Tayyip-Özgür Özel görüşme kayıtları

Nihat Genç yazdı…

Tayyip: -Gözümüz yollarda kaldı Özgür Bey, hoş geldiniz!

Özgür: -Hoş bulduk sayın Cumhurbaşkanım!

Tayyip: -Bu arada genel başkanlığınız hayırlı olsun!

Özel: -Sağolun Cumhurbaşkanım!

Tayyip: -Avantası nasıl, bereketli mi, hayrını gördün mü?

Özel: -Valla bütün parayı kurultayda delegelere harcadık!

Tayyip: -Kelle başı daire almışsınız, sizi keklemişler, bir daha kurultay murultay olursa haberim olsun, ucuza bağlarız, şu Turgut Altınok’un elimizde kalan seçim kumpanyaları var, sizin aç delegelere dağıtırız!

Özel: -Önce cep telefonu dağıttık sonra kol saati, yine de sayıyı zor tutturduk, ikna edemedik!

Tayyip: -Çok acemiymişsin yahu, birkaç çay paketi dağıtsaydın!

Özel: -Boğma rakı bile dağıttık!

Tayyip: -Neyse! Hadi bismillah diyelim! İlk defa mı anayasa değiştireceksin?

Özel: -Hayırlısı, çok heyecanlıyım, ilk anayasam olacak!

Tayyip: -Bismillah, bakalım sıkı pazarlıkçı mısın? Bak, kafadan sana, değiştirilecek her bir madde için Kız Kulesi’ni bırakırım!

Özel: -Yanında Galata Kulesi’ni de verirsen!

Tayyip: -Bak Özgürcüğüm, beni fazla zorlama, ben anayasada yetmiş madde değiştirdim, bir defasında da tümünü değiştirdim, yine kesmedi, vallahi fazla acımayacak, alt tarafı, kafana göre bir iki madde ilave edeceğiz, bak, değişecek bir madde için, ilave olarak, Kuzey Irak’ta bir petrol sahası veririm!

Özel: -Yanında bir de Osman Kavala’nın tahliyesi olursa!

Tayyip: -Bak o zaman iş değişir, Kavala’nın tahliyesi için CHP binasının önündeki bahçeyi isterim, bak, bizim partinin bahçesi yok, orası gökdelen otel bölgesi, iş yapar!

Özel: -Elli belediye kazandık hala bizi borçlu çıkartıyorsun, kesinlikle olmaz, biraz daha çık!

Tayyip: -Bak Özgürcüğüm kendini yorma, Biden’le konuştum, ölene kadar garanti aldım!

Özgür: -Biz de boş durmadık, İmamoğlu da Almanya’dan garanti aldı!

Tayyip: -Yerim Almanyasını, Almanya kimdir, ben kafadan, Biden’den bağlamışım!

Özgür: -Yok öyle eskisi gibi yağma börek, biz İngiltere’den de söz aldık!

Tayyip: -Bak Özgürcüğüm, daha yenisin, çer çöple karşıma gelme, ne diyorum, bu iş Biden’de biter!

Özgür: -Almanya işi tamam, Türk milletini kaldırın yerine mülteciler ve tarikatlar için bir anayasa yapın, sıcak para işi tamam, dediler!

Tayyip: -O zaman şöyle yapalım, sen birkaç ay, böyle yalandan anayasayı müzakere ediyoruz ayağına git gel, anayasayı değiştireceğiz gibi yap, Mehmet Ağar’ın işini sana verelim! Bak ne diyorum, marinalara gemiler akacak!

Özgür: -Elli belediye kazandık, marina kesmez bizi, Binali’yle Melih Gökçek’in gizli servetlerini de isteriz!

Tayyip: -Hadi sana fazladan beşli çetenin başı Mehmet Cengiz’i de vereyim! Üstüne Maslak’ta bir de Ankara Eskişehir yolunda bir gökdelen bırakırım!

Özgür: -Kurtarmaz, bak şimdi hemen kapıya çıkar, basına, erken seçim diye bağırırım!

Tayyip: -Dur, dur, sakin ol, beni erken seçim diye korkutamazsın, sakin, bak Özgür, şu Davutoğlu ve Babacan’a verdiğiniz vekilleri ben çoktan bağladım, istesem, anayasayı onlarla değiştiririm, bak iyi düşün, elli belediyen var ama mecliste sıfırsın, karşında dünya lideri var, bana terso yapma!

Özgür: -Sen önce ağzındaki baklayı çıkart! Kız Kulesi nedir, orada boş boş duruyor, Kız Kulesiyle adam mı kandırıyorsun!

Tayyip: -Ne güzel işte, oturur boğaza karşı rakı içersiniz, şiir okursunuz! Bak ne diyeceğim, Çankaya’daki Atatürk köşkünü de bırakırız, sen de yalandan orada poz verirsin, Çankaya’yı nihayet geri aldık diye hava yaparsın!

