Avatar
Ahmet Müfit
Bal

Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçelim derken, Üniter Devlet’ten olmak!

Ahmet Müfit yazdı...

featured

Muhalefetin seçimleri kazanmak için muhtaç olduğunu düşündüğü/öyle algılanmasını istediği “HDP” oyları için “demokrasi” kavramını manipülatif bir şekilde kullanarak atmayacağı adımım kalmadığı anlaşılıyor.

Meral Akşener’in Ruşen Çakırla yaptığı röportajda AKP’nin açılım dönemi uygulamaları ve “Kürt Sorunu” ile ilgili olarak önümüzdeki dönemde yapılması gerekenler hakkında yaptığı açıklamada, “Mesela Bask, IRA mevzusunu, biz okuldayken çalışmıştık bunları. Bir iki ayda bir vatandaş bilgilendirilir; bunların hiçbiri yapılmadı, masaya oturuldu. Peki, Kürt kim Türk kim? Halbuki bunun öncesinde yapılacak çok şey vardıdemesi. Kendi iktidarlarında yapacaklarına ilişkin olarak, “Ben Japon sistemine inanıyorum. Küçük küçük somut adımlarla çözeceksiniz” şeklinde, ıstakozu ölüme gittiğini anlamadan yavaş yavaş pişirerek öldürmeye benzer taktik ipuçları vermesi boşuna değil anlayacağınız.

Akşener konuşurken, Cumhuriyet Halk Partisi de boş durmuyor bu konuda. Yakın zamanda CHP Genel Başkan Başdanışmanı yapılan Nuşirevan Elçi’nin, CHP Genel Merkezinde yapmış olduğu açıklamada, “Türkiye’de yetkiler dağıtılmalı. Yerel yönetimlerin güçlendirilmesi ya da özerklik. Devletin şimdiki yapısı değiştirilmeli.” demesi de aynı konuyla ilgili.

Akşener’in örtülü, Elçi’nin ise gayet net ifade ettiği şey, mevcut Anayasamızda değiştirilemez, değişmesi teklif dahi edilemez maddeler arasında yer alan devletin “üniter” niteliğinin değiştirilmesi.

Kökleri 12 Eylül Darbesi ve Turgut Özal’a dayanan, “yerel yönetimlerin güçlendirilmesi” adı altında sanki “devletin niteliğiyle” değil de, “demokrasiyle” ilgili bir konuymuş gibi sunulan şekerle kaplanmış, zehirli elma. Ekonomik kriz ortamlarının, bu tür zehirli elmaları, topluma yutturmak için uygun ortam hazırladığını, son 40 küsur yılda yaşanan/yaşatılan ekonomik krizlerin bu yutturmaca için uygun zemin olarak kullanıldığını, gerektiğinde Anayasa çiğnenerek, gerektiğinde demokrasi, AB’ye girme havucu bahane edilerek çok ciddi mesafe alındığını, milliyetçisi, muhafazakarı, dincisi, solcusu, sosyal demokratı hep birlikte üniter devleti sulandırmak, yok etmek için elden gelen şey yapıldığını da ilave edip kaldığımız yerden devam edelim.

Kamuoyu önünde yapılan açıklamalar yukarıda sizlerle paylaştığım gibi. Altılı Masa’nın, “Güçlendirilmiş Parlamenter Sistem’e geçiş” adı altında kamuoyuyla paylaştığı Anayasa değişikliği önerisi ise bu yönde atılacak adımların somut taahhüdü anlamına geliyor.

Söz konusu Masa’nın, Elçi’nin devletin şimdiki yapısı değiştirilmeli derken kastettiği, üniter devlet konusunun halledilmesi için bulduğu çözüm, Uluslararası Anlaşmalar yoluyla, Mevcut Anayasa’nın, anayasa değişikliği için zorunlu kıldığı hukuki süreç işletilmeksizin, fiilen değiştirilebilir hale getirilmesi.

