1. Haberler
  2. Gündem
  3. Riyad’da tarihi zirve… Amiral Cem Gürdeniz: ABD paradigması çöktü

Riyad’da tarihi zirve… Amiral Cem Gürdeniz: ABD paradigması çöktü

Amiral Cem Gürdeniz, ABD ve Rus heyetlerinin Suudi Arabistan'ın başkenti Riyad'da yaptığı tarihi zirveyi değerlendirdi. Gürdeniz, "ABD bürokrasisi Rusya karşısında Ukrayna üzerinden NATO/AB ile ortak yürüttüğü üç yıllık politik-askeri paradigmanın çöktüğünü kabul etmek zorunda kaldı." dedi.

featured

VERYANSIN TV

ABD ve Rus heyetleri, ikili ilişkileri normalleştirme ve Ukrayna’daki savaşı sonlandırma konularını görüşmek üzere Suudi Arabistan’ın başkenti Riyad’da bir araya geldi.

Bu toplantı, ABD Başkanı Donald Trump ile Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin’in geçen hafta yaptığı telefon görüşmesinin ardından gerçekleşti.

Riyad’daki görüşmeler 4,5 saat sürdü ve taraflar Ukrayna konusunda ilerleyen süreçte temaslarını sürdüreceklerini belirtti.

Rus heyetinde Dışişleri Bakanı Sergey Lavrov, Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov ve Rusya Doğrudan Yatırım Fonu Başkanı Kiril Dmitriyev yer alırken, ABD heyetinde Dışişleri Bakanı Marco Rubio, Beyaz Saray Ulusal Güvenlik Danışmanı Mike Waltz ve Orta Doğu Özel Temsilcisi Steve Witkoff bulundu.

Toplantının ardından Kremlin Dış Politika Danışmanı Yuriy Uşakov, basın mensuplarına yaptığı açıklamada, iki ülke heyetlerinin Ukrayna konusunda ilerleyen zamanda görüşmelerine devam edeceğini ifade etti.

Söz konusu zirve sonrası Ukrayna Devlet Başkanı Zelenskiy, Ankara’da Cumhurbaşkanı Erdoğan ile gerçekleştirdiği görüşmenin ardından gazetecilerin sorularını yanıtladı.

Cumhurbaşkanı ile görüşmelerimiz her zaman somut konular hakkındaydı” diyen Zelenskiy, “Biz adil bir barış, kalıcı bir barış, sürdürülebilir bir barış istiyoruz.” dedi. ABD’nin Rusya ile ilişki kurmasının ABD’nin kendi kararı olduğunu dile getiren Zelenskiy, “Onların Putin’i politik izolasyondan çıkardıklarını gözlemliyoruz ama bu onların kararı, görüşüyorlar. Trump’ın da daha çok yanımızda olmasını isterim.” dedi. Riyad’daki ABD-Rusya görüşmesine ilişkin, “Bizi çağırmadılar.” diye konuştu.

Zelenskiy’e ABD Başkanı Donald Trump’tan sert bir mesaj geldi.

Trump, “Bugün duydum ki ‘biz davet edilmedik’ diyorlarmış. Üç yıldır oradasınız, üç yıl önce bunu bitirmeliydiniz. Hiç başlamamalıydınız. Daha önce bir anlaşma yapabilirdiniz” dedi. Trump, Zelenskiy’den “memnun olmadığını” da söyledi.

‘BÖYLESİNE DEĞİŞİMLER ÇÖKEN İMPARATORLUKLARDA GÖZLENİR’

Ukrayna konulu kritik gelişmeleri Amiral Cem Gürdeniz değerlendirdi.

X hesabından paylaşım yapan Gürdeniz şu ifadeleri kullandı:

“18 Şubat 2025 günü Suudi Arabistan/Riyad’da Dışişleri Bakanları seviyesinde yapılan ABD -Rusya görüşmesini ve bu toplantıya yol açan son 15 günün gelişmelerini aşağıdaki gibi değerlendiriyorum:

ABD tarihinin hiç bir döneminde başkanlık değişimi sonrasında bu derece keskin dış politika değişikliği yaşanmadı. Çok değil 5 Kasım 2024 seçimleri sonrası Rusya’nın içlerine ATACAMS saldırısına izin veren ve karşılıklı nükleer savaş retoriğine varacak düşmanlık eşiğinden (3 ay içinde) Trump sonrası çok hızlı ve ani bir detant döneminin yaşanması Amerikan devlet sisteminin dengesiz ve istikrarsız yapısını ortaya koydu. Böylesi değişimler çöken imparatorluklarda gözlenir.

