Murat Bölükbaşı yazdı…
Hollanda galibiyetinin moraliyle İspanya’ya giden milli takımımız Norveç karşısında akıllı bir taktik ve dizilişle sahaya çıktı. Sörloth ve Haaland gibi aynı stil iki oyuncu ve 4-1-3-2 gibi galibiyeti hedefleyen ofansif bir dizilişle sahaya çıkan Norveç karşısına Şenol Hoca, Hollanda maçından farklı olarak sağbekte Mert, stoperde Kaan tercihi ve tek ön liberodan, Okay ve Ozan iklisiyle çift ön liberoya geçiş yaparak, sola Hakan, sağ kanada Kenan’ı monte ederek orta sahayı kalabalık tuttu.
Hollanda maçında sağ kanatta görev verdiği Yusuf’u Norveç maçında daha etkili olduğu merkez hücum bölgesine çekerek temkinli ama etkili atak düşüncesini ortaya koyduğu Norveç karşısına 4-2-3-1 dizilişiyle çıktı. Çift santraforla sahaya çıkan Norveç’in etkili kanat ortalarıyla golü arayacağı çok belliydi. Kanat beklerimiz Mert ve Umut, ön liberolarımızın kademe desteğiyle Norveç’in kanat hücumlarına izin vermedi; başarılı olamadıkları durumlarda da merkez savunmamız yerinde müdahaleyle atakları önlemekte zorlanmadı. Maçın 4. dakikasında Hakan’ın defans derinliğine koşu yapan Yusuf’u topla buluşturması, Yusuf’un ceza sahası içine gönderdiği paralel pası geriden hücuma destek veren Ozan’ın temiz vuruşuyla gole çevirmesi sonucunda takımımız 1-0 öne geçti. Golden sonra takımımız yine Hollanda maçında olduğu gibi topu rakibe bırakıp özellikle Yusuf’un sol iç koridorunu kullanarak geliştirdiği ataklarla tehlike yaratmaya çalıştı. 28. dakikada Yusuf’un asist orta kıvamındaki köşe atışını, Çağlar arka altıpas köşesinde harika yükselerek golle sonuçlandırdı. Yine 43. dakikada Burak’ın pasıyla soldan ceza sahasına giren Yusuf’un gol vuruşunu Norveç defansı zorlukla önledi. Rakip Norveç ise ilk yarıda 26. dakikada Şörloth’un direkte patlayan şutu ve 36. Dakikada Elyounoussi’nin yakın mesafeden auta giden vuruşuyla kalemizde etkili oldu. Hollanda maçının kahramanı kaptan Burak bu devrede güçlü fiziğiyle dikkat çeken Gregersen ve Ajer’in yakın markajında etkisiz kaldı. Zaman zaman 2. bölgeye gelerek markajdan kurtulduğu anlarda attığı paslarla hücum organizasyonlarına destek verdi.
İlk yarıda kanat hücumlarını gerçekleştiremeyen, merkez hücumlarda da Okay ve Ozan’ın sağlam savunmasına takılan Norveç, ikinci yarının başlangıç bölümünde de kanatlardan yüklenmeye devam etti. Milli takımımız her hattımızla bloklar arasında arıza vermeden Norveç ataklarını ustaca kesmeyi bildi. Nerdeyse ikinci yarıda Norveç kalesine etkili gittiğimiz ilk atakta golü bulduk! 58. dakikada Burak Hakan paslaşmasında en son topla buluşan Ozan Tufan, Beşiktaş derbisinde attığı golün kopyasını rakip ağlara göndererek bitkisel hayata girmiş Norveç’in fişini çekti. Norveç’in bu golle birlikte oyundan düşmesiyle topa daha fazla hâkim olan ve oyunu kontrol altına alan Milli takımımız oldu. Çok zor olacağını düşündüğüm bu maç, bana göre Milli takımımızı hafife alıp hatalı bir formatla sahaya çıkan Solbakken’in yanlışları, sistem ve oyuncu mevkilerinde yerinde dokunuşlar yapan Şenol Güneşin “Usta işi” doğrularıyla kolay bir zafere dönüştü.
Açıkçası ilginç bir milletiz; Ne zaman ne yapacağımızı kestirmek mümkün değil! UEFA Avrupa liginde 3. Lige düşen millilerimiz, önce Avrupa şampiyonası, şimdi de Dünya kupası şampiyonası kapısını araladı desem yalan olmaz! Arka arkaya iki zorlu maçı 7 golle kazanan ve bizi sevince boğan Millilerimizi alkışlıyor ve bize yaşattıkları mutluluk için teşekkür ediyoruz.
