Ders kitaplarına Vahdettin ayarı: İşbirlikçiliği gizlendi

featured

Ortaöğretim İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ders kitaplarında Osmanlı Padişahı Vahdettin’in İngiltere’ye kaçtığı yönündeki ifadeler değiştirildi. Yeni müfredata “İstanbul’dan ayrıldı” ve “terk etti” şeklinde girdi.

8’inci sınıf “Ortaokul ve İmam Hatip Ortaokulu İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük” ders kitabının önceki basımında yer alan, Vahdettin’in İngiliz İşgal güçleri Komutanı Harrington’a telgraf çekerek “İstanbul’da yaşamasının tehlike arz ettiğini, yüce İngiltere devletine sığındığını” belirten ifadesi yeni müfredatta yer almadı. 

Sözcü’den Ali Ekber Ertürk’ün haberine göre, müfredat değişikliklerine dikkat çeken Tarihçi-Eğitimci Mustafa Solak, ders kitaplarında yapılan değişiklikleri şöyle açıkladı:

* Müfredat değişikliğinden önce liselerde okutulan İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ders kitabında Vahdettin’in ülkeyi terk etmesi ‘Savaş sonrası toplumun tepkisinden çekinen Vahdettin, 17 Kasım 1922’de İngiltere’ye sığınarak yurdumuzdan ayrıldı’ cümlesiyle açıklanmıştı.

* Yeni kitapta ise ‘Vahdettin, padişahlık haklarını kaybetti ve 1922’de ülkeyi terk ederek Malta’ya gitti’ şekline dönüştürüldü. Böylece Vahdettin’in İngilizlerle işbirlikçiliği gizlendi.

* İki yıl önceki 8. sınıf Ortaokul ve İmam Hatip Ortaokulu İnkılap Tarihi ve Atatürkçülük ders kitabında, ‘Halife Vahdettin, 16 Kasım 1922’de İngiliz İşgal güçleri Komutanı Harrington’a Müslümanların Halifesi unvanıyla bir telgraf çekerek İstanbul’da yaşamasının tehlike arz ettiğini, yüce İngiltere devletine sığındığını belirtti. Anlaşıldığı üzere Padişah Vahdettin bir an önce gitmek istiyordu’ şeklinde ifade yer alıyordu.

* Yeni ders kitabında ise ‘Vahdettin İngiliz gemisi ile İstanbul’dan ayrıldı’ ifadesi yazıldı.

Ders kitaplarına Vahdettin ayarı: İşbirlikçiliği gizlendi

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

5 Yorum

  1. Londra Konferansı, Türkiye Büyük Millet Meclisi Sevr Antlaşması’nı kabul etmemiş, İtilaf Devletleri’ni yurttan çıkarmak için harekete geçmişti. TBMM, Millî Mücadele sırasında güneyde Fransızlara karşı başarılı olmuş, Türk-Sovyet görüşmelerini başlatmış, Yunan ilerleyişini durdurmuştu. Birinci İnönü Muharebesi de kazanılınca İtilaf Devletleri, Sevr Antlaşmasında bazı değişiklikler yapmak üzere Yunanistan ve Türkiye’nin de katıldığı bir konferansın 21 Şubat 1921’de Londra’da yapılmasına karar verdiler.

    Ancak TBMM’yi tanımadıkları için, konferansa yalnızca Osmanlı Hükümetini davet ettiler. Mustafa Kemal’in de Londra Konferansı’na delege olarak katılabileceğini ya da bir temsilci yollayabileceğini Osmanlı Hükümeti’ne bildirdiler. Osmanlı Hükûmeti de itilaf devletlerinin bu önerisini TBMM Başkanı Mustafa Kemal Paşa’ya iletti. Ancak TBMM bu teklifi kabul etmedi ve çağrılmadığı bir konferansa, katılamayacağını bildirdi. Bunun üzerine İtilaf Devletleri, İtalya’nın aracılığı ile TBMM’yi resmen Londra Konferansı’na çağırdı. Konferans 23 Şubat’ta Londra’da açıldı. İtilaf Devletleri, Sevr Antlaşması’nda küçük değişiklikler yapmak istediler. Türk delegeler buna şiddetle karşı çıktılar.

    Sadrazam Tevfik Paşa, söz sırası kendisine gelince, “Ben sözü Türk Milletinin gerçek temsilcisi olan Türkiye Büyük Millet Meclisi Başdelegesine bırakıyorum” diyerek konuşma yetkisini Bekir Sami Bey (Kunduh)’e bıraktı. Bunun üzerine, İtilaf devletleri her türlü görüşmeyi TBMM heyetiyle yaptı. TBMM delegeleri, Mîsâk-ı Millî’ye dayanarak Sevr Antlaşması’nı hiçbir şekilde kabul etmediklerini dile getirdiler. Şiddetli tartışmalardan sonra konferans sonuç alınamadan dağıldı.
    Wikipediden kopyalanmıştır.. Her iki tarafın tezleri abartılı gibi görünüyor.. Bu yüzden bıktık aynı konuları tartışıp durmaktan.. Vallahi yorulduk..

  2. Londra konferansına hem Istanbul hükümeti hemde Ankara hükümeti çağrılmıştı.

    1- Vahdettin ve Ist. hükümeti isbirlikçisi ise neden Ankara hükümetini muhattap aldılar.

    2- Istanbul hükümeti isbirliçisi ise neden Londra konferansinda son söz milletimizi temsil eden heyete aittir dediler.

    Hani işbirlikçi Vahdettindi. :)

  3. Bir vatan haini ancak Türk olmayanlar tarafindan kahraman olarak tanitilir.Bütün arsivler (Vatan hainlerinin kitaplari degil)de Vahdettin’in nasil kactigi hazinesini nasil götürdügünü italyada nasil zevk sefa icersinde yasadigini belgeleriyle ortaya koymaktadir.Ama icimizdeki soysuzlar bunu inkar ediyorlar.Cünkü cogusu Rum ve Ingiliz tohumu olamadiklarindan cok dertliler.

  4. 22 Kasım 2020, 06:29

    Gelecegimizi de karartmaya calisiyorlar yaziklar olsun! Gercekler inatcidir, ama ne yazik ki olan bagimsiz kalkinmamiza oluyor, cehalet ve yoksukluk artiyor.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!