Erdoğan: Bu nasıl NATO’da ittifak

featured

Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İzmir’de Uluslararası Göç Konferansı’nda konuştu. Erdoğan, “Sayın Obama görevde iken bir gece şahsımı aradı ve Kobani’deki Kürtlerin zor durumda olduğunu bu konuda özellikle kapılarımızı açma noktasında destek istedi.” ifadelerini kullandı. İşte detaylar…

Erdoğan, “Amerikalı general, çok ilginç, diyor ki, ‘biz şu anda PKK/YPG/PYD ile beraberiz’. Bu nasıl NATO’da ittifak?” dedi.

Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın açıklamalarından satır başları:

Göç önümüzdeki 20 yılın projeksiyonu ve ötesi temasıyla düzenlenen konferansın başarılı geçmesini özellikle temenni ediyorum. Göç alanında uzmanları bir araya getiren 9 Eylül Üniversitesi’ni tebrik ediyorum. Konferansın mültecilerin statüsü hakkında Cenevre Sözleşmesi’nin 77. yıldönümünde tertiplenmesi bu buluşmaya ayrı bir anlam katıyor. Konferansa yurt içi ve yurt dışından iştirak eden tüm akademisyenlerimize ve uzmanlarımıza şahsım ve milletim adına şükranlarımı sunuyorum.

Her sene milyonlarca insan savaşlar, iç çatışmalar, istikrarsızlık, kıtlık, terör ve yoksulluk gibi sebeplerle evlerini terk ediyor. Dünya genelinde göçmenlerin sayısı 272 milyona, mültecilerin sayısı 26 milyona yaklaşmıştır. Dünya nüfusunun yüzde 3’ü göçmen olarak hayatını sürdürmektedir. Bu insan hareketliliğiyle zaman zaman içimizi acıtan pekçok manzara ile karşılaşıyoruz. 
Geride bıraktığımız dönemde kadın ve çocuk olmak üzere 30 bine yakın göçmen Akdeniz’de hayatını kaybetti. Sahra Çölü’nün kızıl kumları milyonlarca göçmene mezar oldu. Aylan bebek başta olmak üzere Ege’de yaşanan insani durumları unutamayız. Azgın dalgalara meydan okuyan bu mazlumların, özellikle botlarının nasıl kasten batırıldığını gayet iyi hatırlıyoruz. İnsanlık Ege ve Meriç’te de sınıfta kalmıştır.
Sadece 2020 yılında Ege’de 9 bine yakın geri itme vakası yaşandı. Avrupa’ya sığınan onbinlerce Suriyeli çocuğun nerede olduğu, kimler tarafından kaçırıldığı bilinmiyor. Bu meselede asıl yükü taşıyan gelişmekte olan ülkelerdir. Kabul ettikleri birkaç yüz mülteciyi reklam malzemesi olarak kullananlar, insan hayatıyla ilgili bu kriz karşısında sorumluluk üstlenmiyor. BM Yüksek Komiserliği’nin verileri bu gerçeği çok yalın bir şekilde ortaya koyuyor.

‘UTANÇ VERİCİ SAHNELER YAŞANDI’

2020 yılında dünyada üçüncü ülkelere yerleştirmeyi bekleyen 1 milyon 440 bin mülteciden sadece 39 bin 500’ü 25 batı ülkesine yerleştirilebilmiştir. Türkiye sayıları 4 milyonu bulan insanlara ev sahipliği yapmıştır, yapmaktadır. Türkiye ile Yunanistan sınırında mültecilere Yunan güvenlik güçleri tarafından açıkça zulmedildiği utanç verici sahneler yaşandı. Türkiye göç olgusuna asla yabancı değildir. Asırlardır doğudan batıya, kuzeyden güneye insan hareketliliğinin merkezinde biz yer alıyoruz.

