TOBB’dan dünyaya ‘Barış Pınarı Harekatı’nı anlatan mektup

featured

TOBB Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun imzasıyla Barış Pınarı Harekatı adına hazırlanan mektup, 190 ülkedeki muadil iş kurumlarına ve 5 kıtadaki en büyük 7 iş örgütüne gönderilmeye başlandı.

Barış Pınarı Harekatı‘nın uluslararası kurallara uygun ve meşru bir operasyon olduğunu dünya kamuoyuna anlatmak üzere Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı Rifat Hisarcıklıoğlu’nun imzasıyla oluşturulan mektup, 190 ülkedeki muadil iş kurumlarına ve 5 kıtadaki en büyük 7 iş örgütüne gönderiliyor.

Hisarcıklıoğlu’nun imzasıyla, Barış Pınarı Harekatı’nın uluslararası kurallara uygun ve meşru bir operasyon olduğunu dünyaya anlatmak üzere hazırlanan mektup, 190 ülkedeki muadil iş kurumlarına ve Avrupa’da Eurochambers, Asya’da Asya-Pasifik Ticaret ve Sanayi Odaları Konfederasyonu, İslam Ticaret Sanayi Odası, Arap Odalar Birliği, Afrika’da Afrika Odalar Birliği, Amerika’da US Chambers ve Latin Amerikan Odalar Birliğine gönderilmeye başlandı.

Mektupta, harekatın amacının hem ülke sınırlarının güvenliğini sağlamak hem de bölge ülkeleri için tehdit oluşturan terör koridorunu ortadan kaldırmak olduğu anlatıldı. Bölgenin terör örgütlerinden temizlenerek, Suriye halkının teröristlerin baskı ve zulmünden kurtarılacağı ifade edilen mektupta, böylece bölgede huzur, güven ve barış ortamının yeniden tesis edileceği vurgulandı.

Türkiye’nin terör örgütlerine karşı mücadele etme kararlılığının tam olduğu belirtilerek, uluslararası alanda bu çerçevede ortaya konulan çabalara başından itibaren tam destek verildiğinin altı çizildi.

Daha önce Fırat Kalkanı ve Zeytin Dalı harekatları ile IŞİD ve PYD/YPG terörü ile başarılı bir şekilde mücadele edildiği ifade edilerek, Türkiye sınırlarına yönelik Suriye kaynaklı terör tehdidinin sona ermediği, özellikle Fırat’ın doğusunda sınırın ötesinde konuşlu PYD/YPG terör örgütü unsurlarınca taciz ve hasmane eylemlerin sürdüğü kaydedildi.

Bölgedeki PYD/YPG’nin terör faaliyetleri ile söz konusu örgütün IŞİD’lı militanlarla karşılıklı menfaat ilişkilerine de yer verilerek bölgedeki oluşumlar ayrıntılı anlatıldı.

TÜRKİYE MEŞRU MÜDAFAA HAKKINI KULLANIYOR

Mektupta ayrıca, Türkiye’nin evrensel hukuk ve uluslararası kurallardan doğan hakkını kullandığı, harekatın, Birleşmiş Milletler Güvelik Konseyi terörle mücadele kararları ile BM Sözleşmesi’nde yer alan meşru müdafaa hakkı çerçevesinde başlatıldığına yer verildi.

Harekatın Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğine saygı temelinde yürütüldüğüne dikkat çekilen mektupta, “Daha önceki harekatlarda olduğu gibi, bu harekatın planlama ve icrasında da sadece bahse konu terör unsurları ile bu unsurlara ait barınak, sığınak, mevzi, silah, araç ve gereç hedef alınmakta olup sivil halkın zarar görmemesi için gereken her türlü tedbir alınmaktadır. Müttefiklerimize ait üs ve gözlem noktaları hedef değildir. Askeri ayrıştırma kanalları açık ve işler haldedir” ifadeleri kullanıldı.

Türkiye’nin terörle mücadeleye dönük çabalarının Suriye’nin toprak bütünlüğü ve birliğinin korunmasına da katkıda bulunacağının altı çizilerek şunlar kaydedildi:

“Suriye’de IŞİD’a karşı sahada göğüs göğüse mücadele veren tek ülke olan Türkiye için IŞİD tutuklularının durumu büyük önem arz etmektedir. Tüm yabancı terörist savaşçıların menşe ülkelerince geri alınmasının sürdürülebilir tek çözüm olduğuna inanmaktayız. Yabancı terörist savaşçılar sorunu ancak uluslararası toplumun ortak çabalarıyla çözülebilir.”

TOBB’dan dünyaya ‘Barış Pınarı Harekatı’nı anlatan mektup

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Ülkemizin kalkınamamasında ve bin bir problemle uğraşmasında en büyük neden yönetim kademelerindeki insanlardır. Bu insanların profillerine baktığımızda ya dünyadan habersiz, cahil, ama cepleri şişkin, veya düzgün eğitim almış, konuştuğu dinlenir, sözlerine itibar edilir ama vatan ve millet sevgisi olmayan global dünyanın çarkına girmiş vatansızlar olduklarını görüyoruz. İktidar sahibi olmuş bu insanlar çevrelerini saran insanları da aynı profilden seçtiklerini görüyoruz. Lütfen basın ve yayın organlarına bu gözle bir bakın. Ben baktığımda yukarıda profilini çizdiğim insanları görüyorum. Artık bu durumdan çok sıkıldım. Aslında kendini bile yönetmekten aciz bu insanları sivil toplum kuruluşları, basın-yayın organları, dernekler, devlet yönetiminde olmaları ülkemizin gelişmesinin önünde engel ve insanımızın mutsuzluğunun da tek nedenidir diye düşünüyorum. Bunlardan artık çok sıkıldık. 70 li yılların adanalı pamuk tüccarları profilindeki insanlar bugün ülke kaderinde etkili oluyorlar. Bu insanları istemiyoruz. Ülkemizin ve milletimizin genç, dinamik, işinin ehli, dünya gerçeklerini bilen, vatanı ve milleti için her şeyi yapabilecek fedailere ihtiyacı var.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!