Ankara 32. Ağır Ceza Mahkemesi, eski Ülkü Ocakları Başkanı Sinan Ateş’in öldürülmesine ilişkin 22 tutuklu şüpheli hakkında hazırlanan iddianameyi kabul etti.
AYŞE ATEŞ’TEN AÇIKLAMA
Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş, iddianamenin kabul edilmesi üzerine bir açıklama yaptı. X hesabından paylaşımda bulunan Ateş, iddianamenin “boş kağıt parçası” olduğunu belirtti.
Devletin yanında olmadığını belirten Ateş, şu ifadeleri paylaştı:
“İddianame adı verilen içi boş kağıt parçasının kabul edildiğini büyük bir üzüntü içerisinde öğrenmiş bulunmaktayım. Çocuklarım bana “Babamızı polisler mi öldürdü” diye soruyor. Ben onlara her defasında “Yok anneciğim, devletimizin polisleri bizi koruyor. Arkamızdan gizlice takip ediyorlar” diyorum ki devlete olan güvenlerini kaybetmesinler. Fakat bugün bir kez daha gördüm ki devletimiz ne sağımızda ne solumuzda ne önümüzde ne de arkamızda.
Bir kez daha ifade etmekte fayda var: Bedeli her ne olursa olsun hukuki mücadelemin siyasi çıkarlar sofrasına meze edilmesine izin vermeyeceğim.
Başkalarının çocukları rahat uyusun diye benim çocuklarıma reva görülen gözyaşlarının, benim çocuklarımın elinden zalimce alınan çocukluk yıllarının, zehir edilen günlerinin hesabını yargı önünde tek tek soracağım.
Bana ve benim çocuklarıma uyku haramsa bizim bugün bu durumda olmamıza sebep olan tek bir failin bile rahat uyku uyumasına müsaade etmeyeceğim.”
İddianame adı verilen içi boş kağıt parçasının kabul edildiğini büyük bir üzüntü içerisinde öğrenmiş bulunmaktayım. Çocuklarım bana “Babamızı polisler mi öldürdü” diye soruyor. Ben onlara her defasında “Yok anneciğim, devletimizin polisleri bizi koruyor. Arkamızdan gizlice takip…
— Ayşe Ateş (@ayseatesaa) May 7, 2024
TARTIŞMALARA NEDEN OLMUŞTU
Sinan Ateş cinayetine ilişkin soruşturmasını geçtiğimiz günlerde tamamlamıştı.
Başsavcılık, ”tasarlayarak öldürme” suçundan 22 kişi hakkında 2 yıl 4 ay sonra iddianame düzenlemişti.
İddianamede ayrıntılar ortaya çıktı. Cinayetin şüphelilerden Tolgahan Demirbaş’ın MHP eski Milletvekili Olcay Kılavuz’un kullandığı evde yakalanması ve cinayet nedeni iddianemede yer almadı.
T24’ten Asuman Aranca’nın haberine göre, bilirkişi raporu dahil olayın organizasyonunu ortaya koyan onlarca delili değerlendirilmediğini belirterek; “İddianamede, şüphelilerden eski Ülkü Ocakları Yöneticisi Tolgahan Demirbaş ile Doğukan Çep azmettirici olarak gösterilmesine karşın, cinayeti azmettirme gerekçelerine yer verilmedi. Soruşturmanın en önemli delillerinden olan telefon yazışmalarına ilişkin bilirkişi raporundan neredeyse hiç bahsedilmeyen iddianamede, rapordaki tespitlere de olayın bağlamından koparılarak kısmen değinilmesi dikkat çekti. Şüpheli Demirbaş’ın, MHP eski Milletvekili Olcay Kılavuz’un kullandığı evde yakalanmasından bahsedilmeyen 145 sayfalık iddianamenin 103 sayfası şüpheli beyanlarından oluştu. İddianamenin yaklaşık 35 sayfalık bölümünde ise şüphelilerin hts/baz bilgileri ile cinayet anı ve sonrasına ilişkin görüntülerin bilgilerine yer verildi. Yalnızca 7 sayfada delillerin değerlendirildiği iddianamede, Demirbaş ve Çep’in, cinayeti neden azmettirdiklerine ilişkin tek bir değerlendirme de yapılmadı. Savcılığın iddianamesine göre, cinayetin sebebi de yok” diye yazdı.
