Avatar
Metin Aydoğan
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Diğer
  4. Çöpüne kadar satmak

Çöpüne kadar satmak

featured

Maliye Bakanı Naci Ağbal (Dönemin Bakanı) 13 Mart 2018 günü Meclis’te, son 15 yıl içinde satılan kamu mal ve işletmelerinin sayısını açıkladı. Açıklamaya göre; 101 sanayi kuruluşu 10 liman, 90 elektrik santrali, 40 işletme, 11 otel/sosyal tesis, 3 bin 703 taşınmaz, 37 maden sahası, 3 gemi, 6 bin 808 kalem makine-teçhizat, 155 adet isim hakkı, marka ve araç muayene hizmeti elden çıkarılmış.1

Bakan’ın açıklamasına göre, 15 yıl içinde toplam olarak 10 958 kamu malı satılmış. Satılanlar dışında ve son iki yıl içinde aralarında; THY, Ziraat Bankası, TPAO, Çaykur, Halk Bankası, PTT, Türksat gibi elde kalan 32 büyük işletme; Varlık Fonu adı verilen bir anonim şirkete devredilmişti.

SIRA BİNALARDA

Satılacak devlet işletmesi kalmayınca, Maliye Bakanlığı, geçmişte ve günümüzde örneği olmayan bir işe girişti. Kamu mülklerinin, devlet binaları dahil, listesini çıkardı ve satılmaları için Hazine Müsteşarlığı’na gönderdi. Ankara ve İstanbul’daki toplam 22 devlet binasına, 15.5 milyar lira değer biçildi.

Satışa çıkarılan kamu binaları arasında Başkent Ankara’nın simge yapılarından biri olan Milli Kütüphane binası bile var. Bu tarihi yapının satış fiyatı, 336 milyon lira olarak belirlendi. Satılacak kamu binalarının bazılarının adları ve fiyatları şöyle: Ankara Valiliği 234 milyon TL, Maliye Bakanlığı (2 bina) 850 milyon TL, Tarım Bakanlığı (Lodumlu) 819 milyon TL, Milli Eğitim Bakanlığı 209 milyon TL, Tarım Bakanlığı (AOÇ): 349 milyon TL, Vergi Denetim Kurulu: 252 milyon 438 bin 29 TL.2

Satış listesine alınan devletin en pahalı mülkü, Ankara’nın merkezinde yer alan ve içinde Atatürk Kültür Merkezi’nin bulunduğu arsadır. Kültür Bakanlığı’na ait bu arsanın, 732 dönümünün satış bedeli 8 milyar 814 milyon 216 bin lira.3

SATIŞ YÖNETİMİ

Binaların ‘Sukuk’ adı verilen ‘İslami finans’ yoluyla satılacağı açıklandı. Sermaye Piyasası Kurumu; sukuku; “faizin yasak olduğu İslam dünyasında, faizsiz İslami yatırım araçları piyasasının temeli” biçiminde tanımlıyor. Görünüşte, faizden kaçınma uygulaması olarak getirilen bu Orta Çağ Arap uygulaması, gerçekte ne faizden kaçıyor ne de gelirden vazgeçiyor. Kendini kandıran bir yöntemle faizi dolaylı olarak meşrulaştırıyor.

Sukuk alıcısı, aldığı malın mülkiyetine sahip oluyor ve tam tasarruf hakkı kazanıyor. Aldığı malı, dilediği gibi kullanıyor. Satabiliyor, işletebiliyor, kirasından ve her türlü gelirinden yararlanıyor. Böylece faiz geliri elde etmemiş oluyor!

Sukuk işleyişi, alıcıya verilen sertifikalar (bir kimsenin niteliğini ya da kendisine verilmiş olan bir hakkı belirten resmi belge) aracılığıyla, bina mülkiyetinin parası olanlara aktarıldığı bir süreçten oluşuyor. Bu süreç, uzun vadeli taksitli alacakların paraya dönüştürülmesinden başka bir şey değil. İngilizler buna ‘securitization’ diyor. Securitization işleyişinin, doğal olarak Müslümanların ‘haram’!  saydığı faiz geliriyle bir derdi yok. Sukukçular faizi ‘haram’ sayıyor   ama bu yöntemi kullanmakta bir sakınca görmüyor.

VERGİDEN MUAF

Satış İşlemlerini yürütmek için, Hazine Müsteşarlığı’na bağlı ‘Kamu Varlıkları Yönetimi AŞ’ adında bir şirket kurulacak. Çalışan sayısı 5’i geçmeyecek bu şirket, kamu taşınmazlarının kira işlemlerini takip edecek. İlgili bakan, gerek gördüğünde, bu takibi bağımsız gayrimenkul ekspertiz şirketlerine yaptırabilecek.

