MERVE DUMAN / VERYANSIN TV
6 Şubat’ta Kahramanmaraş’ta meydana gelen depremin yol açtığı yıkımın ardından, 7.2 ile 7.6 arasındaki büyüklükte deprem beklenen İstanbul’da vatandaşlar endişeyle karot testi ve benzeri bina dayanıklılık testlerine yönelmişti.
İstanbul’da yaşayan bir aile, ‘Bir felaket daha olur’ korkusuyla Ümraniye Belediyesi’ne gitmiş ve binalarının depreme dayanıklı olup olmadığını öğrenmek için karot testi yaptırmak istemişti. Belediye çalışanı E.D.’nin yönlendirmesiyle, HK Mühendislik isimli özel bir yapı denetim firmasına giden aile, mağdur edilmişti. Konuyu yargıya intikal etmiş, İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatılmıştı.
AKP’li Ümraniye Belediyesi’nin ‘tanıdık’ firmasında yaşanan ‘karot’ kriziyle ilgili soruşturma devam ederken, dikkat çeken gelişmeler yaşandı.
İddialara göre asıl vahim olaylar kaymakamlığın harekete geçmesiyle yaşandı ve şirketi yalnız bırakmayan bir iş insanı, karot örneklerine el konulan vatandaşlara 50 bin liralık rüşvet talebiyle gitti.
Kaymakamlık ve belediye arasındaki ‘ev sahibi-kiracı’ ilişkisi devreye girerken, kaymakamlığın “tedbir alınsın” talimatı da yanıtsız kaldı.
KAYMAKAMLIK DEVREYE GİRDİ
İşte krizde yaşanan son gelişmeler…
Ümraniye Kaymakamlığı ‘karot’ krizine dahil oldu ve soruşturma başlattı. Mağdur T.A., kaymakamlık odasında müşteki sıfatıyla ifade verdi. Savcılıktaki ifadesinin aynen geçerli olduğunu kaydeden T.A., belediye çalışanı E.D.’yi işaret ederek “Bahse konu firmaya yönlendirme sebebinin, firmayla kişi arasında çıkar ilişkisi olduğu düşüncesindeyim” dedi. T.A., şikayetçi olduğunu yineledi.
KAYMAKAMLIK ‘TEDBİR ALINSIN’ DEDİ, BELEDİYEDEN SES ÇIKMADI
Kaymakamın, “riskli binada yaşayan yüzlerce vatandaşın can güvenliği tehlike altında” diyerek 3 Ocak’ta belediyeye yönelik verdiği “İvedilikle tedbir alınsın” talimatı aynı yetkililer tarafından sümen altı edildi.
Kaymakam bir ay sonra aynı talimatı verip “ilk talimata neden uyulmadığını ve talimat nezdinde önleyici tedbirler kapsamında ne yapıldığını” sordu. Ancak kaymakamlığın bu talimatı da yanıtsız kaldı.
Veryansın Tv’ye yaptığı açıklamada kaymakamlığın belediye binasının üst katında olduğunu söyleyen “Bunun bir başka örneği yok” diyerek tepki gösterdi.
‘SEÇİMLERE GİDİYORUZ, BAŞKANA ZARAR VERİRSİN’
Bu süre zarfında kaymakamlığa giderek tedbir kararına neden uyulmadığını soran aile, kaymakamın yazı işleri müdürünün talimatıyla belediyenin yazı işleri müdürüne gitti. Belediyenin yazı işleri müdürüne “Kaymakamlıktan geliyorum, siz neden talimata cevap vermiyorsunuz?” diye soran aile, “Biz kaymakamınıza cevap veririz” yanıtını aldı. Belediyenin yazı işleri müdürü ile görüşmesini, kaymakamlığa aktaran aileden bir dilekçe daha yazması istendi. Aile, aynı gün el yazısıyla yazdığı dilekçeyi kaymakamlığa teslim etti.
‘BAŞKAN DUYMASIN, KENDİ ARAMIZDA ÇÖZELİM’
Binanın yıkılmasından ve içinde yaşayan 200 vatandaşın canından endişe eden mağdur aile, kaymakamlıktaki görüşmesinin ardından, “HK Mühendislik isimli yapı denetim firmasının, taşıyıcı kolonlardan alınan karot numunelerine el koyduğunu” söyleyerek çareyi belediye yöneticilerinde aradı. AKP’li belediyenin üst düzey yöneticileriyle görüşen ailenin mağduriyeti yine giderilmedi.
Belediye başkanı özel kalem müdürlüğüne giden aileye, “Zaten seçimlere gidiyoruz, başkana zarar verirsin. Sıkıntı olur, gel bunu çözeriz” denildi. Mağdur aile çareyi Belediye Başkanı İsmet Yıldırım ile görüşmekte aradı. İsmet Yıldırım ile görüşmek için özel kalemine gittiğini söyleyen aile, burada Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Islak ile telefonla görüştü. T.A., görüşmeyi şöyle anlattı:
“Özel kalemine gidip başkanla görüşüp yaşadıklarımızı kendisine anlatmak istiyorum deyince özel kalem müdürü ve yardımcısı çok tedirgin olup beni konuyla ilgili başkan yardımcısı ile kendi cep telefonuyla görüştürdü. Başkan yardımcısı da ‘Başkan duymasın, kendi aramızda çözelim elimden geleni yapacağım siz benden haber bekleyin’ gibi ifadeler kullandı. Fakat başkan yardımcısı da bir daha dönüş yapmadı.”
‘BELEDİYEYE GEÇİNCE HATIRLATMA YAPACAĞIM’
Belediye başkanının özel kalem müdürüyle tekrar konuşan T.A., Belediye Başkan Yardımcısı Mustafa Islak’ın konuyla ilgileneceğini söylediğini hatırlatıp, Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım ile görüşmek istediğini belirtti. Özel kalem müdürü “Belediyeye geçince hatırlatma yapacağını” kaydetti ancak bir dönüş olmadı.
