Doğal güzellikleri, zengin biyolojik çeşitliliği ve tarihi dokusuyla dikkat çeken Kazdağları yine hedefte… Yüzde 79’u madenlere ruhsatlı Kazdağları’nda, maden aramak için binlerce ağacı kesip protestolara neden olan Kanadalı Alamos Gold adlı şirketin ardından şimdi de Cengiz Holding ve yan kuruluşu Truva Madencilik ağaç katliamına hazırlanıyor.
Sözcü’den Başak Kaya’nın haberine göre, şirket, Çanakkale’nin Bayramiç ilçesine bağlı Hacıbekirler köyünde Halilağa Bakır Madeni projesi için harekete geçti. Şirket 600 dönüm olan maden sahasını 6 bin dönüme çıkardı. Bölgede bakır madeni aramak ve mevcut maden yataklarını da genişletmek amacıyla ağaçlar işaretlenerek kesildi. “Doğamıza kıymayın. Toprağımızı, suyumuzu, havamızı kirletmeyin” diyen yöre halkı madene karşı çevre nöbetine başladı.
7 KÖYÜ KAPSIYOR
CHP Çanakkale Milletvekili Özgür Ceylan, Cengiz Holding’in bölgede 1 milyon ağaç keseceğini söyledi. Ceylan, “Cengiz’e ait Truva Madencilik, ÇED raporları aracılığıyla Kazdağları’ndaki faaliyet alanını 10 kat büyütüyor” dedi ve şu açıklamayı yaptı: “Burada Halilağa Bakır Madeni Projesi adıyla 600 dönümlük maden alanını 6 bin dönüme çıkarıp büyük bir ağaç katliamı yapacaklar. Firma 240 bin ağaç diyor ama gövdesi 8 santimden az olan ağaçları ağaçtan saymayarak sayıyı düşürüyor. Bayramiç ilçesine bağlı Yanıklar, Söğüt, Hacıbekirler, Halilağa, Muratlar, Osmaniye, Yaylacık köylerinin olduğu arazide ağaç katliamı yapılacak.”
‘BU BİR İNSANLIK SUÇU’
Ceylan, “Firma kesilecek ağaçları işaretledi. Orman komple tıraşlanacak ve bakır aramak için katledilecek. 1 milyon ağaç kaç yüzyılda yetişir? Alamos Gold’un Kirazlı Atikhisar’daki katliam alanının üç katı bir alan ile su kaynakları da tehdit altında. İnsanlık suçu işleyen Cengiz derhal bu bölgeyi terk etsin, bizi doğa ile baş başa bıraksın.”
Çanakkale Belediye Başkanı Muharrem Erkek de “Kazdağları binlerce yıl insanlığa hizmet edecek çok önemli bir ekosistem ve asıl sorumlu iktidardır. Bu izinleri neden veriyorsunuz? Kazdağları’nın Balıkesir tarafı milli park iken Çanakkale tarafı milli park değil. Bu nedenle böyle fütursuzca hareket ediyorlar. O kadar çok ruhsat var ki. Sonuna kadar mücadelemizi sürdüreceğiz, halkımızla birlikte doğamızı koruyacağız” dedi.