Avatar
Barış Adıbelli

Su testisi su yolunda kırıldı

featured

Barış Adıbelli yazdı…

Günlerdir dünya kamuoyu Rus paralı askerler grubu Wagner’in  patronu Prigojin ve Dimitri Utkin’in trajik ölümünü konuşuyor. Rusya’ya göre Wagner liderleri trajik bir uçak kazasında öldü. Amerikan istihbaratına göre kasıtlı bir patlama nedeniyle uçağın düşmesi sonucu öldüler.

Batıya ve Wagner’e göre Prigojin ve arkadaşları bir suikast sonucu öldürüldü ve bunun bir takım sonuçları olacak. Aslında, bu trajik  uçak kazası veya trajik suikast bize 3 Ocak 2020’de Bağdat uluslararası havaalanında bir Amerikan insansız hava aracının düzenlediği saldırıda hayatını kaybeden İran Devrim Muhafızları Ordusuna bağlı Kudüs Güçlerinin komutanı Kasım Süleymani’yi hatırlattı. Kudüs güçleri her ne kadar paralı bir askeri grup olmasa da devlet dışı bir aktör olarak Yemen’de, Irak’ta, Afganistan’da ve Suriye’de etkin bir milis gücü. Kasım Süleymani’nin katilinin belli olmasına rağmen öldürülmesinde rol oynayan istihbaratın halen nereden geldiği bilinmiyor. Bu nedenle hala gizemini koruyor. Dini lider Ali Hamaney’in manevi oğlu olarak görülen Kasım Süleymani her ne kadar rejime karşı isyan etmemiş olsa da Hasan Ruhani’den sonra İran cumhurbaşkanlığına adı geçiyordu. Kasım Süleymani’nin karizmatik liderliği Kudüs güçlerinin en büyük gücüydü; ancak Kasım Süleymani’nin öldürülmesinin ardından yerine gelenler hiçbir zaman Kasım Süleymani’nin yerini dolduramadı ve Kudüs güçleri de eski etkinliklerini kaybettiler. 

BUNDAN SONRA NE OLACAK?

Yukarıda Kasım Süleymani örneğinin verilmesi aslında bu sorunun cevabı içindi. Kudüs güçlerinin ana itici gücü Kasım Süleymani olduğu gibi Wagner’in itici, birleştirici gücü de Prigojin idi. Wagner, sadece profesyonel askerlerden oluşmuyor aynı zamanda sokaktan, hapishaneden ve suç dünyasından gelen suçlular gibi sivillerden de oluşuyor. Wagner mensupları  Prigojin’e emir komuta zinciri içerisinde askeri hiyerarşinin en tepesindeki bir komutan olarak bağlıktan çok  mafya düzeni içerisinde sadakat üzerinden bir bağlılığa sahiptir dolayısıyla Prigojin onlar için bir komutan değil patron ve babadır (godfather)

Dolayısıyla bu sivillerin sadakati Wagner’e kurumsal olmaktan  çok Prigojin’in şahsiyetineydi. Bu nedenle bundan sonra Wagner’in  başına kim geçerse geçsin ya da Wagner devlete bile devredilse bu düzensiz siviller hiçbir zaman yeni patronlara veya komutanlara itaat etmeyecekler, dahası bir intikam arayışı içerisinde olacaklar, çünkü mafya düzeni bunu gerektiriyor.

İşte tam burada Wagner konusunda esas korku ortaya çıkıyor: Bu korku  örgütün Prigojin’den sonra legal ve illegal kollara bölünmesidir. Bir başka deyişle legal alanda eski askerlerden oluşan gruplar Rus Savunma Bakanlığı ile imzaladıkları sözleşme gereği yola devam ederler. Fakat asker olmayan özellikle suç dünyasından gelmiş siviller tasfiye edilir ve bunlar da dünyanın en tecrübeli suç örgütlerini kurarlar. Zira Prigojin, sokaklardan gelen mafya-çete-sokak savaşlarında tecrübeli olan insanlara cephe savaşını öğretmiş, bir bakıma sokaklarda sıradan suçlular profesyonel her türlü silahı kullanabilen organize ve disiplinli yeni suç makinaları haline gelmiştir. Daha şimdiden Rus suç örgütleri bu muazzam insan kaynağını istihdam edebilmek için sabırsızlanmaya başlamıştır. Bu senaryo, bölgesel ve küresel güvenlik açısından oldukça sakıncalıdır. Bu profesyonel katillerin tüm dünyaya yayılıp suç örgütlerine ve özellikle de terör örgütleri için çalışmaya başlaması Rusya kadar dünyayı da ilgilendirecektir.

Prigojin’in  o uçak kazasında öldüğü adli tıp tarafından DNA testi ile birkaç gün önce onaylandı. Bu aşamadan itibaren Prigojin’e nasıl bir cenaze töreni yapılacağı, Putin’in bu cenazeye katılıp katılmayacağı merak konusu. Muhtemelen Putin bu cenaze töreni katılmayacak. Nihayetinde emre itaatsizlik etmiş ve ülkesine ve başkomutanına ihanet etmişti. Putin’in affetmesinin tek gerekçesi kardeş kanı dökülmemesi içindi. Eğer, cenaze töreninde kısıtlama olmazsa Wagner büyük bir gövde gösterisi yapabilir. Daha şimdiden sosyal medyada Wagner mensupları hesap sormaya başladılar bile. Madalyonun öteki yüzüne bakıldığında ise Putin’e karşı halen bir darbe tehdidi var mı ya da darbeciler tasfiye edildi mi? Putin, peyderpey generalleri görevden alsa da bu isyan ya da darbe girişiminin arkasındaki stratejik aklı halen bulamadılar.

Sonuç olarak Prigojin’in  kaderi tüm Rus seçkinlerine bir mesaj olarak görülüyor. Kim Putin’in otoritesine doğrudan meydan okumaya cesaret ederse, bedelin en ağır bir şekilde mutlaka ödeyecektir. Rejim, silahlı isyan şöyle dursun, hiçbir meydan okumaya hoşgörü göstermiyor.

Su testisi su yolunda kırıldı

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

2 Yorum

  1. Prigojini, Putin değil Batı temizledi bence. Putinin işine yaramaz bu kayıp, zaten anlaşmıştı onunla. Putini milleti içinde küçük düşürmek için yapıldı bu iş.

  2. Peki Prigojin’in ölmesi Putin’e yaradı mı? Bu tarz siyasi karanlık cinayetler neden->sonuç değil sonuç->neden ilişkisi ile incelenir. Bence bu Putin’in işine yaramadı, batının daha çok işine yarayan bir cinayetti. Batının bunda parmağı ya da hiç ilişkisi yok demek büyük saflık olur sevgili yazar.

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!