1. Haberler
  2. Gündem
  3. Nihat Genç yorumladı: CHP tüzük kurultayında siz ne gördünüz, ben ne gördüm?

Nihat Genç yorumladı: CHP tüzük kurultayında siz ne gördünüz, ben ne gördüm?

Yazar Nihat Genç, CHP'nin tüzük kurultayına ilişkin "Mansur Yavaş kendisinin konuşturulmayıp İmamoğlu'nun konuşturulması karşısında kılıcını çekti ve beni niye konuşturmadınız, dedi! Ve İmamoğlu mikrofonu 'yahu başkan senin konuşma yapacağını bilseydim ben hiç konuşmazdım' diyerek şov yaptı!" diyerek, "Bu şov kimin eseri... Mansur yavaş CHP'nin uzun zamandır kimlerin işgalinde olduğunu bilemiyor olamaz!" ifadelerini kullandı.

featured

Yazar Nihat Genç, CHP tüzük kurultayına ilişkin görüşlerini aktardı.

Genç, X hesabından yaptığı paylaşımda şu ifadeleri kullandı:

“CHP tüzük kurultayında siz ne gördünüz, ben ne gördüm?

İstihbaratın kökeni Sümerli çobanlara dayanır, o gün bugün çobanlar gece uyurken, sürünün en tedirgin ürkek koyununun ayağına ip bağlar ve uyurken ipi eline bağlar, ki, küçük bir tıkırtıda uyanabilsin!

Uykusu rahvan olanlar yüzünden ülkemiz ‘manipüleye’ çok açık sürü haline geldik, işte Erdoğan ‘bu kılıçlar kime çekiliyor’ diye teğmenler üzerinden manipülatif ve romantik ve kafayı vurunca hemen uyuyan kitleyi yine ters köşeye yatırdı, ki, çok açık tezgah içinde tezgahın içine düştüler!

Mossad belgeselinde eski Mossad başkanları olayları kesinlikle anlatamayız dediler ve ancak genel ve felsefi düzlemde gizlilikten çıkıp kamuoyuna konuştular! Gazeteci Mossad başkanına: ‘Çok zor işlerin altına giren ajanlarınız çok dayanıklı olmalı, herhalde Mossad ajanlarını James Bond gibi çok güçlü karakterlerden seçiyor olmalısınız’ diye sordu, Mossad başkanı: ‘genel kanı bu! Bu bir şehir efsanesi! Ama hiç değil, biz ajanları en korkaklar içinden seçeriz, anında kıllanan paranoid olmalılar!’

Kendine güven esastır ve ayrı şeydir, işkillenmek kıllanmak tedirgin olmak ayrı şeydir, manipüleye gelmemek için ikisi de şarttır ve kıllanmayı, kişilik ve psikolojik sorun yapmadan dert edinmenin adı aydın olabilmenin marifetidir!

90’lı yılların sonunda Aydın Doğan’ın çıkarttığı Radikal, Radikal 2 ve Radikal Kitap dergilerini nasıl unutursunuz?

Radikal ‘kimlikçi’ siyaseti meşrulaştırdı ve kimlikçi bir kitle yetiştirdi ve çok sonra ünlü Taraf dergisinin tohumu gübresi oldu!

Ülkemizin etnik kültürel çeşitliliğini ihanetle bölücü siyasete taşıdı ve Tüm Türk Tarihinde etnik milliyetçiliği ve figürlerini ve siyasetini manşetlere yazılara taşıyan ve önlerini açan gazete oldu!

Bu zevatı, bütün TV konuşmaları ve yazılarımda ‘Aydın Doğan’ın kucağına oturmuş aydınlar’ olarak vurguladım ve aforoz edildim!

Sonunda Elif Şafak’ın kocası Fetöcü Eyüp Can’ın genel yayın yönetmeni olduğu, Radikal!

Radikal, unutmayın, Türk tarihinde CHP’yi en çok topa tutan ve parçalayan gazete! CHP kapatılsın ‘vakıf’ olsun diyenlerin yetiştiği örgütlendiği fonlandığı yer!

