Nihat Genç
  1. Haberler
  2. Yazarlar
  3. Manşet
  4. Amerika’da iç savaş

Amerika’da iç savaş

featured

Nihat Genç yazdı…

USAID, Amerika yardım kuruluşu, diye okunabilir, an itibariyle Amerika’daki iç savaşın ana konusu!

Musk, USAID’e el koydu ve kimlere yardım ediliyor gibi özel bilgileri ele geçirdiği söyleniyor ve başsavcılık, gizli bilgilerin ifşası yasaktır diye Musk’u durdurmaya çalışıyor ve Musk, kurumun bütün çalışanlarını işten kovdu!

Yardım tutarı trilyonlarca dolar ve ilk eleştiri ‘çok çok büyük bir israf’, ikinci eleştiri, bu paralar nereye gidiyor, tartışması!

USAID, önceleri Sovyetlere karşı savaş veren anti-komünist yapıları destekliyordu, sonraları ise..

Asıl görevi, yoksul ülkelere ve sivil kurumlara yardım, deprem, yoksulluk, eğitim, kültür gibi, ancak, bu söylenenin sadece görüntü olduğu, trilyonlarca doların başka amacı olduğu iddiası aynı zamanda Amerika’nın en büyük komplo teorilerinden!

Trump’a oy veren kitleler, bu yardımların LGBT gibi örgütlere gittiğini söylüyor, sonra, başka ülkelerde turuncu devrimler gibi darbelere gittiğini söylüyor, ve etnik ve mezhebi azınlıkları desteklemek için harcandığını söylüyor, sıkı durun üçüncü olarak, dünya uyuşturucu trafiğini yönetiyor, diye suçlanıyor!

Yani iş Türkiye’de Mehmet Ağar’la ifade edilen yerlere kadar geliyor!

Asıl önemlisi PKK bağlantılı internet sitelerinin fonlanmasına kadar geliyor!

Ve daha ötesi, neo liberal-sol liberal aydınları fonlayan TESEV’e kadar geliyor!

Ve, işin daha ileri noktası, Amerika fonlarıyla kendine bağladığı akademisyenleri bir kamusal güç olarak öne çıkartıyor!

Peki fonlarla öne çıkartılan bu aydınlar kamusal alanda hakimiyet kurarak ne yapıyorlar!

Sorun da burada, içinde yaşadıkları ülkelerin tarihini üretimini kültürünü bilgisini besleyecek çalışmalar değil, o ülkenin tarihine kültürüne etnik ve mezhebi yapısına ve azınlıklara dönük yani o ülkeleri iç çatışmaya sürükleyecek turuncu devrimi benzeri karşı devrimci çalışmalar yapıyorlar!

İşte bu büyük komplo teorisinin çerçeve bu, ve bu çerçeveyle tepkileşen sağcı muhafazakar bir hareket ortaya çıkıyor, o da anti-elitizm!

Yani elit düşmanlığı, şudur, siz bilginin peşinde değilsiniz, siz, Amerika’ya hizmet etmiyorsunuz, siz, Amerikan kültürü ve tarihine düşmanlık için, kamusal alanı ele geçirip marjinal ve azınlık ve terörist gruplara hizmet ediyorsunuz, deniyor!

Bu gelişmenin çok büyük heyecan ve tartışma ve iç savaş hali yaratmasının sebebi ise şu, peki bu gruplar ve ülkeler ve sivil toplum örgütleri kimlerdir?

Musk’un bu gizli bilgileri ele geçirdiği söyleniyor ve başsavcılık ifşasını anında yasakladı!

Yani bu gizli bilgiler ifşa edilirse Türk medyasında boy gösterip öne çıkan birçok yapının da nasıl ve kimler tarafından beslendiğini öğrenmiş olacağız!

Ancak, bu bilgileri ifşa edecek cesaret kimsede yok ama bu bilgileri ele geçiren kimse rakiplerini sindirmek ve suçlamak için büyük bir güç kazanacağı çok açık!

