Beyazıt Karataş
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Manşet
  4. Dikkat Kızılelma çıkabilir

Dikkat Kızılelma çıkabilir

featured

Emekli Hava Pilot Tümgeneral Beyazıt Karataş ve Makine Mühendisi Fazıl Altay yazdı…

06 ŞUBAT 2023 TARİHİNDE TÜRKİYE KAHRAMANMARAŞ MERKEZLİ 7.7 VE 7.6 BÜYÜKLÜĞÜNDEKİ İKİ DEPREM İLE SARSILDI VE SARSILMAYA DEVAM EDİYOR. DEPREMLERDE YAŞAMINI YİTİREN YURTTAŞLARIMIZA ALLAH’TAN RAHMET, YARALILARIMIZA ACİL ŞİFALAR DİLERKEN, YAKINLARINI, SEVDİKLERİNİ, HATTA HER ŞEYLERİNİ KAYBEDENLERİN ACILARINI YÜREKTEN PAYLAŞIYORUZ. TÜRKİYE’NİN TÜRK MİLLETİNİN BAŞI SAĞ OLSUN.

TÜRK MİLLETİ olarak deprem felaketinin yaralarını sarmak önceliğimizdir. TÜRKİYE ve TÜRK MİLLETİ, çok net olarak ifade etmek isteriz ki bu felaketin de üstesinden gelecektir. TÜRKİYE olarak; Hayat tüm acımasızlığı ile devam edip üzerimize gelirken dizlerimizin üzerine çökmeden, bağımsızlığımızı ve bütünlüğümüzü kaybetmeden başı dik bir şekilde yaşamak, birlikte barış ve refah içerisinde olmaktan hoşlanmayan kuzu postuna bürünmüş pusuda yatan çakallara karşı içte ve dışta caydırıcılığımızı korumak ve artırmak, savunma sanayimizdeki olumlu gelişmelerin devamlılığını sağlamak önem taşımaktadır. Bu nedenlerle, Aralık 2022 ayı içerisinde yazılan ve Ocak 2023 ayı içerisinde güncellenerek son haline getirilen Kızılelma MİUS (Muharip İnsansız Uçak Sistemi) “İnsansız Jet Savaş Uçağı” konulu teknik içerikli ama özünü rahatlıkla anlayabileceğiniz makalemizi, anlam bütünlüğü kaybolmasın amacıyla tek parça olarak “tüm acılarımıza rağmen” siz değerli vatandaşlarımızın affına sığınarak yayımlamaya karar verdik.

Kızılelma MİUS (Muharip İnsansız Uçak Sistemi) “İnsansız Jet Savaş Uçağı” motoru monte edilmiş olarak devam eden yer testlerinin sonrasında 14 Aralık 2022 tarihinde TÜRK Semalarıyla buluşmuştur[1]. Kızılelma MİUS insansız jet savaş uçağı, TÜRK Silahlı Kuvvetlerinde önce Hava Kuvvetleri Komutanlığı’nda, ilerleyen süreçte TCG Anadolu L-400 Amfibi Hücum Gemisinin (LHD-Landing Helicopter Dock) güvertesinde yer alan rampalı pistten kalkışla TÜRK Deniz Kuvvetleri Komutanlığı bünyesinde de görevlerine başlayacaktır.

Kızılelma MİUS; TÜRKİYE, TÜRK Silahlı Kuvvetleri, TÜRK Havacılığı ve TÜRK Sanayisi için Milli bir sıçrama olup devrim niteliğindedir. Projenin ilk safhalarından itibaren sosyal medyada Kızılelma’yı henüz ismi MİUS iken tanımıştık. MİUS2 olarak adlandırdığımız 2 turbofan motorlu bir versiyonunun da olabileceğini öngörmüştük.

Bu yazıda, BAYKAR Teknoloji tarafından tasarlanan ve BAYKAR Teknoloji’nin kendi kaynakları ile finanse edip geliştirdiği Kızılelma MİUS insansız jet savaş uçağının merak edilen özelliklerini ve TÜRK Silahlı Kuvvetleri’ne “kuvvet çarpanı” olarak sağlayacağı “asimetrik faydayı” açık kaynaklardan elde edilen mevcut kısıtlı verilerin yanı sıra kendi görüşlerimizle ifade etmeye, gündeme çok fazla geldiği için Fransız yapımı Rafale uçağı ile Kızılelma’nın mukayeseli değerlendirmesini de yaparak TÜRK Silahlı Kuvvetleri’nin kazanacağı imkan ve kabiliyetlerinin boyutunu farklı bir bakış açısıyla anlatmaya çalışacağız.

1)DÜŞÜK RADAR GÖRÜNÜRLÜĞÜ

Kızılelma uçağının dış yüzey geometrisi kendine gelen radar sinyalini saptırdığı için düşman radar antenine geri dönüşün önemli bir kısmını engeller. Düşük görünürlük için Kanardın[2] tamamı ve kanat hücum ve firar uçları radar sinyallerinin geri dönüşünü azaltan manyetik katman önlemine de sahiptir.

Kızılelma hava giriş boşluklarından (cavity) motorun kompresör palleri görülmemekte ve bu sayede hava girişine direkt gelen radar sinyalinin düşman radarına geri dönüşü azaltılmaktadır. Kızılelma’da kokpit olmadığı için kokpit içinden radara geri yansıyan radar sinyali de olmayacaktır. Kızılelma dikey stablizeleri eğimli biçimde ve 2 adettir. Dikey stablizelerin eğimli olması saat 3 ve 9 istikametinden gelen radar sinyalinin tekrar aynı radara geri dönüşünü azaltmaktadır. Kızılelma’nın tüm dış yüzeylerini örten boyanın radar sinyallerini emen manyetik özellikte olduğu (siyah renkli) değerlendirilmektedir.

Kızılelma Block2 veya sonrası için ise düşman X band radar frekansına göre kalınlığı ayarlanabilen (genellikle 7.5-10mm arasında olur) dielektrik radar emici paneller (RAM) monte edilebilecektir. Kızılelma Block2 panellerinin malzeme özellik ve kalınlığı yine Milli Muharip Uçak MMU TF-23’de kullanılacak RAM paneller ile ortak olması mümkün olabilecektir. Yeri gelmişken Milli Muharip Uçak MMU TF-23’e ilişkin ayrıntılı teknik bir makaleyi hazırladığımızı uygun zamanda yayımlamayı planladığımızı ifade etmek istiyoruz.  

Bütün bu özellikleri ve F-16’ya çok yakın, 10metrelik kanat açıklığında tüm silah ve yakıtı gövdesi içinde taşıyan Block1 Kızılelma’nın ön cephesinden 0.1m2 [-10dBsqm] RCS[3] değerine sahip olduğu öngörülebilir. Kanardın “uçuş manevrası olduğu esnada” ön cephe RCS’yi artırması söz konusudur.