Radikal güya solcuydu ama 1 Mayıs işçi bayramını bir kez kutlamamıştır! Zaman içinde önce Fetö sonra Adnan Oktar kitaplarının reklamını dahi almıştır!

AB’ci, kimlikçi, entel, sol liberal tayfası, ve sonra istisnasız hepsi Fetö ve AKP desteğiyle Cumhuriyet’e ve ordusuna operasyonlara katılmışlardır!

Ermeni Taşnak’tan özür dileyen bildiriyi yayınlayanlar da bunlar Türk Ordusuyla PKK’yı aynı çizgiye çeken bildiri yayınlayan da bunlar ve tohumları!

Ne mi yaptı Radikal, Özal’ın kucağındaydılar, özelleştirmelere tek laf etmediler ve edeni de ırkçı faşist ilan ettiler, 90’lı yılları hatırlayın, Nokta Dergisi, Sokak Dergisi ve önce Milliyet Kültür, sonra Radikal eklerinde AB’ci ve Cumhuriyet düşmanı bir kitle yetiştirdiler!

Sezen Aksuları Orhan Pamukları ‘ikon’ seçtiler! Etnikçi bir akademi kadrosunun önünü açtılar! Boğaziçi’nden ODTÜ’ye Ankara Siyasal’a kadar akademik kadroları Fetö ve AKP iş birliğiyle temizleyip yerine ‘kimlikçileri’ yerleştirdiler, bugün Cumhurbaşkanı yardımcısıyla ortak sağcı muhafazakar islamcı ansiklopediler çıkardılar ve boşalan vatan ve milli egemenlik yerine feminizm ve eşcinsellik davasını ikame ettiler!

Bu tayfanın başında 68’liliği marka yapan Rolling Stone’le şekil yapan Hıncal Uluç’un kürtçü versiyonu Tuğrul Eryılmaz ve Ahmet İnsel ve Tanıl Bora vb. var, öne çıkarttığı yazarlar kadrosunda, Perihan Mağden, Nuray Mert, Yıldırım Türker ve Murathan Mungan vb. var!

Çok sonra Aydın Doğan tıpkı 12 Eylül Mamak’ında sağcıları solcuları karıştır-barıştır’ı gibi kadroya Hasan Celal Güzel ve Kemal Zeybek gibi yazarları da katıp sol liberallerle sağcı muhafazakarları en azından içi içe sokuvermeyi başardı!

AKP’den vekil olan alevi Reha Çamuroğlu, etnik milliyetçi Muhsin Kızılkaya ve Ertuğrul Günay’lar bu sürecin ürünüdür!

Bugün bu tayfa çeşitli basın organlarına dağılmış durumda, İmamoğlu’nun fonlarının arkasında ve Diken, T24, Duvar ve Artı Haber ve Birikim Dergisi’nde ve CHP’li belediyelerin kültür konser festival edebiyat ödül tiyatro işlerinin başında ve hatta Cumhuriyet ve Sözcü’de ve Halk TV’de izlerini tohumlarını bulabilirsiniz!

O meşhur yetmez ama evet anayasasıyla ülkeyi Fetö’ye teslim eden çok bilmişler!

Peki Aydın Doğan kim? Medya imparatoru! Dağıtım ağını tekelleştirmiş! Ana akım amiral gemisi TV’si var ve yayıncılıkta başı çekiyor ve iktidar ilişkileriyle ihale ve soygunlarını sürdürüyor ve tüm bu entelleri maaşlayarak ekranlara çıkartarak ekranda ve gazetede köşeler açarak kafalamış!

Bu liberal sol entel tayfanın bir diğer en büyük özelliği 90’lı yıllardan bugüne hiçbiri tek bir kez Aydın Doğan’ı eleştirememiştir aynı şekilde bir holding patronunu eleştirdikleri hiç görülmemiştir, çünkü, bu patronlar, para muslukları festivaller ve edebiyat dergileri ve yayınlarını çıkartan hamileridir!

