Türk Tabipleri Birliği neden sessiz!

featured

Dr. Ceyhun Balcı yazdı

Her 24 Nisan’da olduğu gibi bu kez de kaygıyla bekledik. Kaygımız ABD Başkanı Joe Biden’ın sözde Ermeni Soykırımı’nı kutsamasıyla karşılık bulmuş oldu. Uluslararası mahkemelerce karara bağlanmış olan bu durumla ilgili olarak ne ABD Başkanı ne de bir başkası Türkiye’yi soykırımcılıkla suçlama hak ve yetkisinde olamaz.

Durum bu denli açık ve ortadayken, özellikle yazılı ve görsel basın organlarında soykırım suçlamasına karşı öfke dolu yanıtlar gırla giderken dişe dokunur söz söyleyene rastlayabilene aşk olsun.

Diğer yandan ise, meslek kuruluşları, sendikalar ve bu kapsamdaki başkaca kurumların (tepki gösterenleri bağışık tutarak) soykırım suçlaması karşısındaki sessizliği ibretlik olsa gerektir.

Olur olmaz her konuda görüş açıklamayı ve özellikle de Türkiye’nin önde gelen baş derdi bölücü terörle ilgili dolaylı ya da dolaysız olarak terörün yanında tutum almayı görev edinen Türk Tabipleri Birliği (TTB) ve büyük kentlerdeki tabip odalarının bu konuyla ilgili bir kınama bildirisi yayınlamaktan kaçınmaları ilginç olduğu kadar Tıbbiyeli ruhuyla ülkemizin var edilmesinde önemli katkısı olan hekimler için utanç kaynağıdır.

Amerikan ve Avrupa emperyalizminin gözbebeği olan bölücü terör örgütü PKK ve YPG’ye toz kondurmayan, her fırsatta bir şekilde desteğini esirgemeyen TTB’nin ve onun izindeki tabip odalarının sessizliğini işbirlikçiliğin sessizliği olarak nitelememek elde değil.

TTB’yi ve onların bağlaşığı konumundaki tabip odalarını yakından tanıyan ben ve benim gibi meslektaşlar için hiç de şaşırtıcı olmayan bu çarpıklığı kamuoyuna biraz olsun anlatmakta, bu kuruluşların başındakilerin içyüzünü açığa çıkartmakta yarar var. Bu yazıyı kaçınılmaz bir görev gereği kaleme almış oluyorum.

Biraz geriye gidildiğinde ve kimi olaylara yakından bakıldığında TTB’ye egemen olanların “Ermeni Soykırımıyla Yüzleşmeliyiz” diyen solcu/sosyalist görünümlü ama gerçekte Batıcı liberal eğilimde oldukları görülür.

Amerikan emperyalizminin kara gücü olduğu bilinen PKK/YPG’ye yakınlığıyla tanınanların Emperyalist Yalan olmaktan öte anlam taşımayan Sözde Ermeni Soykırımı suçlamaları karşısındaki sessizliklerini anlamak bu bakımdan hiç de güç değildir. Biraz daha cesaret bulsalar Ermeni Soykırımı gerçektir ve özür dilenmelidir bile diyebilirler. Buna eşdeğer söylemlerin geçmişteki kimi TTB yöneticilerince çeşitli ortamlarda seslendirildiği bilinmeyen bir durum değildir.

Bağlantıdaki habere göz atılırsa ne demek istediğimiz çok daha iyi anlaşılabilecektir.

https://www.medimagazin.com.tr/medilife/tr-ermenilerden-ozur-imzasina-tepki-10-681-18113.html

Yurtsevmez tutumlarıyla kamuoyunda yer edinen TTB ve izcisi tabip odalarının kendi görev alanlarındaki söylemlerinin haklı da olsa ilgi görmesi bir yana tepki çekmesinde yanlış tutumlarının etkisi yadsınmayacak denli pay sahibidir.

Bardağın dolu kısmını görerek sonlandıralım yazıyı. Sayıları 150 bini aşkın olan Türk hekimlerini izledikleri akıl almaz politikalarla kendi meslek kuruluşlarından başarıyla uzak tutarak marjinalleşen TTB’nin karşısında duran hatırı sayılır bir hekim kitlesi olduğu da kuşkusuzdur.

Bu bağlamda bir araya gelen çok sayıda tabip odası ve hekim topluluğu aşağıdaki bildiriyi yayımlayarak Tıbbiyeli ruhunun ölmediğini haykırmış oldular.

Tarihe not düşme görevi de yerine getirilerek…

Türk Tabipleri Birliği neden sessiz!

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

3 Yorum

  1. 28 Nisan 2021, 19:26

    Yönetim kurulundaki kimi isimlere dikkat ederseniz, neden sessiz olduklarını da bi nebze anlayabilirsiniz…

  2. ilk önce bir düzeltme yapmak lazim, bunlara “türk” demek abestir, ancak bunlara EYTB (emperyalist-yalakasi-tabibler-birligi) denebilir; bunlar kendilerini bir .ok zanneden, katliamci-sömürgeci-emperyalist-siyonist-hacli bati KÜRESEL CETEnin yal canagindan beslenen zavalli, cigerli 1$`lik satilmis palyacolardir, bu grubun bilimsel-sosyolojik analizi budur

  3. 28 Nisan 2021, 18:29

    Şahsen ben bu derneği kuruluş amacına uygun olarak öncelikle tıp alanında hemde salgınla boğuştuğumuz bu güncel sorunla ilgili açıklama yapmasını beklerdim. Mesala bir çağrı yaparak piyasada standart dışındaki maskelerin toplatılması için çağrı yapabilirdi. Bunun yanı sıra yine maskelerin yeterli bir standartta üretilmesi için teklifte bulunabilirdi. Hayatını kaybeden sağlık çalışanların istatiğini tutmaktan ziyade koruyucu önleyici tedbirler sunabilirdi. Bazen diyorum ki tamam okumamış insanlar hakkını koruyamıyorlar ama okuyanlar da hakkını koruyamıyorlar dernekleri olsa bile. Sağlık alanında ses vermesi beklentimiz olan bu derneğin tabi ki Ulusumuzun ortak menfaatleri olduğu alanlarda da bir açıklama yapması gerekirdi. En azından ABD’ye aldığı bu karar için bir kınadık ifadesi kullanabilirdi.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!