Avatar
Hüseyin Vodinalı

Devrimcinin vizyonu

featured

Mustafa Kemal Atatürk’ü çok seviyorum.

Bu sevginin yüzde 99’u elbette her hangi bir Türk yurttaşı olarak bugün Gazze’dekilerin kaderini paylaşmamıza engel olduğu için.

Yüzde bir de hem anne hem baba tarafından yakınlığımızdan dolayı.

Büyükbaba tarafından hemşehri sayılırız. Selanik’in Vodina kazasından.

Rahmetli babaannem de tıpkı onun gibi mavi gözlü sarı saçlıydı.

Ankaralı anne tarafımdan ise aile büyüğümüz Ekrem (Uraz) bey, Atatürk’ün Çankaya’daki özel kalem müdürü idi.

Hatta bir İş Bankası reklamında adı da geçer. (https://www.youtube.com/watch?v=HP4Yq6BE4Zc)

Şimdi gelelim asıl yüzde 99’a.

Atatürk’ü bu kadar büyük yapan şey neydi? Diye sorarsak cevabını şöyle verebiliriz:

“Devrimci bir deha ve muhteşem bir jeopolitik vizyona” sahip olmasıydı.

1904’de güncesine “Önce maddeyi anlamalı sosyalist olmalı” diye yazan bir insandan söz ediyoruz.

Kurtuluş Savaşı’nı başlatırken tam bir stratejist olarak dünya gerçeğini biliyordu.

Düşmanların durumunu çok iyi analiz etmişti.

Bu büyük kavgada kime güvenip kime güvenemeyeceğini de çok iyi tespit etmişti.

Mesela İngiltere’nin birinci dünya savaşı sonrası ekonomisinin batık durumda olması elin içok rahatlatmıştı.

Fransa hakeza.

Yunan ordusunun ciğerini biliyordu.

Gerici ve bölücü isyanların nasıl ve nereden beslendiğini, nasıl halledileceğini de.

Tüm bunlar yetmezmiş gibi, adeta bir kahin bilgeliğiyle gelecekte olacakları da görmüştü.

Bu medyumluk değil, matematikti.

Olguları toplarsınız, yanlışları çıkarırsınız, öngörüde hedefi 12’den vurursunuz.

Mesela Çanakkale Savaşı’nda İngilizlerin 19 Eylül gecesi saldırıya geçeceğini bilmişti.

Vahdettin ile 1917’de Almanya’ya yaptığı seyahatte Almanya’nın savaşı kaybedeceğini anlamıştı.

26 Ağustos 1922’deki Büyük Taarruz’dan sonra kendisinden randevu isteyen büyükelçilere, “Sizinle 9 Eylül’de Nif (Kemalpaşa) Kasabası’nda görüşebilirim” yanıtını vermişti.

1918’de İstanbul’daki düşman zırhlılarını gördüğünde “geldikleri gibi gidecekler” dedi ve hakikaten aynen öyle savaşmadan gittiler.

Hintli Mustafa Sagir ile ilk görüşmesinde onun İngiliz casusu olduğunu bilmişti.

Bütün bunlar doğa üstü güçlerin değil, satrançta gelecek 10 hamleyi tahmin edebilme yeteneğinin, büyük bir dehanın eseriydi.

ABD’nin ünlü Generali MacArthur’un eksik günlükleri 2013’te Filipinler’de bulundu.

MacArthur’un Atatürk’le yaptığı tarihi görüşme o günlüklerde kayıtlıydı.

1932’de Dolmabahçe Sarayı’nda yapılan görüşmede Atatürk sadece 2. Dünya Savaşı’nı ve galiplerini tahmin etmekle kalmamış sonrasını da söylemişti.

Princeton Üniversitesi’nden siyaset bilimci Dr. Adam M. Karray, bu günlüklerde Atatürk’ün neler söylediğini bir makalesinde kaleme aldı.

Buna göre Atatürk, Almanya’nın İngiltere ve Rusya hariç olmak üzere bütün Avrupa kıtasını işgal edebilecek bir orduyu kısa zamanda teşkil edebileceğini,  harbin 1940-45 seneleri arasında başlayacağını, Fransa’nın kuvvetli bir ordu yaratmak için lazım gelen özellikleri artık kaybettiğini, İngiltere’nin  adalarını muhafaza etmek için bundan sonra Fransa’ya güvenemeyeceğini söyler.

