TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un “Montrö” açıklamasına tepkiler yağdı. Emekli Koramiral Atilla Kıyat, “Sözün bittiği yerdeyiz” derken, emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz, Şentop’un sözleri için “bu işlevsizliğin itirafı ve milli egemenlik bilinci kaybının vardığı son noktadır” yorumunu yaptı. Muharrem İnce de “Bu ülke, Erdoğan’ın babasının çiftliği değildir” ifadelerini kullandı.
VERYANSIN TV
TBMM Başkanı Mustafa Şentop dün gece katıldığı bir televizyon programında “Cumhurbaşkanı, İstanbul Sözleşmesi’nden kararname ile çekildiği gibi Montrö’den de diğer uluslararası anlaşmalardan da çekilebilir“ ifadelerini kullandı.
Şentop’un açıklamalarına yanıt veren Amiral Cem Gürdeniz, “Montrö’den vaz geçen Türkiye emperyalizme hizmet eder. Montrö’nün ortadan kalkmasının yaratacağı sonuçlar, KKTC’den; Mavi Vatandan vaz geçmekle ya da güneyimizde kukla bir Kürt devletinin kurulmasına izin vermekle eş değerdir” diye vurguladı. (İlgili haber için tıklayın)
Amiral Gürdeniz’in sözleri sosyal medyadan büyük destek görürken, TBMM Başkanı Mustafa Şentop’un açıklamasına tepkiler yağdı.
İşte o tepki mesajlarından bazıları:
‘MİLLİ EGEMENLİK BİLİNCİNİN KAYBI’
Emekli Tümgeneral Ahmet Yavuz: 2017 Referandumunda Hayırlı Konvoy olarak yollara düşmüş ve CB’ye verilen yetkilerle TBMM’nin işlevsiz kalacağını anlatmıştık. TBMM Başkanı Şentop’un Montrö konusundaki açıklaması bu işlevsizliğin itirafı ve milli egemenlik bilinci kaybının vardığı son noktadır!
Enerji uzmanı Doç.Dr. Volkan Özdemir: Montrö gibi Egemenlik harcımız olan bir Antlaşma, bizzat Meclis Başkanı tarafından tartışmaya açılıyor! Başka ülkede bu durum hayal bile edilemez…
Emekli Koramiral Atilla Kıyat: “Cumhurbaşkanı, Montrö’den de çekilebilir.” Bu sözler , sokakta mikrofon uzatılmış bir vatandaşa değil , TBMM Başkanı’na ait.. Sözün bittiği yerdeyiz.
Emekli Tümamiral Semih Çetin: TBMM Başkanı’nın bu sözleri söylediği bir ülkede beka sorunu var mı yok mu diye tartışmanın anlamı yoktur.
Emekli Tuğgeneral Naim Babüroğlu: 20 Temmuz 1936 Montrö Boğazlar Sözleşmesi’yle Türkiye Boğazlar üzerinde tam egemenlik elde etmiştir. Montrö’nün tartışılması, Dedeağaç’a üs kuran ABD’yi ve Yunanistan’ı çok sevindirir. -Türkiye’nin 1934 Balkan Antantı ve 1937 Sadabat Paktı benzeri ittifaklara ihtiyacı var.
Emekli Albay Alican Türk: TBMM’nin Başkanı zat ne dediğinin farkında mı?
Cem GÜRDENİZ Amiralim “Montrö’nün ortadan kalkmasının yaratacağı sonuçlar, KKTC’den, Mavi Vatan’dan vazgeçmekle ya da güneyimizde kukla bir Kürt devletinin kurulmasına izin vermekle eş değerdir.” diyor. Siz nasıl yöneticilersiniz ya?
‘BU ÜLKE ERDOĞAN’IN BABASININ ÇİFTLİĞİ DEĞİL’
Muharrem İnce: “Cumhurbaşkanı, isterse Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nden çekilebilir” demek Cumhurbaşkanı isterse Boğazlardaki kilidi açar demektir. Bu ülke, Erdoğan’ın babasının çiftliği değildir. Montrö’den çekilmeyi örnek olarak dahi vermek, Lozan’ı tartışmaya açmak olsa olsa Sevr özlemidir.
‘DERHAL İSTİFA ETMELİ’
İYİ Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray: TBMM Başkanı; “Cumhurbaşkanı, İstanbul Sözleşmesi’nden kararname ile çekildiği gibi, Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nden de diğer uluslararası anlaşmalardan da çekilebilir” diyor.
Anayasa ihlâlini meşru gören..
TBMM’nin hak ve haysiyetini korumayan Sn Şentop derhal istifa etmelidir.
