1. Haberler
  2. Gündem
  3. Üniversiteli motokurye Ata Emre’nin katili hakim karşısında: Kendini böyle savundu!

Üniversiteli motokurye Ata Emre’nin katili hakim karşısında: Kendini böyle savundu!

Balıkesir'de motokuryelik yapan üniversite öğrencisi Ata Emre Akman'ı bıçakla öldüren 17 yaşındaki E.Ö. ve onu azmettirdiği öne sürülen babasının yargılanmasına başlandı. E.Ö., mahkemedeki ifadesinde Ata Emre Akman'ı tasarlayarak öldürmediğini ileri sürüp "Maktule 25 bıçak sallamışım. Ben 25 kere sallasam da o gün beni buna neyin sevk ettiğini hatırlamıyorum" dedi. Mahkeme, ara kararında duruşmayı 12 Temmuz'a erteledi.

featured

Öldürülen gencin İstanbul’da yaşayan babası emekli albay Erol Akman ve annesi Zuhal Akman ile avukatlarının yanı sıra onlara destek olmak için aralarında motokuryelerin de bulunduğu çok sayıda kişi, Balıkesir Adalet Sarayı önünde toplandı.

Akman ailesinin avukatı Özden Başak, tutuklu sanıklardan E.Ö’nün “tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme”, babası Orhan Ö’nün “tasarlayarak ve canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmeye azmettirme” suçlarından Balıkesir 1. Ağır Ceza Mahkemesinde yargılanacakları davanın ilk duruşması öncesinde basın mensuplarına açıklama yaptı.

‘KATİLİN 18 YAŞINDAN KÜÇÜK OLDUĞUNA KİMSE İNANMIYOR’

Başak, olaya ilişkin güvenlik kamerası görüntülerini gencin ailesinin izlemediğini belirterek, “Haber yaparken olayın oluş anını vermemenizi rica ediyoruz. Bu konuda sizlerden hassasiyet rica ediyoruz.” dedi.

E.Ö’nün yaşıyla ilgili tartışmalara değinen Başak, suçu işleme tarzı, eylemini planlayabilmesi ve tanık ifadelerini dikkate aldıklarında 18 yaşından büyük olduğuna ilişkin iddialarının sürdüğünü anlattı.

Savcılığın, hazırlık aşamasında iddianamenin bir an önce yazılması için yaş tespiti konusunu mahkemeye bıraktığını dile getiren Başak, şunları söyledi:

“Görüntü itibarıyla katilin 18 yaşından küçük olduğuna kimse inanmıyor. Dolayısıyla biz Türk Ceza Kanunu’ndaki yaş indiriminden faydalanmaması gerektiğini düşünüyoruz. Bunun dışında bu tarz eylemleri yapan failler genelde haksız tahrike sokmak ister. Hep denk geldiğimiz bir durum. Burada öyle bir durum da yok. Görüntüleri dikkatle incelediğinizde bizim çocuğumuzun olaya herhangi bir dahli yok. Doğrudan öldürmek kastıyla arabanın arkasından ona doğru hareket eden bir şahıs söz konusu. Daha birinci saniyeden sol eliyle bizim çocuğumuzun boynunu tutup, bir iki saniye sonra da zaten icrai hareketlere başlıyor. Onu mermi gibi yetiştiren babası da azmettiren sıfatıyla yargılanıyor. Biz bu davanın bir milat olacağını, bu tarz can yakıcı olaylarda sayın mahkemenin önüne tarihi bır fırsat geldiğini düşünüyoruz. Umarım bu yargılamadan hepimizin vicdanını rahatlatan bir karar çıkacaktır.”

‘6 AYDA 30 MOTOKURYE BENZER OLAYLARDA YAŞAMINI YİTİRDİ’

Kurye Hakları Derneği Başkanı Mesut Çeki de Ata Emre Akman’ın ailesine, onların adalet arayışına destek olmak amacıyla Balıkesir’e geldiklerini ifade etti.

