Saray’da Lozan sessizliği… Erdoğan ve Bahçeli ancak akşam saatlerinde hatırladı

Lozan zaferinin 100. yıl dönümünü kutladığımız bu tarihi günde Saray sessizliğe gömüldü. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan saat 16.00 itibariyle her hangi bir kutlama mesajı paylaşmadı. Ayasofya'nın ibadete açılmasının 3. yıldönümünü kutlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Lozan için tek satır yazmadı. Cumhurbaşkanı Erdoğan ve MHP lideri Devlet Bahçeli'den ancak akşam saatlerinde yazılı birer Lozan açıklaması geldi.

featured

Büyük devrimci Mustafa Kemal Atatürk önderliğinde emperyalistlere karşı verilen Kurtuluş Savaşı’nın ardından kazanılan ikinci zaferimiz Lozan Antlaşması’nın 100. yılındayız. Türkiye Cumhuriyeti’nin “tapu senedi” kabul edilen büyük Lozan zaferiyle, Dünyaya bir kere daha sarsılmaz egemenliğimizi ilan ve ispat ettik. Atatürk’ün görevlendirmesiyle Lozan’da Türkiye’yi temsil eden İsmet İnönü, Türk Milleti adına emperyalist devlet temsilcilerine imzayla boyun eğdirdi.

Ancak, 100. yıl dönümünü kutladığımız bu tarihi günde Saray sessizliğe gömüldü. Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan saat 16.00 itibariyle her hangi bir kutlama açıklaması yapmadı. Cumhurbaşkanlığından da kurumsal olarak bir mesaj paylaşılmadı. Cumhur İttifakı ortağı MHP lideri Devlet Bahçeli’den de bu saate kadar bir mesaj gelmedi.

Ayasofya’nın ibadete açılmasının 3. yıldönümünü kutlayan Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz, Lozan için tek satır yazmadı.

ERDOĞAN’DAN YAZILI AÇIKLAMA

Suskunluğu Cumhurbaşkanı Erdoğan, saat 17.00 sularında yaptığı açıklamayla bozdu.

Erdoğan’dan Lozan’la ilgili yazılı bir açıklama geldi.

Erdoğan, “Bugün, tarihimizin dönüm noktalarından birini teşkil eden Lozan Barış Antlaşması’nın 100’üncü yıl dönümüdür. Aziz milletimizin tam bağımsızlık iradesi, Lozan Barış Antlaşması’nın müzakere ve imza sürecinde de kendini çok güçlü bir şekilde göstermiştir. Tüm yokluk ve imkansızlıklara rağmen İstiklal Harbimizi zafere ulaştıran bu irade, bugün de bize rehberlik etmekte, yolumuzu aydınlatmakta, zorluklar karşısında mücadele azmi vermektedir. Asrın felaketi 6 Şubat depremlerinden sonra devletimiz ile milletimizin sergilediği dayanışma, bunun en son ve somut örneğidir” dedi.

Erdoğan, ‘Türkiye Yüzyılı’nı hep birlikte gerçeğe dönüştüreceklerini belirterek, “28 Mayıs gecesi itibarıyla inşasına başladığımız Türkiye Yüzyılı vizyonumuzda da en önemli güç ve ilham kaynağımız, milletimizin kendi öz yurdunda onurlu, hür ve başı dik bir şekilde yaşama sevdasıdır. Binlerce yıllık şanlı mazisinde nice saldırıları püskürtmüş, nice engelleri aşmış, nice ihanetin üstesinden gelmiş bir milletin mensupları olarak inşallah Türkiye Yüzyılı’nı da hep birlikte gerçeğe dönüştüreceğiz. Bölgemizde barışın, istikrarın, güvenliğin tesisi için sahada ve masada güçlü Türkiye hedefiyle çalışmalarımızı sürdüreceğiz. Lozan Antlaşması’yla elde ettiğimiz hakları kararlılıkla savunurken, yeni hamlelerle ülkemizin kazanımlarını tahkim edeceğiz. Lozan Barış Antlaşması’nın 100’üncü yıl dönümünde, Cumhuriyetimizin banisi Gazi Mustafa Kemal’i, silah arkadaşlarını, istiklal ve istikbalimiz uğrunda hayatlarını feda eden tüm şehitlerimizi rahmetle yad ediyorum. Gazilikle müşerref olan kahramanları hürmetle anıyor, Rabbim Türkiye’yi ilelebet payidar eylesin diyorum” ifadelerini kullandı.

