Son YAŞ kararıyla albaylıktan generalliğe terfi eden Fevzi Orkunt Canyaş’ın İzmir Ekonomi Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü öğretim üyesi Filiz Başkan’la birlikte kaleme aldığı makalenin ismi “Türkiye’deki resmi ve gayri resmi kurumlar arasındaki etkileşim: Fethullah Gülen cemaati örneği” idi. Makalede FETÖ hakkında yapılan övgüler dikkat çekiyordu.
Cumhuriyet’ten Taylan Gülkanat’ın haberine göre, ikilinin 2016 yılında “Türkiye’nin 2015 parlamento seçimleri”, 2021 yılında “Rekabetçi Otoriter Ortamlarda Seçim Öncesi Koalisyonların Oluşturulması: Türkiye’de 2018 Parlamento Seçimleri Örneği” isimli iki makale daha kaleme aldığı ortaya çıktı. Dahası Aralık 2015’te yayımlanan “Türkiye’deki resmi ve gayri resmi kurumlar arasındaki etkileşim: Fethullah Gülen cemaati örneği” ve 2016 yılında yayımlanan “Türkiye’nin 2015 parlamento seçimleri” makalelerinde iki ismin de aynı soyismine sahip olması dikkat çekti. (Filiz Başkan Canyaş-Fevzi Orkunt Canyaş) 2021 yılında yayımlanan “Rekabetçi Otoriter Ortamlarda Seçim Öncesi Koalisyonların Oluşturulması: Türkiye’de 2018 Parlamento Seçimleri Örneği” isimli makalede ise soyisimlerin farklı olduğu görüldü. Filiz Başkan’ın 2005 yılında yayımlanan “Fethullah Gülen Cemaati: Türkiye’de Demokrasinin Yerleşmesine Katkı mı, Engel mi?” isimli makalesinde ise yine FETÖ’ye yönelik övgü içeren ifadeler olduğu ortaya çıktı.
DEMOKRASİYE KATKI!
Makalede dikkat çeken FETÖ güzellemelerinden bazıları şu şekilde:
İslamcı bir siyasi parti olan Refah Partisi’nin yükselişini onaylamayan laikler, Fethullah Gülen’i takdir etmektedir. Onlar, onun kişiliğinde, siyasi İslam’ın radikalliginden uzak, ölçülü bir kişilik görmekte ve bu nedenle ona değer vermektedirler.
Gülen, halkımız arasında diyalog geliştirilebilmesi için, tüm Türk vatandaşlarına ortak olan değerlerin sürekli vurgulanması gerektiğini savunur.
Gülen, demokrasi sürecinin Darwin’in evrim teorisine benzediğini savunmaktadır. Türk halkı, demokrasi ve cumhuriyetçilik adına bazı değerlerini kaybetmiş olabilir; ancak Gülen için bu iki kavram, Türkiye’nin geleceği için hayati öneme sahiptir. Ayrıca, Fethullah Gülen, demokratik sistemlerin despotik rejimlerden daha güçlü olduğunu vurgulamaktadır. Bu nedenle, Fethullah Gülen’in güçlü bir devletin varlığını desteklediğini ve ona karşı çıkmadığını önerebiliriz.”
Bu anlamda, Gülen Cemaati, Türk demokrasisinin pekişmesine katkıda bulunan sivil toplum örgütü olarak değerlendirilebilir. Gülen’e göre demokrasi, tüm alanlarda özgürlüklerden oluşan bir sistemdir.
Gülen şunları belirtir: (Sözüne atıf) Eğer Türkiye’de devlet olmazsa farklı dini mezhepler birbirine saldıracaktır. Bugünlerde, provokasyon yaratan insanlara tanık oluyoruz. Bu bağlamda, devletin varlığı ya da yokluğu arasında bir ikilem ile karşı karşıyayız. Temel bir değer olan devletin varlığını seçiyoruz.”
RÖPORTAJ YAPILDI
FETÖ güzellemesi yapan makalede şu ifadeler yer aldı:
“Önde gelen gazeteciler Gülen ile röportajlar yapmış ve bu röportajlar onun hem güncel meseleler hakkındaki fikirlerinin hem de özel yaşamı hakkında çok şey bilinmesini sağlamıştır. Röportajlar, milletine ve devletine saygı duyan, Picasso’nun eserlerini ve sosyalist Türk şairi Nazım Hikmet’in şiirlerini takdir eden ölçülü bir figürü tanıtmıştır.”
lan fetoyu yagliyorsun bari adam gibi yagla, picasso’yu takdir eden figur ne demek. Senin okudugun okula da, sana da, seni oraya getirene de..
Nasıl mükemmel fitne ama!”Türk Halkı demokrasi ve cumhuriyetçilik adına bazı değerlerini kaybetmiş olabilir”.Rezil herif.Hangi değerlermiş onlar?Neyi kaybetmişiz?Ben sana söyliyeyim değer dediğin ahlaksızlık değerlerini(zi);biat,kör itaat,hurafeye iman uyduruğa ibadet,şirk,münafıklık ve hırsızlık.Türk Halkı 600 yıl sırtında taşıdı bunları ve hediyesi hep mübarek kanı oldu.Mustafa Kemal Atatürk hepinizi bütün sefilleri kahretti ve Türk Halkı’na damarında akanı tekrar tanıttı.Fetö yaltakçısı seni!Yaşasın Cumhuriyet ve Kahrolsun dinci gerici işbirlikçi alçak!