Cengiz Özakıncı’dan Atatürk üzerinden Montrö’yü tartışmaya açanlara yanıt

featured

Yıllardır gerici odakların hedef aldığı Lozan ve Montrö Antlaşmaları son dönemde yine gündemde…

Yıllar önce Fesli Kadir ve türevlerinin başlattığı Montrö tartışması TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un açıklamaları sonrası tekrar gündeme geldi.

Şentop’un ‘Cumhurbaşkanı, İstanbul Sözleşmesi’nden kararname ile çekildiği gibi Montrö‘den de diğer uluslararası anlaşmalardan da çekilebilir’‘ sözlerinin ardından Montrö karşıtı kampanyaya hız verildi.

Daha sonra  Yeni Akit’in yazarı Ali Karahasanoğlu, Montrö’yü savunan yazarlarımızı hedef aldı.

Emekli Tümamairal Cem Gürdeniz ve emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz‘u isim vererek hedef alan Karahasanoğlu, Montrö Sözleşmesi’nden “kurtulma” ihtimali çıkmışken emekli generallerin engel çıkarttığını söyledi.

‘Montrö’ uzmanı(!) Akit yazarı, Veryansın Tv yazarlarını hedef aldı

ABD, Karadeniz’e savaş gemilerini yığmak isterken “barış denizi” olarak adlandırılan Karadeniz’e ABD’yi sokmayan amiraller ortak açıklama yaparak Montrö’nün tartışılmaması gerektiğini belirttiler.

104 emekli amiralin açıklamaları hükümet kanadında “darbe iması” taşıdığı iddiasıyla hedef alındı. 14 emekli amiralin sorgu işlemi hâlâ devam ediyor.

Amirallerin hedef alınmasına destek veren VP Genel Başkanı Doğu Perinçek daha önce yaptığı Montrö açıklamalarından farklı bir tavır aldı. Perinçek, daha bir buçuk yıl önce “Montrö Türkiye’nin temel senetidir. Montrö’yle oynamak kadar vahim, Türkiye’nin geleceğine ve kaderine karşı daha büyük bir politika yoktur. Çünkü Montrö’yü incelediğimiz zaman Karadenize kıyısı olan ülkelerin güvenliğini ve Türkiye’nin güvenliğini koruyan bir anlaşma” demişti.

Perinçek’in gazetesi de geçmişteki Montrö ve Kanal İstanbul haberlerinin tersi yayınlara başladı.

Günlerdir amiraller aleyhine haberler yapan Aydınlık gazetesinin manşetinde “Atatürk’ün Montrö değerlendirmesi: Makul ama parlak değil” haberi vardı. Atatürk’ün Montrö Konferansı sonrası Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras’a gönderdiği tebrik mesajındaki ifadeler ile Montrö’nün hiç de “parlak” olmadığı vurgulandı…

Tarihçi Cengiz Özkıncı, bu habere sosyal medya hesabından yanıt verdi…

Özakıncı, Atatürk’ün Montrö’yü “pek parlak değil ama makul” diye nitelemesi Lozan’ı imzalayan tüm devletlerin Montrö’yü de imzalaması gerekirken salt İtalya’nın Montrö’ye katılmasının sağlanamamış olmasındandır. (İtalya 2 yıl sonra Montrö’ye katılmış; parlak sonuç 1938’de sağlanmıştır.)” dedi.

İşte Özakıncı’nın mesajları:

1- K.Mısıroğlu 04.05.2013’te bu videosunda: “Montrö rezilliktir, Türkiye için acziyettir. Gavura imtiyazdır. Değiştirilmelidir.” diyerek Montrö karşıtlığının tohumlarını atmıştır. Montrö karşıtları, onun bu videoda uydurduğu yalanları yinelemektedir.

2- Kimi gazeteler Montrö Boğazlar Antlaşmasını Türkiye’nin egemenliğini sınırlayan bir vesayet anlaşması olarak gösterip kaldırılmasını doğrultusunda propaganda yapmışlardır.

3- Önceki gün, Montrö’nün zafer olarak görülmesi “Montrö Yobazlığı” olarak nitelendi; Atatürk’ün Montrö hakkında “parlak olanı henüz yapamadık” dediği aktarıldı ve parlak olanın (Türkiye’nin Boğazlardaki egemenliğinin) gelecekte kurulacağı ileri sürüldü.

Cengiz Özakıncı’dan Atatürk üzerinden Montrö’yü tartışmaya açanlara yanıt

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

17 Yorum

  1. 13 Nisan 2021, 13:50

    Boğazlardan geçen gemileri denetleyemediğimizi nereden uyduruyorsunuz? Ayrıca Boğaz’dan geçen gemilerden para alınmadığını da nereden türetiyorsunuz? Benim mesleğim bu ve ben size diyorum ki geçen gemiler denetlenebiliyor ve gemilerden para alıyoruz, tarifesi de mevcut internette.

