Biden’a soğuk terler döktüren, kâbuslar görmesine neden olan Cumhuriyetçilerin çoğunlukta olduğu 118. Dönem Temsilciler Meclisi nihayet dün (Salı günü) görev başı yaptı. Kasım ayındaki ara seçimlerde yenilenen Temsilciler Meclisi dün başkanını seçip yemin törenine geçecekti; ancak evdeki hesap çarşıya uymadı. Başından beri Cumhuriyetçi partiden Kevin McCarthy’nin Nancy Pelosi’nin yerini alacağı kesin gözüyle bakılırken son dakikada Cumhuriyetçi Partiden Jim Jordan’ın başkanlığa aday olmasıyla oylar bölündü ve tam üç tur yapılan oylamada ne demokratlar ne de cumhuriyetçiler çoğunluğu alamadı. Cumhuriyetçilerin oylarının yetmesine rağmen Jim Jordan’ın adaylığı oyları böldü.
İkinci tur öncesi Jim Jordan McCarthy’i destekleyeceğini açıklamasına rağmen kendisine ikinci ve üçüncü turda da oy verilmeye devam edildi. Oylama bugüne (Çarşamba) ertelendi. Cumhuriyetçi Parti içerisinde büyük fırtınalar esiyor. Trump yanlılarından tutun da McCarthy’i ve destekçilerini lobicilerin ve çıkar gruplarının kuklaları olarak nitelendiren bir çok iddiaya kadar havada uçuşuyor. Son olarak Jim Jordan yaptığı açıklamada Temsilciler Meclisi başkanlığı gibi bir planının olmadığını söyleyerek bir kez daha kestirip attı. Şu anda Temsilciler Meclisi kilitlenmiş durumda. Başkan seçilemediği için milletvekilleri yemin edemiyor ve görevlerine başlayamıyor. Demokratların çoğunluğu olmadığı için çözümün anahtarı cumhuriyetçilerde. ABD’de böyle bir kriz en son 1856 yılında görülmüş, o günden bugüne Temsilciler Meclisi başkanı tek turda seçiliyordu.
Jim Jordan ikinci tur oylamadan önce yaptığı konuşmada Demokratlara ve Biden yönetimine sert mesajlar göndererek büyük bir hesaplaşmanın ufukta olduğuna işaret eti. Jim Jordan eğer biz çoğunlukta olsaydık 1,7 trilyon dolarlık bütçeyi elinizi kolunuzu sallayarak geçiremezdiniz diyerek önümüzdeki dönemde parasal hiçbir kararın biden yönetimi için kolay olmayacağının da mesajını veriyordu.
Şimdi kapalı kapılar arasında Amerikalıların sıklıkla kullandığı bir terim olan “at pazarlığı” yapılıyor. Jim Jordan ve ekibi Demokratlara ve Biden yönetimine yönelik ortaya çıkan ılımlı yaklaşımı eleştiriyor ve önceki taahhütlere sadık kalınmasını istiyor. Jim Jordan gibi önde gelen bazı Cumhuriyetçiler, özellikle Biden ailesine yönelik soruşturmanın bir an önce başlamasını istiyor.
Sonuç olarak bugün veya yarın ya da yarından sonraki oylamada Cumhuriyetçiler bir şekilde başkanlarını seçecek. Önemli olan kapalı kapılar arkasında muhalif milletvekillerine hangi sözler ya da tavizler verildi veya verilecek. Bu kriz bir şekilde atlatılacak; ancak Beyaz Saray’da bu tartışmaları endişeli gözlerle takip eden bir Başkan var. Zira tartışmaların odak noktası ailesi ve Ukrayna politikası. Aynı zamanda Trump’a yapılanların rövanşı da sırasını bekliyor. Bu kadar olaya Biden’ın yaşlı kalbi dayanır mı bilinmez. Bilinen tek bir gerçek var o da ABD’nin artık demokrasinin kıblesi olmadığı gerçeğidir. 6 Ocak Kongre baskını ve Temsilciler Meclisinin çoğunluk partisinin kendi arasında anlaşıp bir başkan seçememesi bunun en önemli göstergeleri.
ABD’de şimdi Cumhuriyetçiler ve Demokratlar arasında kılıçlar çekilmiş durumda…