Fakat bu durum hava-hava ilk karşılaşma angajmanında ön cepheden birbirine düz uçuşla benzer irtifadan gelmekte olan (head to head) 2 savaş uçağında, kanard genelde düz olacağı için (aksi durumda düz uçuş olmaz) bir dezavantaj oluşturmaz (Görsel-1). Birbirine karşılıklı düz uçuşta yaşanan dezavantaj, hasım radar sinyalinin kanard hücum ve firar kenarda saçılması (edge diffraction) ve geri yansıması nedeni ile oluşur ki bunun önlemi de manyetik katmanlarla indirgenerek önemli miktarda alınmış durumdadır. Büyük yüzey alanlı delta kanat yapısı sayesinde düşük süratte yüksek taşıma, yüksek hücum açısı imkânı ile manevra ve çevikliği esas alan tasarım seçimlerinde kanard kullanımı bir miktar ön cephe RCS artışına rağmen tercih edilmektedir.

                                                                     Görsel-1

Kızılelma’yı yazımızda karşılaştıracağımız Fransız Rafale savaş uçağı ise 1980’lerin tasarım felsefesine göre düşünülmüş olup, düşük görünürlük için temel geometrik önlemler ön planda tutulmamıştır. Tasarım sonrası radar kesit alanının düşürülmesi için ekstra önlemler alınmak istenilse de yeterli değildir. Bu hususlar sırasıyla tek tek ele alınacaktır.

1.1 Uçak Geometrisi ile İlgili Önlemler:

1.1.1 Hava Emiş Kanalı (Hava Alığı):

Hava emiş kanallarındaki boşluk, içerisine girip ilerleyen radar sinyalini kompresör ve hava kanalı iç yüzeyinden yansıyarak geri düşman radarına döndürmeyecek biçimde tasarlanmış olmalıdır. 5’inci nesil tüm savaş uçakları bu konuya özen göstermiştir (Görsel-2 ve Görsel-3). MMU TF-23’de Kızılelma gibi bu önem göz önünde tutularak tasarlanan hava emiş kanallarına sahiptir.

                                                                        Görsel-2

                                                                     Görsel-3

Rafale hava emiş kanalı hava-hava angajmanında tam karşısında olan düşman savaş uçağı radarının sinyalini direkt görüp geri yansıtacak dezavantaja sahip iken, Kızılelma’da bu dezavantaj olmayacaktır.

1.1.2 Kokpit ve Radar Yerleşimi:

Rafale kanopisi altın renkli indiyum tin oksit film tabakasını içermektedir. Alınan bu önlem büyük oranda film katmanına çarpan radar sinyalinin saptırılmasını sağlasa da az bir miktar radar ışını kokpite girip geriye düşman radarına dönüş yapar. İnsanlı yani kanopi ve kokpiti olan her uçakta bu şekildedir. Kızılelma’da ise kanopi olmadığı için kokpit içerisine giren bir radar ışını olmayıp, dış bükey yüzeyden tamamen yansır ve düşman radarına dönüş olmaz (Görsel-4).

                                                                     Görsel-4

Rafale’de, AESA Radar (Aktif Faz Dizinli Radar-Active Electronically Scanned Array) dik konumlandırılmıştır (Görsel-5). Rafale’de aerodinamik ön planda tutulmuş olup dar olarak tasarlanmış burun kısmı büyük bir AESA radar anteni koymaya uygun değildir. Ayrıca geriye açılı montajı için de yer yoktur. Bu nedenle tam karşıdan gelen X band düşman radarının ışınları Rafale radar anten yüzeyine çarparak bir aynadan olduğu gibi yansıyacaktır. Rafale’nin bu durumu T/R adedini ve radar çapını düşürüp eğimlendirip GaN[4] işlemciye geçince gidermek isteyeceğini düşünüyoruz. Çünkü mevcutta 838 olan GaAs[5] T/R adedini 600 GaN T/R’a çekeceği yönünde bilgiler mevcuttur[6].

Kızılelma’da ise geriye yatık AESA Radar kendisine gelen radar ışınlarını büyük oranda yansıtır ve düşman radarına geri dönüş olmaz. Yeri gelmişken Akıncı TİHA (Taarruzi İnsansız Hava Aracı)’da Rafale gibi dik durumda AESA 1’inci Murad radarı monte edilmiştir. Akıncı TİHA zaten düşük görünürlük önceliği olmayan, standoff hava-yer mühimmat taşıma önceliği olan platformdur. Akıncı TİHA, ilave olarak hava-hava taarruz imkânı bulunmayan radarsız düşman dronlarını vurmak üzere de görev yapabilecek ve hava-hava füzeleri taşıyabilecektir (Görsel-5).

                                                                    Görsel-5

1.1.3 Traveling Wave (İlerleyen Dalga):

Kızılelma’da kanat firar kenarı açılı olduğundan traveling wave yüzeyde ilerleyen radar sinyali firar ucundan direkt düşman radarına geri yansıtılmaz (Görsel-6). Tüm 5’inci nesil savaş uçaklarında bu önleme sahip tasarım Kızılelma’da da yer almıştır. 4,5 nesil Rafale’de ise flap birleşim hattı düz olup testere diş profil ile önlem alınmıştır. Bununla birlikte Rafale’de kevlar radomun karbon fiber yüzeye birleşimi ve motorun üzerindeki son karbon fiber yüzey parçası firar ucu testere diş profilde bağlantılı olmadığı için traveling wave ile ilerleyen radar sinyalinin aynı düşman radarına geri dönüş dezavantajı bulunmaktadır (Görsel-6).

                                                                   Görsel-6

Kızılelma üzerinde bulunan testere diş[7] profil kenarlı radom birleşim, kapak ve diğer tüm birleşim hatları nedeni ile kendisine gelen ve yüzeyde ilerleyen (traveling wave) radar sinyallerini farklı doğrultuda yansıtıp aynı düşman radarına eko vermez (Görsel-7). Rafale ise alt gövde ve kanat altında (radom birleşimi ve ön iniş takımları kapağı gibi bazı yüzeyler hariç), testere diş profilli hatlara sahiptir (Görsel-8).

                                                                        Görsel-7

                                                                     Görsel-8

1.1.4 Specular Surface Reflection (Ayna Gibi Direkt Yansıtan Yüzey):

Yüzeylerden ayna yansıması kuralına göre meydana gelen en temel yansıma şeklidir. Radar sinyallerinin her çarptığı yüzey için geçerlidir. Bu nedenle düz yüzeylerden kaçınılarak radar sinyallerini gören yüzeyler eğimli tutulup gelen sinyalin yansıtılması esastır. Rafale, 1980’lerin tasarım felsefesi düşünülerek tasarlanmıştır. Bu nedenle büyük bir dikey stabilize (kuyruk dikmesi) vardır ve açısızdır. Rafale’nin mühimmat ve drop tanklarının dışarıda olması düşman radar sinyallerini dik gören yüzeylerden her an geri dönüş vermektedir. Kızılelma ise radar sinyallerinin direkt geri dönüşünü minimuma indirecek geometrik önlemlerin çoğunu almış durumda olup, stealth ön hazırlıklı, düşük görünürlükte (Low Observable) modern ve özellikle ön cepheden 5’inci nesil özelliklerini taşıyan tasarımına sahiptir (Görsel-9).

