Yusuf Yavuz
Yusuf Yavuz

Belediyeler ‘gönül alma’ atamalarından uzaklaşabilecek mi?

featured

Yusuf Yavuz yazdı…

Antalya’da 12 Nisan’da yaşanan teleferik kazasıyla ilgili tartışmalar sürüyor. 2017’de hizmete açılan teleferiği işleten Büyükşehir Belediyesi’ne bağlı şirketlerden ANET’in eski yöneticisi olan Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz de tutuklanan isimler arasında yer aldı. CHP’den Kepez ilçesinde belediye başkanı seçilen Kocagöz’ün tutukluluğunun sona ermesi için yapılan itirazlar da reddedildi. Bir vatandaşın ölümüyle, 17 vatandaşın da yaralanmasıyla sonuçlanan teleferik kazasında, aralarında çocukların da bulunduğu 174 kişi ise yaklaşık bir gün boyunca havada asılı kalarak kurtarılmayı bekledi.

SAVCILIK TELEFERİK KAZASIYLA İLGİLİ SORUŞTURMAYI GENİŞLETİYOR

Kazayla ilgili soruşturmayı yürüten Antalya Cumhuriyet Başsavcılığı, 22 Nisan 2024 tarihinde Antalya Emniyetine yazdığı yazıda, teleferik kazasıyla ilgili doğrudan bilgisi olan, olayı gören, müdahale eden ve yardım çalışmalarına bizzat katılan kişilerin tespit edilerek olayla ilgili bilgilerine başvurulması istendi. Cumhuriyet Başsavcılığı’nın bu talebi, Antalya Valiliği tarafından ilgili kamu kurumlarına da iletildi.

Kepez Belediye Başkanı Mesut Kocagöz’ün yerine vekâleten CHP’li Meclis Üyesi Refik Emre Altekin atanırken, Başkan Kocagöz’ün tutukluluğunun ne zaman sona ereceğine yönelik tartışmalar ise sürüyor.

KOCAGÖZ’ÜN TUTUKLANMADAN ÖNCE VERDİĞİ ÇARPICI DEMEÇ

Teleferik kazasının hemen ardından henüz gözaltına alınmadan önce Duvar’dan Gazeteci Ceren Deniz’e konuyla ilgili demeç veren Mesut Kocagöz’ün aktardıkları, hem teleferik konusunda hem de ANET yönetimine getirilmesiyle ilgili çarpıcı ayrıntılar içeriyor.

‘TELEFERİK GECE RÜYALARIMA GİRİYORDU’

ANET’ten 28 Kasım’da istifa etse de ticari sicilden yöneticiliğinin düşürülmesi 19 Şubat 2024 tarihinde gerçekleşen Mesut Kocagöz, teleferikle ilgili kontrollerin her hafta yapıldığını anlatırken “Çünkü benim gece rüyalarıma giriyordu teleferik. Hepimizin çoluğu çocuğu var, Allah korusun vebali büyük diye, eksiği yok fazlası var yaptırdığım kontrollerin” ifadelerini kullanıyor.

‘İSVİÇRELİ FİRMA KONTROL YAPMAYI KABUL ETMEDİ’

Kocagöz’ün henüz gözaltına alınmadan saatler önce verdiği demeçte anlattıkları, açıldığı günden bu yana teleferiğin bir tür kâbus olduğu gerçeğinin altını çiziyor: “2019’da Muhittin Başkan göreve geldiğinde ‘farklı yerlerden teklif alsanız’ dedi, her yerden aldım. Dünyada iki tane teleferik konusunda uzman ülke var. Birisi Avusturyalılar, diğeri de İsviçreliler. O zaman Antalya’daki Olimpos Tahtalı teleferik hattını yapan İsviçreli firmaya gittim. Ağır bakım yapmayı kabul etmediler. En azından ağır bakımın kontrolünü yapmalarını istedim. Onlarda ağır bakımın kontrolünü yapan bir makine var. Dedim ki; parasını verelim, siz gelip kontrolü yapın. Cevaben, ‘Biz kendi yapmadığımız yerin kontrolünü yapmayız’ dediler.”

AKP’DEN CHP’YE, KEPEZ’DEN ANET YÖNETİMİNE

Mesut Kocagöz, 2004-2014 arasında AKP’li bir siyasetçi olarak Kepez Belediye Başkan Yardımcılığı yaptı. 2014-2019 arasında hem Kepez Belediyesi hem de Büyükşehir’de AKP’nin Meclis Üyesi olan Kocagöz, 2019’da dönemin Büyükşehir Belediye Başkanı Menderes Türel tarafından tüm görevlerinden alınınca CHP’ye yöneldi. Ardından ise CHP’den Kepez’de aday gösterilmesi gündeme geldi.

‘MUHİTTİN BAŞKAN 8 ŞİRKETTEN HANGİSİNİ İSTERSEN VERECEĞİM DEDİ’

Kocagöz, verdiği demeçte, hem bu süreçte yaşananları hem de ‘ben bu göreve talip olmadım’ dediği ANET’in başına nasıl getirildiğini şöyle anlatıyor: “2019’da aday gösterip, elimi kaldırıp, sonra adaylıktan çektiler, mağdur oldum ya. Beni ikna etmek için Muhittin Başkan çağırdı. ‘Belediyenin 8 şirketi var, hangisini istiyorsan onun sorumluluğunu vereceğim’ dedi. Hislerim güçlüdür, herhalde ondan dedim ki; ‘Nereyi verirsen ver, ANET’i verme.’ ‘Neden?’ diye sordu. Aynen şöyle söyledim: ‘Teleferik her hafta kontrolü de yapılsa çok büyük bir sorumluluk. Teknik raporları sürekli takip ediyorum ama yine de ben korkuyorum, geceleri uyumuyorum. Çok dik burası.’

