Çorlu’daki Bel Karper grevi 135. gününde, Tekirdağ’daki Adkotürk grevi 37. gününde. Tekgıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, grevdeki Indomie Adkoturk ve Bel Karper işçilerini ziyaret etti
Tekgıda-İş Sendikası Genel Başkanı Mustafa Türkel, geçtiğimiz günlerde Tekirdağ Valisi ile görüşmek isteyen ancak polis şiddetiyle karşı karşıya kalan grevdeki Indomie Adkoturk ve Bel Karper işçilerini ziyaret etti. Tekgıda-İş Genel Sekreteri Mustafa Akyürek ile Genel Teşkilatlanma Sekreteri İbrahim Ören’in de yer aldığı ziyarete, Türk-İş Tekirdağ İl Temsilcisi Murat Koçak ve Türk Metal Sendikası Kapaklı Şube Başkanı Günay Özden de desteğe geldi. Sloganlarla karşılanan ve direniş çadırında işçilere tek tek karanfil dağıtan Tekgıda-İş Sendikası lideri Mustafa Türkel, burada yaptığı konuşmada “Anayasamızın başlangıcında Türkiye Cumhuriyeti devletinin sosyal hukuk devleti olduğu belirtilmiştir. Hukuk devleti kimsesizlerin kimsesi olan bir devlettir. Yasalarla düzenlenmiş bir hakkı ya da zayıf olanların hakkını, hukukunu koruyan bir devlettir. İnsanların, hukuk devletine inanarak anayasanın ve yasaların vermiş olduğu bir hakkı kullanmalarından dolayı cezalandırılması hukuk devletine yakışmaz. Bu cezalandırılmayı yapan işverenleri, bu acımasız anlayışı buradan protesto ediyor, kınıyoruz” ifadelerini kullandı.
‘ASLA GEÇİT VERMEYECEĞİZ’
Türkel, grevdeki işçilere seslenerek sözlerine şöyle devam etti: “Sizler bir örgütlenme mücadelesine girdiniz. Yıllarca yargıda hak arama mücadelesinde sendikamıza inandınız. Bizi bir öncü güç olarak kabul ettiniz. Ve bizimle birlikte sendikalaşma hakkını başlattınız. Ancak gelin görün ki acımasız işverenlerin bir kısmı, maalesef bu hakkı, anayasal bir hak olmasına rağmen sizlere çok görüyorlar. Adkoturk işvereni de bunlardan birisi. Emek sömürüsü yapan işvereni buradan protesto ediyoruz. Bu ülkeyi muz cumhuriyeti olarak gören anlayışlara asla geçit vermeyeceğiz.”
Konuşmasında greve katılmayan işçilere de seslenen Türkel, “Gönül isterdi ki o içerideki arkadaşlarımız bu greve katılsınlar, Bel Karper’deki gibi üretim dursun ve bu grev bize yakışır şekilde olsun. Ancak onları yargılamıyoruz. O içeride çalışanlar da çaresiz. Onlar da bilmeden işçi sınıfına ve arkadaşlarına kötülük ettiklerinin farkında bile olduklarını sanmıyorum. O nedenle buradan onlara bir çağrı yapmak istiyorum. Bugünden tezi yok fabrikaları boşaltın ve gelin buraya arkadaşlarınızın yanına” sözleriyle fabrikada çalışan işçilere çağrıda bulundu.
‘ELİMİZİ UZATMIŞIZ MASADA BEKLİYORUZ’
İşverene de seslenen Türkel, konuşmasını şöyle sürdürdü: “Biz sermaye düşmanı değiliz. Bu ülkeye yatırım yapan herkesi saygıyla karşılarız. Ancak bu ülkenin yasalarına, anayasasına da saygılı olmalarını bekleriz. Bir an önce çalışanların yasal haklarına saygılı olun. Elimizi uzatmışız toplu sözleşme masasında sizi beklemeye devam ediyoruz. Umuyoruz bu çok uzak olmayan zamanda bu elimiz tokalaşmayla biter. Aksi takdirde bu daha yeni başlangıç. Daha göreceğiniz şeyler yeni başlıyor. Onun için biz Türkiye İşçi Sendikaları Konfederasyonu’nun bütün sendikaları, emek örgütleri, sivil toplum örgütleri, emekten yana siyasi partiler Türkiye’yi ayağa kaldıracağız bunu böyle bilin. Size dar edeceğiz bu ülkeyi.”
Konuşmanın ardından Mustafa Türkel grev çadırında sendika üyeleri ile bir araya gelip sohbet etti.