AKP iktidarının ilk gününden yani 2002 yılından itibaren dile getirilen, 2004 yılında AB’ye uyum denilerek Anayasanın 90. Maddesinde yapılan değişiklikle ciddi mesafe alınsa da bütünüyle halledilemeyen konunun bu şekilde “çözülmesi”.

6’lı Masa tarafından hazırlanan Anayasa Değişikliği Önerisinin, mevcut Anayasa’nın, “İptal davası” başlıklı 150. Maddesine ilişkin yazmış olduğu değişiklik gerekçesine baktığımızda bu amacı net olarak görüyoruz. Gerekçe şu şekilde; “…Maddenin içerdiği ikinci yenilik, normların esas yönünden denetiminde Anayasa hükümleri dışında Türkiye’nin taraf olduğu temel hak ve hürriyetlere ilişkin milletlerarası antlaşmaların da ölçü alınacağının hükme bağlanmasıdır. Böylece bir yandan temel hak ve hürriyetlerin alanı genişleyerek bunların güvenceleri güçlenecek; diğer yandan ise Türkiye’nin taraf olduğu temel hak ve hürriyetlere ilişkin milletlerarası antlaşmalardan doğan yükümlülüklerinin yerine getirilmesi sağlanarak ülkemizin uluslararası ilişkilerindeki itibarı korunacaktır…”

Bu nokta da kullanılacağını düşündüğüm Uluslararası Antlaşma ise Altılı Masa üyeleri tarafından çekinceler kaldırılarak/koşulsuz onayının yapılacağı defalarca kamuoyuna açıklanmış olan Avrupa Yerel Yönetim Özerklik Şartı.

Altılı Masa’nın iki büyük ortağını bu pervazsız “açık sözlülüğe” iten, bunları söyleyebilme noktasında cesaretlendiren şey ise kendisini CHP’li Atatürkçü olarak tanımlayanların, açıkça üniter devleti ortadan kaldıracağını söyleyen 6’lı Masayı, “kurtuluş” olarak görmelerine neden olan ideolojik körleşme.

Son olarak, “ne var bunda, devletin üniter niteliği tartışılsa ya da değiştirilse ne olur, gerekiyorsa AKP’yi gönderdikten sonra eski haline getiririz” diye düşünenlere, 1924 Anayasa’sı tartışmalarını ve Atatürk’ün Büyük Nutku’nu okumalarını önerip bitirelim.

Not: Bu yazı yazılırken, Ali Babacan’ın partisi tarafından, “Temel Haklar Eylem Belgesi” adı altında yapılan açıklamaları da, bu kapsamda atılan bir ileri adım olarak değerlendirmek yanlış olmayacaktır.

 

  1. https://medyascope.tv/2022/12/09/meral-aksener-medyascopeta-rusen-cakir-ve-izleyicilerin-sorularini-yanitliyor/
  2. https://twitter.com/i/status/1609935004351582212
  3. https://t24.com.tr/haber/hdp-es-genel-baskani-buldan-halk-iki-blok-arasinda-tercih-yapmak-zorunda-degil,1064170
  4. https://media.chp.org.tr/yayinlar/files/2022/11/28/1fa07d8b-9dff-4d4b-af63-c38f3c411169.pdf?tick=1669625848096
  5. https://www.anayasa.gov.tr/tr/mevzuat/anayasa/
  6. http://tbbdergisi.barobirlik.org.tr/m2007-70-320
  7. https://cdn.devapartisi.org/662/Ali-Babacan-Temel-Haklar-Eylem-Plan%C4%B1-Konu%C5%9Fma-Metni.pdf

 

Güçlendirilmiş Parlamenter Sisteme geçelim derken, Üniter Devlet’ten olmak!

Abonelik

VeryansınTV'ye destek ol.
Reklamsız haber okumanın keyfini çıkar.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

1 Yorum

  1. Ataturkculeri vatanseverleri milliyetcileri yavas yavas alistiriyorlar baska parlemontalara baska bayrakciklara yerel yonetim guzellemesiyle yeterki erdogan gitsin diye diye

Giriş Yap

VeryansınTV ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!