‘3 YILLIK PARADİGMA ÇÖKTÜ’

Bu radikal değişim sadece Trump’ın renkli ve değişken kişiliğinden kaynaklanmıyor. ABD bürokrasisi Rusya karşısında Ukrayna üzerinden NATO/AB ile ortak yürüttüğü üç yıllık politik-askeri paradigmanın çöktüğünü kabul etmek zorunda kaldı. Amerikan ana karasından deniz yolu ile hiç bir engelle karşılaşmadan Avrupa limanlarına intikal ettirilen harp lojistiğinin Avrupa harp lojistiği ile bütünleştiği halde Rusya geri adım atmadı. Bu savaş eğer Rus denizaltıları kullanılarak Atlantik’te Ukrayna’ya harp malzemesi götüren gemilere karşı harekatı gerektiren bir aşamaya geçseydi ve bu gemiler batırılsaydı Ukrayna çok daha hızlı geri çekilirdi.

‘UKRAYNA NATO GENİŞLEMESİNİN BEDELENİ ÖDÜYOR’

Ukrayna, Amerikan neoconların NATO genişlemesi ve Rusya’yı parçalamak gayesine hizmet etmiş olmanın bedelini ödemek zorunda kaldı. Bugüne kadar ABD ve Avrupa’dan 177 milyar dolar destek alan Zelensky 500.000’den fazla Ukraynalının hayatını feda etti. 7 milyondan fazla Ukraynalı ülkeden kaçtı. Ukrayna’nın geniş tarım arazileri ve nadir metal kaynaklarının bulunduğu alanları kaybetti.

‘AB İKİNCİ LİGE DÜŞTÜ’

Ukrayna’nın NATO’ya ve AB’ye katılma vizyonu de facto ortadan kalktı. ABD Ukrayna ateşkes/barış görüşmelerine AB’yi davet etmemekle küresel jeopolitik denklemde AB’nin ikinci lige düştüğünü ilan etti. Bu son derece küçük düşürücü bir hamle oldu.

ABD’ye her gittiğinde milli kahraman olarak karşılanan Zelensky, ülkesinin kaderinin tartışıldığı en önemli toplantıya çağrılmıyor. ABD, açıkça “seni ben yarattım, kaderini ben tayin ederim” mesajını veriyor. Kendi halkı nezdinde bu derece küçük düşürülen ve adeta cezalandırılan Zelensky bugünkü toplantıdan sonra artık stratejik hiç bir direktif veremez.

ABD’NİN UKRAYNA MADENLERİNE EL KOYMA GİRİŞİMİ

Trump, Ukrayna’ya yapılan Amerikan yardımlarının ticari geri dönüşü olmadığını ve 500 Milyar dolarlık nadir metal rezervlerine neredeyse el koyacağını deklare etmiştir. Enerji altyapısı harabe haline gelen ve Rusya durdurulmaz ise Odessa’yı ve denize erişimini kaybetme ve potansiyel olarak karayla çevrili olma riskiyle karşı karşıya kalan Ukrayna’nın her geçen gün kötüye giden durumunu Trump ve ekibi görmüştür. Trump, barışı getirmenin karşılığında Ukrayna’yı tamamen Amerikan sömürgesine dönüştürecektir.

Ukrayna’nın enerji alt yapısı ve sanayisinin çok uzak bir ihtimal olsa da Rusya’nın ucuz enerjisine yeniden erişimi Trump’ın Rusya ile yapacağı pazarlık sonucu belli olacaktır. AB firmalarının Ukrayna’nın yeniden yapılandırılmasında ne kadar pay alacağını Trump belirleyecektir.

Gelecekte güvenlik garantisi kapsamında Ukrayna da en az 100 bin barışı koruma askerinin gerekliliği konuşuluyor. Ancak Alman gazetesi WELT Avrupa, yalnızca 25.000’ini sağlayabilir diyor. Afganistan’da NATO/ISAF zamanı ancak 35 bin askerin bulunduğunu hatırlatmakta fayda var.

