ozelhaber

‘Sanatçısını sahiplenmeyen Çankaya Belediyesi’

Ankara’da 15 yıldır sokak müzisyenliği yapan 60 yaşındaki Ata Yıkar, mesleğinin icra edilmesinin Çankaya Belediyesi tarafından nasıl engellendiğini Veryansın TV’ye anlattı.

BUSE ERDEM / BARIŞ YURTERİ

Sokak müzisyenliğine 2004 yılında başlayan Ata Yıkar, yıllardır icra ettiği mesleğinde başına gelen zorlukları ve Çankaya Belediyesi tarafından nasıl engellendiğini Veryansın Tv mikrofonuna anlattı:

‘Sokaklar halk sanatçılarının, tiyatrocuların, pandomimcilerin gösteri yapabilecekleri, yeteneklerini ortaya koyabilecekleri ve halka çok güzel mesajlar verebilecekleri yerlerdir.’ diyerek başlayan Ata Yıkar, sözlerine şu şekilde devam etti:

Sokak kültürü olmadan yaşanabilecek bi hayat var mıdır ben bilmiyorum. Dünyanın bütün ülkelerinde, Afrika dahil bu kültürün yaygın olduğunu biliyoruz. Çok daha eski tarihlere gidersek Kızılderililer’in bile çadırda yaşadığını düşünecek olursak, onların bile tüm gösterileri, kendi çadırlarının önünde olmuştur. Bunun örneklerini Kanada’dan gelen, Kızılderili arkadaşlarımız Ankara’da sergilemişlerdir. Ben akordeona 2004 yılında Yüksel Caddesi’nde başladım ve bu sanatı ilk orda icra etmeye başladım. O yıllarda Ankara’da sokak sanatı, sokak müziği yaygın değildi. Hatta hemen hemen hiç yoktu diyebilirim. Buna öncülük etmişimdir. Bundan dolayı da büyük sevinç ve mutluluk duyuyorum.

İlk başladığımız yıllarda büyük, küçük engeller yoktu. Daha sonraları her nedense bir takım engellemelerle ufak ufak karşılaşmaya başladık. Bütün bunların devletin denetiminde, belediyelerin gözetiminde olduğunu biliyoruz. Yasal mıdır değil midir tartışmasına asla girmek istemiyorum.

Kimse zevk olsun diye saat 9′ dan sonra soğuk havalarda gidip orada tezgah açmaz. Hele hele sokak müzisyenleri, soğuk kış aylarında giderek ekmek parası derdine düşmez. Şunu anlatmak istiyorum bunların hepsi bir arada yürüyen şeylerdir. Yani bu kültürde sadece ben çok seviyorum sokakta müzik yapmayı diyip sokağa çıkan müzisyen ben bilmiyorum. Mutlaka ortada bi emek ve emeğin karşılığı vardır bu da çok doğaldır. Dolayısıyla yasaklara gelince kabahatler kanunu diye bir şey çıkarmışlar, sağlıklı işliyor mu, işlemiyor mu emin değilim. İşlemediği konusunda bir takım öngörülerim, hatta gözlemlerim var.

‘MODERN DİLENCİLİK YAPIYORSUNUZ’

Şimdi bir sokak müzisyenine 155 tl ceza kesiyor polis. Suç ne? ‘Sokakta müzik yapıyorsun, modern dilencilik yapıyorsun.’

