Deprem bahanesiyle seçimleri erteleme çağrısı yapan ve “Anayasalar kutsal metinler değillerdir” diyerek Anayasayı çiğneme mesajı veren AKP’li Bülent Arınç’a Nihat Genç’ten sert yanıt geldi.
Genç, Twitter hesabından şu ifadeleri kullandı:
“Bülent Arınç seçimleri iptal için ‘anayasalar kutsal metinler değildir’, buyurmuş, doğru demiş, çünkü onların kutsalları Fetö’nün boklu donu, Menzil’in bitmeyen çorbası! Tam tersine bu tarif edilemez sosyal ve siyasal felaketleri ancak ANAYASA’ya bağlılık bertaraf eder!”
Bülent Arınç seçimleri iptal için ‘anayasalar kutsal metinler değildir’, buyurmuş, doğru demiş, çünkü onların kutsalları Fetö’nün boklu donu, Menzil’in bitmeyen çorbası! Tam tersine bu tarif edilemez sosyal ve siyasal felaketleri ancak ANAYASA’ya bağlılık bertaraf eder!
— Nihat Genç (@nihadagenc) February 14, 2023
ARINÇ NE DEMİŞTİ?
Bülent Arınç, dün sosyal medya hesabından yaptığı açıklamada şu ifadeleri kullanmıştı:
“Vatandaşlarımız şu an seçim değil yaşam mücadelesi veriyor. Ahval bu iken bazı siyasetçilerin ve gazetecilerin seçimin mayısta mı haziranda mı yapılacağını tartıştığını görüyoruz. “Allah’tan korkun, hala enkaz altında cesetler var. Seçmenden bahsedilemezken seçimden bahsetmek nasıl mümkün oluyor?
‘SEÇİM PROPAGANDASI MI YAPACAKSINIZ?’
Böyle bir dönemde acılarıyla yüzleşen vatandaşlarımıza karşı seçim propagandası mı yapacaksınız, oy mu isteyeceksiniz? Aday mı olacaksınız, miting mi yapacaksınız? Bunları hangi yüzle yapacaksınız?
Seçmen yok, sandık yok. Bunların yanı sıra bölgede adli ve idari bürokrasi yok.
Halk size demez mi: “Vatandaş can derdinde, siz ne derdindesiniz?” diye. Ortalama 15 milyon vatandaşımızın etkilendiği bu felakete maruz kalan şehirlerimiz TBMM’de toplam 85 milletvekili ile temsil ediliyor. Manzara o kadar acı ki; buralarda seçmen kalmamış. Hem seçmen kütükleri geçersizleşmiş hem de seçim yapmak hukuken ve fiilen imkânsız hale gelmiş. Belki de seçime gidilirken Yüksek Seçim Kurulu nüfus sayımı ile bu illerin kaç milletvekili ile temsil edileceğini yeniden hesaplayacaktır.
‘BİR AN EVVEL…’
Belki de tarihimizin en acı felaketini yaşadığımız bugünlerde, ülke bir an evvel seçim stresinden kurtulmalıdır. Buna vatandaşımızın da bürokrasinin de siyasetin de ihtiyacı var. Devlet bürokrasisinin vatandaşlarımızın yaralama merhem olmasına odaklanması için seçimlerin ivedilikle ertelenmesi lazım. Bu bir tercih değil zarurettir. Anayasanın 78. maddesini ileri sürerek seçimlerin sadece savaş sebebiyle ertelenmesinin mümkün olduğunu söyleyenlere tek cevap yeterli olacaktır: Evet, bu hüküm var ama anayasalar kutsal metinler değillerdir, hukuki metinlerdir. Yasama organı her zaman anayasa maddesini ilga edebilir, değiştirebilir ve yenisini koyabilir.
‘DEPREM BENZERİ AFETLERDE DE…’
Sayın Cumhurbaşkanımız bizzat, mecliste grubu bulunan siyasi partilerin genel başkanlarıyla bir araya gelmeli ve bu zaruretin nasıl aşılacağı konusunda onlarla istişare etmelidir. Anayasanın 78. maddesine konulacak bir fıkra, mevcut hükme ilaveten, adeta olağanüstü hal ilanındaki gerekçeye benzer şekilde deprem benzeri afetlerde de seçimlerin ertelenmesini hükme bağlayabilir. Şüphesiz anayasa hükmü olacağı için tüm partilerin ve milletvekillerinin nitelikli çoğunlukta uzlaşmaları gerekmektedir. Ayrıca anayasanın 79. maddesi seçimle ilgili YSK’yı görevlendirmiştir. 7062 Sayılı Yüksek Seçim Kurulu’nun Teşkilat ve Görevleri Hakkında Kanun’unun 6. maddesine göre YSK toplanarak mevcut durum karşısında seçimlerin 2023 Mayıs veya Haziran aylarında yapılmasının mümkün olmadığına karar verebilir ve bu kararı gereği yapılmak üzere yasama organına bildirebilir.
‘İKTİDAR VE MUHALEFETİN DE EL ELE VEREREK’
Ben tüm siyasi partilerin bu büyük felaket karşısında büyük üzüntü duyduklarına, ellerindeki bütün imkânları depremzedeler yararına kullandıklarına, hepsinin yurtseverliklerine ve samimiyetlerine gönülden inanıyorum. Tıpkı milletimizin farklı kesimlerinin el ele verdiği gibi iktidar ve muhalefetin de el ele vererek milletimizin tüm yaralarını saracaklarını ve elbette demokrasi gereği seçimlerin de gönül huzuruyla yapılacağını düşünüyorum.
‘NAÇİZANE DÜŞÜNCELERİM’
Benim seçimleri erteleme konusundaki naçizane düşüncelerim şunlardır:
“• Birinci tercihim; Milletvekili ve Cumhurbaşkanlığı Seçimleri ile 2024 yılı Mahalli İdareler Seçimleri birleştirilebilir. Bunun geçmişte örnekleri vardır. Bu yöntemle halka fazladan tercih hakkı verilecektir.
• İkinci tercihim Cumhurbaşkanlığı ve Milletvekilli Seçimleri’nin ötelenerek Kasım 2023’de yapılmasıdır.
• Üçüncü tercihim ise ilk iki seçenekte anlaşılamadığı takdirde tüm siyasi partilerin mutabık kalacağı başka bir tarih üzerinde anlaşma sağlanmasıdır.
Arınç son olarak şunları ifade etti:
Sonuç itibariyle ne olursa olsun bu zaruret hali dolayısıyla seçimler bir defaya mahsus olmak üzere tehir edilmelidir. Seçimleri ertelemeye yönelik teklifim kabul görürse ayrıntılı olarak başka düşüncelerimi de ifade edebileceğim.”
Bir defaya mahsus akpnin kutlu tumcelerinden sadece birisi. Seçim yapılacak, ve sonrasında hepiniz yargılanacaksiniz. Naçizane temennim öncesinde idam yasasının gelmesi.
Yine salmışlar arınç’ı ortalığa.
Seçim derdine düşmüşler çok geçmeden halk vatan millet değil herkesin önceliği işte
Herkesin neyi kutsal saydığı kişiseldir. Türkiye Cumhuriyeti Devleti demokratik, laik ve sosyal bir hukuk Devletidir. Bu yüzden Cumhuriyetin eşitlik ilkesine göre yasalarla yönetilir.