Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, ‘Türkiye ile Güçlenen, Türkiye’ye Güç Veren Kadınlar Programı’nda bir konuşma yaptı:
Erdoğan’ın açıklamalarından öne çıkanlar:
“Türkiye ve tüm dünya kadınlarının Dünya Kadınlar Gününü tebrik ediyor, 8 Mart’ın barışa, dostluğa, kardeşliğe, dayanışmaya vesile olmasını diliyorum. Buradan dünyanın tüm emekçi kadınlarını, mazlum kadınlarını ve mağdur kadınlarını yürekten selamlıyorum. Şehitlerimizin her biri birer metanet abidesi olan anne babalarına, eşlerine ve öksüzlerine Mevla’dan sabırlar diliyorum.
Kendi merhum anneciğim başta olmak üzere vefat eden tüm annelerimize Allah’tan rahmet diliyorum. Eşimin ve sevgili kızlarımın da 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’nü yürekten tebrik ediyorum. Her kademede kadınların seçimlere yoğun ilgi gösterdiğini görüyoruz. Siyasete kadın elinin değmesini daima desteklemiş bir kardeşinizim. Buradan tüm kadın adaylarımızı selamlıyorum ve başarılar diliyorum. 8 Mart’ı aracı kılarak devletimizin kadınlara yönelik politikalarını gözden geçiriyor, eksikliği gideriyoruz.
‘AİLE’ ÇIKIŞI
Destek mekanizmalarıyla yenilikçi uygulamalarla kadının sosyal statüsünü güçlendirmeye daima gayret ettik. Türkiye Yüzyılı’nın hazırlıklarını güçlü kadın, güçlü aile, güçlü Türkiye vizyonu ile yürütüyoruz. Aile toplumun temel direğidir. Aile bireyleri ayakta tutmuştur. Aile ne kadar güçlüyse bireyler de o derece güçlü olmuştur. Ailenin zayıfladığı dönemlerde toplum kan kaybeder.
Aile ile kadını ayıran, kadın ve aile arasına duvar ören her türlü yaklaşımı reddediyoruz. Aileye alerjisi olan bir kesim var. Öyle bozuk bakış açısı ki kavramdan bile rahatsızlar. Bazı kibirli isimlerin ev hanımlarını aşağılaması karşısında gıklarını bile çıkarmazlar. 28 Şubatvari vesayet dönemlerinde kadınların haklarının gasp edilmesine aleni destek verdiler.
‘GAZZE’ SÖZLERİ
Filistin’deki katliamları görmezden gelenlerin tutarlı, etkili ve tarafsız olabilmesi mümkün değil. Soruyorum size, kadın hakları diye ortalığı ayağa kaldıranlar, Gazze’de hayatını kaybedenler için seslerini çıkardılar mı? Filistin’de diplomatik girişimlerimiz ve yardımlarımızla kendi duruşumuzu sergiliyoruz. İnsanlığın geri kalanına süreli hak, hukuk dersi verenlerin İsrail’in soykırım politikaları karşısında harekete geçtiğini gördünüz mü?
‘REFORMLARIMIZ’
Başörtüsüne özgürlük başta olmak üzere kadınlar lehine pozitif ayrımcılık yapılmasını anayasa kuralı haline getirdik. Karar alma mekanizmalarında kadın temsil oranı 4-5 kat arttı. İstihdamdaki kadın sayısı 6 milyondan 10,5 milyona çıktı. Kadınların önündeki engellerin kaldırılması konusunda neler yaptığımızı en iyi siz biliyorsunuz. Kadınlar arasındaki ayrımcılığa son veren reformlarımız bile hedef alındı. Kadınlar konusunda aleyhimizde yürütülen onca propagandaya rağmen siyasi hayatımızın hiçbir safhasında kimsenin hayat tarzına karışmadık.”
