ERDEM ATAY yazdı…
Açtım bilgisayarı…
‘Bakalım kim neler yazmış’ dedim.
ASELSAN…
Savunma Sanayi Başkanlığı…
Birçok belediye…
Kurumlar…
Vakıflar…
Dernekler…
Siyasi Parti üyeleri…
Birçok kişi paylaşmış…
Amiral Türker Ertürk bile.
Evet, tüm bu kurumlar, kişilerin andığı şey,“14-20 Nisan Şehitler Haftası”.
Merak ediyorum.
Acaba neden 14-20 Nisan arası Şehitler Haftası olarak belirlenmiş?
Kanunlara bakıyorum…
Bulamıyorum…
Kararnamelerde vardır diyorum, bulamıyorum.
Devletin hiçbir resmi evrakında böyle bir tarihin ‘Şehitler Haftası’ olduğuna dair tek bir emare göremiyorum.
***
Arşive bakınıyorum.
Bu ‘Şehitler Haftası’ geçmiş yıllarda ne zaman kullanılmış.
2001’den itibaren bakıyorum…
2002, 2003, 2004…, 2014, … 2019.
2019’a kadar 14-20 Nisan Şehitler Haftası ile ilgili bir anma olmadığını görüyorum.
***
Sonunda bir kanun çıkıyor karşıma.
Şehitler Günü ve Gaziler Günü ilanıyla ilgili 4768 sayılı bir kanun. Resmi Gazete’de yayımlandığı tarih 27 Haziran 2002.
Madde 1 şöyle diyor:
“18 Mart Şehitler Günü, 19 Eylül Gaziler Günüdür. Anılan günlerde bütün kamu kurum ve kuruluşlarının öncülüğünde, halkımızın v sivil kuruluşların iştiraki ile her yıl anma töreni düzenlenir.”
Kanun 2. Maddesinde de bu kanundan sorumlu olan bakanlıklar sıralanıyor: Milli Savunma Bakanlığı, İçişleri, Dışişleri ve Milli Eğitim Bakanlığı…
***
Yani kesin bir şekilde söyleyebiliriz ki, Türkiye Cumhuriyeti’nde resmi olarak ‘Şehitler Günü’ var ama ‘Şehitler Haftası’ diye bir şey yok!
Peki nereden çıktı bu Şehitler Haftası…
***
Yukarıda yazdık.
2019 yılından itibaren bu anma yapılmaya başlanmış.
Sonra her yere yayılmış, devlet kurumları da bu haftayı ‘Şehitleri Anma’ olarak paylaşmaya başlamış!
Yahu ortada bir kanun yok, kararname yok, genelge yok devlet kurumları bu haftayı neden anar?
***
Şimdi biraz geçmişe dönelim.
Hatırlar mısınız, Kutlu Doğum Haftası diye bir şey çıkmıştı.
Sözde Peygamber Efendimizin doğum günü kutlaması olduğu belirtilmişti.
Halbuki ortada Mevlid Kandili vardı. Bu nereden çıkmıştı?
1989 yılında Diyanet Vakfı bünyesinde ilan edilmişti. Mümtazer Türköne de o dönem Türkiye Diyanet Vakfı’nda Yayın Kurulu üyesiydi. Kendisinin değişine göre, Vakfın Yayın Kurulu Başkanı ve Fetullah Gülen’e övgüler düzmesiyle bilinen Prof. Dr. Süleyman Hayri Bolay teklif etmiş, bir zamanlar Tansu Çiller ile Fetullah Gülen arasındaki bağı kurmaya çalışan Ayvaz Gökdemir de ismi bulmuştu.
1994 yılında da Kutlu Doğum Haftası sabitlenmek istenmişti ve tarih bulundu: 20-26 Nisan.
2008’e kadar bu böyle devam etti ancak bir şey fark edildi.
Fetullah Gülen’in doğum gününün 27 Nisan olduğu hatırlandı.
İşte bu Kutlu Doğum 27 Nisan’dı. Bu kutlu doğumu kutlamak için bir hafta öncesi seçilmişti.