İtalya’ nın Mussolini yönetiminde kalkındığına ancak İtalyan liderin Sezar rolünü oynamaya kalkışabileceğine dikkat çeken Atatürk sözü Sovyetler’e getirir:

“Avrupa’da vuku bulacak bir harbin başlıca  galibi ne İngiltere ne Fransa ne de Almanya’dır, sadece Bolşevizmdir.”

SSCB’nin de ileride dağılacağını belirten Atatürk, Asya ile ilgili olarak Sovyet Rusya’nın politikaları doğrultusunda asıl dikkat etmesi gereken ülkenin ABD olacağını gülümseyerek ifade eder.

ABD’nin Sovyet Rusya ile mücadelesinde komünizmin komşu ülkelere yayılma politikasını engellemek için farklı (dinci-faşist?) grupları destekleme ve kışkırtma stratejisinin ileride kendisine çok daha büyük zararlar verebileceğini henüz 1932 yılında anlatır. (kaynak: https://ataturkten.blogspot.com/2013/02/ataturk-macarthur-tarihi-gorusme.html)

Bu arada Sofya Ataşe militerliğinde iken (1914’te) yazdığı mektuplarında da 1. Dünya harbinin patlak verecğini de öngördüğünü belirtmeliyiz:

“İngiliz-Alman rekabeti ve yeniden büyüyen Sırbistan’ın Avusturya ve Macaristan’ın güneyindeki Slavlar üzerinde iddiası yüzünden, pek yakında dünya harbinin patlayacağına inanılabilinir. Hiçbir hazırlığımız olmadan acele bu harbe de sürüklenecek olursak, Anadolumuz, Boğazlarımız ve 500 yıllık Türk İstanbulumuz muhakkak tehlikeye girer.” (kaynak: https://www.avim.org.tr/Blog/ATATURK-UN-GELECEGI-SEZIS-VE-ONGORU-GUCU-1914-YILI)

Kuşkusuz Atatürk bir Nostradamus veya Baba Vanga değildi.

O bilimsel bakan ve gören büyük bir jeopolitik/stratejik deha idi.

Geleceğe dair öngörüleri hep doğru çıktı.

Mesela insanlığın kaderinin Asya’da şekilleneceğini ve emperyalizmi yok eden dünyanın ileride barışçı biçimde bir araya geleceğini ilan etmişti:

“Doğudan şimdi doğacak olan güneşe bakınız. Bugün günün ağardığını nasıl görüyorsam, uzaktan bütün Doğu milletlerinin de uyanışlarını öyle görüyorum. (…) Sömürgecilik ve emperyalizm yeryüzünden yok olacak ve yerlerine milletler arasında hiçbir renk, din ve ırk farkı gözetmeyen yeni bir ahenk ve işbirliği çağı geçecektir.” (1933 Mart)

“Türkiye’nin müdafaa ettiği dava, bütün mazlum milletlerin, bütün Doğu’nun davasıdır ve bunu nihayete getirinceye kadar Türkiye, kendisiyle birlikte olan Doğu milletleriyle beraber yürüyeceğinden emindir.”

“Bütün mazlum milletler zalimleri bir gün mahvedeceklerdir. O zaman dünya yüzünden zalim ve mazlum kelimeleri kalkacak, insanlık kendisine yakışan bir toplumsal hale mazhar olacaktır.” (3 Ocak 1922)

Fakat içinde bulunduğumuz şu sıkıntılı karşı devrim günlerinde beni en çok rahatlatan “kehaneti” şudur:

 “Benim naçiz vücudum bir gün elbet toprak olacaktır, fakat Türkiye Cumhuriyeti ilelebet payidar kalacaktır.”

Türklerin insanlık ve uygarlık tarihine en büyük hediyesidir Büyük Devrimci Mustafa Kemal Atatürk!

Devrimcinin vizyonu

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum

  1. 11 Kasım 2023, 11:07

    Ataturk’un %1 bile zekasina sahip olmayanlarin kendini onunla kiyaslamasi ibretliktir. Allah’in Turk milletine ve insanliga en buyuk armagani olan Ataturk’e utanmadan kufur edip, hakkinda bir suru yalan ureten, başta “Liberal” denilen soytarilar ve akil ve vicdan yoksunu siyasal islamcilar umarim birgun hesap vereceklerdir

  2. Vatan partisi ATATÜRK ‘UN adını anacak son partilerden birisi sensin.

  3. 10 Kasım 2023, 17:23

    Varolunuz,teşekkürler,saygılar.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!