Engizisyondan kaçan museviler başta olmak üzere inancı, rengi, kültürü dolayısıyla ayrımcılığa maruz kalan milyonlarca insana biz kapımızı açtık. ‘Tahtımı, tacımı veririm ama devletime sığınan mazlumları asla vermem’ diyen bir devlet geleneğine biz sahibiz. Kafkasya’daki kardeşlerimizle Balkanlar’daki soydaşlarımız başları dara düşünce hep bizim topraklarımızı sığındı. Nazilerin gardirine uğrayanlara bizim ülkemiz sahip çıktı.

‘OBAMA ŞAHSIMI ARADI’

Hem Halepçe katliamı hem de 1. Körfez Savaşı’nda Irak’tan kaçan binlerce Kürt kardeşimize kapılarımızı açtık. Kırım, Ahiska, Bulgaristan’dan göç eden soydaşlarımızı yine biz bağrımıza bastık. Sınırlarımıza gelen hiç kimseyi etnik kimliği, dini, kültürü, meşrep ve mezhebi sebebiyle geri çevirmedik. Suriye’de tarihi sorumluluğumuzu milyonlarca muhacire ev sahipliği yaptık. Suriyeli Türkmenlere sahip çıktığımız gibi Kobanili Kürt kardeşlerimize, özellikle sayın Obama görevde iken bir gece şahsımı aradı ve Kobani’deki Kürtlerin zor durumda olduğunu bu konuda özellikle kapılarımızı açma noktasında destek istedi. Dedim ki, ‘şu anda bunlar nasıl’. Bana verdiği cevap ‘ölümle karşı karşıya’. Peki ne yapacaksınız? Aldığım cevap şu, ‘Biz uçaklarla gerekirse her türlü mühimmatı indireceğiz’. Yapacağınız bu operasyona katılamam. Çünkü o operasyonun ötesini görüyorum. Ciddi bir savaş sözkonusuydu. Nitekim öyle oldu. Binlerce, onbinlerce Kürt kardeşimiz o operasyonda öldü. On binlerce Kobanili Kürt şu anda hala bizim ülkemizde. Biz onlara kapımızı kapamadık.

‘BU NASIL İTTİFAK?’

Halep’teki Arap kardeşlerimize biz sahip çıktık. Müslümanlar yanında Hristiyanlara, Ezidilere, Süryanilere kapılarımızı sonuna kadar açtık. Şu anda yeni gelişmeler. Suriye’nin kuzeyinde bakıyorsunuz Amerikalı general, çok ilginç, diyor ki, ‘biz şu anda PKK/YPG/PYD ile beraberiz’. Bu nasıl NATO’da ittifak? Bunların mültecilere sahip çıkmak gibi dertleri yok. Hala bunlar terörle beraberler, teröristlerle beraberler. Biz de terörle ve teröristlerle mücadelemizi her yerde sürdürüyoruz, bundan sonra da sürdüreceğiz. Dostlar, dostluğunu icra ettiği müddetçe biz de gönlümüzü açarız. Ama etmezlerse bugüne kadar ne yaptıysak bundan sonra da onu yaparız.

Mağdur durumdaki bu insanlara kendi vatandaşımıza hangi hizmeti veriyorsak, hiçbir karşılık beklemeden hizmete sunduk. Bütün bunlarda çıkar hesabı, reklam olsun diye değil, inancımızın, imanımızın, kültürümüzün gereği olarak yaptık. Bu süreçte ülkemize verilen sözlerin çoğunun tutulmadığını gördük. İsim vermeyeceğim, hepinizin çok iyi tanıdığı bildiği liderler bunlar. İdlib’te, Suriye’nin kuzeyinde briket konutlar yapalım dedik. ‘Ne kadar yaparsınız’ diye sorduğumuzda, ‘ne kadar yapalım’ dediler. Biz 50 bin 100 bin yapacağız bunun bir kısmını da siz üstlenin dedik. İnanır mısınız 50 dereden su taşıdılar verdikleri sözü tutmadılar. Şu an 52 bin konut yaptık.

