Süper Lig’de 24. haftanın veryansını

Muharrem Karanfilci yazdı…

Bir hafta daha bitti. Yoksa yeni bir hafta mı başladı? Zaman mı geçiyor, yoksa dünyadan insan mı geçiyor? Zaman dediğimiz canavar, ne çabuk da tüketiyor umutlarımızı, hayallerimizi… Yoksa her kalp atışı, yeni haberlerin müjdesi mi? Karmaşık duyguların fermanı, atan şafakta mı? Temize çekilen hayatlar, yoksa günün “Z” raporu mu?

24. Hafta, Adanademirspor, Antalyaspor maçı ile Cuma günü başladı. Antalyaspor’un kazanması beklenen müsabaka, 1-1 beraberlikle sonuçlandı. Geçen hafta Galatasaray ile oynadığı maçta, sahadan çekilen Adanademirspor, mağlup olması beklenilen maçta, takdir edilecek bir oyun ortaya koydu. Aslında bu oyun, tam da karakter koymak deyimiyle, bire bir örtüşen bir durumdan başka bir şey değildi. Güzel ve adil oyun anlayışından dolayı tebrik ederim. TFF, geçen hafta sahadan çekilme olayının ardından, verilen cezaları artırarak, bundan sonra sahadan çekilen takımların canını fena yakacağım mesajını da vermiş oldu. Aslında aynı uyarı, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu’na da yapılıyor. İmamoğlu hakkında açılan peş peşe davalar; “Bak Cumhurbaşkanı adayı olursan, seni de içeriye alacağım” mesajından başka bir şey değil.

Cumartesi günü 3 müsabaka oynandı. Günün ilk maçında, sezonun başarılı ekiplerinden Gaziantepspor, maçın son dakikalarında bulduğu golle, Sivasspor’u 2-1 yenmeyi başardı. Sivas, bu sefer Antep’te dondu. Kaybedilen bu puanı çok arayacaklarını düşünüyorum. Günün ikinci maçında, karlı bir İstanbul gününde, Başakşehir ve Bodrumspor karşı karşıya geldi. Tatsız tuzsuz geçen maçın sonlarında, Bodrumspor attığı golle, 3 puanı cebine koymayı başardı. Taraftarlarına Bodrum begonvilleri gibi umut verip, temiz bir nefes aldırdı. Akşam seansında, adı büyük bir maç vardı. Beşiktaş ve Trabzonspor, İstanbul’da karşılaştı. Gollü geçmesi beklenen maç, 2-1 Beşiktaş’ın galibiyetiyle sonuçlandı. Bana göre iki takımda da çok eksik var. İki takımdan da bu yıl bir şey olmaz. Beşiktaş Başkanı, taraftara umut vermek adına sürekli açıklama yapıyor. Geçmişi, üstü kapalı taraftara şikâyet ediyor. Geçti Sayın Başkan… Kulübün içi boşaltılırken, çapsız futbolcular alınırken konuşulmalıydı. Geç kalındı.

Tıpkı TÜSİAD açıklaması gibi… TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Başkanı Ömer Aras açıklamalarda bulundu. Direk olarak, hükümeti eleştiren açıklamalardı bunlar… “İhraç edilen teğmenler, Kartalkaya yangını, İliç maden faciası, soruşturmalar, tutuklamalar, depremlerdeki ihmaller ve küresel gelişmelere dair” eleştirilerde bulunuldu. Hükümet yetkilileri çılgına döndü ve apar topar soruşturma başlatıldı. Elbette toplumsal olaylara, duyarlı olmak gerekiyor. Ancak tıpkı Beşiktaş Başkanı gibi, biraz geç kalınmadı mı? İlla, İşlerinin bozulması mı beklenmeliydi? İşler, bu noktaya geldikten sonra mı tepki gösterilmeliydi?

