Cehennem üsleri

featured

Mehtap Kaynak yazdı…

6 Ekim Cuma günü Suriye’de terör örgütüne karşı savaşan bir Türk SİHA’sı  F-16’lar ile sözde müttefikimiz Amerika tarafından düşürüldü.

ABD Savunma Bakanlığı, SİHA’nın ABD güçlerine 500 metre mesafede olmasını ‘tehdit’ olarak değerlendirildiğini söyledi.

ABD’nin Türkiye’yi sadece tehdit değil açıkça düşman ilan ettiği bu saldırıyı MSB mahcup bir tavırla geçiştirirken, ABD bunun PKK teröristlerini korumak amacıyla yapılan bir ‘meşru müdafaa’ olduğunu söyleyerek yaptığının arkasında duruyor. Yaptıklarını ve yapacaklarını gizleme gereği duymuyor. ‘Kaza’ yalanına sığınmıyor.

ABD Büyük Orta Doğu Projesinin Suriye ayağını gerçekleştireceğini, bunun önündeki her engeli kaldıracağını açıkça ifade ediyor. Temel hedefinin ikinci İsrail planına yaşam alanı açmak olduğu herkesin malumu. Bunu da gerçekleştirmek için  ‘Kara Gücü’ olarak nitelendirdiği PKK’ya on binlerce tır dolusu silah vermeye devam ediyor.

Milli egemenliğimize yapılan bu saldırıyı AKP hükümeti ilgisizlik ve sessizlikle karşılar, görmezden gelirken TBMM’deki partilerden de bir ses gelmiyor. Silahlı bir saldırıyla Türk milletinin egemenliğinin ve devletimizin bağımsızlığının tehdit edilmesi ortak bir ilgisizlik ve kayıtsızlıkla karşılanıyor.

Türk milletinin egemenliğinden ve devletimizin bağımsızlığından daha önemli ne olabilir diye düşünmeden edemiyor insan.

Bakar kör haline geldiğimiz bu günlerde NATO’ya üye olarak bağımsızlığımızdan ve milli çıkarlarımızdan vazgeçmenin bedelini ABD’nin terör saldırılarına, karanlık planlarına ve küstahlığına kendi vatanımızda hedef olarak ödemeye devam ediyoruz.

ABD tarafından ne ilk kez silahlı saldırının hedefi oluyoruz ne de ilk kez uçağımız düşürülüyor. Irak’ta PKK’ya karşı savaşan Eşref Bitlis Paşa’nın uçağının Ankara’nın göbeğinde düşürülmesi ve uçakta bulunan dört askeri personel ve bir posta görevlisiyle şehit edilmesi, TC Muavenet adlı muhribimizin Ege Denizi’nde yapılan bir tatbikat sırasında ABD Saratoga uçak gemisinden atılan füzelerle vurulması sonucu beş denizcimizin şehit olması, Süleymaniye’de özel kuvvetlerimizin başına çuval geçirilip tutuklanmaları ve sorgulanmaları, Ergenekon, Balyoz operasyonları, darbeler ve suikastlar, FETÖ ve PKK terör örgütlerinin taşeron olarak kullanılarak ülkenin istikrarsızlaştırılması ABD’nin  Türkiye’ye yönelik düşmanca davranışlarından akla gelen ilk örnekler.

ABD ülkemize ve bölgeye ait bildiğimiz ve bilmediğimiz kirli ve kanlı planlarını başta İncirlik olmak üzere ülkemizdeki üslerinden gerçekleştiriyor. Topraklarımızda konuşlanmış bu terör yuvaları tanınan geniş haklar nedeniyle ne tam olarak kontrol edilebiliyor ne de faaliyetleri hakkında yeterince bilgi edinilebiliyor.

1980 yılında yürürlüğe giren Savunma ve İşbirliği anlaşması ile (SEİA) İncirlik  üssü Amerika’nın emrine verilmiş, kapasitesi arttırılmış, yenilenmiş ve bunu 22 Temmuz 2015’te Davutoğlu’nun imzaladığı, ancak bir sömürge ülkesinin rıza gösterebileceği bir mutabakat metni izlemiştir. Bu mutabakata göre ABD hem İncirlikten hem de Diyarbakır’dan silahlı uçuşlar yapabilecek arama ve kurtarma faaliyetleri yürütecektir. Neyi arayıp kurtardığı ise halen bilinmemektedir.