                                                                    Görsel-9

1.1.5 Creeping Wave (Sürünen Dalga):

Uçağın gövdesinin daire şeklindeki yüzeylerinden geliş istikametine geri dönecek biçimde yüzeyi takip eden (yüzeye sürünen) radar sinyallerinin yansımasıdır. Rafale burun tasarımı creeping wave için imkân verirken, Kızılelma bu tip yansımayı geri göndermeyip dağıtacak elmas profil ve keskin sürekli kenar tasarımlarına sahiptir (Görsel-10).

                                                                   Görsel-10

1.2 Radar Emici Malzemeler:

Kızılelma’nın en gerçekçi temsili fotosu bu ekran görüntüsünden alınmıştır (Görsel-11). Radar sinyallerinin kanat hücum ve firar kenarına çarparak dağılması (edge diffraction) ve traveling wave ile firar kenarına kadar ilerleyip geri dönüşünün önüne geçmek için manyetik emici katman (Görsel-10’da beyaz renkle gösterilen) ile kaplanır. Aynı katman kuyruk stabilizör firar kenarında da görülmektedir. Kanardın da tüm alt ve üst yüzeyi bu manyetik katman ile kaplanarak traveling wave ve diffraction (dağılım) etkisini azaltılmak için önlem alınmıştır (Görsel-11). Rafale’de de aynı tür önlem olduğu düşünülmektedir. Kızılelma’da ayrıca tüm gövde, kanat ve kanardın radar emici özelliği olduğu değerlendirilen manyetik siyah boya ile de kaplı olduğu anlaşılmaktadır.

                                                                   Görsel-11

1.3 Rafale’nin Radar Ekosunu Artıran Diğer Bölgeleri:

Rafale’de, harici yakıt tankları, mühimmat ve bunları taşıyan paylonlar ile havada yakıt ikmal probe ucu RCS’yi çok arttıran temel bölgelerdir. Kızılelma’da bu bölgeler yoktur. Uçaklarda kamera, IRST sensörlerin çıkıntıları, RWR ve tüm antenlerden gelen saçılımlar da RCS’nin artışı için etkendir. Rafale silah yükünde Scalp gibi büyük kesit alanlı bir mühimmat taşınması ilave RCS artışına neden olacak ve radar tespit mesafesini daha da arttıracaktır (Görsel-12).

                                                                     Görsel-12

1.4 RCS Hesap Çalışması:

Rafale’nin Kızılelma ile olan hava-hava angajmanında RCS’nin hangi değerde alınabileceğine yönelik çalışmalar, MATLAB tabanlı yazılım POFACET 4.4.1 kullanılarak yapılmıştır Hesap öncesi kullanılan kabuller:

  • X band hava-hava radarlarının yayın frekansı 10GHz olarak kabul edilmiştir.
  • Uçaklar üzerinde drop tank, füze, bomba ve harici pod yükü yok iken simülasyon çalıştırılmıştır. Harici 2x hava-hava füzesi ve ilave 2x yakıt tankları ile ortalama +8dB geleceği kabul edilebilir. F-35’in sadece harici bomba taşıdığında (beast mode-canavar modda) stealth dışı olacağı ABD tarafından da açıklanmıştır. F-35 Stealth olarak -28dB [0.00158m2] kabul edilse harici yük alınca stealth dışı olarak 0.01m2 değerine (-20dB) yükselir[8]. Bu durumda +8dB fark olacağı sadece dış mühimmat ve yakıt tanklar için değerlendirilebilir.
  • Silah yüküne ilave olarak Rafale radar anten yüzeyi geri yansımaları (+2dB) ile toplamda artışın +10dB olması emniyetli bir hesap içerisinde beklenebilir.
  • POFACET ile sadece 1.1.4 maddesinde açıkladığımız en fazla oranda yansıma oluşturan Specular Surface Reflection (Ayna Yansıma Prensibi) ile olan yansımalar hesaplanabilmektedir. Creeping Wave, Edge&Tip Diffraction ve Traveling Wave tipi yansımalar simülasyon sonucunda yer almamaktadır. Radome PEC (Perfect Electric Conducter) olarak modellendiği için uçak radar antenden gelen direkt yansıma hesap dışında kalmıştır. Kanopi de PEC olarak kabul edilip hiçbir radar sinyalini kokpit içine geçirmeyip tamamen saçılım oluşturacak biçimde kabul edilmiştir. Gerçek durumda ise bir miktar yansıma kokpit içinden radara geri döner. Bütün sayılan bu detay yansıma tiplerin değerlendirmeye alınmaması, RCS öngörü hesabını güvenli kılacak biçimde, RCS’ni “en az” seviyede tutacaktır.
  • Rafale gövdesi RCS simülasyon hesapta PEC olarak alınmış olup, uçağın dış yüzeyinde büyük oranda kullanılan CFC[9] malzeme nedeni ile -10dB etki getireceği güvenli bir hesap için kabul edilmiştir[10]. Kızılelma’nın gövde kaplamaları da kompozit malzemedendir. Fakat hesap güvenliği için Kızılelma’da -10dB alınmamıştır.

Simülasyonu Rafale üzerinde yapmadan önce, literatürde RCS’si bilinen F-16C savaş uçağı ile kurduğumuz simülasyon setuplarını kontrol etmeyi uygun bulduk. Sonuç olarak literatürlere çok yakın bir değer olarak “üzerinde herhangi bir silah, harici tank ve pod taşımayan” F-16C savaş uçağı tüm yönlerin ortalamasında 1.463dB [1.4m2] değerinde RCS sonucu vermiştir. Bu değer ön cepheden ve eşit irtifada hava-hava angajmanlarında (head to head) düşman uçağının göreceği ön cepheden RCS değeri değildir. Ön cephe RCS değerini hesaplamak için sadece ±30°’de oluşan yansımalar filtrelenmiştir. Bu durumda F-16C’nin head on RCS değeri 0.617dBsqm [1.15m2] olup literatürde belirtilen 1m2 değerine çok yakın sonuçlardır (Görsel-13).

                                                                   Görsel-13

Simülasyonu F-16C için kontrol ettiğimizde bulduğumuz literatüre uyumlu değer acaba bir tesadüf olabilir mi? Bunun da doğrulamasını literatürdeki RCS değeri F-16C’ye göre çok daha yüksek olan F-15C için simülasyonu tekrar edip, model setuplarımızı ve hesabın güvenilirliğini sağlama yapmaya karar verdik. Buna göre F-15C silah yüksüz ve harici yakıt tanksız olarak tüm cephelerin (all aspect) ortalamasında RCS 7.12 dB [5.15 m2] değerini bulduk. Bu değer de literatür ile uyumludur (Görsel-14). Ön cephe RCS değerini hesaplamak için sadece ±30°’de oluşan yansımalar filtrelendiği zaman F-15’in 1970’lere dayanan tasarım felsefesi yani geniş kesit alanlı büyük motor hava emiş kanallarının ön cephe (head on veya front aspect) RCS’de düşüşü önlediğini görmekteyiz. Ön cephe RCS F-16 ve Rafale’de 360° ortalamaya göre azalır iken, F-15’de az miktar artışla 7.65 dB [5.82 m2] değerini vermiştir. F-4E, F-18E ve diğer uçaklar için de yaptığımız analizleri sosyal medya ve web sitemizden yayınlayacağız[11].

