T24’ün aktardığına göre Osman Kavala, son dönemdeki soruşturmalar ve tutuklamalarla ilgili olarak bir yazılı bir açıklama yaptı. Kavala, açıklamasında Ayşe Barım’ın gözaltına alınırken gerekçe olarak gösterilen telefon konuşmasına da değindi.
Kavala’nın yaptığı açıklama şöyle:
“Bir süredir izlediğimiz tutuklamalar endişe vericidir. Ayşe Barım’la ilgili yapılanlar, Gezi davasında yaşadığımız gerçekliği tahrif etme ve algı yaratmanın çarpıcı bir örneği. İstanbul Başsavcılığı’nın 24 Ocak’ta kamuoyuna yaptığı açıklamada, Barım’ın gözaltına alınma gerekçelerinden birinin, benimle Gezi olaylarıyla ilgili yoğun iletişiminin tespit edilmesi olduğu belirtiliyor. Halbuki savcılığın elindeki telefon trafiği kayıtlarından Barım’la konuşmalarımızın Gezi protestoları bittikten sonraki tarihte başladığının anlaşılmaması mümkün değil. Gezi öncesinde, sırasında ve sonrasında telefonlarım dinleniyordu. Savcı iddia edilen türden hiçbir konuşma olmadığının bilgisine de sahipti.
Barım’ın, belediye başkanlarının, siyasetçilerin ve gazetecilerin tutuklanmalarında görülen ortak özellik, artık suçlamalar ile suçlananların eylemleri arasında hukuki ilişki kurma ve inandırıcı delil ortaya koyma gereği duyulmamasıdır. Bu uygulama Gezi davasında yetkin hale getirildi, Gezi davası kamuoyunu bu uygulamaya alıştırmak için kullanıldı. Son günlerde ortaya çıkan Gezi protestolarını kriminalize etme gayretinin de bu amaca hizmet ettiğine inanıyorum.”
AYŞE BARIM TUTUKLANMIŞTI
ID Danışmanlık Limited Şirketinin kurucusu ve ortağı olan, birçok ünlü oyuncunun menajerliğini de yapan Ayşe Barım, hakkında 12 yıl önceki Gezi Parkı eylemlerini planlamak suçlamasıyla açılan soruşturma kapsamında 27 Ocak’ta tutuklandı.
Mahkemeye sevk yazısında Barım’ın “olayları planlayan, örgütleyen ve yönlendiren, iradesi sorularak bu yönde kendisinin karar bildirerek yön verici ve belirleyici kişilerden olduğu” ifade edildi. Ayşe Barım, “Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etmek” ile suçlandı. Sevk yazısında Barım’ın şirket faaliyetlerinin “etki ajanlığı amacı itibariyle ve kastını ortaya koyması açısından dikkate değer olduğu” da söylendi.