Bize gelelim, ülkemizde sol liberaller, FETÖ savcıları kozmik odaya dayandığında, açılsın girilsin, derin devlet ortaya çıksın diye onlarca yıl yayın yaptılar, ancak, şimdi Amerika Derin Devleti’nin ifşası söz konusu olunca, aynı sol ve sağ liberaller, hayır, gizli bilgiler ifşa edilemez, bu Trump tam bir diktatör manyak demeye başladılar!

Bizi ilgilendiren tarafı ise, 90’lı yıllardan itibaren Türkiye’de bir takım ‘aydınların’ sivil kurumlar ve ödüller ve fonlar yardımıyla öne çıkartılıp görünür kılınmaları ve bir toplum mühendisi olarak ekranlarda maaşlandırılmaları, ki, en başta FETÖ sonra sol liberal ve adlarına demokrat denilen sivil yapılar geliyor!

Sabah TV’yi açıyorsunuz ekranda onlar, akşam açıyorsunuz onlar, FETÖ’yü ve PKK’yı destekleyen onlar ve ortak kimlikleri ‘vesayet’ başlığı altında Cumhuriyet’i ve kurumlarını yıkmak!

Önce fonlarla birtakım akademisyen ve aydınlar beslenip öne çıkartılıyor, sonra, bu aydın kadrosu, ülkenin tarihine kültürüne üniter yapısına ve ordusu ve hukukuna savaş açıyor, ki, hepimiz yaşadık gördük!

Bu öne çıkartılan aydınların ikinci özellikleri, anti-emperyalist ve milli gibi kavramlarla dalga geçmesi, ve sömürgeci şirketlere tek laf etmemesi! Ve milli ve tarihi kamu teşebbüslerini küçümseyip satılmalarının önüne açmak ve devletin irade ve gücünü bitirmek, başardılar!

İkinci görevleri, ülkenin kuruluşunu anayasasını ve toprak bütünlüğünü ayakta tutan partileri yıkıp yerine etnikçi mezhepçi yapıları geçirmesi, ki, bunu da başardılar!

Üçüncü görevleri en tehlikelisiydi, insanlığa ve ülkesine bilgi taşıyan yerli ve milli aydınları yok saymak, dışlamak ya da faşist, ırkçı, suçlamalarıyla kriminalize etmek, ki, başardılar! Pek tabii ülke ve memleket düşmanlarını ödül mekanizmalarıyla öne çıkartmak!

Dördüncü görevleri, halkın yoksulluğuyla, ekonomik soygunlarla ve sendikalar ve sosyal hak örgütleriyle mesela işsizlikle ve kovulan işçilerle ve tazminatlarla hiç ama hiç ilgilenmediler! İnsanlığın iki yüzyıllık kazanımı olan bu hakları bir gün olsun manşetlerinde hiç savunmadılar!

Yani dış politikada yumuşak güç denilen USAID denilen yardım teşkilatları bir nevi ülkelerin aydın kadrolarına müdahale edip kamusal bir güç haline getirilmişler!

Ve kırk yıl sabah akşam sizlere PKK, FETÖ, tarikat ve mezhep inanç özgürlüğü ve LGBT ve feminizm gibi konuları tartıştırmışlar ve alayı Atatürk’e ve Cumhuriyet ve laik rejime de diktatörlük demiş ve hatta Türk milletine dair tarihi ve kültürel ne varsa ya yok saymışlar ya da küçümsemiş alay etmişler!

Ancak bizim milyar dolarlık gücüyle siyaset yapacak bir Elon Musk’umuz olmadı, bu yüzden kozmik odaya ve orduya ve hukuka tereyağından kıl çeker gibi zahmetsizce girdiler ve ne kadar mahrem bilgi var aldılar ve hatta savaş planlarını Yunanistan’a verdiler!

Başa dönelim, ülkelerin iç işlerinde manipüle ve provakasyon ve algı oluşturan Amerika tarafından beslenmiş fonlanan bu tür sivil kurumlar var mıdır yok mudur?

En güçlü oldukları ve en temiz iş çıkardıkları yer: Türkiye’dir, BOP başkanlğına kadar!

