Engin Balım yazdı…
Dün gerçekleşen CHP 21. Olağanüstü Kurultayı büyük birlik havasında geçti ve umut yeşertti! AKP, CHP’nin tek yumruk olmasından çok rahatsız oldu! Umutların tükendiği anda, Özgür Özel mucizesi gerçekleşti ve ülkenin üzerine bir güneş gibi doğdu…
Yukarıdaki cümlelerin benzerlerini candAŞ basında okuyacağınız için ben sizlere kimsenin anlatmadığı acı gerçekleri paylaşacağım.
Maalesef 22 senedir AKP’yi yıkması gereken CHP’nin AKP’lileştiğine tanık olduk.
Rakip olmak isteyen genel başkan adaylarına uygulanan mobbinglere şahit olduk. Ankara’daki tüm ilçe belediyeleri ve büyükşehir belediyesi CHP’nin yönetimindeyken, Başkentin en ufak salonunda ‘Yer bulamadık’ gerekçesi ile kurultay gerçekleştirildi. Dün Çankaya Belediyesi’ne ait Ahmet Taner Kışlalı spor salonu önünde, araçtan inip güvenlikle konuştum, otopark kısmı bomboştu, ‘İçerde ne var dedim’, ‘Abi kimseler yok bugün boş’ yanıtını aldım.
Kısa bir girizgahtan sonra gelelim fasulyenin faydalarına…
Öncelikle cezaevindeki Ekrem İmamoğlu’nun ilk bakışta Parti Meclisi ve Yüksek Disiplin Kurulu’nda kendi ekibini koruduğunu söylemek yanlış olmaz. Kılıçdaroğlu ise parti meclisine tek isim bile sokamadığı için bu kurultaydan en zararlı çıkan isim denilebilir.
Ancak İmamoğlu’na yakın isimler neden ilk 5 veya ilk 10 içine giremediler?
Niye kimse İmamoğlu’na yakın birçok ismin aldığı oy oranını, Özgür Özel’e yakın isimlerin aldığı oy oranı ile kıyaslamıyor?
Kitabın ortasından konuşacağım.
Mesela İmamoğlu’na yakın yerel yönetimlerden sorumlu Karadenizli Gökan Zeybek, PM’ye girmeyi başardı ama sondan birinci olarak seçildi. MYK’da acaba yer alabilecek mi? Mesela İmamoğlu’nun PM’ye girmesini rica ettiği, kendisine çok yakın bir isim olan önceki İBB meclis başkanvekili Tarık Balyalı’ya niçin, Özgür Özel’in anahtar listesinde yer verilmedi?
PM’ye girse, İmamoğlu’nun genel sekreter görevini vermesine kesin gözüyle bakılıyordu…
Parti saymanı ve İmamoğlu’nun mali işlerindeki akıl hocası olan milletvekili Özgür Karabat da dikkatimi çekti. CHP top 10’a girememiş, 14. sıradan PM’ye girebilmiş!
Ya da ‘Her şey çok güzel olacak’ sözleri ile 2019 seçimlerinde Türkiye’nin tanıdığı, şu anda da Silivri’de olan Berkay Gezgin, İmamoğlu ile bu kadar özdeşleşen, tanınırlığı son derece yüksek olan, şu anda mağdur algısı içindeki Gezgin de PM’ye 15. sıradan girebilmiş… İmamoğlu’nun özellikle anahtar listeye koydurduğu Gezgin’in hiç yoktan ilk 5 içine girebileceğini söylemişlerdi.
Geçtiğimiz hafta, Adana Büyükşehir Belediye Başkanı Zeydan Karalar ve Mersin Büyükşehir Belediye Başkanı Vahap Seçer ile birlikte, Silivri’de İmamoğlu’nu ziyaret eden Engin Özkoç, Kılıçdaroğlu ve Tuncay Özkan’a yakınlığı ile tanınan bir isim. Bizzat İmamoğlu tarafından anahtar listeye son dakika eklenen ve CHP MYK’da Ekrem Bey’in olmasını talep ettiği bir siyasetçi. Ancak 48. sıradan seçilebildi.
İmamoğlu’na acayip yakın biri olan Baki Aydöner’e gelelim… Ekrem Bey’in ekibinin olmazsa olmazı kişi de ancak 17. sıradan seçilebildi.
İmamoğlu’nun gözdesi Ozan Işık da 22. sıradan seçilebilirken, İmamoğlu’na yakın biri olan daha önce Rıza Akpolat’a yakındı, Pınar Uzun 29. sıradan seçilebildi…
Sevgi Kılıç yine İmamoğlu ekibinin kemik kadrosundan, 47. sıradan seçilebildi.
Bilim Kurulu listesinde yer alan İmamoğlu’nun vazgeçilmezlerinden Berker Esen mesela PM’ye 8. sıradan girebildi, yani 9. olsa, Örsan Öymen gibi seçilemeyecek! Esen Silivri CHP üyesi olduğundan dolayı bizzat İmamoğlu ile içerde en çok iletişim sağlayan özel bir öneme sahip, buna da dikkat çekmekte fayda var.
CHP Kurultaylarında ilk 10 ve 15’e girebilmek, PM içinden belirlenen MYK’nın şekillenmesinde, daima tabanın-örgütün genel başkana mesajı olarak yorumlanır.
Peki kurultay delegeleri kollektif akılla yukarıya dipten bir mesaj mı verdi?
Yoksa, Anahtar listelere, Veli Ağbaba tarafından, akıl aldıkları, tecrübeli bir CHP’li isim sayesinde, anahtarın maymuncuk listeleri yapılmak yoluyla, İmamoğlu içerdeyken örtülü bir operasyon mu çekildi?
Özgür Özel’e yakın isimler ilk 10’u domine ederken ilk 30 içinde baskınlık kurarken, mağdur algısı içindeki İmamoğlu tayfası neden çizik yedi?
Blok liste ile kurultaya gidecekken, Silivri’den İmamoğlu’nun ısrarı ile son dakika çarşaf listeyi kabul etmek zorunda kalan Özel’in, İmamoğlu’na kamuoyu baskısı nedeniyle açıktan sert bir hamle yapması beklenmiyor.
Ama görünen şu ki, Özel ekibi, zamana yaymak suretiyle, yavaş yavaş, ateşi kısmak suretiyle, İmamoğlu alevini sönümlendirme yoluna gidecek gibi.
Son olarak İlhan Uzgel’in yerine dış politikanın Namık Tan’a teslim olacağı anlaşıldı. Uzgel’in Suriye politikasında Özel’i yanlış bilgilendirdiği, Esat’ın kaçmasından hemen önce Özel’in Suriye’ye Esat ile görüşmeye gideceğiz yönündeki gaf sonrası Uzgel’i çizdiği belirtildi.
Dün yaptığı otobüs konuşmasında da Özel’in açıktan Trump’ı hedef alması, ABD’nin Demokratlarıyla içli dışlı bir isim olan Tan’a görev vermesi, zamanlama açısından çok manidar.
Kurultay’ı bir de bu noktalardan değerlendirin.
Çok mantıklı Kılıçdaroğlu’na ihanet eden ÖZgür ÖZel yakında İmamoğlu’na da adım adım ihanet edecektir. Saray’ın mesir macunu tabirinize katılıyorum.
İmaroğlu’nun kodesten çabuk çıkamayacağı kulağına fısıldanmıştır.
Teşekkürler, sayın Balım