Avatar
Hüseyin Vodinalı

Ukrayna-19

Hüseyin Vodinalı yazdı...

featured

“ABD Kongresi 1970’li yılların sonunda bir soruşturma raporu yayımlar.

Amerika’da az da olsa gerçek demokrasinin yaşandığı zamanlar.

Rapor çarpıcıdır.

1940 – 1974 arasında 500 bin Amerikalı’nın nükleer, kimyasal ve biyolojik savaş deneylerinde kobay olarak kullanıldığı ortaya çıkar.

Varsayımsal olarak 1974’ten bugüne bu rakamın 1 milyonu aştığını söylemek de mümkün.

Tabii buna Amerikalı olmayanları katarsak kim bilir rakam nerelere ulaşır.

Raporda anlatılan deneylerden bazılarını anlatmak gerekirse…

1952 ile 1973 arasında, 80 bin dönümlük ünlü biyo-savaş üssü (Covid 19’da da şüpheli merkez) Fort Detrick’te “Doktor Önlüğü Operasyonu” (Operation Whitecoat) düzenlenmiş.

Burada neler yapılmamış ki…

Yetimler, mahkumlar, kimsesizler, özürlüler ve akli dengesi yerinde olmayan deneklere, sentetik östrojenler, canlı kanser hücreleri, sifilis, frengi, hepatit, hıyarcıklı veba, beriberi, kolera, sarı humma, dang humması, ensefalit, tifo, Lyme hastalığı, kanamalı ateş, boğmaca ve daha pek çok bakteri, mikrop ve virüs zerk edilmiş.

Çok ilginç bir başka deney silsilesi de Amerikan Hava Kuvvetleri’nin 1950’lerden itibaren başlattığı ‘havadan saçılma operasyonları”.

ABD kendi toprakları ve kendi insanları üzerinde tamı tamına 240 biyo-savaş hava operasyonu yapmış.

Nerede diye sorarsanız, Alaska’dan Hawai’ye kadar ABD’nin onlarca eyaletinde.

Mesela CIA bir deneyde, Florida’nın Tampa Körfezi’ne havadan boğmaca patojenleri serpmiş.

On binlerce kişi hastalanmış, ölenler olmuş.

Amerikan Donanması, San Fransisko’ya büyük miktarda bakteri saçmış.

Zatürre benzeri hastalıktan pek çok Amerikan vatandaşı ölmüş.

Dugway tesisleri Utah eyaletinin Batı Çöl kısmında yer alıyor.

Lothar Saloman Hayat Bilimleri Deneme Merkezi’nde geliştirilen bio ajanların havaya püskürtülmesiyle ilgili denemeler yine tesislerin çevresindeki çöl arazisinde yapılıyor.

2012’de ABD ordusunun resmi listesinde, vebadan tutun da, şarbona, Venezuela ensefalitinden, maymun çiçek hastalığına kadar envai çeşit ölümcül bio silah var.

Hatta tesislerde kullanılan hastalık listesinin altında, ‘liste her ajanı içermemektedir’ notu da var. Acaba o içerilmeyen ajanlar neler?

Corona virüs türleri olmasın?

2008 ile 2014 yılları arasında ABD hükümeti sentetik virüs çalışmalarına 820 milyon dolar harcadı.

Çalışmalar “top secret” yani çok gizli kategorisinde yapıldı.

Bu ekiplerin arasında JASON adı verilen ordu danışmanları grubu da vardı.

JASON kod ismini taşıyan grup, ABD hükümetine çalışan bağımsız bilim insanlarından oluşuyordu.

Bu JASON sistemi 1960’lardan beri devam ediyordu. Bunlar yeni virüsleri tespit ediyor ve o virüsler üzerinde genetik mühendislik çalışmaları yürütüyor.

Çalışmalar tamamen gizli.

Biraz bilgi edinilebilen bir başka proje ABD Hava Kuvvetleri’ne ait “Biyoteknoloji: Genetiğiyle oynanan patojenler” çalışmasıydı.

JASON grubundan bilim insanlarının da yer aldığı projede, 4 ayrı kategoride biyo-silah olarak geliştirilen virüsler üzerinde genetik mühendisliği yapılıyordu:

1-İki virüsün birleştirilmesiyle elde edilen ölümcül bileşim.

2-Hayvandan insana bulaşan virüsler. (Örnek: Ebola)

3-Hayalet virüsler.

