VERYANSIN TV
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ne yönelik “terör” ve “yolsuzluk” soruşturmaları kapsamında gözaltına alınan Ekrem İmamoğlu’nun danışmanı ve İBB Medya AŞ Yönetim Kurulu Başkanı Murat Ongun’nun emniyetteki ifadesi ortaya çıktı.
Aylık gelirini İmamoğlu, 250 bin olarak açıklarken Ongun’un 350 bin TL olarak belirtmesi dikkat çekti.
‘İDDİALARIN HEPSİ GERÇEK DIŞI’
Ongun’a ilk olarak iş insanı olduğu iddia edilen bir tanığın, 29 Ocak 2025’te savcılıkta verdiği ifadeleri soruldu.
Tanık, ifadesinde “İmamoğlu döneminde Kültür A.Ş. tarafından yapılan ihalelerin kime verileceğinin önceden tespit edilip şartname ihalenin verileceği şirkete göre düzenlendiğini” öne sürdü. Tanık ayrıca “asıl büyük yolsuzluğun kiralama ve organizasyon kısmında olduğunu” ileri sürüp “Bu işin en üst kısmında Ekrem İmamoğlu ve Murat Ongun vardır” dedi.
İddiaları reddeden Ongun, “Tanığın ismi bana bildirilmediği için hangi husumetle yapılmış bir iftira olduğunu söyleyemiyorum” dedi. “İddialarının hepsi gerçek dışı ve yalandır” ifadelerini kullanan Ongun, söz konusu şirketle AKP dönemindeki aynı bilboard sözleşmesinin devam ettiğini belirtti.
‘HİÇBİR TALEBİM OLMADI’
Ongun’a, başka bir tanığın “Bazı ihalelerle ilgili izinlerde Murat Ongun’un bizzat kendi firmamızdan birtakım talepleri oldu” iddiası da soruldu.
İBB ve Kültür A.Ş. arasındaki reklam ihalelerinin yapılış detaylarını bilmesinin söz konusu olmadığını bildiren Ongun, “İBB tarafında reklam yönetimi bölümündeki bürokratlar AK Parti döneminin bürokratlarıdır. Doğal olarak geçmişten gelen uygulamalar hakkında bu zamana kadar nasıl bir soruşturma söz konusu olmamışsa aynı uygulamalar aynı bürokratlar tarafından devam ettirilmiştir diye düşünüyorum” ifadelerini kullandı.
Ongun; herhangi bir kişi ya da kuruluştan hiçbir talebinin olmadığını da belirtti.
‘GİZLİ TOPLANTI’ İDDİASINI REDDETTİ
Ongun’a, 14 Şubat’ta savcılığa ifade veren tanığın “gizli toplantı” iddiası da soruldu.
Tanık ifadesinde; Serdal Taşkın’ın, Murat Ongun, Murat Kapki, Hüseyin Koksal, Necati Özkan ve Fatih Keleş ile haftada en az 2 gün bir araya geldiğini ileri sürdü. “Bu toplantılarda açık hava reklamlarıyla ilgili iş, ihale ve gayrı meşru hususlar konuşulurdu” diyen tanık, “Toplantı sonrası Murat Ongun ve Serdal Taşkın ellerinde içi para olduğunu düşündüğüm çantalarla çıkarlardı” iddiasında bulundu.
Ongun, iddiaları reddedip “Devletimiz iddiada geçen isimlerin HTS kayıtlarına bakarak 1 Temmuz 2019 tarihinden sonra bu isimlerin haftada iki kez bir araya gelip gelmediğini kolaylıkla tespit edebilir. İddiaların aksine adı geçen şahıslar ile yine ismi geçen iş yerinde hiçbir şekilde bir araya gelmedim” diye konuştu.
”MEDYADAKİ OPERASYONLARI ONGUN DÜZENLER’ İFADESİ MUĞLAKTIR’
CHP’nin 2023’te yapılan 38. Olağan Kurultayında ‘para karşılığı oy kullandırıldığı’ iddialarını da dile getiren gizli tanık, “Kurultay döneminde ben de seçim için Ankara’da bulunuyordum. Yanlarında delegelere vermek üzere getirdikleri çantalar dolusu para vardı. Seçimi Özgür Özel kazansın diye delegelere para dağıttılar. Kurultayda ayrıca bazı delegelere siyasi rüşvetler de verildi” ifadelerini kullandı.
