CHP Genel Başkanı Özgür Özel, partisinin İstanbul’da düzenlediği “Yurt Dışı Örgütlenme İkinci Yüzyıl Vizyonu Çalıştayı”nda konuştu.
Özel, AB ile ilişkiler ve Kara Paranın Aklanmasının Önlenmesine Yönelik Mali Eylem Görev Gücü’nün (FATF) Türkiye’yi gri listesinden çıkarmasına ilişkin açıklamalar yaptı.
Kararı değerlendiren Özel, “Biz gri listeye 2021 yılında girdik, bugün son günlerde hızla yapılan kanuni düzenlemeler yapılmadığı için gri listeye girdik. Biz gri listedeydik, dün çıktık bu övünülecek değil, çok utanılacak bir 3 yılın AK Parti’nin bu ülkeye son 3 yılda yaşattığıdır.” dedi.
‘TÜRKİYE’Yİ ÇOK BAŞKA COĞRAFYALARIN BİR PARÇASI HALİNE GETİRMEK İSTEYENLERİ GÖRMEMİZ GEREKİYOR’
Özel, açıklamasında şu ifadeleri kullandı:
“Yurt dışında yaşayan Türklerin, yurt dışında yaşayan Türkiye Cumhuriyeti vatandaşlarının ya da Türkiye ile bağı olan herkesin derdiyle dertlenmek, iyi kötü gününde onunla birlikte olmak ve sorununa temas çok önemli. Aksi taktirde birtakım cemaat yapılarının, birtakım tarikat yapılarının, birtakım Türkiye Cumhuriyeti’nin geleceğiyle ilgili sizinle ve bizimle ortak hayaller kurmayanların Türkiye’yi Avrupa’nın bir parçası olarak değil de Türkiye’yi çok başka coğrafyaların bir parçası haline getirmek isteyenlerin demokratik bir örgütlenme yerine bambaşka yapıları örgütlenmelerini güçlendirmeye çalışanların alan bulduğunu görmemiz gerekiyor.
AŞIRI SAĞCILARIN AVRUPA’DAKİ YÜKSELİŞLERİ SON DERECE ENDİŞE VERİCİ’
Avrupa’da Avrupa Parlamentosu seçimleri yapıldı, hep birlikte takip ettik. Özellikle Almanya ve Fransa’daki Avusturya’daki sonuçlar, Fransa’da ve Avusturya’da aşırı sağcıların birinci parti olması Almanya’da sosyal demokratları geçerek alternatif bir Deutschland’ın ikinci parti noktasına gelmesi son derece endişe verici. Yurtdışındaki siyasi akrabalarımız beklenen kadar kötü olmadığı korktuğumuz kadar olmadı dese de Almanya ve Fransa Türkiye’nin yurtdışında en çok vatandaşının soydaş Türklerin yaşadığı iki ülke olması açısından yaşanan meselenin bize başka bir tansiyon hissettirdiğini görmek ve bu konuyu ciddi şekilde ertelemek gerekiyor. Aşırı sağın hedefinde yurt dışında yaşayan vatandaşlarımızın, geçişte olduğu gibi olacağını, bunun söylemsel boyutta olduğu gibi hakların aşındırılması noktasında ve hatta geçmişte çok büyük acılar bize yaşatan saldırılar, birtakım katliamlar noktasında da bizleri endişelendirdiğini ve bu tehlikeyi görmezden gelemeyeceğimizi ifade etmek gerekiyor.
‘SİZİN AVRUPA BİRLİĞİ DİYE BİR HAYALİNİZ OLAMAZ’
Erdoğan’ın uzun süredir ağzına almadığı hatta her aldığında bir polemik alanı olarak iç politika malzemesi yaptığı Avrupa Birliği ilişkilerini yeniden hatırlamış olmasını önemsiyoruz ancak çok da ciddiye almıyoruz. Çünkü güpegündüz havai fişekler atalar kutlanan bir başlangıç, bir kilometre taşı günden sonra bugün savrulduğumuz nokta iktidarın bu konuda samimi olmadığını gösteriyor. Siz 1975 yılında kurduğunuz Avrupa Konseyi’nde şimdi Strazburg’daki bir başka binadaki Avrupa Parlamentosu, Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin kararlarına ısrarla direnirseniz, anayasanızda da yazıyor olmasına rağmen uluslararası anlaşmaları uygulamazsanız, güzel İstanbul’un ismi ile ve hepimiz açısından övünç sahibi olan İstanbul Sözleşmesi’ne meclis tüm partilerin katıldığı bir oylamada oybirliği ile karar vermişken bir gece yarısı birkaç sapkın oyun peşine düşerek bir imzayla Avrupa İstanbul Sözleşmesi’nden çekilirseniz, ülkenizin Anayasa Mahkemesi’nin kararlarına uymuyorsanız, mahkeme kararlarını hiçe sayıyorsanız, kuvvetler ayrılığı ki demokrasinin ve kalkınmanın olmazsa olmaz ön şartıdır onun üzerinde tepiniyor, sadece yürütmedeki yetkilerinizle yetinmiyor yasamaya da talimatlar veriyor hatta onun yetkilerini yetki aşımlarıyla kararnamelerle kullanıyor buna karşı Anayasa Mahkemesi kararlarını yeniden boşa düşürüyor ve tüm yargı organları üzerinde bir vesayet kuruyorsanız, sizin Avrupa birliği diye bir hayaliniz olamaz.”