Bu olay bir anda ortaya çıkınca, tepkiler geldi. Tepkiler üzerine 2008 yılında Kutlu Doğum Haftası bir hafta geriye atıldı: 14-20 Nisan.
Ve yıllar sonra ortaya çıktı ki, bu işin icadı yine Fetullahçılarındı. Ve amaç Fetullah Gülen’in doğum gününü kutlamaktı.
Bu millete yaklaşık 22 yıl Fetullah Gülen’in doğum gününü Peygamber Efendimizin doğum günü diye kutlattılar.
Birbirimize güller verdik, törenler yaptık, televizyonlarda Kuran dinledik.
Ve yıl oldu 2016…
Kutlu Doğum Haftası kutlamaları FETÖ’nün icadı olduğu gerekçesiyle ortadan kaldırıldı. Bir daha kutlanmaması üzerine karar alındı.
Aradan 3 yıl geçti.
Yıl oldu 2019…
Bir anda birileri çıktı ve 14-20 Nisan haftasını Şehitler Haftası olarak anmaya başlandı.
Konu Şehit Aileleri Yardımlaşma Sosyal Kültürel ve Dayanışma Derneği Genel Başkanı Mehmet Güner’e soruldu.
“23 yıldır bu derneğin başkanlığını yapıyorum, nereden çıktı bilmiyorum. Bize 14-20 Nisan’ın Şehitler Haftası olarak anılacağına dair bir bildirim gelmedi” dedi.
Her şey ortada!
Şu an içinde bulunduğumuz bu tarih Şehitler Haftası falan değil.
Yine bu millete Fetullah Gülen’in doğum gününü kutlatıyorlar.
Bu kez de ‘şehitler’ üzerinden…
Aferin vallahi FETÖ’ye, hepimizi ayakta uyutuyor.
***
Şimdi Emniyet ve Jandarma gibi kurumlarımıza soralım.
Hangi karara ya da kararnameye göre kutlama yaptınız sosyal medyanızda?
Hep en hassas yerimizden vuruyor hainler.
Sayın Erdem Atay Ben SCP İzmir İi Yöneticisiyim gectiğimiz günlerden salı partide otururken partinin karşısında Anafartalar Polis karakolu var eski polis dispanseri idi bir baktım bina boyuna Atatürk’ün boy portresini asmışlar benim hemen aklıma feto nun kutlu doğum haftası kutlamasını yapıyor içişleri bakanlığı diye düşündüm ve feto hen cumhhur hem millet ittifakları içinde gül gibi geciniyorlar
Dinini sözde tarikatlardan şeyhlerden öğrenen. Kuranı Kerim ‘i kendi dilinde açıp okumayan milli olan her şeye düşman olan Türk olmaktan imtina eden cahil bir güruh var içimizde. Türkiye Cumhuriyeti Devletinin gerçek askerlerine aydınlarına gazetecilerine itibar edilmezse olacağı bu! Teşekkürler Erdem Atay ve Veryansın var olun. Ne mutlu Türk’üm diyene 🇹🇷
Erdem bey, ben de sizi bu uyandırıcı yazılarınızdan dolayı kutlarım. devlet bile uyuyorsa bu durumumuz üzerinde oturup ciddiyetle düşünmek gerekiyor.
Erdem ATAY’ı tebrik ederim, güzel yakalamış.
Adamlar ortalık yere bombayı bırakıyor ve kimse bunu farkedemiyor.
Sosyal psikolojiye ve bilişsel psikolojiye bu kadar hakim bir örgüt bizim topraklarımızdan çıkmış olamaz.
Bu açık ve seçik olarak anglosakson aklın ürünüdür.
Şimdi birileri çıkıp buna malumun ilanı diyecek, senin benim için evet malum lakin fetöcüler için maalesef öyle değil.
Sn Atay hepsini gömmüşsünüz 😁👏👏👏👏👏
Bu düpedüz skandal! Neye göre kutluyorsunuz, nasıl bir gaflettir bu! Erdem Bey olmasa ruhumuz duymayacak ya bu rezilliği!