Erdoğan: Bu nasıl NATO’da ittifak

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

9 Yorum

  1. Daha hala nasıl Müteffik likten bahsedebiliyor? daha başına ne gelmesi lazım? artık şaşırmıyorum, bir zamanlar Alman tornadolar İncirlik’e gelip İşid e karşı mücadele etmek için keşif ve araştırma uçuşlarına izin verilirken toplanan bilgilerin ypg-pyd cephelerini içerdiği için Türkiye ye verilmeyeceği belirtilmesine rağmen kabul edip izin verenler vardı, ( bu dönemde tüm pyd-ypg üst yönetimi elektronik haberleşme eğitimiyle birlikte tabletlerle donatıldı) hadi bunu askeri mevzu???????? olduğu için o dönemdeki askeri erkan????????? kabul edip onayladı, kendisi ne yaptı, herkes biliyor ki imzayı attı, düşündürücü olan 1) kadar danışman ordusu ne işe yarıyor? 2) pusulaları nereyi gösteriyor?

  2. 23 Şubat 2021, 07:52

    Bildigin %1 Kapitalist oyunu: Önce güler yüzlü “yardim et” ve kapilar sana acilinca F.Gülen, Demirtas, … gibi sahislari iceri sok. Sonrada olmiyacak seyleri iste ve verilmezse o iceri sokulan “dostlarini” calistir. Bu oyunlar ile kandirilmak ayip degil sayin Baskanim ama anladiktan sonra sapkayi masaya birakip gitmemek ayipin ötesinde …

  3. İsrail’e güvenilmez!!mültecilerin organlarını satarlar..Gerçi Avrupa’da kaybolan mülteci çocukların durumları da meçhul ya

  4. Sahsini degil, bir gece Turkiye Cumhuriyeti Cumhurbaskanini yatagindan kaldirdi. Ustunuzdeki itibar bizlerin. Siz kendi yurtdaslarinizi “vatandasiniz” gibi gorurseniz, elin oglu da boyle yapar. Sanki memleket sizlerin bize de lutufda bulunuyorsunuz. Bizlerin hakkini keyfi PKK lilara harciyorsun.

  5. 19 yilda feto, isid da dahil ne kadar it kopuk varsa hepsine kapilari actiniz. Kendiniz saraylarinizda guvendesiniz de millet ne yapsin.

  6. 22 Şubat 2021, 21:40

    Bu ne güzel samimiyet değil mi? Bir gece beni aradı! ABD’de gündüz bizde gece olmuyor mu arkadaş? Adam yataktan kalkıp aramamış siz yataktan kalkıp cevap vermişsiniz.

  7. Şaka gibi. ABD ile ortak bir şekilde 100 bin yabancı teröristi ülkeye sokarak Suriye’de savaş çıkardıklarında sanki ABD’nin nihai amacının ne olduğunu bilmiyorlardı. Dünya medyası ” cihatçı otobanı Türkiye” başlıklı haberler yapıyordu. Sanki IŞİD, El-Nusra v.b.’nin kullanılmasındaki asıl amacın Suriye’yi 3-4 parçaya ayırmak ve İsrail-ABD kuklası bir Kürdistan kurmak olduğunu anlamadılar (C. Rice Ortadoğu’da 22 ülkenin sınırlarını değiştirecek dememiş gibi). Sanki Kürdistan ve Selefistan özerk bölgeleri rahat kurulsun diye milyonlarca Suriye Arap’ı TR görevlileri tarafından derhal eşyalarınızı toplayın, Türkiye’ye gidiyorsunuz denilerek getirilmedi. Sanki onları T.C.’de stratejik göç mühendisliğine alet edip bir taşla iki kuş vurmadılar. Sanki Feridun Sinirlioğlu BM toplantısında 9 milyon Suriyeliye yıllardır bakıyoruz dememiş gibi dört milyon diyor. İdlib’de bir milyon var, gerisi nerede bakılıyor?!

  8. Kısacası yine aldatmışlar bizimkini, hikaye hep aynı

  9. Israil hic Suriyeli multeci aldi mi aceba merak ediyorum. Neticede sinirdaslar. Milyonlarcasi sinira dayansaydi keske. Bir tasla iki kus.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!