Özgür: -İstanbul’daki Hidiv Kasrını da isterim!

Tayyip: -Ulan çok zorlu çıktın, bak Özgür, biraz personel kısıntısına gitmemiz lazım, diyorum ki şu Anayasa Mahkemesini hepten kaldıralım! Ortalık boş beleş maaş alan cübbeli doldu! Şimdi bu Anayasa Mahkemesine dedim ki siz de çok yoruldunuz gelin hepinizi Beylerbeyi sarayına oturtalım, siz de rahat edin bizim de önümüz açılsın!

Özgür: -Biz de eşek değiliz, yardımcı oluruz, Anayasa Mahkemesi yerine neyi koyacağız?

Tayyip: -Abdülkadir Selvi’yi koyarız, ıstakozcu vekilimizi koyarız!

Özgür: -Oldu olacak yanına İsmail Saymaz’ı da koyalım, gazeteciden yargıç mı olur, bu iş baştan sakat!

Tayyip: – Yurttan Sesler Korosunu koyarız, biz anayasa değiştirdikçe onlar da ‘arşın arşın memlekete kız vermesinler’ türküsünü söyler!

Özgür: -Almanlar söyledi, önce bu türküyü değiştirin, dediler, arşın arşın memlekete kız vermesek mültecilerle entegrasyonu nasıl sağlayacağız! Maden şirketlerine, Katar’a, tarikatlarına istediğiniz yaylaları ormanları verdiniz üstüne kız vermeyeceğiz türküsü uyumsuz olur, anayasanın ruhuna ters, eşitlik ilkesine ters, verecekseniz her şeyi herkesi her yeri vereceksiniz!

Tayyip: -Hah şöyle, şeriatta ayıp yoktur, şeriatın kestiği parmak acımaz, şeriaten satılmayacak dünya malı yoktur, bak Özgür, daha önce kamu mallarını sattık elimizde bir şey kalmadı, sonra ormanları yaylaları maden şirketlerine verdik, şu anda satacak bir şey kalmadı! Mehmet Şimşek’i kıyametle başbaşa bıraktık! Katarlılarla konuştum, bizim kız voleybol takımını çok beğenmişler, Vargas’tan bizde çok var ama Ebrar’a bir petrol bir de golf sahası veriyorlar! Aramızda kalsın, sizin meclis grubunuzu da çok beğenmişler, ağızlarının suyunu akmış!

Özgür: -O kadar mı kudurmuşlar, vallahi durum çok vahimmiş, namus gidiyor, iş bu noktaya kadar geldi mi, yahu bu Katarlıları bu kadar kim azdırdı?

Tayyip: -Kız voleybol takımı da kesmiyor Katarlıları, yanında sizin Sezgin Tanrıkulu’yla Kılıçdaroğlu’nu da istiyorlar! Bak Özgürüm, üstüne, sizin dünyadan haberiniz yok, Libya’da 360.000 bin konut yaptırıyorum, şöyle, Mavi Vatanı kuş bakışı gören iki daireyi de veririm!

Özgür: -Allak bullak oldum, Sezgin Tanrıkulu, Allahın gücüne gitmesin, güzel de bir adam değil nesine sulanmışlar!

Tayyip: -Bak, anayasaya işte bunu yazalım, herkesin zevki kendine!

Özgür: -Kılıçdaroğlu çok yaşlandı, bu yaşta cephede milleti için savaşamaz!

Tayyip: -Bak Özgür, Somali kız voleybol takımı da üstüme kaldı, şampiyon olacağı yok, İsmail Kartal’ı göndereceğim, olmadı Kılıçdaroğlu’nu koç yaparız, bu işte de iyi rant var!

Özgür: -Voleybol işinden anlamaz Kılıçdaroğlu?

Tayyip: -Valla Kılıçdaroğlu neden anlıyor bir bilsem doğru dürüst bir iş vereceğim!

Özgür: -Tutturmuş kırk vekilim var ayrılır parti kurarım diye baskı yapıyor, başım belada, şimdi sizden çıkıp onun yanına gideceğim, biraz mışmışlamız lazım, bezini değiştirmem lazım!

Tayyip: -Bak Özgür, Sezgin Tanrıkulu yanında Uğur Dündar’ı da ver, kurtul!

Özgür: -Ne bileyim kafam karıştı, daha genç birileri, bizde bir Eren Erdem, Barış Yarkadaş gibi!

Tayyip: -Ulan sen de iyi satışçıymışsın, köfteleri kakalıyorsun, valla tam Kayserili tüccar çıktın!

Özgür: -Hadi verdik diyelim, anayasaya ne yazacağız?