Ayrıca TBMM Başkanı’nın, “Cumhurbaşkanı isterse Montrö anlaşmasını da fesheder” sözünü “Kanal İstanbul” ısrarı ile birlikte okuyun.
CHP Ankara Milletvekili Levent Gök: TBMM Başkanının,Cumhurbaşkanının İstanbul Sözleşmesi gibi Montrö Boğazlar Sözleşmesinden de çekilme yetkisinin olduğunu ifade etmesi büyük bir talihsizliktir.TBMM Başkanı Meclis’in yetki ve itibarını savunmalıdır.
İstanbul Milletvekili Prof. Dr. Ümit Özdağ: TBMM Başkanı Mustafa Şentop: “Cumhurbaşkanı, İstanbul sözleşmesinde olduğu gibi Montrö Boğazlar Sözleşmesinden de çekilebilir”demiş. TBMM Başkanı Erdoğan’ı anayasayı ihlal suçu işlemeye teşvik ediyor. Millî menfaatlerimizin ihlali ayrı konu.
Tarihçi Sinan Meydan: Montrö’den çekilir, Lozan’ı tartışmaya açarsanız Sevr’i kucağınızda bulursunuz.
Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan:
TBMM Başkanı, 1936 yılında meclisin imza kararı aldığı Montrö Boğazlar Sözleşmesi’nin tek bir kişinin iradesi ile iptal edilemeyeceğini bilmelidir. Geçmişine, bugününe ve geleceğine sahip çıkamayan bir meclis başkanı, bu şekilde konuşamaz ve derhal istifa etmelidir!
Hazine garantisi verip su yönetimini Katarlıların kontrolüne bıraktığınız Kanal İstanbul, Türkiye’nin projesi olamaz! Katar sermayesi İngiliz bankalarının himayesinde olduğuna göre, bu projenin gerçek amacı nedir? Bunu topluma açıklamak zorundasınız.
Kanal İstanbul devlet garantisinde pahallı bir olay.
Möntrö’yu fesetmek çok daha pahallı bir olay..
Başka Söze gerek yok.
Ey Türk gençliği! Birinci vazifen, Türk istiklâlini, Türk Cumhuriyet’ini, ilelebet, muhafaza ve müdafaa etmektir.
Mevcudiyetinin ve istikbalinin yegâne temeli budur. Bu temel, senin, en kıymetli hazinendir. İstikbalde dahi, seni bu hazineden mahrum etmek isteyecek, dahilî ve haricî bedhahların olacaktır. Bir gün, istiklâl ve cumhuriyeti müdafaa mecburiyetine düşersen, vazifeye atılmak için, içinde bulunacağın vaziyetin imkân ve şeraitini düşünmeyeceksin! Bu imkân ve şerait, çok nâmüsait bir mahiyette tezahür edebilir. İstiklâl ve cumhuriyetine kastedecek düşmanlar, bütün dünyada emsali görülmemiş bir galibiyetin mümessili olabilirler. Cebren ve hile ile aziz vatanın, bütün kaleleri zaptedilmiş, bütün tersanelerine girilmiş, bütün orduları dağıtılmış ve memleketin her köşesi bilfiil işgal edilmiş olabilir. Bütün bu şeraitten daha elîm ve daha vahim olmak üzere, memleketin dahilinde, iktidara sahip olanlar gaflet ve dalâlet ve hattâ hıyanet içinde bulunabilirler. Hatta bu iktidar sahipleri şahsî menfaatlerini, müstevlilerin siyasî emelleriyle tevhit edebilirler. Millet, fakr ü zaruret içinde harap ve bîtap düşmüş olabilir.
Ey Türk istikbalinin evlâdı! İşte, bu ahval ve şerait içinde dahi, vazifen; Türk istiklâl ve cumhuriyetini kurtarmaktır! Muhtaç olduğun kudret, damarlarındaki asil kanda, mevcuttur!
K. ATATÜRK
20 Ekim 1927
Aç bir oku sonra yaz be insan oğlu, denetim yokmuş ücret yokmuş vsvsvs Ne kadar seviyorsunuz okunmadan yazmayı. Hepsi var. Ekleri de oku bizahmet.
Dolar 8 oldu, reyiz yine mangali yellemeye basladi. 20 yildir ayni strateji. Bu adamlar ABD gemilerini ucretsiz gecirmek icin istanbul’u ortadan ikiye yarmayi planlayan insanlar. Gaza gelmenin bir anlami yok.
Gücü yeten değil, yüreği yeten için açık yol buyrun önden alalım.
Böyle meclise, böyle başkan. Ne desin artık bu millet.