  2. 13 Nisan 2021, 12:35

    Kadir Mısıroğlu’nun ile bu tarihçi arasında pek fark yok. İkisi de yanlış aktarıyor. Bu yüceltiyor öbürü kararıyor. İkisi de yanlış. Aydınlık Atatürk’ün ağzından doğru haberi verdi bugün. Okumalı herkes.

  3. Valla ben kendi adıma şimdi olmasa da ileriki zamanda güçlenirsek montrö vs kaldırılmasından yanayım. Atatürk’ün elinde sağlam halde donanma gücü olsaydı ne adaları verirdi ne boğazlara laf ettirirdi. Ancak eldeki imkânlar belliydi. Tekâlif-i milliye diye emir boşuna mı çıkarıldı. Canımızı ortaya koyup imzaladık Lozanı. Yine eğer gücümüz imkanımız olsaydı Lozana dahi imza atar mıydı Atatürk. Neyse elbet birgün gücümüz kuvvetimiz yerine geldiğinde 100 yıl önce ilmeği boynumuza geçirenlerin hesapları da görülür askerimin başına çuval geçiren birilerinin de. Şimdilik sabır…

  4. 13 Nisan 2021, 11:41

    Yorumlara bakınca her şey açıkça ortaya çıkıyor, herkes her konuda ALİM olmuş. Herkes hukukçu, herkes deniz hukuku uzmanı, herkes her konunun uzmanı…. Aynı fanatik takım taraftarı gibi liderine yapılan eleştiriyi değilde eleştirenin ne kadar hain, ne kadar cahil, ne kadar natocu, ne kadar amerikancı olduğunu ispata uğraştıklarını ilgiyle okuyoruz…

  5. 13 Nisan 2021, 11:29

    fırdöndü ve müritleri…

  6. 13 Nisan 2021, 11:25

    Cengiz bey zorlama bir yorum yapmış burada, gösterdiği belgede bu sonuca ulaşılacak en ufak bir ibare yok.
    Diyor ki Atatürk “Yukarıda vermek istediğim parlaklığı, bu muvaffakiyetinizi zafer haline getirecek bundan sonraki yüksek neticeler almanıza saklıyorum.” Açıkça sizden ileride daha iyisini bekliyorum diyor. Nerede İtalya nerede aksiyon beklentisi?

    “Özakıncı, Atatürk’ün Montrö’yü “pek parlak değil ama makul” diye nitelemesi Lozan’ı imzalayan tüm devletlerin Montrö’yü de imzalaması gerekirken salt İtalya’nın Montrö’ye katılmasının sağlanamamış olmasındandır. (İtalya 2 yıl sonra Montrö’ye katılmış; parlak sonuç 1938’de sağlanmıştır.)” dedi.”

  7. Daha önce çoğu yurtseveri , fetö mağduru kahraman askerlerimizi doğru söylem ve politikayla aldatan bu rüzgar gülü artık kimseyi kandıramayacak,hiçbir şekilde hesaba alınmayacak.Yazıklar olsun.

  8. 13 Nisan 2021, 10:18

    Özakıncı’nın notundaki “İtalya katıldı, parlak sonuç 1938’de alındı” ifadesi subjektif bir açıklama.

    Yani Atatürk’ün İtalyanlar katılmadığı için böyle bir ifade kullandığını ya da 1938’de katılınca parlak sonuç alındığını nereden çıkarıyor..

    Bunlarla ilgili bir belge gösterirse ancak bu söylediklerinin bir değeri var.
    Onun dışındaki Perinçek’e cevap vermek için kaleme aldığı subjektif bir yorumdan fazlası değil…

  9. Ağzınız açıldığı zaman yandaş basın akit sabah vs eleştirirsiniz fikir özgürlüğü yok başkalarının görüşlerine saygı duymuyor diye ama siz buraya gönderilen üç cümlelik yorumlara bile tahammülünüz yok. Kendi aranızda çalıp söyleyecekseniz bunu belirtin başta başka görüşten olanlar hiç girip okumasın kardeşim sitenizi. Siz burada bazı isimlere bazı gazetelere dilediğiniz gibi yalan yanlış haberler yazdırıp yayımla atacaksınız ama bazıları üç satır yorum yazdığı zaman içinden ayıklayıp seçeceksiniz. Ben nihat genç beyin bu yapıda bir insan olmadığını biliyorum ama editörler bence işgüzarlık yapıyor çok ayıp…

  10. 13 Nisan 2021, 09:32

    Bana kalırsa hem denetlensin hem de para alınsın. Boğazdan geçmesine de gerek yok. Kanal İstanbul’dan adım adım geçsin işte. Adam 2 tane Zeytinburnu/Kadıköy’e koysa feleğimiz şaşırır. İn mi, cin mi, nükleer mi taşıdığını nereden bileyim kardeşim, bu ne cesaret? Bu olmaz .Ben Alparslan’ın ses tellerinden birisiyim.