İŞTE AZMETTİRİCİLER
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından, Doç. Dr. Sinan Ateş’in, 30 Aralık 2022’de silahlı saldırı sonucu öldürülmesine ilişkin 22 şüpheli hakkında hazırlanan iddianame Ankara 32’nci Ağır Ceza Mahkemesine gönderildi. 145 sayfalık iddianamede tetikçi Eray Özyağci ile Vedat Balkaya ve Suat Kurt’un ortak hareket ederek eylemi gerçekleştirdikleri, Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş’ın ise azmettirici oldukları belirtildi.
Diğer şüpheliler Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Osman Bayraktar, Caner Güney, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç, Emre Yüksel, Serdar Öktem, Erdem Karadeniz, Alper Atay, Mustafa Ensar Aykal’ın ise iştirak halinde işlenen suça yardım ettikleri belirtildi. Şüphelilerin tamamının Sinan Ateş’e yönelik eylemde ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan sorumlu oldukları belirtildi.
Olay sırasında Sinan Ateş’in yanında bulunan ve yaralı kurtulan müşteki Selman Bozkurt’a yönelik olarak ise Eray Özyağci, Vedat Balkaya ve Suat Kurt’un ‘tasarlayarak kasten öldürmeye teşebbüs’ suçundan sorumlu oldukları belirtildi. Şüpheli Eray Özyağci’nin olayda kullandığı tabancanın ele geçirilemediği; ancak olay yerinde tabancaya ait boş mermi kovanlarının bulunduğu belirtildi. Şüphelinin savunmasında, üzerine atılı eylemi ruhsatsız tabanca ile gerçekleştirdiğini kabul ettiği ve böylece ‘ruhsatsız tabanca bulundurmak ve taşımak’ suçunu da işlediği belirtildi.
Şüpheli Tolgahan Demirbaş’ın olaydan önce maktule ait adres, telefon, konum gibi kişisel bilgileri hukuka aykırı olarak ele geçirmesi nedeniyle ‘kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme’ suçundan da ayrıca cezalandırılması gerektiği belirtildi. Olay tarihinde Ankara Emniyet Müdürlüğünde komiser olarak görev yapan şüpheli Mustafa Ensar Aykal’ın görevinin gereklerine aykırı hareket ederek, kamu görevinin verdiği yetkiyi kötüye kullanarak maktule ait kişisel bilgileri hukuka aykırı olarak temin ederek, şüpheli Tolgahan Demirbaş’a verdiği, bu yüzden ‘kişisel verileri hukuka aykırı olarak ele geçirme ve yayma’ suçunu işlediği belirtildi.
İddianamede; şüpheliler Eray Özyağci, Vedat Balkaya, Suat Kurt için ‘tasarlayarak kasten öldürme’ ve ‘tasarlayarak öldürmeye teşebbüs’ suçlarından 2’şer kez ağırlaştırılmış müebbet hapis talep edildi. Şüpheliler Doğukan Çep ve Tolgahan Demirbaş’ın da suça azmettiren olarak ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılmaları istendi. Şüpheliler Zekeriya Asarkaya, Hakan Saraç, Ufuk Köktürk, Mehmet Yüce, Mustafa Uzunlar, Aşkın Mert Gelenbey, Murat Can Çolak, Osman Bayraktar, Caner Güney, Umut Ersoy, Çağlar Zorlu, Aytaç Ataç, Emre Yüksel, Serdar Öktem, Erdem Karadeniz, Alper Atay, Mustafa Ensar Aykal’ın da ‘suça yardım eden’ olarak ‘tasarlayarak kasten öldürme’ suçundan cezalandırılmaları talep edildi.