Fetö’yle aynı sofraya oturdular ve AKP’yi desteklediler ve hatta Hopa’da polis gazıyla ölen Metin Lokumcu için Murat Belge, Metin Lokumcu’nun öldürülmesinin AKP’ye zarar verdiğini vereceğini söyledikten sonra şöyle diyor: ‘Herhalde Metin Lokumcu Ergenekoncu!’

Ve Amerika Irak’a savaş açarken bu sol liberal tayfa milyonlarca Iraklı’nın öldüğü savaşı ‘özgürlük’ olarak karşıladı ve nihayet Barzani federe bir devlet kuracak diye göbek attılar!

Fetö de AKP de Avrupa Birliği’nde ve Orta-Doğu’da emperyalist neo-liberallerle aynı tezleri bölüştüler ve yerli milli ne varsa iğrendiklerini açık açık yazdılar ve Cumhuriyet’e ve Tek Parti Dönemi’ne ve Atatürk’e ağza alınmayacak laflar söylediler, ve..

Fetö darbesiyle AKP’den koptular yani iktidardan düştüler ve öngörüsüzlükleriyle ve maaşları ve şöhret uğruna holdinglerin ve Fetö’nün köpeği olmakla suçlandılar ve insan içine çıkamayacak kadar rezil oldular!

Peki rezil oldular da ne oldu, tarihten mi silindiler?

Hayır, bu tayfa baştan sona ve sonraki tohumlarıyla şu anda tekmili birden CHP’nin içinde, kültür kurumlarını yönetiyor, ideolojik akıllar veriyor, Altı Ok’tan ve Atatürkçülük’ten kalanların da izini sürüp aklınca ifşa ediyorlar, ve ödüller ve maaşlar ve fonlar yine onların!

En büyük özellikleri ise istisnasız İmamoğlu’nun arkasındalar!

Ve sağcıları ve ülkücüleri mobilize ederek CHP tarihinde görülmemiş yüzde altmışın üstünde oy alan Mansur Yavaş da işte bu tayfayla aynı partide!

Ve tüzük kurultayında Mansur Yavaş kendisinin konuşturulmayıp İmamoğlu’nun konuşturulması karşısında kılıcını çekti ve beni niye konuşturmadınız, dedi! Ve İmamoğlu mikrofonu ‘yahu başkan senin konuşma yapacağını bilseydim ben hiç konuşmazdım’ diyerek şov yaptı!

Mansur Yavaş’ı iyi tanırım, İmamoğlu’nun bu şovuna içinden kesinlikle ‘.ötünü yiyim ayağı yapma lan’ demiştir!

Bu şov kimin eseri, CHP’de .ötü kalkanlar kim, ayakları, kim?

Mansur yavaş CHP’nin uzun zamandır kimlerin işgalinde olduğunu bilemiyor olamaz!

İmamoğlu’nun arkasında beşli çete ve patronlarla holdinglerle araları tarih boyu hiç bozulmamış işte bu entel tayfa var!

Bilmiş bir entel tayfa, bütün öngörüleri hüsranla çıksa da, Fetö ve AKP ve BOP kumarına kalıplarını basarak adamış ve kaybetmiş bu entel tayfanın bunca kıyamet ve felakete rağmen kafaları hiç karışık değil!

İçlerinden acaba yanlış mı yaptık şurada hata yaptık diye bir özür dileyeni hiç yok, Suriye’de Irak’ta mesela testi kırılana kadar Davutoğlu’nu desteklediler!

Tam okuyamadık tam anlayamadık diyebilecek haysiyet taşıyan tek bir aydını yok!

İçlerinde memleket adına beka adına soygunlar hırsızlık yolsuzluk adına endişe duyan tedirgin olan tek kişi yok!

İçlerinde ‘tek’ bir korkak yok!

1990’lı yıllarda kafalarına ne sokulmuşsa hepsi aynı Nato kafa!