Bu tabiri neden kullanıyorum çünkü arkadaşlarımız soruyorlar ‘suçumuz ne?’ diye… ‘Modern dilencilik yapıyorsunuz, vergi vermiyorsunuz ve gürültü kirliliği yapıyorsunuz’ gibi şeyler söylüyorlar. Şimdi çok komik… Bu sokaktaki müzikten çıkan kirlilik ya da müzikten duyulan rahatsızlık dünyanın diğer yerlerinde olmuyor mu acaba? Yani bu bi kirlilikse, rahatsızlıksa neden Avrupa’da, dünyada bu kirlilik böyle bir talep buluyor,taraftar buluyor? Türkiye’de neden rahatsızlık duyuluyor? Tabiki şunu demek istemiyorum. Müzisyen arkadaşların bazıları iki akor basarak, esnafın önünde müzik yaparak belki rahatsızlık vermiş olabilirler, bağırtı çağırtı olmuş olabilir. Ama bunu kaldırıp bütün sanatçılara, sokak sanatçılarına mal etmek dünyanın en büyük yanlışıdır. Böyle bir şey olabilir mi? Bu kötü bir şey olsa halkta karşılığı olmaz. Ama Ankara’mızda bunun karşılığı var. Ben 15 yıldır Kuğulu Park’ın içinde müzik yapıyorum,sokaklarda müzik yapıyorum. Bu madem kötüyse daha birinci yılından yasak getirilmesi lazım, kökünden kazınması lazım. Böyle bir şey yok.

İZMİR MARŞI

2009 yılıydı, biz İzmir Marşı’nı İş Bankası’nın önünde Tunalı Hilmi’de çalmaya başladık. Daha sonra bu marş giderek büyük bi ilgi gördü halktan ve herkesin diline pelesenk oldu. Hatta CHP bu marşı 2010 yılında seçim otobüsüne koydu, çaldı. Daha önce hep 10.Yıl Marşı çalarlardı. Sonra bu İzmir Marşı giderek popileritesini arttırdı. Ben bu marşı, kuğulu parkta yalnız çaldığım zamanlarda halkın isteği üzerine ,hatta çocuklarımız çok sevdiler, hep çaldım. Biz Cumhuriyet çocuğuyuz. Cumhuriyet’i seviyoruz. Mustafa Kemal’i seviyoruz. Neyinden rahatsız oluyorlar Cumhuriyet’in anlamış değilim. Cumhuriyet’in nimetlerinden faydalanıp, bu günlere gelip, bu makamlara gelip oturan arkadaşlarımız neyin peşindedirler?

CUMHURİYET DEĞERLERİNDEN RAHATSIZ OLAN BİR BELEDİYE

Chp’yi şahsen kınıyorum. Açıkça buradan söylüyorum Kemal Kılıçdaroğlu’na. Buradan kendisine sesleniyorum. Mustafa Kemal’den rahatsız olan, Cumhuriyet’ten rahatsız olan Cumhuriyet değerlerinden rahatsız olan bir belediye nasıl mevcut bir şekilde görevine devam edebilir ben anlamıyorum?

İZMİR MARŞI’NIN NEYİNDEN RAHATSIZ OLUYORSUNUZ?

İzmir Marşı’nın neyinden rahatsız oluyorsunuz? Dönüp baksınlar, Ankara’nın en gözde yeri Kuğulu Park’ta biz bu işi icra ediyoruz ama bundan rahatsız olan CHP’nin zabıtaları var. Bakın ben bunu daha ileri götürmek istemiyorum ama gerekirse götüreceğim. Cumhuriyet’in değerlerinden, İzmir Marşı’ndan rahatsız olan zabıta olabilir mi?

Ben üç belediye başkanı gördüm, bundan önceki iki başkanla da aramız iyiydi, ufak tefek sıkıntılar yaşadık sokak müzisyenleriyle ilgili yasaklamalar onların döneminde de oldu ama çok çabuk aşıldı bunlar. Fakat bu dönemde her nedense ısrarla böyle arzu etmediğimiz davranışlarla karşılaşıyoruz.

HALKA RAĞMEN…

Alper Taşdelen bize bir yanlış anlaşılma oldu deyip daha önce gönderildiğimizde, kovdurulduğumuzda,  ‘bir yanlış anlaşılma olmuş’ diyor; parka tekrar dönüyoruz, sonra bir bakıyoruz ki Çankaya Belediyesi zabıtaları ile Ankara Valiliği polisleri beraber ceza kesiyorlar, müzik yapan arkadaşların esntrümanlarını alıyorlar. Neyi alıyorsun sen? Sen mi verdin parasını?