BAHÇELİ: TÜRK MİLLETİ HİÇBİR ANTLAŞMAYLA VAR OLMAMIŞ, HİÇBİR ANTLAŞMAYLA DA YOK EDİLEMEYECEKTİR

Bahçeli de akşam saatlerinde Lozan Barış Antlaşması’nın 100. yıl dönümü dolayısıyla yayımladığı mesajında, 20 Kasım 1922’de başlayan, 4 Şubat-23 Nisan 1923 tarihleri arasında kesintiye uğrayan, 24 Temmuz 1923’te de imza altına alınan Lozan sürecinin, Türkiye Cumhuriyeti’nin, uluslararası toplum nezdinde eşit hak ve statüyle tescili, aynı zamanda Cumhuriyet’in tezahür ve tecelli zemini olduğunu bildirdi.

Lozan Barış Antlaşması’nın, Milli Mücadele’nin muvaffakiyet ve muzaffer ruhu üzerine bina edildiğini, Türk milletinin egemenlik haklarının, tarihi kazanımlarının, hukuki ve hükümran vasfının 9 aya yakın devam eden müzakerelerle muarız ve muhasım unsurlara kabul ettirildiğini ifade eden Bahçeli, Lozan’da, bağımsızlık savaşını zaferle buluşturan bir milletin varoluş haysiyetinin, istiklal ve istikbal hedeflerinin taçlandığını vurguladı.

2023’ün, hem Türkiye Cumhuriyeti’nin hem de Lozan Barış Antlaşması’nın 100. yıl dönümü olduğunu anımsatan Bahçeli, “Yeni Türkiye’nin kurucu belgesi olan Lozan Barış Antlaşması, Sevr ihanetinin müellif, muhabir ve muhiplerini de derin bir hayal kırıklığına uğratmıştır. Milli Mücadele’nin sonucu, Lozan Barış Antlaşması ile dünya çapında hukuki ve meşru bir çerçeveye kavuşmuştur.” mesajına yer verdi.

“Bugünlerde Sevr hayranı bölücü ve teslimiyetçi mihrakların, tek merkezden komut almışçasına kıpırdamaya, Lozan Barış Antlaşması’nı sorgulamaya ve sulandırmaya başladıkları esefle görülmektedir” ifadesini kullanan Bahçeli, Şark Meselesi’nin cenaze merasimi olan Sevr’i diriltmek amacıyla emperyalizmin lekeli maşalarının tekrar devrede olduğunu belirtti.

Bölücü terör örgütü PKK’nın, bu yılın başından itibaren Lozan Barış Antlaşması aleyhine kara propagandaya başlamasının ise tesadüf olmadığına dikkati çeken Bahçeli, şöyle devam etti:

“Nitekim PKK’nın Avrupa ayağı olan sözde Kürdistan Ulusal Kongresi’nin eş başkanı tarafından Lozan Antlaşması’na karşı eylem çağrısı, Lozan Barış Antlaşması’nın yargılanması emeliyle İsviçre’de kurulan sözde mahkeme ve Bafil Talabani’nin nefret saçan açıklamaları, 6-7 Temmuz 2023 tarihlerinde Suriye’nin kuzeyinde Lozan Barış Antlaşması aleyhine bölücülerin düzenlediği terör çalıştayı, Diyarbakır Barosu’na kayıtlı iki satılmış avukat müsveddesinin Lozan Barış Antlaşması’nın iptali ve self determinasyonla ilgili Danıştay’a müracaatları, ABD ve Avrupa’da Lozan aleyhine yapılan protesto yürüyüşleri, Türkiye düşmanlığının azgınlaştığına delalettir.”

‘TÜRK MİLLETİ HİÇBİR ANTLAŞMAYLA VAR OLMAMIŞ, HİÇBİR ANTLAŞMAYLA DA YOK EDİLEMEYECEKTİR’

Lozan Barış Antlaşması ile hesaplaşmak için bir plan dahilinde yalan ve fitne kuyruğuna girenlerin asıl gayesinin, Türkiye’nin taciz ve tahribine hizmet etmek olduğunu belirten Bahçeli, “Türkiye Cumhuriyeti, Lozan’da kuruldu, Lozan’da yıkılacak” sloganı atanların çabalarının beyhude, heveslerinin boşuna olduğunu vurguladı.