Sukuk sertifikaları ve bu kapsamda çıkarılacak kağıtlar; Kurumlar Vergisi haricinde her türlü vergi, resim, harç, fon ve diğer mali yükümlülüklerden muaf olacak. Menkul Kıymet veya Gelir Ortaklığı Senedi biçiminde düzenlenecek tahvillerde; otoyol, köprü ya da baraj gibi altyapı yatırımlarının satışı da yapılabilecek. Baraj, otoyol ya da köprünün gelirleri dikkate alınarak hazırlanacak olan tahviller, kâr-zarar sistemine göre satılacak.4

DEVLET KENDİ ÜLKESİNDE KİRACI

Hazine Müsteşarlığı, ‘Kira Sertifikası’ ve ‘Gayrimenkul Ortaklığı Senedi’ adını verdiği uygulama taslaklarını Başbakanlığa yolladı. Taslağa göre, devlet kendi ülkesinde ve kendi binasında kiracı haline gelecek. Bina, arsa, otoyol, köprü ve baraj gibi gayrimenkuller, çıkarılacak sukuk sertifikaları ve yatırım ortaklığı senetleri ile Araplara satılacak.  Böylece, ‘körfez sermayesi’, ‘faiz günahından arındırılmış’! kazançlarla, Türkiye’den devlet binaları alıp devlete kiraya verecek. İlk aşamada 1 milyar TL’lik kağıt çıkarılması planlanıyor.

Hazine Müsteşarlığı tarafından hazırlanan çalışmaya göre, devlet kuruluşları her yıl oturduğu bina için belirli miktarda kira ödeyecek. Binaya bir kira bedeli belirlenecek ve bu bedel miktarında kira sertifikası çıkarılacak. Devlet bu bedeli ödeyecek.

KENT ARSALARI, TURİSTİK ARAZİLER

Para toplama peşine düşen Maliye Bakanlığı, ‘vergi dışı gelirler artımı’ adını verdiği uygulamayla, çok değerli şehir içi arsalar da satacak. Satışlar, Özelleştirme İdaresi tarafından hızla satışa sunulacak ve devlet mülkiyetindeki değerli kent içi arsalar elden çıkarılacak. Hazine Müsteşarlığı, Ankara, İstanbul ve İzmir başta olmak üzere, değişik kentlerde tam 1667 değerli arsa saptamış.

Satılacak araziler içine, Varlık Fonu’na aktarılan ve sahil kesimlerinde turistik niteliğe sahip 2 milyon metrekare değerli arazi de ekleniyor. Bu araziler, ‘proje geliştiren yatırımcılara uygun teklif vermeleri durumunda’  satılabilecek.

Not: Bu yazı ilk kez Mayıs 2018’de yayınlanmıştır…

DİPNOTLAR

1 https://tr.sputniknews.com/ekonomi/201803131032604761-maliye-naci-agbal-ozellestirilen-kurumlar/

2 https://www.sozcu.com.tr/2015/gundem/sata-sata-doymadilar-840645/

3 https://www.sozcu.com.tr/2015/gundem/sata-sata-doymadilar-840645/

4 http://www.yapi.com.tr/haberler/devlet-gayrimenkulunu-korfez-ulkelerine-satacak-kendi-binasinda-kiraci-olacak_65062.html

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum

  1. Sayin aydogan
    Bir yerde okumustum.Aydinlik olabilir belki de..Bildigim kadariyla ozal zamanindan beri kurulmus tum hukumetler shp anasol dahil tamami bu satislari yapip duruyorlardi. Haliyle iktidarda az kalanlar daha az satabilmistir. Hepsi bu yani.Kim kimden farkliymis ki. Satmayan birisi mi cikmis liberal ekonomiye gecildikten sonra..Tencere dibin kara hesabi..Tiyatroya gerek yok.Herkes ayni deyip gecelim..

  2. Bunlardan sonra gelecek yönetim bunların colugunun çocuğunun dahi burnundan getirmezse, giden her kurusun hakkını hesabını sormazsa onlara da yazıklar olsun

  3. Bazı yörelerde “taşıma su ile değirmen dönmez” diye güzel bir deyiş vardır.Merak ettiğim; üretmeden tüketmek neyi kaçınılmaz hale getirir?hiç mi tarihten ders alınmaz..!topraklarımızı biz ekmezsek, meraları ortadan kaldırıp, hayvancılığı unutmuşsak, son kalan kurumlarımızı bir sepete doldurup Varlık mı ,Darlık Fonu mu olduğu belli olmayan bir ucubeye döndürmüşsek, Üniversiteleri içi boş sadece diplomalı işsiz üreten yapiya döndürmüşsek, kalifiye ara eleman yetiştiren Sanat okulları yerine, vur deyince öldürecek kadar imam hatip okulları açmışsak, insani yardım kisvesi adı altında demografik yapıyı bozacak ve bütçeyi bitirecek sarmalın içine girmişsek…neyin veya kimin gelip bu ülkeyi kurtaracağını sanıyorsunuz.Bu güzel ülkeye daha fazla kıymayın efendiler.Bu millet ve bu dünya güzeli ülke herşeyin en iyisine layıktır nokta

  4. merak ettiğim bir şey var.
    bu islami uygulamalara ve ülkeyi elden çıkarma girişimlerine, adında Atatürk olan malum parti ve dernekler neden ayağa kalkmıyor?

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!