Tanık, Ongun’un İmamoğlu’nun yakınındaki kişilerden biri olduğunu belirtip, “Sosyal medya ve medyadaki operasyonları Murat Ongun düzenler. Sosyal medya ekibini yönetir. Belediyeden alacağını alamayan kişiler Murat Ongun‘a ulaşır. O da komisyon karşılığında alacakları tahsil eder” iddiasında bulundu.
Gizli tanığın iddialarına yanıt veren Ongun, şunları kaydetti:
“‘Sosyal medya ve medyadaki operasyonları Murat Ongun düzenler” bu ifadeyle ne denilmek istendiği muğlaktır. Operasyondan kasıt nedir? Benim görevim İBB ve Ekrem İmamoğlu’nun icraat ve faaliyetlerinin toplumun geniş kesimlerine en sağlıklı şekilde ulaştırmaktır. Bunu yaparken de hiçbir kişi ya da kuruluş aleyhine faaliyet gösterilmez. Sadece iş gösterilir. İşimizi iyi yapmamızın adına operasyon değil başarı denir. Operasyon diye nitelendirilebilecek bir şey varsa kanıtı ile ortaya konulmalıdır. Medya operasyonu
iddiası yıllardır söylenen bir dedikoduda ibarettir. Belediyeden alacağı olup da alamayan insanlarla herhangi bir ilişkim yoktur. Çünkü bu alan benim yetki alanım değildir. Komisyon ifadesine gelirsek ‘kişi kendinden bilir işi’ misali hakkımda uydurulmuş yeni bir iftiradır. CHP Kurultayı ile ilgili iddialarsa hazımsızca atılan iftiralardır. ”
‘SAVCILIĞIN TROLL İFTİRALARINI SORMASINA ÜZÜLDÜM’
Öte yandan suçlamalarla ilgili kendisine hiçbir somut delil gösterilmediğini söyleyen Ongun, şu ifadeleri kullandı:
“Savcılık makamının iş ve özel hayatıma dair sorularından şöyle bir izlenim çıkardım. Sanki Murat Ongun 2019 yılı İBB dönemi ile para ve sosyal hayat kazanmaya başlamış biridir. 1996 yılından bu yana çalışıyorum. 2019 yılı öncesinde de yüzlerce kez yurtdışına çıktım, yüzlerce kez tatil yaptım dostlarımla, sevdiklerimle, ailemle en güzel şekilde yaşadım. Ben ve eşim, her zaman Türkiye şartlarının üzerinde gelir sahibi olduk. Sosyal medya trollerinin ve bir takım odakların hakkımda uydurduğu iftiraların tarafıma devletimizin savcılık makamı tarafından sorulmuş olması beni derinden üzmüştür.”
‘İMAMOĞLU İLE ORTAK BAZ KAYITLARI’ SORULDU
Ongun’a, “Ekrem İmamoğlu ile ortak baz kayıtlarınızın bulunmasındaki sebep nedir?” sorusu da yöneltildi. Ongun ise, “İBB Başkan danışmanı olarak görev yapmaktayım. Sayın Ekrem İmamoğlu da İBB Başkanı olmasından dolayı kendisiyle yoğun görüşmem son derece normaldir. Buradan bir suç isnadı yaratılmaya çalışılmasına anlam veremedim” diye yanıt verdi.
‘GAZETECİLERE FİNANSMAN’ YANITI
Ongun, ifadesinde “gazetecilere finansman sağladığı” iddialarının da iftira olduğunu belirtip sadece Ekrem İmamoğlu için çalıştığını söyledi. Ongun, “İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun en yakınındaki kişilerden biri olmaktan gurur duyuyorum” dedi.