4-Tasarım virüsler. Belirli bir genetik özellik taşıyan etnik grupları hedef alan türler. ABD Hava Kuvvetleri’nin Ukrayna ve Gürcistan’da Rus kökenlilerden topladığı örnekler. Ya da Harvard Üniversitesi ile ABD Ulusal Kanser Enstitüsü’nün Çin’de topladığı doku örnekleri bu tür çalışmalar için kullanılmış olabilir. (2017’de ABD Hava Kuvvetleri, Ukrayna’da ilan yoluyla Rus kökenlilerden RNA örnekleri toplamıştı. BM Biyolojik Silahlar Komisyonu eski üyesi İgor Nikulin, RNA örneklerinin sentetik virüs üretiminde kullanılabileceğini söylemiş ve eklemişti: ABD, ırklara ve etnik gruplara özel yeni tür virüsler geliştirmeye çalışıyor.)”

Yukarıdaki bilgiler “Covid 19: Bir Virüsten Ötesi” kitabımda, “Kendi Vatandaşına Bunu Yapan Başkasına Ne Yapmaz ki” başlıklı bölümde yer alıyor.

RUSYA VİRÜS DOSYASIYLA BMGK’YA GİDİYOR

Bugün Ukrayna’daki Rus askeri harekatında ele geçirilen belge ve bulgular kitaptaki iddialarımı doğrular nitelikte.

Ukrayna’daki 26 Amerikan yapımı Biyo Silah Laboratuvarını ele geçiren ve bazılarını imha eden Rusya Savunma Bakanlığı şu açıklamayı yaptı: “Amerika’nın Ukrayna’da kurduğu askeri-biyolojik laboratuvarlarda şarbon, Afrika domuz vebası ve yarasa korona virüsü gibi çeşitli patojenler üzerinde deneyler yapıldı. Elimizde belgeler var.”

Bu açıklamayı kısmen, Ukrayna darbesinin mimarı ve Dick Cheney’nin tedrisatından geçmiş ünlü Neocon Dışişleri Bakan Yardımcısı Victoria Nuland yeminli Senato sorgulamasında doğruladı.

Yani Ukrayna’da biyolojik laboratuvarlarının olduğunu ve bunların Rusların eline geçmesinden endişe ettiğini itiraf etti.

Rusya da bu vahim tehlikeler içeren konuyu Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyi’ne götürme kararı aldı.

Rusya Savunma Bakanlığı Sözcüsü Konaşenkov, Ukrayna’da ABD’nin biyo-laboratuvarlarla ölümcül patojenlerin dağıtımı için gizli bir mekanizma oluşturulmasının amaçlandığını vurguladı.

Konaşenkov, yaptığı açıklamada, “Ukrayna ile Rusya arasında göç eden kuşlar tarafından patojenlerin aktarımı konusuna yönelik Ukrayna’da ABD tarafından gerçekleştirilen proje hakkında edinilen detaylı bilgiler özellikle ilgi çekici oldu. Ulaşılan belgelere göre ABD, 2022’de Ukrayna’da patojen kuşlar, YARASALAR ve SÜRÜNGENLERE yönelik bir çalışma yürütmeyi, buradan da bu canlılarla Afrika domuz vebası ve şarbonu taşıma olasılığının incelenmesi sürecine geçmeyi planlıyordu” dedi.

Sözcü Konaşenkov, “Pentagon’un Ukrayna’da finanse ettiği bu ve başka biyolojik araştırmaların amacı, ölümcül patojenlerin gizlice yayılması için bir mekanizma oluşturmaktı” ifadelerini kullandı.

Konaşenkov: “Yakında Ukraynalı biyolojik laboratuvar çalışanlarından alınan yeni belgeleri yayınlayacak ve incelemelerin sonuçlarını sunacağız. Ulaşılan belgelere göre, Ukrayna’da kurulan ve finanse edilen biyoloji laboratuvarlarında, YARASA KORONAVİRÜSÜ örnekleriyle deneyler yapılıyordu” diye ekledi.

Çin Dışişleri Bakanlığı Sözcüsü Cao Licien de, “Ukrayna’daki tüm tehlikeli virüsler, bu laboratuvarda saklanıyor olmalı. Tüm araştırma faaliyetleri, ABD tarafından yürütülüyor ve onun izni olmadan hiçbir bilgi açıklanamıyor” diye konuştu.

Cao, devam etti: “ABD’nin Ukrayna’daki biyo-askeri faaliyetleri yalnızca buz dağının görünen yüzü. ABD Savunma Bakanlığı, ‘biyo-güvenlik risklerini gidermek ve küresel kamu sağlığını güçlendirmek’ adı altında 30 ülkede 336 biyoloji laboratuvarını kontrol ediyor. Evet, yanlış duymadınız, 336. ABD, ayrıca kendi topraklarında Fort Detrick Üssü’nde de çok sayıda biyo-askeri faaliyet yürütüyor. ABD’nin gerçek niyeti nedir? Tam olarak ne yaptınız?”