Bir “sarı öküz” hikâyesi vardır, bilir misiniz? Zamanın birinde bir öküz sürüsü varmış, çevredeki aslanlar asla erişemezmiş. Sonra bir gün, aslanlardan biri, bir hinlik düşünmüş ve sürü başına gidip, “biz aslında sizi rahatsız etmek istemiyoruz ama şu sarı öküz, çok dikkatimizi çekiyor. Onu bize verirseniz, siz de kurtulursunuz, biz de rahatlarız”, demiş. Sürünün önde gelenleri toplanıp, sürünün “ali menfaatleri adına”, sarı öküzü kurban etmişler. Tabii, kısa bir süre sonra benzer bir bahaneyle, kapılarına dayanıp başka bir kurban isteyene kadar… “Ali menfaatler adına” kurban vermede öyle bir noktaya gelinmiş ki, sürü küçülmüş ve sonunda aslanlara, tamamen yem olmuş. Aslanlara sürekli kurban vererek kurtulacağını zanneden sürü liderleri, “biz bu savaşı ne zaman kaybettik?” sorusuna cevap aramış. Ve bu savaşı “sarı öküzü verdikleri gün” kaybettiklerini anlamışlar. Beşiktaş Başkanı ve TÜSİAD açıklaması da aynı tonda… Bana kalırsa, zamanında “o sarı öküzü vermeyeceklerdi”.

Pazar günü 4 maç oynandı. Hatayspor, onurlu mücadelesine bir yenisini eklerken, Alanyaspor’u 1-0 yenmeyi başardı. “Çıkmadık candan umut kesilmez” öngörüsü ile mücadeleye devam ediyorlar. Kümede kalırlarsa, bana göre gönüllerin şampiyonu olacaklar. Eyüpspor ile Kayserispor da 1-1 berabere kaldı. Kayserililer, cebinde getirdiği kartopunu, tam 90+2 çıkarıp attı ve puanı kaptı. Son dakikada bulduğu golle, Erciyes’te akşama kadar, kayak yapan çocuğun mutluluğu gibi sevindi adeta… Sonraki maçta Konyaspor, Samsunspor’a kendi evinde 1-0 yenildi. Son haftalarda Konya, Mevlana’nın “ne olursan ol yine gel” felsefesini, “kim gelirse gelsin puan ver” felsefesine evirdi. Çanlar bundan sonra Konyaspor için de çalacak. Hafta içi, Avrupa liginde, Anderlecht karşısında, 3-0 gibi flaş bir sonuca imza atan, lig ikincisi Fenerbahçe, konuk ettiği Kasımpaşa’yı da 3-1 yenerek, zirve takibini sürdürdü.

Pazartesi günü lider Galatasaray’ın maçı vardı. Hafta için AZ Alkmaar karşısında, 4-1 gibi, ağır bir yenilgi alan Galatasaray, onca yaptığı yatırımları ve parayı Amsterdam’ın ünlü “Kırmızı Fener Sokağında” çöpe attı. Tabi ki bu maçın rövanşı İstanbul’da oynanacak. Gönül ister ki; Galatasaray da yaş ortalaması aşağı yukarı 20 olan Hollandalı Alkmaar’ın çocuklarını, Beyoğlu’nda, İstiklal’de gezmeye çıkarıp, RAMS Park’da salıncağa bindirip, turu geçecek sonuca ulaşsın. Ancak işi çok zor… Yaralı aslan, Rizespor karşısına çıktı. Maçın sonlarına doğru bulduğu golle, 2-1 kazandı. Zirvedeki liderliğini devam ettirdi. Ancak çaylar Galatasaray’a daha demli gelmeye başladı. İçimi kolay olmuyor.

Bu hafta derbi var. Her iki kulübün başkanları da Riva’da toplantı yapalım, kararı filan alıyorlar. Birbirlerini davet ediyorlar. Bakalım önce toplanıp, sonra mı oyun oynayacaklar. Bu hafta anlaşırlarsa, derbi zirvesi yapılacak.

Zirve demişken, ABD Başkanı Trump da zirveden, zırvaya koşup duruyor. Kırım karşılığında, Rusya’nın Suriye’den çekilmesi için anlaşan Trump, Rusya’nın Ukrayna’ya çökmesine sesini çıkarmayacak. Bu sayede de kendisi Gazze topraklarına çökecek. Ne güzel dünya değil mi? Ya Filistin halkı, ya Gazze… Ölen binlerce çocuk, binlerce insan, binlerce can… Dünya sus pus… Bizim hükümetten de dâhil, kimseden ses çıkmıyor. Dünya vahşete seyirci kalıyor.

Haftanın veryansını; bu hafta kedilerin olsun. Hiç değilse bu veryansın tatlı olsun.

17 Şubat Dünya Kediler Günü Kutlu Olsun. Belki bir parça gülümsememize vesile olur.