Siyasetin köklü merkez partilerini çökerttiler ve kırk uzun yıl Amerikan ortak yapımı işadamları dernekleriyle Özal’dan başlayarak önce sağcı muhafazakar örgüt ve partilerin lider yapılarını sıcak para ve taşeron şirketlerle yani onlarca büyük holdingle önlerini açtılar!

Ve Cumhuriyet’in yıkımına giriştiler yani sosyal ve siyasi mühendisliğe!

Ve fonlanıp kamusal alana hakim hale getirilen bu yazar ve akademisyenlerin ortak bir özelliği vardı, kendi mesleki ve uzmanlık sahalarında dişe dokunur ciddi eserleri hiçbirinin yoktu hatta FETÖ’cü akademisyen takımının yüzde doksan dokuz çoğunlukla doktora tezleri çalma-intihaldi!

Bizler, bu sütunda, maaş ve reklam ve şöhrete tav oldular, çünkü mesleki becerileri çok vasattı, diye feryat figan yazmamızın sebebi de budur!

Amerikan fonları kendine güvenemeyen bilgide bilimde kültürde sanatta beceri sahibi olmayan düşük zekaları bulur!

Düşük zekaların kendilerine güvenleri yoktur!

Moda ve popülist kavramları ezberleyip aydın hiç olunmaz!

Hızla dekan rektör ya da profesör ünvanı ve ekran şöhreti ve konforlu bir yaşam isterler ve bu yüzden ahlaki vicdanı bir karakter geliştiremezler!

Çünkü ahlak ve vicdan ancak kendi yeteneklerinize olan güvenle başlar!

Güvensiz aydınlar, kariyersiz aydınlar, boş beleş aydınlar, moda kavramları tekrar ve ezberlemiş taklitçi aydınlar, önlerine koyulanı sorgulayacak gücü olmayan niteliksiz aydınlar, sedirlerine yan gelmiş aydınlar, bilip bilmedikleri her konuda üfürüp sallayan aydınlar!

Kırk uzun yılda ülkenizin siyasetini kültürünü gündemini enerjisini heba ettiler, sonunda FETÖ ve PKK ve ortak oldukları İslamcı yapılar kazandı, sonunda kazanan sömürgeci şirketler ve taşeron ortakları oldu!

Büyük sömürgeci şirketlerle ortaklıklar kurup palazlanan siyasi iktidar sonunda hepsini iktidarda kalabilmek için oyun hamuru haline getirdi, oyuna girmeyenleri rehine haline getirdi ve artık suçlayan etiketleyen yargılayan sorgusuz sualsiz içeri atan, dünkü sevgili ortakları oluverdi ve siyasetin ve ekononinin ve medyanın patronları aslında hiç değişmedi!

Değişemezdi çünkü kırk uzun yıl akademinin aydınların beynini yıkadılar ve ülkeye bilgi ve proje katacak aydın ve siyasetçi türünü yok ettiler!

Dalkavuk ve şarlatan ve şöhret budalalarını malikanelerini saraylarını koruyan bekçi köpekleri haline getiriverdiler!

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

4 Yorum

  1. 13 Şubat 2025, 03:31

    Sayın Genç merhaba
    Kurumunuzun üyesi olmakla kendimi şanslı kabul edenlerdenim.
    Size maddi destek olarak Aydın düşüncelerinizden her gün haberdar olmak beni oldukça mutlu edecektir .Saygılarımla

    Cevapla
  2. 12 Şubat 2025, 21:34

    Bulunduğum şehire araştırma yapmak için Mardin Artuklu Üniversitesi’nden bir parlak beyin(!) gelmişti.
    Birine yol sorabilecek kadar İngilizce bilgisi yoktu ve tabi ki Fetö’cü idi.

  3. Aydın kavramı da değişmiş.

    Cevapla
  4. Amerikanın içinde ve dışında Trump yönetiminin isteklerini daha kolayca yaptırmak için kullanacağı bilgiler ve tehdit unsurları..Sonuç değişmez bizim liboşlar yine yana yatıp ABD nin istediği kıbleye doğru namaza dururlar.Kemiksiz adamlar onlar için farketmez.

Giriş Yap

Veryansın TV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun!