Kılıçdaroğlu’na şarlama bayramı başlamıştır!

Nihat Genç yazdı…

CHP kurultayına, delegeler parayla satın alınıp şaibe bulaştı denilip dava açıldı!

Dün itibariyle muhalif ekranlarda şaibe iddiasını dillendiren Kılıçdaroğlu’nu lanetlemeyen küfretmeyen kalmadı!

Altılı Masa’yla yıllarca muhalefeti meşgul eden Akşener’in AKP’ye çalıştığı ortaya çıkmasından sonra şimdi de Kılıçdaroğlu’na Akşener gibi AKP’ye çalıştı imaları ortalıkta kol geziyor! En başta da Fatih Altaylı ve sonra Halk TV yorumcuları!

Kılıçdaroğlu’nu Ekmeleddin garabetini aday gösterirken hiç eleştirmeyenler, ki, o süreçte tek başımıza karşı çıktığımız için bizi lanetlendiler ve iş bitince Kılıçdaroğlu’na saldırmaya başladılar!

Ve vatan hainlerinden özür dilediğinde yine tek başımıza karşı çıktık ve lanetlendik ve dışlandık, yine ağır hüsran yaşanınca Kılıçdaroğlu’na saldırmaya başladılar!

Ve Altılı Masa’yı eleştirdiğimizde bizi lanetleyenler yine iş bitince Altılı Masa’yı eleştirmeye başladılar!

Ve, şimdi şaibe iddiasını daha ilk günden dillendirdiğimiz için bizleri lanetleyip dışlayan ve görmezden gelenler, şimdi yine Kılıçdaroğlu’na saldırmaya başladılar!

İş işten geçtikten sonra saldırmayı marifet bilenler iş bittikten sonra yine kahramanlığa soyunuyorlar, o halde, sorun Kılıçdaroğlu değil, sorun, muhalefet ve muhalefetin yorumcuları!

Zamanında kasıtla örtüyor gizliyorsunuz ve bir çuval incir berbat olup ortalığı bok götürüp patlak verince ayağa kalkıyorsunuz!

Zamanında ve yerinde söylemek, cesaret ister, ama değil, nabza göre, kitleye göre şerbet vereceksin ve sonra testi kırıldıktan sonra demediğini bırakmayacaksın!

FETÖ döneminde de böyleydi, operasyon sürecinde ağzını açmayanlar, iş bittikten sonra ayağa kalkmış kahraman gazeteci oluvermeyi başarmışlardı!

Basra Harap olduktan sonra ancak konuşabilen bu yorumcuları muhalefetin sözcüsü haline getiren, bir, dijital medyanın algoritması, iki, oyun hamuru haline getirilmiş muhalif kitle!

Muhalif kitle yorumcularına karakter olarak çok benziyor!

Yalanda yanlışta örtmede gizlemede hayalde birbirlerini besliyorlar!

Kimse Fatih Altaylıları ve benzer yorumcuları suçlamasın, bulmuşlar enayi kitleyi nemalanıyorlar!

Susanları ödüllendiren zamanında konuşanları ise hainlikle suçlayan bu yorumcular iktidarı hak etmiyor!

Sonunda elinizde bir parti ve aday gösterecek bir aday dahi kalmadı, olsun, izlenme oranlarınıza Allah zeval vermesin!

Bir yazarın görevi, kitleyi önce acı gerçekle yüzleştirmektir, akıntıya kapılmamaktır, gaza gelmemektir, suyuna gitmemektir!

Kitle önce bir yazarın kim olduğunu bilmeli yani akıntıya karşı gelebilenleri tanıyabilmeli, ama değil, sırf zamanında ve yerinde gerçeği söylediğimiz için bizleri cezalandıracaksınız sonra hüngür hüngür ağlayıp mahvolduk, öldük, bittik diyeceksiniz!

Sizi kandıran aldatan Kılıçdaroğlu hiç değil, sizi kandıran bu yalan çarpık düzenin ekmeğini reytingini ve şöhretini yemenin konforu!

Küfredilmeyi, dışlanmayı, izlenmemeyi yok sayılmayı göze alacak bir yazarlığınız yok!

Sizi derin uykulara salanları ne çok izliyor ne çok seviyorsunuz?

Hakikat ve çıplak gerçeğe ve Hukuk’a bir saygınız hiç yok!

Hepinizi sonsuz rüyalar ve sisleri içine gömüyorlar siz de afiyetle yiyorsunuz!

İstiyorsunuz ki rüyalar hayaller gırla gitsin hiç elimizi taşın altına sokmayalım hiç zahmet etmeyelim hiç yorulmayalım!

İstiyorsunuz ki kukla ve şaibeli ve bozuk adamları, kahraman ve kutsal ve dokunulmaz ilan ederek iktidarı alalım!

Ve sonra acımasız gerçek kabus gibi korkunç bir felaket gibi başınıza düşünce işte o zaman, suçlu, katil, Kılıçdaroğlu deyip, yine kendinizi temize çekeceksiniz!

Ne güzel ne kolay ne beleş bir dünya!

Bir yazarı var eden şöhret ve reklam ve tıklanma değil vicdan ve ahlak ve doğallığı ve samimiyetidir!

Her dönemin her düzenin holding köpeklerine prim vereceksiniz sonra da vay başımıza gelenler diye ağlayacaksınız!

Deprem felaketinde de yangın felaketinde de felakete karşı tek gücünüz önceden tedbir alma gücünüzdür!

Önceden tedbir almaya çalışan kim varsa işi bozuyorsun diye dışlarsanız AKP’den farkınız kalmaz!

Çimentosu sütunları çürük bir ev, çürük diğer evin üstüne düşerse ikisi de yıkılır, bu yüzden, sizin eviniz sağlam olmalı!

Tam tersidir, kitleler gerçeği önceden öğrendikçe, güç ve cesaret ve irade ve dayanıklılık sahibi olur!

O yorumcular alışmışlar holding patronlarını korumaya, sanıyorlar ki yine örtelim yine koruyalım yine ses çıkartmayalım kimse görmez ve duymaz!

Ve patronları gibi yaban avına gidip domuz geyik avlar gibi kitleleri avlamayı pek severler, ve patronları gibi golf sahasına gidip, her yer yeşillik dümdüz ve ne kolay bir dünya, işte bir delik var, topu sonunda oraya sokacaksın, kitleleri topu sokacakları deliğe dönüştürmüşler!

Bu holding yazarlarının ne güzel delikleri var, her defasında sokmayı başarıyorlar!

Avlanan kitleler, eziyet çeken kitleler, feryat figan ağlayan sızlayan sonunda hep siz!

Neden avlanan, kandırılan, aldatılan hep siz oluyorsunuz!

Sizin sayenizde av keyfi yaşıyorlar, avın lezzeti, avın tadı, nasıl oluyor da sizlerin memleket endişesi onların ağzının suyunu akıtıyor!

Siyasetin keklikleri, siyasetin ceylanları, siyasetin ördekleri, siyasetin bıldırcınları, sevgili tık’cı like’cı kitle!

Rüzgarsız fırtınasız tıklar like’ler bulmuşsunuz, hadi biraz da Kılıçdaroğlu’nu linçleyin küfredin, açılırsınız!

İnsan olabilmenin azap veren çaresizliğini hiç düşünmeden verilen yalanları löp löp yutun!

Ve insanın her çaresizliğe savaş açan en büyük gücü iç coşkusunu hiç tanımadan, sinirlenin, nevriniz dönsün, saç saça baş başa tekme tokat yine girin birbirinize!

İnsan onuru, granite benzer, hepinizi ekmek hamur gibi yumuşacık yapmışlar un ufak toz toprağa dönüştürmüşler, kahraman yorumcularınız her programda sizleri oyun hamuru yapmış, işleri neye gelirse onlara kurşun askerler yapmış, hayat işte, eğlenin gitsin!

Oysa beyin, insanın tek kurtarıcıdır, tık ve like ile eğlencelik maymunları yapmışlar sizi!

Ne çabuk sevdirdiler size tıkların like’lerin kumandanın rahatlığını!

Oysa insan olmak, biraz terlemedir, yorulmadır, delirmedir, iştahtan kesilmedir, uyku tutmamaktır, baş ağrısıdır, kas mide spazmıdır, oysa insan olmak biraz zahmettir, oysa ne güzel, tık ve like’lerin kısır dünyası, bitmeyen pembe beyaz yalanlar dünyası!

Bir tık bir like ile sizi insan olduğunuza inandıracak kadar keklemişler, sevgili haşere sürüsü!

İnsana yalnızlığını hiç öğretmeyerek, acımasız gerçekle yüzleştirmeyerek, ağzınıza işte öyle her dönem afiyetle sıçıp sıçıp, milyon dolarlar ve lüks içinde yaşamalarına sebep, etiyle tüyüyle fırında kebabıyla yorumcuları besleyen, kaz sürüleri, ne farkınız var AKP’nin sürülerinden!