                                                                       Görsel-14

Rafale için aynı hesabı yaptığımızda tüm cephelerin ortalamasında RCS 4.08dBsqm [2.56m2], sadece ±30° head on için 0.33dBsqm [1.08m2] değeri bulunmaktadır (Görsel-15). Rafale’de harici 2x hava-hava füzesi (Meteor olur ise her füzedeki 2 ramjet air inlet cavity ile daha da büyük yansıma olacaktır), 2x drop tank ve AESA Radar yüzey yansıması toplam +10dB, CFC malzemenin -10dB getireceği öngörüleri ile ön cephe RCS 1m2 olarak emniyetli biçimde kabul edilmiştir. Kızılelma da Kompozit malzemeden üretilmesine rağmen -10dB RCS’de indirmedik. Head to head angajmanında hasım uçağın radarı Rafale hava girişlerinden direkt görülen Motor kompresör palleri nedeni ile kesin geri yansıması, creeping wave, traveling wave, edge&tip diffraction yansımaları tamamen hesap emniyeti için ihmal edilmiş ve güvenli bir değer olarak head on RCS 1m2 değeri Rafale için referans alınmıştır.

                                                                    Görsel-15

Kızılelma’nın head on RCS değerini ise şekillerle bahsettiğimiz stealth uyumlu düşük tespit edilebilir LO[12] geometrisi ile, kokpit kanopi olmayışı, hava emiş kanalları gizliliği, radar anten eğim önlemi ve kanat+kanard hücum/firar kenarları geometrik önlem ve manyetik katman ilavesi, radar emici özellikli olduğunu değerlendirdiğimiz siyah boyası ile -10dBsqm=0.1m2 olarak Block1 versiyon için güvenli bir hesap açısından öngörebiliriz. 10GHz X band’a ayarlı 7.5mm kalınlıktaki RAM panelleri üzerine monte edilmiş hali ile oluşacak Block2 versiyonun RCS’i 0.005m2 olarak örnek hesapta öngörülmüştür (Tablo-1). Kızılelma’nın tam grafikli RCS detay analizini ise yayınlamayacağız.

   

2) KİNEMATİK PERFORMANS:

Kızılelma, motor versiyonlarının itki aşamalarına göre sınıflandırılacaktır. 14 Aralık 2022 tarihinde ilk uçuşunu, 23 Ocak 2023 tarihinde Sistem Tanımlama Uçuşunu başarılı bir şekilde gerçekleştiren Kızılelma, ilk versiyon Block1 art yakıcısız, ses altı hızda normal seyir için 0.6mach, azami 0.9mach uçuşa imkân veren 1.72ton itkili AI-25TLT turbofan motora sahip olacaktır. Sonraki aşamada art yakıcı ile 4.2 ton, kuru 2.5 ton itki sağlayan AI-322F ile uçağın güçlendirilmesi ve ses hızını aşması planlanmaktadır. AI-322F’den 2 adet kullanılmasına uygun biçimde modifiye edilmiş bir gövde yapısı ile çok daha yüksek hızlara, daha düşük yakıt tüketimleri (daha yüksek menzil) ile ulaşabilecek Kızılelma savaş uçağının planlandığı Teknofest 2022’de BAYKAR tarafından açıklanmıştır.

Bizim MİUS2 olarak adlandırdığımız Kızılelma’nın 2 motorlu versiyonunun olabileceği yönündeki öngörü 2020 tarihlidir. Ayrıca uçakta yerli ve milli üretim TEI-TF6000/10000 2.7ton kuru, 4.5ton art yakıcılı itki sağlayan turbofan jet motor da kullanılmasının planlandığı açıklanmıştır (Tablo-2).

                                                                               Tablo-2

Kızılelma’nın 30m2 değerinde hesaba dayalı olarak tahmin ettiğimiz geniş kanatları ve kanardları bulunmakta olup, çift dikey stabilizörleri ile uçağın manevra imkanının yüksek olması amaçlanmıştır. Bu büyüklüklerdeki kontrol ve taşıma yüzeylerinin güçlü motor itkisi ve sağlamlığı arttırılmış bir gövde ile birleştirilmesinin uçağa önemli ölçüde dogfight dönüş manevra üstünlüğü kazandırılması beklenmektedir. Peki neden? Her 1m2’lik kanat profilinin ürettiği kaldırma kuvvetine düşen toplam uçak ağırlığı açısından Kızılelma Rafale’e oranla 1,6 kat avantajlıdır (Tablo-3).

Kanat profil NACA (National Advisory Committee for Aeronautics/ Ulusal Havacılık Danışma Komitesi) değerlerini bilmediğimiz için direkt 1,6 kat fazla taşıma üreteceğini söylemek için elimizde veri olmasa dahi, Kızılelma’nın geniş kanatlarının hem yakıt taşımada hem de sürüklenmesi düşük bir profil seçiminde avantaj sağlayacağı net bir gerçektir.

Kaldırmanın artması, banking denilen dogfight yatış manevrası esnasında dönüş hızı (°/saniye) için önemli bir üstünlük getirir. Bu da rakibin dogfight’ta şansını çok azaltacaktır. Rafale itki/ağırlık oranı (tırmanma performansı ve ivmelenme) açısından avantajlı durumdadır (Tablo-3). Bu avantajın ortadan kaldırılması için Kızılelma’nın 2 Motorlu versiyonu bizim tarafımızdan 2020 yılında öngörülmüş ve BAYKAR tarafından da resmi olarak açıklanmıştır.

Kızılelma bu dezavantajı azaltmak için radarda 9km erken görme avantajını kullanarak Rafale’e Block1 için yüksek irtifadan taarruz edecektir. Bu sayede ilk taarruz manevrasında 2xGöktuğ füzelerini atacak (hava savunma görevlerinde düşman savaş uçaklarını önlemek için yeteri kadar hava-hava mühimmat yüklü Kızılelma planlaması duruma göre yapılacaktır) saldırı formasyonunda, alçak irtifaya ininceye kadar Rafale’i önlemesi söz konusu olacaktır. Bunların ayrıntılarını ele alacağımız yapay zekâ algoritması saldırı paterni olarak seçecektir.

                                                                 

4’üncü veya 5’nci nesil savaş uçaklarında pilotun yer çekimine G yüküne dayanma gücü G suit ile +9G ile sınırlandırılmıştır ve +9G’ye pilot azami 10-12sn civarı dayanabilmektedir. Daha sonra artan G kuvvetlerine bağlı olarak beyin kan dolaşımının ani ve kritik düzeyde azalması sonucu ortaya çıkan bilinç kaybı, “G – LOC” (G – Induced Loss of Consciousness) olmaktadır. Bu durum Kızılelma gibi insansız bir savaş uçağında açıkladığımız teknik özelliklere sahip sağlam bir gövde, büyük kontrol yüzeyleri ve güçlü itki (2 motorlu versiyonda) ile birleştirilir ise G sınırı +9G’den büyük olacaktır.