Beyazıt Karataş 22 Temmuz Mutabakatıyla sözde arama kurtarma görevi için  beş yüz ile bin arasında ABD askerinin Diyarbakır’da prefabrik evlere yerleştiğini söylüyor,  ‘Bunların Suriye’de ve Irak’ta ne yaptıklarını kontrol edemezsiniz. Bu adamlar her gün tatbikat yapıyorlar, her gün harekata katılıyorlar. Bunların hepsini CIA ajanı olarak düşünün. Ben bir başlık atmıştım. Kontrgerillayı sağda solda aramayın Diyarbakır’da arayın diye. Mutabakatla kurulan bu kaçak üssün de bir an önce faaliyetine son verilmesi gerekiyor.’ (Aydınlık, 08.01.2017, Nadir Temeloğlu)

ABD’nin kullandığı en büyük on üç üs arasında yer alan İncirlik Üssü’nün ‘Kukla Kürt Devleti’nin hamisi, Büyük İsrail Projesinin ve İsrail’in güvenliğinin teminatı olduğunu, askeri operasyonlarda önemli bir rol üstlendiğini biliyoruz.

1970 yılında Ürdün kralının Filistin Kurtuluş Örgütü’nün faaliyetlerini artırması nedeniyle yardım istemesi üzerine lojistik destek sağlanması, 1. Körfez harekatı sırasında Irak’ın Kuzeyindeki Amerikan birliklerine hava desteği sağlanması, Irak’ın İncirlik’ten havalanan Amerikan uçakları tarafından bombalanması, Kuzey Irak’ta özerk Kürt bölgesinin kurulması, 1990’lı yıllardan itibaren PKK’ya güç kazandırılması, 15 Temmuz 2016 darbe girişimine verilen destek İncirlik Üssü’nde ülkemiz aleyhine yürütülen faaliyetler akla ilk gelenler.

Açıldığı andan bu yana ülkemize ve bölge ülkelerine yönelik kanlı saldırıların ve karanlık planların odağı bir şer yuvası olan  İncirlik üssü başta olmak üzere, hepsi birer küçük Amerika olan, Türk polisi ve yargısının içeri giremediği, ABD toprağı gibi kullanılan üslerin tamamının boşaltılıp TSK’ya teslim edilmesi, teröristin bir an önce yaka paça evine gönderilmesinden başka yapılacak bir şey yoktur. Bağımsız, başı dik bir devletin ve onurlu bir milletin yapması gereken budur.

Bundan 48 yıl önce henüz kendimizi ve ülkemizi kaybetmemişken gazeteler mutlu ve onurlu bir haber veriyordu. 26 Temmuz 1975 tarihinde Hürriyet gazetesi başyazısında “Türkiye için artık Amerika yok. Bizim kiralık toprağımız yoktur. Önce ikili anlaşmaların sona erdiğini bütün dünya bilmek zorundadır. Türkiye’deki tatlı Amerikan efsanesi kökünden yıkılmıştır. Amerika artık sevimsiz veya çirkin değil, üstelik hain hale gelmiştir. Kim ne derse desin; artık Türkiye için pek çok şey vardır, fakat Amerika yoktur. Dost Amerika, dünden itibaren yerini hain Amerika’ya terk etmiştir.”

27 Temmuz 1975 tarihli Cumhuriyet gazetesi ise, “El konulan üslere yalnız Türk bayrağı çekildi; Türk birlikleri, üsler çevresinde tedbir aldı” diyordu.

27 Temmuz 1975 tarihli Hürriyet gazetesindeki başyazı “Türk olmanın gururu içindeyiz” diyordu.

Türk olmanın gururuna, devletimizin bağımsızlığına ve milletimizin egemenliğine en çok ihtiyaç duyduğumuz bu günlerde 48 yıl öncesinin cesaret ve basiretini diliyoruz.

Cehennem üsleri

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!