzunda Müfettişlik apoleti  olsa da, yolda yıkılıp kalma, sele kapılma, ölüme yakalanma  ihtimalleri  her zaman mevcuttu..
  • Amasya tamimi  vilayetlere gönderilince, ilk telaşa kapılan İstanbul  hükumeti  oldu. Kabine toplanarak Mustafa Kemal’i azil kararı aldı. Dahiliye Nazır Ali Kemal hemen ertesi günü 23 Haziranda bir tamimle buna cevap verdi.”… Mustafa Kemal iyi bir asker olabilirdi, ama görevi dışındaki siyasi işlere karışıyordu. Onun emir ve talimatları  geçersizdi. Hiçbir vali ve komutan bu emirleri dinlemeyecek,  postaneler de  telgrafını kabul etmeyecekti… Hani Vahdeddin Mustafa Kemal’i Anadolu’ya “gizli bir mutabakatla” ve vatanı kurtarsın diye    göndermişti?
  • Mustafa Kemal 26 Haziran’da Amasya’dan ayrılıp Sivas- Erzurum yollarına düştüğünde, İzmir’e çıkan   Yunanlılar da içerilere doğru  işgali genişletiyordu. Anadolu yaylasının Issız dağ başlarında  çoban ateşleri dışında ışık parlamıyordu. Her şeyi padişahtan bekleyen Anadolu halkı sanki kaderine terk edilmişti. Osmanlı  devleti neredeyse 7-8 yıldır savaşın içindeydi, askere alınan delikanlı geri dönemiyordu. Anadolu halkının yılgın çaresizliğini Turhal yolunda  rastladıkları bir köylü kadını, bahçedeki ağaçları göstererek Sarışın Paşa’ya şöyle dile getiriyordu:

 “ … Paşam, şu ağaçları Ahmedim askere giderken  dikti.  Şimdi meyve veriyor. Acaba dönüp de bu meyveleri yiyecek mi?”

  • Tekrar edelim ki Amasya Tamimi, Anadolu semalarına Mustafa Kemal’in elinden fırlatılmış, Milli Mücadelenin ilk işaret fişeğidir. Aynı zamanda Saray ve  İstanbul  hükumetine  isyan bayrağıdır. Erzurum ve Sivas Kongreleri, TBMM’nin açılışı gibi  Milli Mücadele ve Cumhuriyetin temel taşları bu Tamimin arkasından gelecektir.
  • Bu sayfa konunun sağını solunu altını üstünü irdelemeye  daha fazla elverişli değildir. Biz burada unutulmuş gibi görünen  22 Haziran 1919 tarihli bu  tamimin sadece orijinal metnini  vererek 101. yılı nedeniyle de anmış oluyoruz:

TAMİM

1 – Va­ta­nın ta­ma­mi­ye­ti ve mil­le­tin is­tik­lâ­li teh­li­ke­de­dir. Hü­kû­met-i mer­ke­zi­ye İti­lâf Dev­let­le­ri­nin te­sir ve mu­ra­ke­be­si al­tın­da bu­lun­du­ğun­dan de­ruh­te et­ti­ği me­su­li­ye­tin ica­ba­tı­nı ifa ede­me­mek­te­dir. Bu hal mil­le­ti­mi­zi ma­dûm ta­nıt­tı­rı­yor. Mil­le­tin is­tik­lâ­li­ni yi­ne mil­le­tin azim ve ka­ra­rı kur­ta­ra­cak­tır. Mil­le­tin hal ve va­zi­ye­ti­ni der­piş et­mek ve sa­dâ­yı hu­ku­ku­nu ci­ha­na işit­tir­mek için her tür­lü te­sir ve mü­ra­ka­be­den âza­de bir he­yet-i mil­li­ye­nin vü­cu­du el­zem­dir. Bu­nun için bil­mu­ha­be­re her ta­raf­tan vâ­ki olan tek­lif ve ar­zu­yu mil­lî üze­ri­ne bil­vü­cuh Si­vas’ta mil­lî bir kong­re­nin se­ri­an in’ika­dı te­kar­rür et­miş­tir. Bu mak­sat­la, tek­mil Vi­lâ­yat-ı Os­ma­ni­ye’nin her li­va­sın­dan fır­ka ih­ti­lâ­fa­tı dik­kat na­za­rı­na alın­mak­sı­zın muk­te­dir ve mil­le­tin iti­ma­dı­na maz­har üç ka­dar za­tın sü­rat­le yo­la çı­ka­rıl­ma­sı icap et­mek­te­dir. Her ih­ti­ma­le kar­şı bu­nun bir mil­lî sır ha­lin­de tu­tu­la­rak dağ­da­ğa­ya ma­hal ve­ril­me­me­si ve lü­zum gö­rü­len ma­hal­ler­de se­ya­ha­tin mü­te­nek­ki­ren ic­ra­sı.