Süre ile limitlenmemiş bir manevra imkânı, bununla birlikte artan tırmanma (climb rate) ve dönüş (turn rate) performansı sağlanabilecektir. Bu özellikler Kızılelma’yı insanlı bir savaş uçağına karşı girişilen dogfight angajmanında avantajlı kılacaktır. Bu cümle, “artık dogfight’ın savaş angajmanı olamayacağı”, BVR[18] denilen görüş ötesi menzilli füzeler ile angajmanlar yapılacağı için 5’inci nesil uçaklarda zaten manevranın gereksiz olduğu tezini savunanları akla getirebilir. Bu nedenle bazı savaş uçaklarının birbirleri ile olan angajman mesafelerini, BVR veya WVR[19] menzilinde olup olmadıklarını birlikte değerlendirelim (Tablo-4).

                                                                       Tablo-4

Her ikisi de 5’inci nesil stealth özellikli olan uçakların birbirlerini çok uzun mesafeden radarda görme ve görüş menzili dışından füze atışı mümkün olmayan bir durumdur (Tablo-4). Konunun daha iyi anlaşılması için pratik bir örnek verelim ve her iki tarafta da F-35A olduğunu varsayalım. Alfa ülkesi F-35A uçağı ve Bravo ülkesi F-35A uçağı ile ancak 31km’den [17d.milinden] radarda birbirlerini görebilmektedir. 31km’den BVR yerine WVR olur. Dolayısıyla F-35 için “zaten dogfight bitti sözü asla gerçeği yansıtmamakta olup her zaman ihtiyaç olabilecektir”. F-35>0.1m2 RCS’li bir düşman uçağına saldırı yaparken >90km’den BVR füze atışı yapabilir. 5’inci nesil uçaklar arasında hava-hava angajmanında temel muharebe yine dogfight olacaktır. Daha olası örnek olarak Çin J-20’nin veya MMU TF-23’ün RCS’si ve radar performansı tümleşik olarak F-35’e çok yakın olan bir versiyonunun üretildiği zaman, yine benzer bir mesafeden (30-35 km) F-35 ile angajmana gireceği gerçeği değişmeyecektir.

2.1 Kızılelma ve Rafale Angajmanı:

Tablo-4 bize AESA radara sahip ve sadece Göktuğ füzeleri taşıyan bir Kızılelma saldırı grubunun, Meteor ve harici yakıt tankı olan bir Rafale’i Gökhan[20] ramjet füzelerine ihtiyaç olmadan dahi vurabileceğini gösteriyor. Nasıl vurabilir? Kafa kafaya yapılan yaklaşmada, ön cephede RCS’si 0.3m2 olan (hesabın emniyetli olması için 3 kat arttırılmış RCS kullandık), ASELSAN AESA 1’inci Murad[21] radarı olan tahmini 20Milyon$’lık 1 Kızılelma, Göktuğ füzelerini ateşleyerek (önce RF sonra IIR arayıcı başlıklı) 100Milyon$’lık Rafale’i düşürebilir. Hava-hava mühimmatı taşıyan birden fazla Kızılelma ise Rafale’i kesin düşürür. Gökhan füzesinin Göktuğ füzesine göre kaçınılamaz bölgesi[22] çok daha geniştir. Bu nedenle ilerleyen dönemde Gökhan ramjet füzeleri operasyonel olduğunda, Göktuğ füzesinden daha az sayıdaki Gökhan füzesi ile Rafale önlenebilecektir.

Peki Rafale, Kızılelma AESA 1’inci Murad radarına X band main lobe jamming[23] (radar köreltme baskısı) yapamayacak mı? Rafale’nin Kızılelma’ya main lobe jamming yapması için önce Kızılelma’yı radarında görmesi lazım. Kızılelma radarda Rafale’i gördüğü 9km boyunca Kızılelma Göktuğ füzelerini Rafale’e gönderebilirken Rafale Kızılelma’yı göremediği için Aselsan AESA 1’inci Murad radarına X band main lobe jamming de yapamaz.

Kara radarlarına karşı geolocator işe yararken havada 0.6mach hızla uçan, yüksek manevralı yani konumu anlık değişen bir jet uçağının radarına ait main lobe jamming yapmak için “önce o uçağı Rafale radarında kilitlemek zorunluluğu” vardır. Jamming stratejisi HOJ[24] füze tehdidine bağlı uygulanır ve bu hem Kızılelma hem de Rafale için geçerli olan durumdur. Bu nedenle noise jamming[25] yapmak her iki taraf için de geniş sakıncalar taşır. İşte bu gerçeklerden dolayı Kızılelma “dosta güven düşmana korku veren” TÜRK silahıdır.

Kızılelma’da kullanılan ASELSAN üretimi X band 1’inci Murad AESA Radarı F-16 Block70 APG-83 Sabr’dan daha uzun menzilli olması beklenebilir. Tahminimiz RCS 1m2 hedef için 100km menzilli olacağıdır. Buna rağmen hesap güvenliği amaçlı APG-83 Sabr menzili ile eşit olacak şekilde kullanılmıştır (Tablo-5). T/R[26] modüllerin yarı iletken teknolojisi sadece ASELSAN 1’inci Murad’da GaN’dır. F-16 Block70 APG-83 Sabr ve Rafale RBE2 ise GaAs’dır. 1980’ler teknolojisi ile tasarlanan Rafale’nin ilk radarı PESA[27] idi. Ancak 2013 yılında AESA radarlı Rafale F3R versiyonu devreye girmiş[28] ve GaN versiyonlu bir radar geliştirme projesi halen devam etmektedir.

Rafale GaN’da 600 T/R sayısında kalacağı yönünde bilgileri ifade etmiştik. AESA radara uygun olmayan dar radom ve burun yapısına sahip Rafale, GaN AESA radarlı diğer savaş uçakları arasındaki “en düşük T/R sayısına” sahip olacaktır. Bu sebeple Rafale GaN yayın gücü düşük olacak ve dolayısı ile diğer faktörler eşit tutulup sadece T/R sayısına göre değerlendirildiğinde rakip GaN AESA’lardan daha düşük menzile sahip olacağı söylenebilir. Mevcut duruma örnek olarak, tüm parametreleri özdeş sadece yayın gücü (Pt) oranı 1.71:1 olan 1’inci Murad/Rafale RB2 GaAs radarlarının menzil oranı 1.15:1 olur. Yani ASELSAN 1’inci Murad menzilde bu kabullerle %15 daha avantajlı olabilir. Buna rağmen çalışmamızda hesap emniyeti için kabulleri Aselsan 1’inci Murad için APG-83 Sabr radarına göre yaptık.

GaAs APG-83 Sabr radarı ise F-16ların mevcut MSA[29] radarını besleyen elektrik güç hattı, hava kullanan soğutma sistemi ve F-16’nın diğer mevcut alt yapılarını kullanmaktadır. Bu sebeple APG-83 Sabr’da GaN kullanılamaz. Çünkü yeni ve daha güçlü elektrik hattı (yüksek yayın gücü), dolayısı ile uçakta daha güçlü soğutma sistemi olması gerekecektir. Aselsan 1’inci Murad GaN ise sıvı soğutmalıdır (Tablo-5).