‘SOĞUK SAVAŞ STATÜSÜNE GERİ DÖNÜLDÜ’

Avrupa, Yugoslavya krizinde Hırvatistan’ı çok erken tanıyarak büyük bir yıkımı ve ölümleri tetikledi. Krizi ve savaşı yönetemedi ve sonunda ABD, Avrupa’nın beceremediğini Dayton Anlaşması ile sonuçlandırdı. Ukrayna’da da benzer bir süreç yaşanıyor. ABD silahlarını ve Avrupalı askerlerini Zelensky’nin ordularının emrine verdi ancak savaşı kaybetti. Rusya onbinlerce yaptırım ve ambargoya, küresel şeytanlaştırmaya ve aşağılanmaya rağmen direndi ve kazandı. Bu süreçte en önemli kazancı ABD ile soğuk savaş dönemindeki statüsüne geri dönmüş olmasıdır.

‘AVRUPA’DAKİ AMERİKAN ŞEMSİYESİ KAPANIYOR’

ABD’nin Ukrayna’yı askeri açıdan desteklemeyeceğini deklare etmesi AB için büyük bir kayıptır. Bu aynı zamanda Avrupa’nın Amerikan savunma şemsiyesinin de kapanacağının ilanıdır. Diğer yandan Trump’ın AB savunma harcamalarını Milli gelirin %5’ine çıkarmalarını istemesi gerçekleşmesi çok zor hedeftir. AB ülkelerinin ekonomik durumu buna müsait değildir. Ukrayna savaşı sırasında ucuz enerjiden mahrum edildiler ve sanayisizleştirildiler. Savaşacak gönüllü ordu idame ve genişletme olanakları kısıtlıdır. Donanmaları ve hava kuvvetleri orduları gibi küçülmüştür. Bu duruma rağmen ABD’nin neocon retoriğine kapılarak Rusya gibi bir devlete meydan okumuşlar, hakaret etmişler ve içlerini vuracak silah vermişlerdir. ABD sahadan bir anda çekilince kavgada yalnız kalan şımarık zengin çocuğu durumuna düşmüşlerdir. Münih Güvenlik Konferansında Organizasyon başkanının ağlaması aslında AB’nin düştüğü skandal durumun özetidir.

UKRAYNA SAVAŞINDA ‘ÇİN’ ETKİSİ

Sonuç olarak Trump’ın da ifade ettiği gibi NATO genişlemesi nedeniyle çıkan bu savaş Çin’in büyük bir tsunami gibi yaklaşıyor olması ve Rusya’nın sahadaki ilerlemesinin durdurulmasının mümkün olmaması nedeniyle sona eriyor. Bu sonuç sadece Trump’ın değil aklın ve mantığın gereği somut gerçekler üzerinde yapılan durum muhakemesinin bir eseridir. Yine Trump’ın dediği gibi Rusya Napolyon ve Hitler’i de durdurmuştur. Derinliği ve kaynakları uçsuz bucaksız bir devlet kolay pes etmez. ABD bu aşamadan sonra Rusya’yı yanına çekerek Çin ile mevcut ilişkilerini gevşetmeye odaklanacaktır. AB, Çin ile daha yakın ilişki kurmaya ve Rusya ile olan düşmanlığı azaltmaya odaklanacaktır. Rusya ekonomik yaptırım ve ambargolardan bir an önce kurtulmak için gerekirse kendisi için hayati olmayan alanlarda taviz verecektir. Ancak Hegseth’in NATO Savunma Bakanları toplantısında söylediklerinden asla geri adım atmayacaktır. ABD ve Rusya’nın diplomatik masada buluşması insanlık için son derece olumlu gelişmedir.”

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. 19 Şubat 2025, 20:49

    Trump ABD’sinin ani dönüşü, imparatorluğunun çöküşü anlamına gelmiyor. Belki Trump Devleti’nin rockfelerler ve Yunan Ermeni lobilerinin etkisinden üstün ve bağımsız davranıyor anlamına geliyor. Yani Trump döneminde Ermeni Yunan lobileri ve bunlara bağlı düşünce merkezleri etkisiz olmuş. Bunu doge kurumu ile Trump ABD kurumlarını temizliyor görebilirsiniz ki eski ABD gizli devletine karşı Musk gibi zenginler ile meydan okuyor görüyorsunuz. Türkiye Trump yanlısı zenginler ile ilişki kurarak ABD’nin yeni düzeninden faydalanabilir.

    Cevapla
Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!