Barış Doster
Barış Doster

NATO’nun genişlemesi ve kuşatılan Türkiye

featured

Barış Doster yazdı…

NATO’nun genişlemesi sürüyor. Türkiye’nin Finlandiya’nın ardından İsveç’in de NATO üyeliğine evet demesi, sadece Rusya’nın yakın çevresinden kuşatılmasına evet demek değildir. Aynı zamanda Türkiye’nin de NATO tarafından, sözde müttefiklerin, özde ise hasımların olduğu bu emperyalist ittifak tarafından kuşatılması demektir.

Türkiye’nin NATO üyeliğine ilişkin tartışmalarda, pek çok yorumcunun, uzmanın, emekli diplomat ve yüksek rütbeli komutanın yıllardır savunageldiği, “Türkiye; NATO’nun saldırısına maruz kalmamak için NATO üyesi olarak kalmalı” şeklindeki görüş de geçersizdir. Çünkü durum hiç de öyle değildir. Türkiye’nin NATO üyeliği, ABD başta olmak üzere, NATO müttefiklerinin düşmanca tutumlarını önlemediği gibi, Türkiye’nin elini kolunu da bağlamaktadır. NATO’nun Türkiye’nin sadece dış politikası, savunma ve güvenlik politikası üzerinde değil, ana akım siyasetten sivil – asker bürokrasiye, akademiden iş dünyasına, işçi sendikalarından tarikat ve cemaatlere dek hemen her alandaki etkisi, terör örgütlerine, darbelere ve darbe girişimlerine verdiği açık destek, Türkiye için ulusal güvenlik sorunu, milli bağımsızlık sorunu olduğu gibi, aynı zamanda bir demokrasi sorunudur.

ABD’nin Irak’taki, Suriye’deki varlığı bilinmektedir. Bilindiği kadarıyla, Suriye’de 23 üssü vardır. Bağdat’taki büyükelçiliği, Erbil’deki başkonsolosluğu; faaliyetleriyle, görevli personel sayısıyla, birer diplomatik temsilcilik olmanın çok ötesinde, tüm Ortadoğu bölgesi için birer fesat yuvasıdır. Bunlara ek olarak Yunanistan; son yıllarda adeta bir açık ABD üssü haline gelmiştir. ABD sürekli yığınak yapmakta, Yunan ordusunu araç, gereç, teçhizat ve mühimmatla donatmaktadır. Ayrıca Karadeniz’de sürekli bayrak göstermek için Montrö Boğazlar Sözleşmesi’ni devre dışı bırakmaya, delmeye, esnetmeye çalışmaktadır.

Türkiye açısından sorulması gereken soru şudur: Irak ve Suriye’deki ABD üslerine haklı ve doğru biçimde karşı çıkan Türkiye; Yunanistan’daki ABD askeri yığınağına haklı ve doğru biçimde itiraz eden Türkiye; Türkiye’deki ABD üslerine niçin karşı çıkmamaktadır? Bu bir çelişki, bu bir tutarsızlık değil midir? Irak ve Suriye’de PKK terör örgütü ve uzantılarının en büyük destekçisi olan ABD’nin Türkiye’deki üslerinin Türkiye’ye bir yararı var mıdır? Elbette hayır. Tersine zararı vardır.

O nedenle bir kez daha belirtelim, Türkiye açısından sorun, NATO’nun kendisidir.

İktidarı ve muhalefetiyle, NATO’culukta yarışan siyasi partileriyle, Türkiye için en büyük tehdit ABD emperyalizmidir, onun saldırı ve işgal aygıtı olan NATO’dur, ABD ve NATO’nun terör örgütlerinden sözde soykırım iddialarına dek her alanda Türkiye karşıtı tüm örgütlere, hareketlere verdiği destektir.

NATO’nun genişlemesi ve kuşatılan Türkiye

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

5 Yorum

  1. 27 Ocak 2024, 13:02

    peki ne yapmak gerekiyor.

  2. Desenize herkes Nato-türkçü.

  3. Doğru söze ne denir!

  4. Amaç için uygulamalar tam gaz devam, alıştıra alıştıra uyandırmadan.

  5. 26 Ocak 2024, 17:45

    Gerçek budur varolunuz.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!