Madem Aselsan AESA 1’inci Murad daha iyidir o halde neden ABD’den Block70 Sabr kitleri istiyoruz şeklindeki sorulara da cevap verelim[30]. Çünkü GaAs APG-83 Sabr’a F-16larımız hazır durumdadır. Özgür projesi ile GaN Aselsan 1’inci Murad’ı entegrasyon için uçakta başta elektriksel güç iletim ve soğutma sisteminde tadilat gerekmektedir. Yani yeniden entegrasyon gerekmektedir. TÜRK Hava Kuvvetleri’nin performans avantajı sebebi ile değil entegrasyon süre avantajı ile APG-83 Sabr talebinin bulunduğu değerlendirilmektedir.                                                                                                                      Kızılelma’nın Block1 versiyonunun seyir hızının düşük olduğu ve bu nedenle yetersiz kalacağı düşüncesi de gerçeği yansıtmamaktadır. Karşılıklı olarak birbirlerine doğru gelen 2 uçağın her ikisi de uçuş hızları ne olursa olsun toplam hızları ile yaklaşır. Bahsettiğimiz gibi dogfight manevrasında sürat, dönüş hızı, tırmanma hızı ve G limiti etkendir.

Gerçek durum senaryosu ile dogfight yapan savaş uçaklarının HUD ekranlarında uçuş hızı değişik irtifa aralıklarında görülmektedir. Dogfight irtifası 32000 feet ila 4000 feet arasında değişiyor iken dogfight hızlarında belirgin bir fark olmayıp, 256÷280 knots (474÷519 km/h) arasında meydana gelmiştir (Görsel-16). Süpersonik ses üstü önlemeler de yapılmasına rağmen ağırlıklı olarak önlemelerin büyük kısmı ses altıdır. Yazımızda örnek alınan dogfight’ların hepsi subsonik denilen ses altı hızlarda olmuştur. Bu durumda Kızılelma Block1’in 0.6mach (400knots) seyir hızı dogfight için çok önemli bir dezavantaj değildir.

                                                                            Görsel-16

Peki hızı arttırmanın hiç mi avantajı yok? Elbette var. Önemli neden kaçmakta olan uçağı yakalamak için avantaj sağlar. Bir koordinata intikal için avantaj sağlar. Taşımayı arttırmak için avantaj sağlar. 9km’yi bağıl hızı 1.5Mach[34] olan 2 uçak, 17 saniyede kat eder ki bu süre içinde Kızılelma RF Göktuğ’u Rafale’ye yollamış ve Rafale’den X band main lobe jamming’e de maruz kalmamış olacaktır.

Bu nedenle Rafale Kızılelma’ya taarruz ederken mümkün olduğunca hızlı olmak isteyecek ve kör olduğu 9km’yi (ki bu değer Rafale lehine, Kızılelma aleyhine yapılan hesap şartlarında teorik olan bir değerdir, gerçek durumda daha da büyük mesafe söz konusudur) bir an önce kapatıp kendi radarında Kızılelma’yı görmek isteyecektir. Fakat bu durumda kendisine doğru gelen 2xRF Göktuğ füzesine de daha hızla yaklaşmış olacaktır.

2.2 Kızılelma ve F-35A Angajmanı:

1:1 Angajmanda Block1 Kızılelma’ya karşı F-35A’nın büyük bir avantajı bulunmaktadır. Bununla birlikte 3 ile 5 Kızılelma’nın aynı anda 1 adet F-35’e saldırması durumunda F-35A’da gövde içi taşınabilen 4 hava-hava Füzesi sonrasında F-35’in vurulması söz konusu olabilecektir. F-35A 4 adetten fazla AIM-120 taşıdığında stealth olamayacağı için en önemli avantajını kaybedecektir.

F-35A Block4 öncesi IIR WVR füzelerini stealth modda taşıyamamaktadır. Block4 ile taşıdığı durumda da aynı miktarda daha az AIM-120 taşımak zorunda kalacaktır. İlerde üretilebilecek Block2 Kızılelma, daha az sayı ile F-35 karşısında önleme imkânı sağlayabilir. Kızılelma’nın F-35’e çoklu saldırısında 1’inci Murad AESA harici U/VHF ve S band daha uzun dalga boylu birkaç radardan F-35’in bulunduğu konumu tespit etmesi gerekir. Kızılelma’ya F-35 yaklaşım bilgisini erken ihbar radarları yaptıktan sonra, 18km’den 1’inci Murad AESA’da mevcut kabullerimize göre F-35’i görebilmektedir. 1’inci Murad AESA radarının performansı bu hesapta kullanılandan daha iyi olabilir. 2’inci Murad radarında ise mesafenin 18km’den 24km’ye taşınması söz konusu olacaktır.

Yine Kızılelma Block2’de hesap için öngördüğümüz head on 0.005m2 RCS ile, F-35A Kızılelma’yı 43km’den radarında kilitleyecektir. Bu nedenle F-35A’nın da 43km öncesinde Kızılelma’yı bulmak için HİK L band veya S band arama radarlarına ihtiyacı olacaktır.  Burada Kızılelma’nın 2 motorlu ve +12G’den büyük manevrada kendisine doğru gelen füzelerden kaçınmada önemli avantaj sağlayacağı değerlendirilebilir. Gelecekteki Kızılelma versiyonlarında rakiplerine üstünlük sağlamak için hem silah hem de taktiklerin geliştirilmesi zorunluluktur.

3) YAPAY ZEKÂ (AI) ALGORİTMASI İLE HAVA HEDEFLERİNE TAARRUZ:

Aslında yapay zekâ (AI) bugün insanlı bir savaş uçağı olan F-16’nın da hava-hava angajmanında insanlı bir düşman savaş uçağına üstünlük sağlaması için kullanılmak amacı ile geliştirilmektedir. F-16’da pilot bulunmasına rağmen pilotun eğitimi, tecrübesi, günlük psikolojisi, fizyolojisi, sağlık gibi değişken ve muharebe sonucunu etkileyecek faktörlerin, düşman hava unsuruna karşı girdiği angajmanda bir dezavantaj oluşturması durumunda yarı otonom veya tam otonom biçimde çalışılması düşünülen mevcut bir teknolojidir.

Kızılelma’nın hava hedeflerini imhada kullanacağı yöntemin, TB2 veya Akıncı’nın yer hedefinin imhası esnasında kullanılan yöntemle aynı olduğu, dolayısı ile başarılı olamayacağı iddia edilmiştir. Eksik bir anlatımla, TB2 veya Akıncı yer kumanda istasyonundaki operatörün dron pilotunun kumanda sinyalinin (gaz, lövye-stick), silah sistemi, vb. diğer) TB2 veya Akıncı’ya ulaşması; yerdeki hedefin bu dronların üzerindeki kameradan gelen görüntüsünün ise yer istasyona ulaşması ile oluşan görsel aktarımlı ve korelasyonlu uçuş kumandaàhedef bulmaàuçuş kumandaàtaarruz döngüsündeki anlık kumanda sebebi ile Kızılelma’da işe yaramayacak denilmiştir. Kızılelma’nın TB2 veya Akıncı’ya göre yüksek uçuş hızı, Kızılelma’nın karşısındaki hava hedefinin çok hızlı ama Kızılelma’nın görsel veri aktarım hızının ise düşük olacağı bilinçsizce söylenmiştir.