  11. 13 Nisan 2021, 09:20

    Ben bu möntrö konusunun bu kadar müdafaa edilmesini anlamıyorum, bu tarihçi arkadaş bir de şunun yanıtını verse,. Boğazlardan geçen gemileri denetleyemiyoruz, ayrıca ücret de alamıyoruz, niye bu konuyu konuşan yok, en azından bu maddelerin tebdil edilmesi lazım

  12. 13 Nisan 2021, 08:49

    Şu uzun yorumlara kıl oluyorum. Ne çok bilmişlik bu be! Kısaca yaz geç. Derdiniz nedir kardeşim.

  13. Abdullah Gül’e ver oyunu CHP aday gösterecek. Ya da ekmek için ekmel beye. Ha ha ha….

  14. Bilge insanımız Cengiz Özakinci size tekrar tekrar çok teşekkür ederiz gerçek belge ve bilgileriniz için! Size her zamanki gibi çok ihtiyacımız var! Elimden gelse sizi bu güzel memleketimizin başına Milli Eğitim Bakanı yapardım.

    LÜTFEN haberi olmayanlar, bu Bilge insanımızın gerçek Belge’li tüm kitaplarını O K U S U N !!!

    Bilgi sahibi olmadan, fikir sahibi olmayalım! (Merhum Uğur Mumcu)

    Sevgi ve Saygılarımla

    bir garip

  15. Geçmişinde KÜRTAçılımı olan Perinçek gibi Türkleri Açılımı bıraktıktan sonra bağışladık ama asla oy vermedik, çünkü güvenilmezlerdirler asla Türk halkına önder olamazlar..

  16. Daha bir sene once Montro’ye senedimizdir diyen ruzgar gulu Perincek, simdi karsi cikarcasina, pekte matah bir antlasma olmadigini savunuyor ve utanmadan tekrar Ataturk’u kullanarak “antlasmanin pekte parlak” olmadigini soyluyor. Vay be ama ne ruzgar guluymus. Ruzgar gulu gibi her zaman bir anda donebilmis Perincek’in ne oldugunu uzunca zamandir dile getirmeye calistim. Cok insan bu adamin Cumhuriyetle, Ataturkculukle hic bir alakasi olmadigini, aksine sadece iktidarin degirmenine su tasimakta kullanisli bir cuce adam oldugunu yeni anladi. Seceresini incelerseniz 70li yillarda solcu gecinip ama sonra bircok arkadasini benzer bicimde yari yolda biraktigini, ikibine dogru dergisinde 90larda PKKyi ve Apo’yu yucelttigini gorebilirsiniz. Silivri sonrasi Ataturkcu soylemlerle bircok emekli komutani kendisine inandirabilen basarili bir aktorluk yapti. Tahminimce gorevi Kemalistleri ve Ulusalcilari pasifize etmek, kafa karistirmak ve bu sekilde denetim altinda tutmakti. Ancak gunumuzun hizli, anlik iletisim imkanlari ve internet sayesinde yurutmekte oldugu 70lerden kalma piskolojik operasyon, provakasyon, dezinformasyon cabalari fazla mesafe kaydedemedi. Biraz gecte olsa, hatiri sayilir miktarda kisi bu adamin gercek yuzunu gorebildi. Youtube, eksi sozluk gibi sosyal medya’daki yorumlari okursaniz, yuzlerce kisinin bu adami ve partisini resmen tukuruge bogdugunu gorebilirsiniz. Bundan sonra Turkiye’de bu adamla beraber durmak ulusal camia basta olmak uzere, neredeyse vatan hainligi ile damgalanmaya es deger hale gelmekte. Ozellikle kendi medyasinda yere goge sigdirilamayan zekasinin, uzgorusunun gercekte ne kadar sig olduguda bu arada ortaya cikti. Yeterli ve ortalama bir akla sahip siradan bir siyasetci bile kendisini bu sekilde bariz bir sekilde ele vermez ve kariyerini bu sekilde ahmakca heba etmez. Idrak edebiliyor mu bilemem ancak sonucta en buyuk kaybeden kendisi olmustur.

  17. 12 Nisan 2021, 19:37

    Yandaşlar, tek sorum var; YA SONRA, NE YAPACAKSINIZ!?

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!