Muharrem Karanfilci yazdı…
Geçen hafta, tüm coğrafya yangın yerindeyken, Süper Lig’de 14. Hafta müsabakaları, dün oynanan müsabaka ile tamamlandı. Gaziantepspor, maçın ilk dakikalarında bulduğu gol ile Ç.Rizespor’u 1-0 mağlup ederek, kümede kalma yolunda dev bir adım attı ve gözünü orta sıralara dikti.
Cuma günü oynanan müsabakada Trabzonspor, kesin galibiyet parolası ile çıktığı müsabakadan, Kasımpaşa ile yine hakem kararlarının çok konuşulduğu müsabakayı 2-2 tamamladı. Çıkış maçlarından biri olarak gördüğü müsabakayı, Trabzonspor adına başarısız istikrarını devam ettirmesiyle sonuçlandı.
Cumartesi derbi günüydü. Günün ilk maçında Konyaspor ve Antalyaspor 1-1 berabere kalarak, puanları paylaştılar. Orta sıralardaki mevcut durumu koruyarak, durumu idare ettiler. İkinci müsabakada ise Göztepe, beklenildiği üzere, Adana Demirspor’u 3-1 gibi net bir skorla geçerek, sürprize olanak tanımadı. Adana Demirspor’a hafta içi verilen 3 puan silme cezasından sonra, futbolcuların artık prestij müsabakasına çıkacakları net bir şekilde gözükmüş oldu. Ancak bu müsabakalar çok da prestij müsabakası olmayacaktır. Adana Demirspor’a bundan sonra bir alt ligde başarılar dileriz.
Cumartesi gününün son maçı Beşiktaş-Fenerbahçe arasında oynandı. Aslına bakıldığında sonucundan ziyade Beşiktaş için var olma mücadelesi olarak göze çarpıyordu. Fenerbahçe’nin geçen hafta, özellikle Galatasaray’ın puan kaybından sonra, mutlak favori olarak görüldüğü müsabakayı, Beşiktaş’ın haftanın veryansınını gerçekleştirerek 1-0 kazanması, “derbi her zaman derbidir”, doktrini, hafızalarda tazelemiş oldu. Müsabaka sonrası kaybetmiş teknik direktör olarak, Jose Mourinho’nun, maçın hakemini, kayıpların arkasına sığınmadan tebrik etmesi de centilmen bir veryansın hareket olarak, örnek teşkil etti.
Pazar günü oynanan müsabakaların ilkinde, aslında sonucunu merakla beklediğim Eyüpspor-Samsunspor maçı vardı. Takımların genel durumuna baktığımda, müsabaka öncesi üç ihtimalli, ancak çok gollü bir sonucu olacağını düşünüyordum. Beraberlik de yakın bir ihtimaldi. Eyüpspor, müsabakayı 3-0 gibi net bir skorla kazandı. Geçen hafta, Galatasaray’dan aldığı bir puan, takımı bir hayli morallendirmiş gözüküyor. Çıkışının devam edeceğini düşünüyorum.
16.00 seansında ise Fenerbahçe’nin puan kaybından sonra gözler Sivasspor-Galatasaray maçına çevrildi. Galatasaray, müsabakanın hemen başında, bir kişi eksilmesine ve 1-0 geriye düşmesine rağmen, önemli bir refleks göstererek, bana göre haftanın en önemli veryansınlarından birini gerçekleştirdi. Birkaç haftadır, tatmin etmeyen oyun ve skorlara dur diyerek, rahat bir nefes aldı. Müsabaka sonrası, Sivasspor takımı Bülent Uygun’un takımı ile ilgili olarak methiyeler düzmesini, haftanın safsatası olarak değerlendirebilirim. Bir kişi eksik, tek kale oynayan Galatasaray karşısında, hiçbir varlık gösteremeyen takımı ile ilgili olarak, daha gerçek ve objektif değerlendirmeler yapması beklentimdir. Biz başka bir maç mı izledik, anlamadım.
Diğer bir maçta ise Kayserispor, ligin iyi ekiplerinden biri olduğuna inandığım Alanyaspor’u 2-0 yenerek, kolay pes etmeyeceğini bir kere daha bizlere gösterdi. Önemli olan istikrarlı sonuçlara imza atmak, her iki takımda eksik gördüğüm şeylerdir.
Günün son maçında ise, Başakşehir, beklenildiği üzere, Hatayspor’u rahat geçti. Hatayspor içinde bulunduğu veryansın etmediği sürece, ortaya karakter koymadıkça, ligin sonunda düşmeye namzet en büyük adaylarımdandır. Devre arasında mutlaka takıma takviye yapılması, futbolcuların bir spor psikoloğundan destek alarak, ikinci devreye hazırlanması tavsiyemdir. Çünkü takım oldukça kırılgan bir hüviyeti taşımaktadır. Başakşehir çıkışta… Ancak bu çıkış biraz geç başlatıldı. Antrenman programlarının revize edilmesi gerektiğine inanıyorum. Gelecek hafta oynanacak Fenerbahçe maçı, onlar için belirleyici olacaktır.
Haritalar değişirken, kurulan ellerdeki kağıtlar açılıyor. Blöfler yenmezken, zarlar yine hileli… Yancılar parsadan pay alma peşinde… Yangın her yerde… Bugün Suriye’de, yarın Ukrayna’da… Ama illa da içimizde… Cebimizde, dolmamış filelerimizde, emeklinin cebinde…
Bu hafta topçular, topunu oynadı, BOP’çularda… Ne dersiniz?
👍
En büyük Beşiktaş