Tayyip: -Kimsenin inancına zevkine işine karışmıyoruz yazacağız! İnanç kurumları kuracağız! Böylelikle tarikatlar da anayasaya girmiş olacak sizin LGBT’ciler de aradan çıkmış olacak, bir sivil anayasamız olsun, bir nefes alalım!

Özgür: -Tamam inanç kurumları diyelim, Menzil, İsmailağa bir rahatlasın, yanına bir de ‘zevk’ kurumları koyalım, sonra, mülteciler için bir de ‘renk’ kurumları, inşa edelim!

Tayyip: -Bak bu oldu, inanç, zevk ve renk kurumları deyip hepsini bir madde altında toplayalım, alayına, bendeki uçaklardan birini bir de Van Gölü kıyısında bir malikane yaptırdım, orayı veririm!

Özgür: -Vallahi kurtarmaz, bak inanç, zevk, renk maddesine Dolmabahçe sarayını alırım!

Tayyip: -Hadi yanında Ihlamur Kasrı’nı da verdim gitti! Bakıyorum da Özgür Bey, sen de fena oğlan değilmişsin, şöyle gözlüğü falan kaldırınca bayağı yüzün gözün açıldı! Bizim Bülent Arınç’ı dinledim Habertürk’te bayağı hoşlanmış senden! Açtım telefon Arınç’a, bak dedim, Özgür Özel’i sana yedirtmem, onu ne Katarlılar Suudlar istedi vermedim dedim, terbiyesiz herif koca genel başkana Keremcan Durmaz muamelesi çekiyor!

Özgür: -Duyduğuma göre Katarlılar sizin Trabzonspor’u alıyormuş!

Tayyip: -Katarlılar Trabzon yeşil yer ama çok bağnaz bir yer diyorlar, Özgürcüğüm onlar da dünyaya açıldı gözleri gönülleri açıldı, Katarlılar bugünlerde laik çağdaş arıyorlar, biraz da laik pazarına girelim diyorlar!

Özgür: -Bak ‘laiklik’ maddesine dokundurtmam!

Tayyip: -Ulan laiklik diye başımıza bela oldunuz, hadi söz laiklik maddesine krom çelikten bekaret kemeri taktıracağım! Bak Özgür, sadede gelelim, laiklik maddesi için bir teklifim var, sana Çankaya’da Atatürk Köşkünü bırakayım, sen oradan laik laik devam edersin!

Özgür: -Anayasanın ilk üç maddesi namusumuzdur, hiç orayı kaşıma!

Tayyip: -Elletmem diyorsun! Bak Özgürüm Haçlılar bekaret kemerini önden takmış, niye, millet kudurmasın arkadan çalışsın diye, her tarafı sıkarsak, memleket patlar!

Özgür: -Biz anayasaya bağlıyız, boşuna uğraşma, resmi görüşümüz, şöyle diyorum, evlenmeden elletmem diyorum!

Tayyip: -İlk üç maddeye ne istersin?

Özgür: -Vallahi orayı dünürlerime kirvelerime sormam lazım!

Tayyip: -Hayrola kimdir dünürün kirven?

Özgür: -Seyid Rıza, Şeyh Said! Zaten heykeli duruyor, hepsini ilk maddeye sokar, Türk Milletini kaldırıp Türkiyeli dersek, onlar da rahat eder, Türkiye’nin önü açılır!

Tayyip: -Tamamdır, size İmralı Adası’nı yanında Marmara Adası’nı yanında Büyükada’yı yanında Ahmet Hakan Coşkun’u ve Nedim Şener’i yanında Hulki Cevizoğlu’nu vereyim, hepsini oraya toplarsınız!

Özgür: -Bu kadar mı, bitti mi görüşme!

Tayyip: -Daha bismillah yeni başladık pazarlığa, sen şu acemiliği utangaçlığı bir üstünden at, gerisine bakarız, Türkiye Cumhuriyeti Devleti milli egemenliğiyle kucağımıza düşmüş, ye ye sat sat bitmez, daha ne sürprizlerim bonuslarım var, sen şu erken seçim lafını etme, gerisini kolay, üç aşağı beş yukarı anlaşırız!

Özgür: -Şimdi basına, bizimkilere ne konuştuk diyeceğim?

Tayyip: -Kızarmış pidenin guduğundan (ucundan) koparttım, dersin!

Özgür: -Çok verimli bir görüşme oldu, sağolun cumhurbaşkanım!

Tayyip: -Özgürcüğüm, ünlü bir halk deyimi vardır bilir misin, ‘git gel Konya altı saat’ diye…

Özgür: -Bilirim efendim, ancak Konya artık altı saat değil bir saat!

Tayyip: -Hah, aferin, işte o altı saati bir saate biz indirdik Özgürcüğüm! Hadi git gel, saat başı beklerim, gide-gele milleti de alıştırırız, sonra bekaret kemerini milletin ağzına kulak arkasına birlikte güle oynaya win win kazanarak takarız!

(devam edecek)