Dün yıkıp parçalamak için yola çıktıkları CHP’ye bugün hepsi istisnasız sızmış ve benimsemiş ve hala 90’lı ulus devletler bitti diyen küreselci kafaları hiç değişmedi! Patron ve holding sevdaları hiç bitmedi, bir gün maaşsız ve ekransız kalmadılar ve şimdi yine ekrandalar Halk TV ve KRT ve Sözcü’deler!

Türk milleti bu ekonomik kriz ne olacak diye endişe duyuyor ve onların dıngılında değil, onlar ele geçirdikleri ganimetlere oturmakla meşgul!

Türk milleti etrafımız düşmanla çevrili diye panik içinde onların .ikinde değil, sorarsan, Kavala ve Can Atalay çıkınca sıcak para akacak ve ekonomi tıkırına girecek diye düşünüyorlar!

Ve içlerinden tek bir kişi sömürgeci maden şirketlerine karşı tek bir yazı yazmadı!

Çünkü bu tayfa azınlıkta olduğunu iyi biliyor ve bu yüzden sessiz kalıp ürkütmek istemiyorlar ve yazarlarını ödüllendirecek maaşlayacak varlıklarını idame ettirecekleri partileri belediyeleri kültür kurumlarını ve sızdıkları akademi köşelerini gözlerine kestirmişler ve çoktan atı alan Üsküdar’ı geçmiş çöreklenmişler!

Yani kardeşlerim, endişe, tedirginlik ve korkaklık ve paranoya barındırmayan her yapıdan ve yazardan kıllanın!

Dünya ve ülke yıkılırken bir insan bir yazar bu kadar ‘rahat’ olamaz!

Burada şartlanmış beyinler ve robotik ezberler var ve burada şöhret ve reklam kanallarına ve makamlarına yakın durmanın karınlarını doyurmak için getirdiği statü ve rating ve holdinglerin ve belediye başkanlarının büyük cazibesi var!

Entel dediğimiz yalnız kalamamış, yalnızlığa dayanamamış ve lafla şekil kariyer yapıp peynir gemisini yürütenlerin adıdır!

Ve siyasi ve sosyoloji karşılığı olmayan bomboş ve tekrar ve ezber ve kuru sıkıcı laflarla bence de önce Fetö ve AKP’yi şimdi de Atatürkçüleri kafalayarak CHP’yi peynir gemileri haline getirmeyi başardılar!

Dün Aydın Doğan’ın kucağına oturanlar bugün İmamoğlu ve Beşli Çetenin kucağına oturmayı biliyorlar, inanın, anayasanın giriş maddelerini değiştireceğiz desin tekrar açılım günlerinde olduğu gibi Tayyip’in kucağında üstün becerileriyle kucak dansı ‘twerk’ yine otururlar!

Diyeceksiniz ki sağcılar da kucağa oturuyor, ama hakkını verelim sağcıların ki oryantal yani yerli ve milli!

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. 9 Eylül 2024, 12:41

    Nihat bey tekrar hoşgeldin.Bir yazınızda da Atatürkçü görünen ancak Fetöyle aynı yere hizmet eden eski-yeni natocu subay ve siyasetcilerden de bahsederseniz bu devletin geleceği için iyi olacak.Çünkü hala bir kesim her ”Atatürk”diyeni vatansever zannediyor.”Mustafa Kemal’in itleri” diye bağıran Sırrı Sakık’a tek kelime cevap vermeyen ”pkk sizi tükrüğünde boğar”diyen belediye başkanını kapıda karşılayan İmamoğlu’nu Atatürkçü zannediyorlar ve alkışlıyorlar.

  2. 8 Eylül 2024, 17:04

    Değerli aydın, vatansever Nihat Genç’i özledik. Uzun zamandır ne yazılarına ne de Veryansın TV’de yeni bir programına rastlayamadık, endişelendik. Nihat Abi yine net tespitlerle, en karanlık bırakılan yerlere güçlü bir projektör tutuyor. Kitaplarını döne döne tekrar tekrar okuyorum. 20 yıl önceki tespitlerinin doğruluğu daha yeni yeni anlaşılıyor. Hep yazsın, hep konuşsun. Ama 1 tane Nihat Genç yeter mi?

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!