Dron pilotu Kızılelma’yı yer istasyonundan gönderilen “anlık ve sürekli” kumanda ile uçurmayacaktır. Yapay Zekanın özeti tam olarak da bu cümledir. Şu an Akıncı ve TB2 de görev esnasında yapay zekâ algoritması zaten kullanılmaktadır. Peki Kızılelma yapay zekâ (AI) ile hedefi barış ve savaş durumunda nasıl tespit, teşhis, önleme yapacak ve tahrip edecektir? Bu sorulara cevap bulabilmek için Türkiye’nin mevcut imkân ve kabiliyetleri dikkate alınarak tüm senaryolar üzerinde çalışılmıştır. Zaman ve şartlar uygun olduğunda bu değerlendirmelerimizi de yayımlayacağız.

4) SONUÇ:

Kızılelma MİUS’un özellikleri geliştikçe çok daha başarılı versiyonları oluşacak ve 5’inci Nesil savaş uçakları için de büyük bir asimetrik tehdit haline gelecektir. Kızılelma’nın bundan 2 yıl önce ilk uçuşunu 14 Aralık 2022 tarihinde yapmasını kimse beklemiyordu.

Bu yazımızın konusu olmayan TÜRK Havacılık ve Uzay Sanayii AŞ TUSAŞ tarafından geliştirilen ve BAYKAR Kızılelma MİUS ile hemen hemen birbirlerine yakın özelliklere sahip (hava-yer görev odaklı) TUSAŞ    Anka-3 de 2023 yılı ilk yarısında uçmasının planlandığı hususunu dikkate aldığımızda TÜRK Silahlı Kuvvetleri’nin kazanacağı caydırıcı gücünün boyutları daha da artacaktır.

TÜRK Silahlı kuvvetlerinin satın almayı düşündüğü fakat S-400 tedariği nedeniyle projeden dışlandığı      F-35A ve F-35B modellerine ödenecek “ömür devri maliyeti” ile ilgili kuvvetlere kaç Kızılelma temin edilebileceği mukayeseli olarak hesaplanmıştır (Tablo-6). TÜRK Hava Kuvvetleri’ne 1 adet F-35A’nın 10bin saat sonrası maliyeti 350Milyon$’a mal olur iken, 8bin saatlik ömrü olan 1 adet F-35B’nin TÜRK Deniz Kuvvetleri’ne olan ömür devri maliyeti yaklaşık “1 Milyar$” olmaktadır.

Örneğin; 25 adet F-35B’ye verilecek para ile TÜRK Donanması 8bin saat uçuş ömrü ile 227 adet Kızılelma tedarik edip işletebilir. Ayrıca İngiliz Genelkurmay Eski Başkanı Lord Richard Dannatt, F-35B’nin saatlik uçuş maliyeti olan 125k$’ı F-35B satın alıp işlettikten sonra öğrenmiş, dünyanın başka hiçbir yerinde ifşa edilmeyen bu bilgiyi İngiliz kamuoyuna açıklayarak ilave F-35B’ler için neden almama kararı verdiklerini bildirmiştir[41].

Bunun yanı sıra F-35B’yi çalıştırmak istediğinde uçağın bilgisayarına giriş yapmak için kullanıcı adı ve şifresi F-35B tarafından kabul edilmemiş, İngiliz pilot (Call Sign: BALLY) yerde kalmıştır[42]. Uçakların bilgisayarlarına giriş yapabilmek için kullanıcı adı ve şifre isteyen F-35A veya F-35B satın alalım diyenlerin hangisinde bu uçakların ülkemizi saldırılardan korumak için muhtemel hasımlarımıza karşı kullanımı gerektiğinde, F-35’in kullanıcı adlarının ve şifrelerinin değiştirilmeyeceğine dair garantisi vardır? Cevap: Hiçbirinin garantisi yoktur. Olur mu öyle şey ABD ile NATO müttefikliğimiz var diyenlere ABD’nin son gelişmelerde olduğu gibi TÜRKİYE’ye F-16 Block70 Viper ve F-16 modernizasyon kitleri satmamak için yaptıkları hamleleri ile sonradan uçakların kullanımına ilişkin kaldırıldığı ifade edilen kısıtlamalarına ait açıklamalarını hatırlatırız.

TCG Anadolu L-400 Amfibi Hücum Gemisi pistinden kalkış ve iniş yapabilen Kızılelma karadan uzak olarak operasyonlarda reaksiyon süresini azaltacak ve taarruzda sürpriz faktörünü artıracaktır. Ayrıca Kızılelma, TCG Anadolu L-400 Amfibi Hücum Gemisi’nin düşman savaş uçaklarına karşı havadan koruması için de büyük kuvvet çarpanı oluşturacaktır.

Önümüzde yıllarda yeni sınıf olarak üretilmesi düşünülen daha geniş güverteli dolayısı ile daha geniş ve uzun pistli “uçak gemisinden” savaş uçakları ile birlikte erken ihbar hava platformlarını da operasyonel hale getirmek TCG Anadolu L-400 Amfibi Hücum Gemisi’nin hava güvenliğini çok olumlu etkileyecektir.

“İstikbal göklerdedir. Göklerini koruyamayan uluslar, yarınlarından asla emin olamazlar” diyen Gazi Mareşal Mustafa Kemal ATATÜRK’ün gösterdiği hedefe Kızılelma MİUS TÜRK İnsansız Jet Savaş Uçağı çok yaklaşmıştır. TÜRK MİLLETİ olarak bize düşen öncelikli görev, iç cepheyi güçlü tutmak ve TÜRKİYE’ye hasmane yaklaşanları asla ihmal etmeden küçümsemeden caydırıcılığımızı sürdürmek olmalıdır.

[1] 03 Aralık 2022 tarihinde Kızılelma Alçak İrtifa Kalkış-İniş Testi (Low Altitude Take Off and Landing Test) yapılmıştır.

14 Aralık 2022 tarihinde Kızılelma ilk uçuşunu başarılı bir şekilde gerçekleştirmiştir.

23 Ocak 2023 tarihinde Kızılelma Sistem Tanımlama Uçuşunu başarılı bir şekilde gerçekleştirmiştir.

[2] Kanadın önündeki kontrol yüzeyi (kanart/yatay stablize)

[3] RCS: Radar Cross Section-Radar Kesit Alanı

[4] GaN: Galyum Nitrit işlemci

[5] GaAs: Galyum Arsenit. GaN’a göre daha düşük güce çıkabilir.

[6] https://euro-sd.com/2020/08/articles/18227/airborne-radars-and-the-electronically-scanned-revolution/

Production of the RBE2 was expected to run until 2020, and could be extended in the event of further orders being placed for RAFALE. Leonardo’s GRIFO-E is a relative newcomer. Announced in 2018, the radar is currently in a development phase due to end by 2021. It consists of an AESA-based antenna with around 600 T/R modules based on gallium nitride technology rather than the more common gallium arsenide, and two subassemblies – a receiver/exciter/processor, and a power supply.