‘HER SABAH DUALARLA GİDERDİM, HER YERİNİ KONTROL EDERDİM’

Başkan Muhittin Böcek de ‘Sen burayı biliyorsun’ deyip, ANET’in yönetimine verdi beni. Ben de her sabah dualarla giderdim, her yerini detaylıca kontrol ederdim. ANET’in bünyesindeki tek tesis teleferik değildi ama illaki her gün uğrardım oraya, son raporları incelerdim. Bir eksik var mı, bir ihtiyaç var mı, son güne kadar hiç aksatmadan takip ettim. Şükürler olsun o güne kadar hiç bir kaza yaşamadık.”

SEÇİM KAYBEDEN SİYASİLERE ‘GÖNÜL ALMA’ ATAMALARI

Mesut Kocagöz, demecinde teleferik için yılda 10 milyon TL’ye yakın bakım harcaması yapıldığını da belirterek hem kendisinin hem de “iyi çocuklardır” dediği ANET görevlilerinin bir sorumluluğunun olmadığını savunuyor. Ancak Kocagöz’ün belediye şirketinde görevlendirilmesiyle ilgili aktardıkları, son yıllarda AKP ile Türk siyasetine iyice yerleştirilen, seçim kaybetmiş ya da adaylıktan çekilmiş kişilerin “gönlünü almak” uğruna nasıl bir kadrolaşma yoluna gidildiğini de gözler önüne seriyor. AKP’nin yaygınlaştırdığı bu siyasi hastalık, CHP’yi de etkisi altına almış durumda.

KAZANAMAYAN ADAYLAR BELEDİYE KADROLARI VE ŞİRKETLERE

2019’da Kepez adaylığı için önce eli havaya kaldırılıp sonra adaylıktan çekilmesini ‘mağduriyet’ olarak gören Kocagöz’e belediyeye ait 8 şirketten birini seçmesi için önüne seçenekler sunulması, insan hayatına doğrudan dokunan hizmetler üreten belediye şirketlerine bu yöntemle yönetici seçilmesi siyasilerin sorumsuz davranışlarına çarpıcı bir örnek. Aynı dönemde İYİ Parti ile ittifak yaparak seçimlere giren CHP’li Muhittin Böcek, 2019 yerel seçimlerinde farklı bölgelerde İYİ Parti’den aday olan ancak seçilemeyen bazı isimleri de Büyükşehir Belediyesi’ne ait şirketlere yönetici yapmış, bazı isimleri ise daire başkanı kadrosuna almıştı.

LİYAKAT YERİNE HATIR-GÖNÜL ATAMALARI KURUMSAL İŞLEYİŞİ BOZUYOR

ANET’in yönetimine bakıldığı zaman da daha önce CHP’den çeşitli dönemlerde milletvekili aday adayı olmuş ancak seçilememiş bazı isimlerle Başkan Böcek’in geçmişte birlikte çalıştığı kişilerin olması da dikkati çekiyor. Kent halkı için hizmet üretmesi gereken belediye kadroları ya da belediyeye ait şirketlerin “biz siyaseten bedel ödeyip geldik buralara” diyerek koltuklarına oturan kişilere paylaştırılması, hizmette aksamalara neden olmasının yanında kamu zararına da yol açıyor. Liyakat ve mesleki deneyim yerine, siyasi hesaplarla ve hatır-gönül işleriyle yapılan atamalar, özellikle belediyelerdeki çalışma ortamını da büyük ölçüde bozuyor.

ÖZGÜR ÖZEL’İN LİYAKAT UYARISI KARŞILIK BULACAK MI?

Hem Antalya Büyükşehir Belediyesi’nde hem de ilçe belediyelerinde yeni dönemin atamaları başladı. CHP Lideri Özgür Özel’in geçtiğimiz hafta Ankara’da yapılan yerel yönetimler çalıştayında belediye başkanlarına atamalarda liyakat ilkesine uygun davranmaları yönündeki uyarılarına ne kadar dikkat edileceği bu süreçte ortaya çıkacak. Antalya’daki teleferik kazası, belediye kadrolarının ve kuruma bağlı şirketlerin yönetim kurulu üyeliklerinin, liyakate göre değil, katalogdan seçer gibi siyasi ulufe olarak dağıtıldığını da gösterdi. CHP’nin yerel seçimlerde elde ettiği başarının kalıcı olması, bu süreçte belediyelerde yapılacak atamalara bağlı. Belediyeler liyakat mezarlığı mı olacak yoksa çağın gerektirdiği donanıma sahip, işinin ehli insanların göreve getirildiği, sorun yaratan değil, sorun çözen hizmet kurumlarına mı dönüşecek, bunu zaman gösterecek.

Belediyeler ‘gönül alma’ atamalarından uzaklaşabilecek mi?

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!