ABD 2001’DEN BERİ EN AZ 100 MİLYAR DOLAR HARCADI

Francis A. Boyle, önde gelen bir Amerikalı Hukuk Profesörü idi. 1989 Biyolojik Silahlar Yasası’nın hazırlanmasından sorumluydu. Uluslararası Af Örgütü’nde yönetim kurulu üyeliği yaptı.

2018’de ölmeden önce önemli bir ifşada bulundu.

Boyle, 11 Eylül 2001 saldırıları sonrası ABD’nin biyolojik silah programına 100 milyar dolara yaklaşan bir harcama yaptığını anlattı. Boyle bunu anlatırken şu örneği verdi: “Karşılaştırma yapmak gerekirse Hiroşima ve Nagazaki’yi yok etmek için Manhattan Projesine 30 milyar dolar harcamıştık.”

Biyolojik Silahlar Sözleşmesi 1972 yılında imzaya açılıp 1975 yılında yürürlüğe girdi.

Türkiye 1974 yılında taraf oldu. Biyolojik Silahlar Sözleşmesi çerçevesinde biyolojik ve toksin silahların üretimi ve kullanımı yasaktır.

Ancak çeşitli girişimler olmasına rağmen herhangi bir yaptırım mekanizması kurulamadı.

ABD yönetimi Bush döneminde bu girişimi engelledi.

Hem de ne zaman biliyor musunuz?

11 Eylül 2001 saldırılarından sadece 2 ay önce.

Temmuz 2001’deki 24. oturumda, George W. Bush yönetimi hem Grup Başkanı tarafından dağıtılan taslak protokolü, hem de taslağın dayandırıldığı tüm yaklaşımı reddetti ve müzakere sürecinin çökmesine neden oldu.

17 Ekim 2014’te ABD’nin biyolojik bir silah oluşturmak için SARS araştırmalarına sağladığı fon, ciddi bir pandemi riski nedeniyle durdurulmuştu.

9 Ocak 2017’de ise Obama Yönetimi, daha önce yasak olan biyolojik silah patojenleriyle ilgili yeni araştırmalar için yeniden yetki verdi.

Son verilere göre Covid 19 çıktığından bu yana küresel çapta 18 milyon doğrudan veya dolaylı ölüm meydana geldi.

Ukrayna’dan gelecek veriler ve belgeler, sadece savaşın gidişatına değil, -Bill Gates tarafından sürekli ilan edilen – yeni ‘pandemilere’ de ışık tutacak.

Pankuş Yayınlarından çıkan “Covid 19: Bir Virüsten Ötesi” kitabıma önsöz yazma inceliğinde bulunan Amiral Cem Gürdeniz, aynen şu ifadeleri kullanmıştı: “Jeopolitik rekabet devam ettiği sürece salgının çıkış nedenini kesin ve net bir şekilde söylemek mümkün olmayacaktır. Ancak gerçek her zaman tektir. Ortaya çıkması önlenemez. Sormamız gereken, gerçeğin ne zaman ortaya çıkacağıdır.”

Belki de o zaman artık yaklaşmıştır!

Ukrayna-19

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum

  1. 16 Mart 2022, 17:56

    “Beyaz adam geldiğinde, bizim topraklarımız, onların ellerinde İncil vardı. İncil’i verip bizi uyuttular; gözlerimizi açtığımızda İncil bizim elimizde, topraklarımız onlardaydı” demişti Jomo Kenyatta. Pandemi başladığında insanların eline maske ve dezenfektan tutuşturup televizyon yayınları ile adeta hipnotize ederek korku iklimine hapsettiler. Korku sisleri dağılmaya başladığında insanlar gördüler ki ellerinde avuçlarında ne varsa kaybetmişler ve dünyayı yöneten küresel efendiler servetlerine servet katmış.

  2. Ne yazık ki bir düşman tanımladığınız an “biz yapmazsak onlar yapar” veya “düşmanlarımızdan bir adım önde olmalıyız” mantığı ile herşey mübah oluyor.

  3. 12 Mart 2022, 00:05

    Şu an dünyanın bu haberle çalkalanıyor ve en azından bu konunun araştırılıyor olması gerekirdi. Şaşırdık mı? Hayır, 1940larda 1970lerde de pek dikkat çekememiş, yine sadece az bir kesimin ilgisini çekebilecek konular.

  4. Neden gerçekler hep iş işten geçtikten sonra ortaya çıkar? bunun cevabı nedir?

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!