Akademide vahim tablo

featured

Bilimsel çalışmaların yansıttığı verilere göre yılda ortalama 35 bin bilimsel makalenin yayımlandığı Türkiye’de bunların yalnızca 7 bin 500’ü etki değeri yüksek dergilerde yayınlandı.

Yükseköğretim üzerine yapılan araştırmalar, Türkiye‘deki üniversitelerin akademik performanslarının dünya standartlarının altında kaldığını, son yıllarda yapılan bilimsel yayınların uluslararası alanda etki değerinin düştüğünü ve öğrenciler ile akademisyenlerin üniversitelerinden duydukları memnuniyetlerinin azaldığını gösteriyor.
ODTÜ bünyesinde faaliyet gösteren ve dünyadaki üniversitesi akademik performanslarına göre sıralayan URAP’ın verilerine göre, Türkiye, akademik performans açısından dünya standartlarını büyük ölçüde yakalayamıyor. Kurumun 2020-2021 yılına ait dünyadaki ilk 500 üniversite sıralamasına Türkiye’den girebilen tek üniversite Hacettepe Üniversitesi oldu.
Onu sırasıyla, 632’nci sıradaki İstanbul Üniversitesi, 725’nci sıradaki İstanbul Teknik Üniversitesi ve 751’inci sıradaki ODTÜ izliyor. Boğaziçi Üniversitesi ise 1096’ncı sırada yer aldı.
Yeni Mesaj Gazetesi’nin aktardığına göre URAP’ın dünyadaki üniversiteleri sıralarken göz önünde bulundurduğu ölçütler, üniversitelerin ürettiği ve uluslararası dergilerde yayımlanmış bilimsel yayınlar ile bunların etki değerleri.

BİLİMSEL YAYINLARIMIZIN ETKİ DEĞERİ ÇOK GERİLERDE

Türkiye’deki bilimsel yayınların bilimsel etki değeri sıralamasındaki yeri de oldukça gerilerde. Akademik çalışmaların yer aldığı uluslararası yayınlar, etki değerine göre Q1, Q2, Q3 ve Q4 olmak üzere dört gruba ayrılıyor. Q1 kategorisi, etki değeri en yüksek dergileri kapsarken Q4 kategorisindekiler etki değeri en düşük dergiler. Q1 kategorisindeki dergilerde yayımlanan çalışmalar daha çok atıf alırken, yani diğer çalışmalarda daha çok referans gösterilirken Q4 kategorisindeki yayınların durumu, bunun tam tersi. Türkiye’de yılda ortalama 35 bin civarında bilimsel makale yayımlanıyor.
Bu sayı özellikle yeni üniversitelerin açılmasıyla geçmiş yıllara göre gözle görülür ölçüde artsa da URAP’ın verilerine göre, 2020 yılında içlerinden yalnızca yüzde 21.7’si (7 bin 575’i) etki değeri yüksek dergilerde (Q1) yayınlandı. Bu oran, örneğin, Hollanda’da yüzde 58.9, İngiltere’de yüzde 55.9 iken ABD’de yüzde 53.3 düzeyinde.
Türkiye’de Q4 kategorisindeki dergilerde yayınlanan çalışmalar ise yüzde 30’un üzerinde. Uzmanlar bilimsel çalışmaların sayısı artarken, ülkemizin dünya sıralamasında daha üst sıralara yerleşememesinin nedenini Türkiye’de kaliteye yeteri kadar önem verilmemesine bağlıyor. Türkiye’de üniverstielerin bilimsel çalışmalarda kalite yerine sayıya odaklandığını ifade eden uzmanlara göre dünya klasmanında yükselebilmek için artık kaliteye odaklanılması gerekiyor.

Akademide vahim tablo

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!