Anlasmanin iceriklerini bilmeden bazi anlasmalara kutsallik addetmek herhalde sadece bizde bulunur..Fener cimbom maci mi yapiyoruz arkadas? Neyse gorelim bilelim oyle konusalim..Isimize gelmeyen birsey varsa sokup atalim, mucadele edelim..Hakkimizi soke soke alalim..Koyun mu zannediyorsunuz milleti?
Burada bazı din kardeşlerim, bazı makaleler ve mesajlardan rahatsız olmuş ve aklınca şark kurnazlığı yaptığını sanarak siyasete girmelerini tavsiye etmiş.Yurttaş olma bilincini kavrayamamış a güzel kardeşim bulunduğun partinin politikası ile örtüşmüyor diye herkesi siyasete davet edemezsin. Kaldı ki senin böyle bir gücün yok. Siyasete nasıl davet edilir onu en azından öğren. İlla ki birini siyasete davet edeceksen devlet kurumu kadrosunda bulunan gündeme sokmaya çalıştığınız Ayasofya din görevlisine bu çağrını yap. En azından siyasete girme çağrısı yaptığın bu insanlar emekli grubundalar ve devlet kadrosunda değiller.
gene agzı olan yazmış.o savunduğunuz anlaşmalarda misaki milli sınırları bile korunmamış.
Okuyunca birden “höösst” oldum.
Bu cehaletin sonu felaket.
Hiç şaşmayalım bu kafa Lozan’da neymiş der.
Duyunu Umumiye….
Sevr bize dinimizdi…
Olarak devam ederler.
Artık emperyalistlerin uşakları açık açık söylüyorlar ! Öyle çok suç işlediler öyle çok yedilerki artık ne deseler ne yapsalar onları kesmiyor !!
Emekli askerler siyasi parti kurarak ülke yönetimine talip olabilirler.ellerindne tutan yok.her seferinde ağlamak boşuna.
Bazen erdoğan’a değilde çevresindeki ayakcılara kızanlara söylüyorum, kıvırmadan eleştirinizi gerçek sahibine yapın oda erdoğandır.
Montrö boğazlar sözleşmesinin ilk maddesi der ki, barış zamanında gündüz gece bayrak ve yükü ne olursa olsun hiç bir işlem olmadan boğazlardan geliş gidiş tam özgürlüğünden yararlanılacaktır. Yani bu muahede öyle tam bağımsızlık şeklinde falan değil, meclis başkanı muhtemelen bunu kastederek fesh ederiz demiştir ve haklıdır, hiç bir denetimden geçmeden ve ücret ödemeden gemiler boğazdan geçemez, ayrıca dipnot bu mutabakat süresi 20 yıldı, herhangi bir işlem yapılmadığı için hala devam ediyor
mustafa şentop İSTİFA EDİNİZ.
şahsım devletinin çiftliği oldu. 19 yıldır abd-fetö-rusya-pkk-aydınlar-liberallar, para makam allah ile aldatılan halkın bir kısmının oyu vb ile yol alarak her istediklerini yaptılar ve yapmaya devam ediyorlar.
Muhalefet olarak sizler üzerinize düşen görevleri yapmadınız. Sadece konuştunuz ÇENE yarışı yaptınız.
TÜRK MİLLETİ nin kurduğu GAZİ MECLİS ve TÜRK SİLAHLI KUVVETLERİ ne hale geldi haberlerden görüyoruz tarikat üyeleri sızmaya başladı.
Yurdun bütünlüğü ve ulusal bağımsızlığımızı özellikle CUMHURİYET REJİMİ yerli iş birlikçi hainler cemaat tarikatlarla yıkılmak üzere.
Endişeliyim İç savaş veya abd işgaline uğrayacağız.
Erken seçim şart
Tbmm’nin değil de reisin başkanı olunca bu ifadeler eşyanın tabiatına uygun.
Gel der gelirler, git der giderler. Akp iktidardan düşünce bu insanların hali ne olur acaba. Düşünmek bile istemiyorum.
Bu şahıs bu sözleriyle içinde taşıdığı gizli emellerini açığa çıkarmış. Oturduğu koltukta, Türk milletine değil emperyalizme hizmet etmeye çalışıyor. Acilen istifa etmeli, etmiyorsa Merkez bankası başkanı misali görevden alınmalıdır.
Sanıyorum, TBMM’nin Sayın Başkanı ilerleyen günlerde LOZAN’ı tartışmaya açmak niyetindedir.
Montrö’yü dillerdirmesi mayınlı arazide eşek dolandırma amaçlıdır. Umarım yanılıyorumdur.