[7] Sawtooth (testere dişli) kenar ile traveling radar sinyali saptırma tekniği.

[8] Bazı kaynaklarda F-35A RCS değeri -28dB’dir.

[9] Carbon Fiber Composite

[10] Mühendis Albay Konstantinos C. Zikidis’in F-35 için yaptığı bir RCS öngörü çalışmasında RAM katmanlı F-35 için -10dB PEC değere göre azaltma öngörülmüştür. Rafale’de RAM özellikli olmayan CFC malzeme için yine aynı düşüş değeri (-10dB) alınarak hesap emniyetli bölgede tutulmuştur.

[11] https://f-35error.wixsite.com/stealtherrorf-35

[12] Low Observable: Düşük tespit edilebilir.

[13] http://www.f-16.net/

[14] Tek Pilotlu versiyonu için

[15] [Yakıt 4700kg] + [RF 2xMeteor 380kg] + [IIR 2x Mica 247kg] olarak hava-hava silah yüklü olarak seçilmiştir

[16] Sich AI-322F motoru ile toplam kalkış ağırlığı hesapta kullanılmıştır.

[17] Toplam Kalkış Ağırlığına göre

[18] BVR: Beyond Visual Range (Görüş Ötesi Menzil). Amraam AIM-120, RF Göktuğ BVR hava-hava füzelerine örnektir.

[19] WVR: Within Visual Range (Görüş içi Menzil). IIR Sidewinder AIM-9X, IIR Göktuğ WVR hava-hava füzelerine örnektir

[20] Gökhan: TÜRK tipi ramjet hava-hava radar güdümlü füzedir. Tübitak-Sage tarafından geliştirilmektedir.

[21] ASELSAN AESA Radarları:

1.Murad: F-16, Akıncı ve Kızılelma’da kullanılacaktır.

2.Murad: MMU TF-23 de kullanılacak 1.Murad’dan daha büyük anten yüzeyine ve dolayısı ile menzile sahip olacak radardır.

[22] NEZ: No Escape Zone

[23] Literatürde Self Protection Jamming’de denilmektedir. Radar Main Lobe’a gönderilen baskılama sinyalidir.

[24] Home on Jam

[25] Radarda hasımı kilitlemeden sürekli yapılması gerekir ama bu durumda HOJ füzeleri jammer’ı vuracağı için AESA radara karşı kullanılması çok tehlikeli olabilir.

[26] T/R: Transmitter and Receiver: Verici ve Alıcı Micro anten.

[27] Passive Electronically Scanned Array. Noise’u daha büyük AESA öncesi benzer özellikteki faz dizinli radar tasarımıdır.

[28] Testleri öncelikle bir Mirage2000 üzerinde yapılmıştır.

[29] MSA: Mechanically Scanned Antenna- Mekanik Radar Anteni.

[30] Vatansever insanların değil, dış devletlerin fonları ile fonlanan ve hatta askeri casusluktan yargılananların yakın çevresindeki kötü niyetliler kast edilmiştir.

[31] Tahmini değer

[32] Birleşik Arap Emirlikleri için 14Watt T/R versiyonu ile ilgili kesin olmayan bilgiler vardır.

[33] GaAs’ı hava ile bu kadar yüksek güç (14W birim T/R) yükünün soğutması olası değildir.

[34] Rafale 1Mach, Kızılelma ise 0.5Mach ile yaklaşıyor şeklinde düşünülen bir senaryoda.

[35] Sadece ABD’ye olan maliyetidir. Dİğer ülkelere satış fiyatı değildir. Diğer ülkelere satış fiyatı çok daha yüksektir.

[36] https://www.airandspaceforces.com/article/can-a-service-contract-save-the-f-35/#:~:text=The%20Air%20Force%20wants%20the,up%20to%20%2427%2C000%20per%20hour.

2025 yılında 25k$’a inmek hedefi vardır.

https://www.airandspaceforces.com/lockheed-martin-says-f-35-sustainment-costs-have-fallen-by-half-another-35-percent-coming/

[37] Kızılelma Turkish Fighter-24. MMU Milli Muharip Uçak için TÜRK Kartalı TF-23 olarak isim önermiştik. Kızılelma için ise TF-24 en uygun isim olarak önerilmiştir.

[38] Kızılelma’nın saatlik uçuş saati 8k$ olarak, F-16C’nin yarısı şeklinde kabul edilmiştir.

[39] Kızılelma Turkish Fighter-24N (Navy-Donanma Versiyonu)

[40] Kızılelma’nın donanma versiyonunun 25% daha maliyetli olacağı öngörülmüştür.

[41] https://www.mirror.co.uk/news/uk-news/british-military-unfit-fight-russians-23710412

Lord Dannatt said the Ministry of Defence is being bankrupted by the RAF’s F-35B stealth fighters – £80million each and costing up to £90,000 an hour to run.

£90,000=$125,000 (Yazının tarihi olan 13Mart 2021 tarihli kurdan çevrilmiştir).

https://www.exchangerates.org.uk/historical/GBP/13_03_2021

ABD asla F-35B’nin saatlik uçuş maliyetini söylememekte, ancak İngiliz Savunma Bakanı açıklamaktadır

[42] Video: https://f-35error.wixsite.com/stealtherrorf-35

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

9 Yorum

  1. Merhaba,

    Kızılelma’nın arka iniş takımları için bir kapak mevcut değil oradaki dışa açık yapı radar görünümünü arttırmaz mı? Bu konuya hiç değerlendirmemişsiniz. Sizlerin bu konudaki yorumunu merak ediyorum açıkçası.

    Cevapla
  2. 10 Kasım 2023, 16:32

    Saygılar Komutanım

    Cevapla
  3. 2 Haziran 2023, 14:50

    Emeklerinize sağlık.
    yerli milli hesapların dayandığı bir teknik destek noktası oldunuz.
    Çok çok teşekkürler.
    Hürjet + Kızılelma. (H+K)
    Hürjet+ Anka3 (H+A) için benzer çalışmanız çok faydalı olacak.
    özellikle f16 blok70 tayfun rafale kaşısında.
    Kaana kadar, Bu uçaklar alınmalı mı yoksa (H+K) (H+A) kombinasyonları yeterli gelir mi?
    şimdiden tekrar teşekkürler.

    Cevapla
  4. 28 Şubat 2023, 20:48

    Kızılelma silahımız’ın en büyük avantajlarından biri pilotsuz olması. Çift motorlu Kızılelma ağır bir patlayıcı yük ile, çok yüksek süratte ve şaşırtıcı manevralar yaparak düşmanın en modern muhârip uçağını ve pilotunu arayıp, bulup, şarapnel etki mesâfesine girerek yok edebilir.

    Cevapla
  5. emeğinize sağlık teşekkürler komutanım

    Cevapla
  6. Ucmayan maketin teknik analizi. Tebrik ederim.

    Cevapla
  7. Çok da bişey anlamadım ama şu kötü günlerde iyi bir haber sanırım

    Cevapla
  8. Doktora çalışması gibi.

    Vatana hizmetin emekliliği olmaz.

    Teşekkürler komutanım.

    Teşekkürler Fazıl ALTAY

    Cevapla
Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!