Ailenin acısını yürekten paylaştıklarını kaydeden Çeki, “Ata Emre karanlık bir sokakta siparişini teslim ederken katledildi. Aile o görüntüleri izlemeye dayanamadı, biz de dayanamadık” diye konuştu.

Çeki, 2022 yılında en az 58, geçen sene en az 68, bu yılın ilk 6 ayında ise 30 motokuryenin çeşitli olaylarda yaşamını yitirdiğini bildirerek, meslek mensuplarının haklarının iyileştirilmesi talebinde bulundu.

Tarafların duruşma salonuna alınmasının ardından tutuklu sanıklar E.Ö. ve babası Orhan Ö’nün yargılanmasına başlandı.

‘SULTAN’IN EVİNİ TAŞLAMAK İÇİN GİTMİŞTİM’

E.Ö., mahkemedeki ifadesinde Ata Emre Akman’ı tasarlayarak öldürmediğini ileri sürdü. “Ben sadece Sultan Dönmez’i taşlamak için gitmiştim” diyen E.Ö., sözlerini şöyle sürdürdü:

“Babaannemin yanında büyüdüm. 3 kardeşiz. Sultan’ın kızı Gül isimli şahıs bize gece üçte mesaj atıyordu. Sürekli bizimle uğraşıyordu. Sultan Dönmez 2012 yılında bizden çek çaldı. Babamla Sultan Dönmez arasında anlaşmazlık var. Biz onlardan kaçıyorduk. 2020 yılından önce Sultan ile anlaşmazlık yoktu. Sultan’ın beraber yaşadığı kişiyle aramızda anlaşmazlık oldu. Sultan ile ilgili olarak babamla özel bir görüşmemiz olmadı. Babamın cezaevinden çıkmasından sonra Sultan ile iletişimimiz olmadı. 7 Mayıs tarihinde Sultan ile aramızda telefon görüşmesi gözükse de bu görüşmeyi ben yapmadım.

‘BENİ BUNA NEYİN SEVK ETTİĞİNİ HATIRLAMIYORUM’

Olay günü 13-14 bira içtim. Babam ile birlikte vakit geçirdim. Sonra arkadaşlarımın yanına gittim. Bira içtik. Daha sonra babamlar geldi ve eve gittik. Sultan ile bizim evin arası 5-6 dakika. Olay günü babamla Sultan ile ilgili hiçbir şey konuşmadık. Ben de Sultan’ın bize küçüklüğümden beri bize yaşattıklarını düşündüm. Öfkelendim. Yanıma bıçağımı aldım. Ama amacım onu ve evini taşlamaktı. Giderken yoldan taş aldım ve Sultan’ın yaşadığı binaya geldim. Genç motokuryeyi gördüm. Yanına gidip Sultan’ın orada olup olmadığını sormak istedim. ‘Motorla mendil mi satıyorum, görmüyor musun?’ dedi. Ben ‘Sultan Durmaz’a mı geldin’ diyince, ‘Ebru Gündeş’e geldim’ dedi. Ben de kendisine ‘neden benimle tersleşiyorsun’ dedim. Boğuşma oldu. Bıçağı bir kere salladım, sonrasını hatırlamıyorum. Maktule 25 bıçak sallamışım. Ben 25 kere sallasam da o gün beni buna neyin sevk ettiğini hatırlamıyorum. Olay öncesinde babamın Sultan’a karşı doldurması ve yönlendirmesi olmadı.”

‘KENDİNİ DE BENİ DE YAKTIN’

Sanık Orhan Ö. de Sultan D. ile bir süre dini nikahlı yaşadıklarını, bir çocukları olduğunu ve ayrıldıklarını belirtti.

Sultan D. ile ayrıldıklarını, onun başka birisiyle evlendiğini ifade eden Orhan Ö, “Ondan kurtulduğumu düşündüm ancak bizi takıntı haline getirdi. Aramızda eskiye dayanan sürtüşmeler, bundan dolayı birden fazla dosya bulunmaktadır.” diye konuştu.

