1. Haberler
  2. Gündem
  3. Türkan Saylan 16. ölüm yıl dönümünde anıldı

Türkan Saylan 16. ölüm yıl dönümünde anıldı

Hem yerli hem uluslararası alanda sayısız başarıya imza atan ve yaşamı boyunca cüzzamlılar ve kız çocuklarının eğitimi için mücadele eden Prof. Dr. Türkan Saylan ölümünün 16. yılında anıldı.

featured

FETÖ kumpasıyla hedef alınan Çağdaş Yaşamı Destekleme Derneği’nin (ÇYDD) unutulmaz Genel Başkanı Prof. Dr. Türkan Saylan, 16’ncı ölüm yıl dönümünde sevenleri ve Çağdaş Yaşam ailesi tarafından anıldı. Türkan Saylan’ın Zincirlikuyu’daki kabrinde başlayan anma töreni, sonrasında İş Sanat Kültür Merkezi, İş Kuleleri Levent’te devam etti. Geceye ÇYDD Genel Başkanı Prof. Dr. Ayşe Yüksel, ÇYDD Yönetim Kurulu Üyeleri, şube temsilcileri, bilim, sanat ve eğitim dünyasından çok sayıda kişi ile birlikte Türkan Saylan’ın öğrencileri ve sevenleri katıldı. Gecede aynı zamanda Türkan Saylan’ın anısına verilen Bilim ve Sanat Ödülleri’nin 15’incisinin kazananları da açıklandı.

‘İYİ Kİ BU DÜNYADAN BİR TÜRKAN SAYLAN GEÇTİ’

Anka’nın haberine göre, Türkan Saylan’ı anma gecesi, ÇYDD Genel Başkanı ve Saylan’ın yol arkadaşı Prof. Dr. Ayşe Yüksel’in açış konuşması ile başladı. Saylan’ın izinde yürümeye ve onun hayallerini gerçekleştirmek için çalışmaya devam edeceklerini söyleyen Yüksel, “Türkan Hocamız, hayatını çağdaş bir geleceğe adadı. Gençlerimizin laik ve bilimsel eğitime ulaşabilmeleri, geleceğe umutla bakabilmeleri için hiç durmadan çalıştı. Eğitim ve sanatı, aydınlık geleceğe giden en önemli unsurlar olarak gördü. Sanatın her dalı onun için çok önemliydi, isterdi ki çocuklar okusun, piyano da çalsın, geleceğin Fazıl Sayları da yetişsin. İyi ki bu dünyadan Türkan Saylan geçti, o kendini hep ‘Atatürk Kızı’ olarak dillendirdi, onun emaneti laik Türkiye Cumhuriyeti’ni geliştirmek, sonsuza kadar yaşatmak için emek verdi. Eğitimli her kadının Cumhuriyet’e borcu var diye inanır, borcunu ödemek için son nefesinde bile ışırdı. Ruhu şad olsun. O hep bizimle” şeklinde konuştu.

Genel Başkan Yüksel’in konuşmasının sonrasında ise 15. Bilim ve Sanat Ödülleri’nin kazananları açıklandı. Çocuk romatolojisi alanındaki özgün çalışmaları ve bilime yönelik sunduğu katkılar nedeniyle Doç. Dr. Erdal Sağ, bilim alanında ödüle layık görülürken; sanat alanında ise “Öteki Hayvanlar’’ adlı eserinde ilişkilerin ve insan ruhunun karanlık tarafını ele alan Derya Sönmez ödülün sahibi oldu.

Etkinlik; Ruhi Su tarafından kurulan Dostlar Korosu’nun ilk koristlerinin şef Yusuf Başaran öncülüğünde gerçekleştirdiği müzik dinletisi ile sona erdi.

FETÖ’NÜN ERGENEKON KUMPASINDA HEDEF ALINMIŞTI

Türkan Saylan, FETÖ’nün organize ettiği Ergenekon kumpası dahilinde düzmece suç isnatlarıyla hedef alınmıştı. 13 Nisan 2009 tarihinde oturduğu ev ve başkanlık ettiği ÇYDD’nin çeşitli merkezlerinde aramalar yapılmış, bazı ÇYDD yöneticileri gözaltına alınmıştı. Birçok bilgisayar ve belgeye de el konulmuştu. Daha sonra dosyaları Poyrazköy davasıyla birleştirilen ÇYDD yöneticileri 6,5 yıl süren yargılama sonucunda 2 Ekim 2015 tarihinde beraat etmişti.

TÜRKAN SAYLAN’IN FETÖ UYARISI

Prof. Dr. Türkan Saylan, 1999’da katıldığı bir televizyon programında FETÖ’nün örgütlenmesini anlatmış ve uyarılarda bulunmuştu. Saylan şunları dile getirmişti:

“Türkiye’de yaralı gençlerimiz, yaralı insanlarımız var. Bu cemaatin içine çekilmiş ve oralarda beyni yıkanmış çocuklarımız belki de bir hani işkence rehabilitasyon merkezi gibi bu olay kapanıldıktan bittikten sonra bu gençlerin rehabilitasyonu için bir kurumun oluşması gerekir diye düşünüyorum. Şöyle bir örnek vermek istiyorum. Bundan uzun yıllar evvel Fatih’te bu, biliyorsunuz önce bunlar fen liselerine el attılar. Çünkü en akıllı çocuklar bunlardı. Bir Özel Fen Lisesi’ne TÜBİTAK tarafından bir Atatürk konulu konferans vermek üzere gönderilmiştim. Aradım buldum bu yeri. O zamanlar çok izbe bir yerdi. Ve hiç hazırlıklı değillerdi. Ben çocukları topladım. Atatürk konusunda bazı şeyler söyledim. O sırada da hepsi erkekti bu küçük çocukların. Dedim ki “Aman hepiniz erkeksiniz. Karma okul değil burası. Ne yapacaksınız çocuklar üniversiteye gidince?” diye böyle bir şaka yaptım. Konuşmamın sonunda bir çocuk geldi yanıma. Böyle usulcacık sokuldu. Adeta böyle sarılmak istercesine. “Hocam” dedi. “Güzel şeyler anlattınız ama” dedi, “Siz biliyor musunuz, dedi, biz çok başarılıyız. Çünkü hiç kız yok aramızda. Kızlar şeytandır. Onlar aramızda olmadığı için biz başarılıyız.” Şimdi kızların şeytan olduğunu öğrenen bir çocuğun bilim kafası nasıl gelişebilir? Hayata nasıl uyum sağlayabilir? Nasıl Türkiye Cumhuriyeti’nin çağdaş laik demokratik düzenine uyum gösterebilir? Ve nasıl kolaylıkla cumhuriyet, Atatürk düşmanı olabilir?”

 

 

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!