Bahçeli, “Adım adım, karış karış müdafaa edilerek kurtarılan aziz vatan, kurulan Türkiye Cumhuriyeti ve bunların hukuki temeli Lozan Barış Antlaşması, imhaya ve izmihlale asla maruz bırakılmayacaktır. Türk milleti hiçbir antlaşmayla var olmamış, hiçbir antlaşmayla da yok edilemeyecektir. Bunun yegane kanıtı, Sevr suikastının yırtılıp atılmasında gösterilen kahramanlıktır.” görüşünü paylaştı.

LOZAN ZAFERİ

Lozan Barış Konferansı, 20 Kasım 1922’de başladı ve zaman zaman yapılan kesintilerle Lozan Barış Antlaşması’nın imzalandığı güne kadar devam etti. Konferansta, TBMM hükümetini İsmet İnönü başkanlığında Dr. Rıza Nur Bey ve Hasan Saka’dan oluşan heyet temsil etti.

Barışın kazanılması için diplomasi masasına oturan İsmet İnönü başkanlığındaki Türk heyeti, kesintilerle birlikte 8 ay süren görüşmelerin her safhasında, Türk halkının kayıtsız şartsız bağımsızlık hakkından vazgeçmedi. 143 madde, bir ön söz ve 4 bölümden oluşan Lozan Barış Antlaşması, Türk istiklal ve hakimiyetinin tanınması bakımından önem arz eden antlaşma olarak kabul edildi. Lozan Barış Antlaşması, 23 Ağustos 1923’te TBMM tarafından onaylanarak yürürlüğe girdi.

Görüşmeler sonunda varılan anlaşmaya göre, Suriye sınırı 20 Ekim 1921’de imzalanan Ankara Antlaşması ile belirlendiği şekilde kabul edildi. Irak sınırının gelecekte İngiltere ve TBMM arasında yapılacak bir görüşme ile belirlenmesine karar verildi. Yunanistan sınırı, Mudanya Antlaşması’nda olduğu şekliyle kabul edilirken, Yunanistan, savaş tazminatı olarak Karaağaç’ı Türkiye’ye bıraktı.
Antlaşmayla Sovyet sınırı, Gümrü, Moskova ve Kars Antlaşması ile belirlendiği gibi kaldı, Doğu Anadolu’da bir Ermeni devleti kurulmasından vazgeçildi. Kapitülasyonlar, Lozan Antlaşması ile kesin olarak kaldırılırken, Bozcaada ve Gökçeada Türkiye’ye bırakıldı. İtalyanlarda kalan On İki Ada, 2. Dünya Savaşı’ndan sonra İtalya’nın çekilmesiyle Yunanistan’a bırakıldı.

Antlaşma uyarınca; Türk devletinin sınırları içindeki yabancı okulların Türk kanunlarına uyması, okulların öğreniminin Türk devletince düzenlenmesi kayıt altına alındı. Fener Rum Patrikhanesi’nin yabancı kiliselerle ilişki kurmaması şartıyla Türkiye’de kalması kabul edilirken, azınlıklara verilen ayrıcalıklar kaldırıldı, tüm azınlıklar Türk vatandaşı kabul edildi. Anlaşmayla İstanbul’daki Rumlar hariç diğer yerlerdeki Rumların Yunanistan’a, Batı Trakya hariç diğer illerdeki Türklerin Türkiye’ye gönderilmesi suretiyle iki ülke arasında nüfus mübadelesine karar verildi. 20 Temmuz 1936’da imzalanan Montrö Boğazlar Sözleşmesi ile de Lozan’da üzerinde en çok durulan başlıklardan “Boğazlar” konusu çözüme kavuşturuldu.

İsmet İnönü, Lozan Antlaşması’nı imzaladı.

Saray’da Lozan sessizliği… Erdoğan ve Bahçeli ancak akşam saatlerinde hatırladı

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. Hadi Erdogani anliyoruz, adam zaten Turk ve Cumhuriyet dusmani. Ya Bahceli, Bahceli de mi?

  2. Tabi Türkiye Yüzyılı diye bir söz hata.Diyeceksen Türk Yüzyılı’dır o.Ki nasıl Fatih kılıcı vurup zamanı ve tarihi Türk Yüzyılı yaptı ise 100 yıl önce bugün Atababa Atatürk aynı Türk kılıcı ile Türk Yüzyılı’nı,emperyaliste,bağırta bağırta imzalatmıştı.O sebeb;içimize büyük gurur ve sevinç dışımıza gördüğümüz garabetle eşdeğer ibretle bakıyoruz.Lozan Antlaşmamız kutludur ve kutlu olsun!

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!