O gece eve döndüklerinde uyuduğunu kaydeden Orhan Ö, “Daha sonra polisler geldi. Karakolda kendisiyle karşılaştım. ‘Niye adama zarar verdin?’ diye sordum. ‘Kendini de beni de yaktın’ dedim.” ifadesini kullandı.

‘ÇOCUĞUMU CANİCE KATLETTİLER’

Anne Zuhal Akman ise oğlunun Balıkesir’de öğrenim gördüğünü ve olayı sonradan öğrendiğini belirtti. Akman, “Kurye olarak işe başladığından sonradan haberdar oldum. Çocuğumu canice katleden sanıklardan şikayetçiyim” dedi.

Baba Erol Akman, ifadelerde oğlu Ata Emre’nin adının geçmemesi nedeniyle sanıklara tepki göstererek, en ağır şekilde cezalandırılmalarını istedi. Baba Erol Akman “Davanın adı ‘Ata Emre Akman’ ama bu zamana kadar Ata ile ilgili hiçbir şey konuşulmadı. Adını dahi hatırlayamadıkları oğlumu canice katlettiler. En ağır şekilde cezalandırılmalarını istiyorum” diye konuştu.

Sultan D. ve diğer tanıkların dinlenilmesiyle devam eden duruşmaya ara verildi.

ERTELENDİ

Mahkeme ara kararını açıkladı. E.Ö ve babası Orhan Ö.’nün tutukluluk haline devam kararı veren mahkeme duruşmayı 12 Temmuz’a erteledi.

CHP’Lİ BAĞCIOĞLU: ADALETİN GALİP GELDİĞİNİ GÖRECEĞİZ

Bu arada, Ata Emre Akman’ın ailesine destek olmak amacıyla adliyeye gelen CHP Genel Başkan Yardımcısı Yankı Bağcıoğlu, motokuryeler ve çok sayıda kişi ise gelişmeleri takip etti.

Bağcıoğlu, gazetecilere yaptığı açıklamada, Akman’ın annesi ve babasına destek vermeye devam edeceklerini söyledi.

Akman ailesine hukuki süreçte her türlü desteği sağlayacaklarını dile getiren Bağcıoğlu, “Sevgili Ata’nın manevi huzurunda kendisine rahmet diliyorum. İnşallah adalet tecelli edecek. Duruşmada adaletin galip geldiğini göreceğiz” değerlendirmesinde bulundu.

NE OLMUŞTU?

Balıkesir Üniversitesi Turizm Fakültesi Turizm Rehberliği Bölümü öğrencisi 20 yaşındaki Ata Emre Akman, 5 gün önce motokurye olarak çalışmaya başladığı firmaya sipariş edilen pizzayı teslim için 11 Mayıs’ta Karesi ilçesi Karaoğlan Mahallesi Emir Sokağı’na gitmişti.

Pizzayı verdikten sonra sokağa park ettiği motosikletine doğru yürüyen Akman’ın yanına gelen E.Ö, üniversite öğrencisine bıçakla saldırmıştı. Akman olay yerinde hayatını kaybetmiş, kaçan E.Ö. polislerce yakalanmasının ardından çıkarıldığı hakimlikçe tutuklanmıştı.

Balıkesir Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, katil zanlısı E.Ö’ye “tasarlayarak canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası verilmesi istendi. Sanık hakkında yaşının 18’den küçük olması nedeniyle “Fiili işlediği sırada 15 yaşını doldurmuş olup da 18 yaşını doldurmamış olan kişiler hakkında suç, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 14 yıldan 20 yıla, müebbet hapis cezasını gerektirdiği takdirde 9 yıldan 12 yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.” maddesinin uygulanması talebinde bulunuldu.

İddianamede, Orhan Ö’nün ise “tasarlayarak ve canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürmeye azmettirme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet hapisle cezalandırılması ve alt soy ilişkisinden doğan nüfuz kullanılmak suretiyle suça azmettirme hali nedeniyle cezasının artırılması talep edildi. (AA)

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!