GİZLİ TANIKTAN ‘DİLEK İMAMOĞLU’ İDDİASI
Ekrem İmamoğlu’nun eşi Dilek İmamoğlu ile Murat Ongun’un ilişkilerinin iyi olmadığını öne süren başka bir gizli tanık da “Dilek İmamoğlu’nun kendi hayatını sürdürebilmesi için İstanbul Vakfı Dilek İmamoğlu’nun kontrolüne verilmiştir. Bu yöntemle Murat Ongun devre dışı kalıp kalan örneklemdeki 400 bin lira gibi rakam İstanbul Vakfı’na yatırılmaktadır” iddiasında bulundu.
Ongun, Dilek İmamoğlu ile ilgili iddiaları da reddedip “İstanbul Vakfı ya da başkanımızın eşi Dilek hanımın adının ilk kez reklam işine karıştırıldığını üzülerek duydum. Bilgim ve görgüm dahilinde hiç böyle bir şey yoktur” dedi.
ONGUN’UN SAVCILIK İFADESİ
Ongun, medya operasyonlarını yöneten kişi olduğuna ilişkin iddiayla ilgili, “Bundan işimi iyi yaptığım kastediliyorsa buna diyecek bir şeyim yoktur. Ancak sosyal medya aracılığıyla trol ordusuyla kimseye itibar suikastı, karalama yapmam. Hüseyin Köksal’ın sahibi olduğu firmanın Ekrem Bey ile alakası yoktur. Orantısız zenginleştiğim, gelirimle orantısız hayat yaşadığım iddiasıyla ilgili olarak İçişleri Bakanlığınca hakkımda araştırma yapıldı. Herhangi olumsuz bir şey çıkmadı. Belediyeden huzur hakkı aldığım konusunda beraat aldım.” dedi.
Gazetecilere maddi destekte bulunduğu iddialarının doğru olmadığını savunan Ongun, gazeteci kökenli olduğunu, böyle bir şeyi kendisine yakıştırmayacağını ifade etti.
Ongun, paraların dağıtımına yardımcı olduğuna ilişkin iddiaların iftira olduğunu öne sürerek, İBB olarak medya kuruluşlarına ancak resmi yoldan reklam vererek destek olabildiklerini, kayıt dışı para aktarmalarının mümkün olmadığını iddia etti.
Belediyenin reklam alanlarını değerleme komisyonu olduğunu ve burada memurların görev aldığını, kendisinin bir görevi olmadığını kaydeden Ongun, ifadesinin devamında şunları dile getirdi:
“İBB’nin reklam işini yapan firmaların işlerini yerine getirirken yapmış oldukları usulsüzlükler varsa bunları denetlemek ya da yaptırım uygulamak benim görev alanım değildir. Medya AŞ küçük bir firmadır. Burada gerek Mustafa Nihat Sütlaş gerekse diğer şahısların, firmaların ne kadar ihale aldığını bilmem mümkün değildir. Bunlar kayıtlardan öğrenilebilir. Sütlaş ile benim ilgim yoktur.”
Ongun, HTS kayıtları ile ilgili kollukta verdiği beyanı tekrar ederek, belirtilen kişilerden bir kısmının iş arkadaşları olduğunu, ortak sosyal çevreleri bulunduğunu, bu kapsamda telefon görüşmeleri yapmasının yahut ortak baz çıkmasının hayatın olağan akışına uygun olduğunu kaydetti.
Savcının, Necati Özkan’a ait Kapital Medya isimli ofiste kendisi ile birlikte Fatih Keleş, Murat İlbak, Mustafa İlbak isimli şahısların birkaç dakika arayla ofise giriş yaptıklarına dair kayıtları sorması üzerine Ongun, görüşmeyi hatırlayamadığını, İlbak’larla Özkan’ın tanışıklığı bulunduğunu, bu kapsamda görüşme yapmalarının normal olduğunu belirterek, “Benim de Murat İlbak ile bir görüşmem vardı. Ofiste konuşamamıştık daha sonra bir yemekte konuştuk. Fatih Keleş’in konusunu hatırlamıyorum. Üzerime atılı suçlamaları kabul etmiyorum. Serbest bırakılmayı talep ediyorum.” ifadesini kullandı.