50 BİN LİRALIK RÜŞVET TALEBİ
Ertesi gün olaylar daha ilginç bir hal aldı. İddiaya göre karot numunelerine el koyan HK Mühendislik’in patronu K.T. bir iş insanını devreye soktu. İş insanı, mağdur aileye ‘işlerin böyle yürümeyeceğini ve mücadelenin de bir çare olmayacağını ancak kendilerine 50 bin Türk lirası verilirse sorunların hemen çözüme kavuşacağını’ söyleyerek rüşvet talebinde bulundu. Bu talebi reddeden aile, ‘Ben rüşvet almam da vermem de’ diyerek suç duyurusunda bulunacaklarını firma yetkililerine söyledi.
Mağdur aile, Ümraniye İlçe Kaymakamlığı’na yazdığı talep dilekçesinde yaşananları şu sözlerle anlattı:
“Karot numunelerine el koyan ve ilgili belediye birimindeki odada bizimle tanıştırılan G.K. isimli firma yetkilisinin patronu olduğu söylenen K.T. isimli şahıs, bir iş adamını devreye sokarak eşimden işlerin asla böyle yürümeyeceğini ve mücadelemizin de bir çare olmayacağını ancak kendilerine 50 bin Türk lirası verilirse işlerimizin hemen çözüme kavuşacağını beyan ederek bizden ‘rüşvet talebi’nde bulunmuştur. Ancak, eşim bu talebi reddederek ilgililer hakkında hemen suç duyurusunda bulunacağını kendilerine iletmiştir.
Bunu öğrenen yetkililer hemen iki günde talimatınız nezdinde beklenen cevabı hemen tarafımıza ileterek, belediye sisteminde sözde mevcut bir başvurumuzun olmadığını, bu nedenle herhangi bir önlem alamayacaklarını bildirir bir tebligat göndermiştir. Oysaki aynı yetkililer mülki idari amirliğinizin talimatına yaklaşık bir aydır cevap vermeyerek ‘ivedilikle tedbir alınsın’ başlıklı talimat yazısını dikkate bile almamışlardı.
‘BAŞKAN YARDIMCISI KENDİNİ AKLAMA GAYRETİ İÇİNDE’
Kaldı ki, tebligat yazısının altında imzası bulunan Belediye başkan yardımcısı Mustafa Islak sanki konudan ve meselenin ciddiyetinden hiç haberi yokmuş gibi davranarak mağduriyetimiz nezdinde yürütülen soruşturmalardan kendini aklama gayretine girmiştir.
Başkan yardımcısı meseleyi hepimizden de daha iyi bilmekte ve takip etmektedir. Öyle ki, İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı Memur Suçları Soruşturma bürosu tarafından konumuzda geçen bir kamu personelin resmi bilgilerini isteyen talimat yazısına verilen cevap dilekçesinde de Mustafa Islak imzası bulunmaktadır. Tüm meseleyi iyi bilen ve eşimle de telefonda görüşen başkan yardımcısı meseleyi sistemsel bir zemine çekmek suretiyle veri tabanlarında eşim adına bir başvuru olmadığını izah ederek meseleden kendisini ve birimindeki diğer iş birlikçilerini aklamaya çalışmıştır.”
YENİ SORUŞTURMA AÇILDI
Mağdur aile, yaşananların ardından bir kez daha İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’na suç duyurusunda bulundu. Özel soruşturma bürosunda görevli savcı, soruşturmayı başlatıp mağdurların ifadesini aldı. Şüpheliler arasında Belediye Başkan Yardımcısı, Yazı İşleri Müdürü ve Kentsel Dönüşüm Müdürü de yer aldı.
‘KAROT’ KRİZİ NASIL BAŞLADI?
Türkiye beklenen İstanbul depremini konuşurken, karot numunesi inceleme başvurusu yapmak isteyen bir ailenin başına gelmeyen kalmamıştı. Ümraniye Belediyesi çalışanı E.D.’nin yönlendirmesiyle, HK Mühendislik isimli özel bir yapı denetim firmasına giden aile, firmadan karot örneklerini alamayınca çözümü belediyede aramıştı.
İddiaya göre, aileyle konuşan Kentsel Dönüşüm Müdürü Tevfik Uysal, “Söz konusu firmayı evet çok iyi tanırız ve hatta en çok başvuru getiren firmadır ama kendileri ile doğrudan bir gönül bağımız kesinlikle yoktur” demişti.
Ailenin ‘örgütlü nitelikli dolandırıcılık’ ile ‘kamu görevi nedeniyle hizmet nedeniyle güveni kötüye kullanma’ ve ‘haksız mala el koyma’ suçlarından şikayette bulunması üzerine İstanbul Anadolu Cumhuriyet Başsavcılığı’nca soruşturma başlatılmıştı.
Mağdur ailenin, savcılığa sunduğu ek dilekçede, Ümraniye Belediye Başkanı İsmet Yıldırım’ın danışmanı Zeki Çalışkan’ın da adı geçmişti. Karot krizini çözebilecek ‘kudrete’ sahip olduğu söylenen Çalışkan’ın İsmet Yıldırım ve Süleymancılar Cemaati ile dikkat çeken ilişkileri de ortaya çıkmıştı.
Aile, savcılığa sunduğu bir başka dilekçe ise “Olası depremde binamız yıkılırsa sorumlusu belediye yetkilileri ve iş birlikçileri” demişti. Söz konusu binanın 10-15 gün önce perde betonunun yıkıldığı ve istinat duvarı olmadığı belirtilmişti.