Gerekçe olarak vali muavini bizim için ‘modern dilenci’ diyormuş. Alper Taşdelen’in Yardımcısı Anıl Bey bana ‘sen seyyarsın kardeşim’ dedi. Çocuklara çocuk şarkıları öğreten bir babayım ben, sıradan biriyim ama sıradan bir sanatçı değilim. Ankara’nın bütün kültür dergilerinde yer almış, Ankara’nın yaşayan efsane isimlerinden biriyim. Bana nasıl kalkıp da seyyar dersin sen? Bir tek gün o Çankaya Gazetesi’nde yer alamadım ben.

SANATÇISINI SAHİPLENMEYEN BİR ÇANKAYA BELEDİYESİ

‘Ne gibi bir düzenleme yapılmalı, yetkililere nasıl bir çağrıda bulunmak istersiniz’ sorusuna ise Ata Yıkar şu şekilde cevap verdi:

‘Ayan beyan söylüyorum, AKP’nin belediye başkanı Mustafa Tuna görevinden ayrılmadan önce meclisini toplayarak bir karar aldı. ‘Metroların altında müzik yapılsın, trenlere girilmesin, metrolara sahne kuralım, buralarda müzik yapalım’ dedi. Mustafa Tuna’ya teşekkür ediyoruz. Tabi daha iyi düzenlemeler yapılabilir. Biz düzenleme yapılmasından yanayız. Sokaklardan müzisyenleri kovarak bir yere varamazsınız. Bu şekilde sonuç alamazsınız, alınamaz. Mantıklı değil, bilimsel değil. Sokak sanatının engellediği nerede görülmüştür? Demokratik haktır bu.’

BARLARDA, MEYHANELERDE MÜZİK YAPMAK ZORUNDA MIYIM?

Barlarda, meyhanelerde müzik yapmak zorunda mıyım? Mecbur muyum alkollü, sigaralı ortamlarda müzik yapmaya? Benim suçum akordeon çalmayı öğrenmek midir? Çocuğun suçu gitar çalmayı öğrenmek midir? Keman çalmayı öğrenmek midir? Bu devlet ekmek parasını sanatla kazanmak isteyenlere ne öneriyorlar? Ne yapacak millet taş mı yiyecek bu işsizlikte?

Ne yapalım onları söylesinler? Alper Taşdelen versin bana bir süpürge, bana da bir kadro versin, benden verim alabileceğini düşünebiliyorsa , 60 yaşındayım ben süpüreceğim sokakları. İçimden de türküyü mırıldanarak, elimde süpürgemi bazen saz gibi kullanarak sanatımı öyle icra edeceğim. Sayın Kemal Kılıçdaroğlu da uyumasın. Genel Başkan’a sesleniyorum, bir baksın belediyeleri ne yapıyor.

Bir sanatçının feryadı bunlar. Ve aynı feryadı ben, bu yaşa geldim, olgunum, tecrübeliyim de konuşuyorum. 18 yaşında, 25 yaşında gitar çalan çocuk ne söleyecek size karşı? Zaten geliyorlar 5 tane arka arkaya ceza veriyorsun.
Sayın valime de sesleniyorum, belediye başkanlarımıza sesleniyorum: Bir sosyal sorumluluk projesi üretin de, bu sanatçılarınıza sahip çıkın.

‘Sanatçısını sahiplenmeyen Çankaya Belediyesi’

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Eğer, bu haber aynen burada anlatıldığı gibiyse Çankaya Belediyesi bu konuda doğru bir iş yapmamış demektir. Çünkü;
    özellikle Çankaya civarında yaşayan Ankaralılar yakından tanır ve bu kişiye karşı çoğunun da sempatisi vardır. Öğrenciyken Kızılay ve Botanik Park’ta karşımıza çıkar ve bir süreliğine dinlerdik. En son 2-3 yıl önce kızımız Kuğulu Park’ta oynarken İzmir Marşını çaldı ve ( ee İzmirliyiz ya

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!