2 – Şark  vi­lâ­yet­le­ri na­mı­na 10 Tem­muz­da Er­zu­rum’da top­lan­ma­sı mu­kar­rer kong­re için mez­kûr vi­lâ­yet­le­rin Mü­da­faa-i Hu­ku­ku Mil­lî­ye ve Red­di İl­hak Ce­mi­yet­le­rin­den mün­te­hap âza­lar za­ten Er­zu­rum’a mü­te­vec­ci­hen yo­la çı­ka­rıl­mış­lar­dır. O vak­te ka­dar vi­lâ­ya­tı sa­ire­mi­zin mu­rah­has­la­rı da Si­vas’a vâ­sıl ola­caklarından Er­zu­rum Kong­re­si­nin âza­sı, ten­sip ede­ce­ği za­man­da umu­mî top­lan­tı­ya iş­ti­rak et­mek üze­re Si­vas’a ha­re­ket ede­cek­tir.

3 – Yu­ka­rı­da­ki me­va­dda gö­re mu­rah­has­lar Mü­da­faa-i Hu­kuk ve Red­d-i İl­hak Ce­mi­yet­le­ri ve Be­le­di­ye­ler ta­ra­fın­dan  in­ti­hap edi­le­cek­tir.

4 – Bu mu­kar­re­ra­tın tat­bi­ka­tı­na 3. Or­du Mü­fet­ti­şi Mus­ta­fa Ke­mal Pa­şa, es­bak Bah­ri­ye Nâ­zı­rı Ra­uf Bey, 15.  Ko­lor­du Ku­man­da­nı Kâ­zım Ka­ra­be­kir Pa­şa, 13. Ko­lor­du Ku­man­dan Ve­ki­li Mi­ra­lay Cev­det ve 3. Ko­lor­du Ku­man­da­nı Mi­ra­lay Re­fet Bey, Ca­nik Mu­ta­sar­rı­fı Hâ­mit Bey, 2. Or­du Mü­fet­ti­şi Fe­rik Ce­mal Pa­şa, 12. Ko­lor­du Ku­man­da­nı Mi­ra­lay Sa­lâ­hat­tin Bey, 20. Ko­lor­du Ku­man­da­nı Ali Fu­at Pa­şa, Bur­sa’da 17. Ko­lor­du Ku­man­da­nı Mi­ra­lay Be­kir Sa­mi Bey, Edir­ne’de Ko­lor­du Ku­man­da­nı Mi­ra­lay Ca­fer Tay­yar Bey ve di­ğer bâ­zı mül­kî ve as­ke­rî   ze­vat ta­ra­fın­dan ça­lı­şı­la­cak­tır. Bun­dan baş­ka sadr-ı es­bak Mü­şir Ah­met İz­zet Pa­şa, Na­fia Nâ­zı­rı Fe­rit Bey ve âyan âza­sın­dan Ah­met Rı­za Bey gi­bi ze­va­tın fi­kir ve mü­ta­lâ­ala­rı alı­na­cak­tır.

5 – Red­d-i İl­hak ve Mü­da­faa-i Hu­kuk-u Mil­li­ye Ce­mi­yet­le­ri­nin ve­re­cek­le­ri telg­raf­la­rın yal­nız telg­raf­ha­ne­ler­de ka­bul edi­le­rek çe­kil­me­si Pos­ta ve Telg­raf Umum mü­dür­lü­ğün­den tâ­mim edil­miş­tir. Bu hu­sus su­ret-i kat’îye­de red­de­di­le­rek mu­ha­be­ra­tın be­he­me­hal ser­best­çe te­mi­ni için te­za­hü­rat­ta bu­lu­nu­la­rak mu­ha­be­rat te­min edi­le­cek ve te­min edi­lin­ce­ye ka­dar te­za­hü­ra­ta de­vam olu­na­cak­tır.

6 – Teş­ki­lât-ı as­ke­ri­ye ve mil­li­ye hiç­bir su­ret­le il­ga edil­mi­ye­cek­tir. Ku­man­da hiç bir su­ret­le terk ve âha­ra tev­di olun­ma­ya­cak­tır. Va­ta­nın her­han­gi bir ta­ra­fın­dan ye­ni­den vâ­ki ola­cak düş­man iş­gal ha­re­kâ­tı umum or­du­yu alâ­ka­dar ede­cek ve hâ­sıl olan va­zi­ye­te na­za­ran mü­da­faa-i mem­le­ke­te müş­te­re­ken te­ves­sül olu­na­cak­tır. Bu se­bep­le ku­man­dan­lar der­hal bir­bi­ri­ni ha­ber­dar ede­cek­ler­dir. Es­li­ha ve mü­him­mat kat’iyen el­den çı­ka­rıl­mı­ya­cak­tır.

(*)   Mustafa Kemal, Rauf Bey ve Ali Fuat Paşa’yı masa maşında gösteren aşağıdaki fotoğraf,  o günlerin nadir fotoğraflardan biridir.

 

Milli Mücadelenin ilk işaret fişeği: Amasya Tamimi

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 22 Haziran 2020, 11:47

    Bir taraftan Youtubedan Cengiz Özakıncı Hocamızı dinliyorum,buradan da Amasya Genelgesinin yıldönümü haberini okuyorum ve yukarıdaki Milli Kahramanlarımızın fotoğraflarını görünce gözlerim doluyor,kimbilir masanın başında Vatanın kurtuluşu için hangi planları tartışıyorlardı diye zihnimden geçiriyorum…
    O yokluklar içinde bize Cennet Bir Vatan bırakan Atalarımızdan Allah Binlerce Kez Razı Olsun,Mekanları Cennet Olsun İnşallah…..

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!