Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan, TBMM Plan ve Bütçe Komisyonunda bakanlığı ile bağlı kuruluşlarının 2025 yılı bütçelerine ilişkin sunum yaptı.
Kovid-19 salgınıyla hız kazanan uzaktan çalışma ve hibrit çalışma modellerinin çalışma hayatının bir gerçeği haline geldiğini belirten Işıkhan, söz konusu çalışma modellerinin sağladığı fırsatlarla birlikte iş güvencesi ve çalışan hakları konularında yeni düzenlemelere de ihtiyaç duyulduğunu ifade etti.
Işıkhan, birçok ülkenin, çalışma hayatındaki yeni modellerin getirdiği fırsat ve zorlukları dengelemek üzere mevzuat altyapısını oluşturmak için kapsamlı araştırmalar yaptığına işaret ederek bakanlığının da benzer araştırmaları, işçi ve işverenler, sendikalar, sivil toplum kuruluşları ve akademiyi dahil ederek yürüttüğünü söyledi.
İhtiyaç duyulan nitelikte iş gücünün ülkeye çekilmesi ile göçmen işçilerin sosyal haklarının korunması, entegrasyon süreçlerinin geliştirilmesi ve istihdam verimliliğinin artırılması gibi konuların devletlerin öncelikleri arasında olduğunu belirten Işıkhan, bakanlık olarak, küresel iş gücü hareketliliğine uyum sağlamak ve yabancı iş gücünden daha etkin şekilde yararlanmak amacıyla çalışma izinleri ve uluslararası iş gücü politikalarında yeni düzenlemeler yaptıklarını bildirdi.
‘GELİR DAĞILIMINDA ADALETSİZLİKLERİ AZALTMAK TEMEL HEDEFLERİMİZ ARASINDA’
Işıkhan, artan eşitsizlikler ve yoksulluğun dünya genelinde sosyal güvenlik ağlarının güçlendirilmesini, düşük gelirli çalışanlara yönelik destekleyici politikaların artırılmasını zorunlu hale getirdiğini belirterek “Bu kapsamda, Türkiye olarak biz de çalışanlarımızın yaşam kalitesini ve refah seviyesini artırmayı ve gelir dağılımındaki adaletsizlikleri azaltmayı temel hedeflerimiz arasında tutuyor, özellikle düşük gelirli kesimleri koruma altına alan programlarımızı güçlendirmek için çalışıyoruz. Bakanlık olarak, iş gücü piyasamızın insana yakışır işler üretmeye devam etmesi, sosyal güvenlik sistemimizin daha kapsayıcı ve daha dayanıklı hale gelmesi ve kalıcı refaha ulaşmak için çalışmalarımızı kararlılıkla sürdürmekteyiz” diye konuştu.
Kahramanmaraş merkezli depremlerin ardından bölgedeki işveren ve çalışanları koruyacak birçok tedbiri hayata geçirdiklerini anımsatan Işıkhan, bu kapsamda 21 milyar liraya ulaşan harcama yaptıklarını kaydetti.
Işıkhan, bölgede ihtiyaç duyulan kamu hizmetlerinin gerçekleştirilmesi için yaklaşık 66 bin kişilik Toplum Yararına Programlar (TYP) ödeneği tahsis ettiklerini hatırlatarak, şöyle devam etti:
“Tüm bu çalışmalarımızın neticesinde, depremden en çok etkilenen 11 ilde toplam 4/a (işçi) sigortalı sayısı, deprem öncesinde, 2022 yılı aralık ayı itibarıyla 1 milyon 889 bin iken, son yayınlanan 2024 yılı ağustos ayı verilerine göre 1 milyon 822 bin olarak gerçekleşmiştir. Böylece istihdam ve iş gücü anlamında bölgedeki toparlanmanın büyük oranda gerçekleştiği, deprem öncesindeki 4/a sigortalı çalışan sayısına büyük oranda ulaşıldığı, hatta bazı şehirlerimizde örneğin Adıyaman’da depremden önceki seviyenin üzerine çıktığı bilgisini de sizlere vermek isterim. 2025 yılı için de deprem bölgesindeki 4 il, 2 ilçede 10 bin ilave TYP verileceğini de buradan duyurmak istiyorum.”
‘ULUSAL İSTİHDAM STRATEJİSİ’Nİ YAKINDA KAMUOYUYLA PAYLAŞACAĞIZ’
Nihai hedeflerinin bu yüzyılı, emeğin, yatırımın, üretimin, istihdamın, büyümenin, kalkınmanın ve refahın yüzyılı yapmak olduğunu bildiren Işıkhan, “Bu anlayış doğrultusunda önümüzdeki döneme yönelik hazırlıklarını tamamladığımız ve yakında kamuoyuyla paylaşacağımız Ulusal İstihdam Stratejisi ile bakanlığımız, dijital ve yeşil dönüşümün getirdiği fırsat ve zorluklar karşısında iş gücü piyasasında herkes için en adil koşullarda beceri uyumunu geliştirmeyi ve eğitim-istihdam ilişkisini güçlendirmeyi; kadınlar ve gençler başta olmak üzere tüm vatandaşlarımızın insana yakışır işlerde istihdam edilmesini ve ‘Kimseyi geride bırakmama’ anlayışıyla iş gücüne kazandırılmasını, sosyal koruma politikalarını istihdamı destekleyecek şekilde tasarlamayı ve kırsal bölgelerde ekonomik çeşitliliğin artırılarak sürdürülebilir istihdamı sağlamayı hedeflemektedir” ifadelerini kullandı.
ASGARİ ÜCRET VE EMEKLİ MAAŞI MESAJI
Işıkhan, tüm sendikaları desteklediklerini ve sendikalaşma oranının artırılmasına önem verdiklerini belirterek 2013’te yüzde 9,21 olan işçilerin sendikalaşma oranının, bu yıl yüzde 14,80’e, 2002’de yüzde 47,94 olan memurların sendikalaşma oranının ise bu yıl yüzde 75,18’e yükseldiğini dile getirdi.
Bakan Işıkhan, 2002’de 184 lira olan asgari ücretin, reel olarak yüzde 254 artırılarak bu yıl net 17 bin 2 lira olarak uygulandığını hatırlatarak, “Aralık ayında, 2025 yılında uygulanacak asgari ücreti belirlemek için yine komisyonumuz toplanacaktır. Herkesin mutabık kaldığı bir tutarda uzlaşılacağını ümit ediyoruz” dedi.
Işıkhan, 2016’da başlattıkları Asgari Ücret Desteğini, 2024 yılı için aylık 700 liraya yükselttiklerini anımsatarak bu yılın ilk 8 ayında 1,5 milyon iş yerine yaklaşık 34 milyar lira asgari ücret desteği verdiklerini söyledi.
Memur ve memur emeklilerine bu yıl verilen ve gelecek yıl verilecek zam oranlarını hatırlatan Işıkhan, geçtiğimiz temmuz ayında yapılan zamlarla, en düşük devlet memuru aylığının 39 bin 177 liraya yükseltildiğini, Aralık 2002 ila Temmuz 2024 döneminde en düşük memur maaşındaki reel artışın yüzde 279’a ulaştığını bildirdi.
Işıkhan, “Çalışanlarımızı enflasyona karşı koruma ve onlar için kalıcı refah sağlama prensibimizi, kararlılıkla sürdürmeye devam edeceğiz” dedi.